Page 68-69 - TamSaha 123. Sayı

Basic HTML Version

etkilerini bugün bile yaşadığımızı düşünürsek, futbolu-
muzun da bundan ne denli olumsuz etkilenebileceğini
düşünün.
Rakiplerimiz, bugün futbollarını bacasız bir sanayiye
çevirmiş, bilim ve teknolojiden en üst seviyede yararla-
nırken, biz hâla bilgisayar kullanan antrenör-kullanma-
yan antrenör tartışması yapıyoruz. Birbirimizi yıpratıp
duruyoruz.
Çözüm olarak; kulüplerimizin Gençlik Geliştirme Prog-
ramlarının bilim ve teknolojiden üst düzeyde faydalana-
rak sporcu yetiştiren yapıları olmak zorunda. Bununla
ilgili çalışmamız da hazır;
Bunun temini için;
1.
Kulüp bütçelerinin belli yüzdesi (ki önerim %5-10)
Gençlik Geliştirme Programına ayırılmalı,
2.
Akademi kriterleri tutturamayan kulübe yaptırımlar
uygulanmalı (Puan silme, küme düşürme, kadrosunda
altyapıdan yetişmiş bulundurmak zorunda olduğu
oyuncu sayısını artırmak v.b)
3.
Her profesyonel kulübün coğrafi olarak kendine en
yakın amatör kulüplerle ve bu amatör kulüplerde kendi-
lerine en yakın okullarla organik bağ kurma zorunlulu-
ğu getirilmeli. Bu şekilde profesyonel kulüplerin geniş
bir oyuncu havuzunu takip imkânı yaratıldığı gibi, okul-
la kulüp arasında Riva’da pilot uygulamasına başladığı-
mız futbol temalı, İlk, Orta ve Lise seviyeli okullar geliş-
tirmek mümkün olacaktır. Bu sayede çocuklarımız
“okul mu futbol mu?” ikileminden kurtulmuş olacaktır.
4.
Her profesyonel kulüpte TFF tarafından özel yetiştiril-
miş Tutorlar görev yapmalı. Bu Tutorlar, Gençlik Geliş-
tirme Programındaki antrenörlerin sahadaki eğitimin-
den, buradaki antrenörler de profesyonel kulübün orga-
nik ilişki halinde olduğu
amatör kulüplerin antre-
nörlerine pratik eğitim
desteğinden mesul olma-
lıdır. Bu uygulama, antre-
nörlük eğitimi sürecinin
sadece TFF’nin düzenle-
diği kurslarla kısıtlı kalma-
masının ve uygulamalı ge-
lişimin de önünü açacak-
tır.
5.
TFF’den kulüplere dağı-
tılan maddi altyapı desteği
ve UEFA fonları bildiğiniz
gibi profesyonel takımla-
rın oyuncu taksitlerine ve-
ya kulüp borçlarının
ödenmesine gidiyor. Bil-
mediğiniz bu kullanım
için kulüplerin TFF’ye yol-
ladığı belgelerdir ki, onla-
rı da burada ben ifade et-
meyeyim. TFF, bu destek ve fonların kesinlikle ve kesin-
likle Gençlik Geliştirme Programlarının gelişimi için
kullanılmasını temin etmelidir. TFF bu iradeyi kulüpler-
den ne baskı gelirse gelsin ortaya koymak zorundadır.
Gerekirse kulübe ayrılan bütçe dâhilinde kulübün eksik-
lerini tamamlamak için harcamaları TFF kendisi yapma-
lıdır.
6.
Gençlik Geliştirme Programında görev yapan, özveri
ile çalışan tüm antrenör arkadaşlarıma teşekkür ediyo-
rum. Ancak şu gerçeği de göz ardı edemeyiz. Gençlik
Geliştirme Programlarında çok düşük ücretle hatta uzun
süre maaş almadan çalışan antrenörleri seçip çalıştır-
mak yerine, liyakat sahibi, yetiştiricilik özelliği olan an-
trenörlerin tercih edilmesinin önü açılmalıdır. Bu sebep-
le belli görevler için hem farklı eğitim planlamaları hem
de minimum ücret sınırları çalışması da yapmaktayız.
7.
Her Gençlik Geliştirme Programı bir üniversite ile bi-
limsel işbirliği yapmalıdır. Havuzlarındaki her oyuncu-
ya bilimsel testler yapılmalıdır. Ölçemediğin şeyi objek-
tif değerlendiremezsin. Değerlendiremediğin şeyi geliş-
tiremezsin, takip edemezsin. Gittiğim her kulüpte ve ça-
lıştığım sürelerde Millî Takımlarımızı hep bir bilim yu-
vası ile ilişki halinde tuttum. Ancak bu, kişisel tercihe
bırakılmaksızın TFF tarafından geliştirilen kulüp lisans
kriterlerine zorunluluk olarak konulmalı ve bilimin fut-
bolla buluşmasının yolu açılmalıdır.
8.
Tüm bunlarla birlikte sporun iyi bir eğitim aracı oldu-
ğunun farkındayız. Çocuklarımız, planladığımız şekilde
okulda ve kulüpte 10.000 saatlik süre geçireceği elit fut-
bolcu yetiştirme programımıza 5 yaşında dâhil olmalı.
Bu süreçte elit futbolcu yetiştirmekten çok daha önemli
hedeflerimiz olduğunu da vurgulamak isterim. Çocukla-
rımızı iyi bir insan, iyi bir vatandaş, fikri hür, vicdanı
hür, irfanı hür insanlar olarak yetiştirmek en büyük he-
defimizdir. Bu hedefi, şampiyonlar yetiştirmek kadar
önemsediğimizi ifade etmek istiyorum.
9.
Tabiî öncelikle çocuklarımızı bu şekilde yetiştirebile-
cek, alanında donanımlı, becerikli ve istekli akademi
antrenörlerini yetiştirmeyi planlamalıyız. Bununla ilgili
geliştirilmiş müfredatımız da projemiz de hazır.
10.
TFF’de bilim ve teknolojiden en üst düzeyde fayda-
lanılmalıdır, faydalanmak zorundadır.
TFF artık; Futbol Analiz Takip ve İstatistik Hareketini
başlatmak zorundadır.
Teknik Eğitim Raporlama ve İstatistik Merkezini kurmak
zorundadır.
Tüm futbolcuların, kulüplerin performansı, teknik taktik
analizleri sağlıkları vb. ile ilgili veri tabanı oluşturulma-
lıdır.
Bu yapılar, hem kulüplere hizmet vermeli, hem de Mil-
lî Takımlara… Bunun altyapısını da hazırladık. Bundan
sonrası Sayın Başkanın ve yönetim kurulunun kararları
ile hayata geçebilecek seviyededir.
11.
Bu kadar derin ve önemli sorunlarımız varken, biz
devamlı yabancı oyuncu sayısını arttırmayı, serbest bı-
rakıp bırakmamayı konuştuk durduk. Ama maalesef hâ-
lâ nasıl futbolcu ihraç ederiz, antrenör ihraç ederizi ko-
nuşmuyoruz. Dünkü konuşmamda o kadar başarılı bir
süreç yaşadığımız dönemde bile çok az oyuncu ihraç
edebildiğimizi ifade etmeye çalıştım. Ülke futbolunun
gelişiminde yurtdışına ihraç edeceğimiz oyuncuların sa-
yısı ve kariyeri çok önemli. Yabancı oyuncu sayısı ile il-
gili alınan kararımdaki bakış açımda bununla ilgili dü-
şüncem dün neyse bugün de aynı. Alınan karara benim
bakış açım, ülke futboluna en olumlu katkıyı sağlaması
yönünde olmuştur. Bu karardan en olumsuz etkilene-
cek pozisyonda görev yapan kişi olarak, ülkenin gelece-
ği için bunu göğüslemeye hazır olduğumu da söyleme-
liyim. Bu karar futbolumuzun değerinin üstündeki ra-
kamların, reel değerlere çekilmesine katkı sağlayacak.
Bunu sağlamalı ki futbolcu ihraç edebilelim,
antrenör ihraç edebilelim. Alınacak karar
kulüp takımlarının Avrupa’da daha başarılı
olabilmesinin yolunu açacak. En azından
kulüplerimizin bu yöndeki şikâyetlerini or-
tadan kaldıracaktır. Alınan karar kulüp alt-
yapılarından daha çok genç yeteneğin yarış-
ma ortamına taşınmasına katkı sağlayacak.
Alınan karar ligdeki şampiyonluk mücade-
lesine daha çok kulübün katılabilmesinin
önünü açabilecek. Ben olaya bu yönü ile
bakıyorum ve değerlendiriyorum. Tamamen
serbest bırakılması da dâhil her seçeneği de
çalıştığımızı gözden geçirdiğimizi bilmenizi
istiyorum. Benim için karar yabancı sayısı
değil, yerli oyuncunun sayısı ve durumu ka-
rarıdır.
12.
Bir başka önemli konu, futbolumuzun mâli kaynak-
larıdır. Bildiğiniz gibi Süper Lig’in isim sponsoru Spor
Toto, 1. Lig’in sponsoru PTT. Bunun dışında birçok ka-
mu kurum ve kuruluşundan futbola ciddi destekleri var.
Bu destekler futbolumuzun uluslararası ölçekte olması-
na önemli katkı sağlamakta. Devletin futbola destek ol-
ması çok önemli, olmalı da, ancak siyaset futbola karış-
mamalı, politika futbola girmemeli, ne kulüplere, ne fe-
derasyona, ne de tribüne politika sirayet etmemeli. Bu-
nu futbolumuz için sağlamalıyız, bunu sporumuz için
temin etmeliyiz.
Arkadaşlar önemli bir konuya daha vurgu yapmak isti-
yorum. Almanya’yı yenmeyi planlıyoruz, Almanya’nın
2060 planı var. Bizim bırakın 2060 yılı için planımızı,
2015-16 sezonu için stratejik bir planımız yok! Böyle
bir durumda bile Almanya’yı yenmeyi planlayacak, iste-
yecek ve yenemezsek üzülecek kadar da gerçeklerden
uzağız.
Genel Kurul yap›s› değişmeli
Bütün bunların gerçekleşmesi için çözülmesi gereken
çok önemli bir sorunumuz var.
Rakiplerimizin hiçbirinde bir benzeri olmayan, UE-
FA’daki hiçbir ülkede bir benzeri bulunmayan, yapısı
nedeniyle TFF yönetimini devamlı tehdit altında tutan,
68
TamSaha
TamSaha
69