TamSaha 124. Sayı - page 76-77

başarısı için emek veriyor.
Takımın başına geçtiği günden
beri, hembireysel olarak
oyuncu performanslarındaki
gelişimhemde takımın saha
içerisinde ortaya koyduğu
performans herkes tarafından
büyük takdir topladı. Özellikle
Volkan Şen’in ligin ilk
yarısında takımı adına ortaya
koyduğu performans, onun
tekrar Millî Takım’da
kendisine yer bulmasını
sağladı. Bu durumda akıllara,
Şenol Güneş’in elinin değip de
yıldızı tekrar parlayan, onun
tedrisatından geçip, kendini
geliştiren oyuncuları getirdi.
Şenol Güneş, 1994-1995
sezonunda ikinci kez
Trabzonspor’un başına
geldiğinde elinde çok
yetenekli bir oyuncu grubu
vardı. Bu kadroyu harika bir
takımhâline getirmek de ona
düşmüştü ve bunu çok kısa
sürede başardı. Elinde bulunan
potansiyele iyi şekil veren
Güneş, o sezon başında
Fenerbahçe karşısında
Başbakanlık Kupası, sezon
sonunda da Türkiye Kupası
kaldırdı ve şampiyonluk
yarışında Beşiktaş’la başa baş
mücadele verdi. Ancak sezon
sonunda Beşiktaş, üç puan
farkla yarışı kazandı. Ertesi
sezon ise bu kez yarış
Fenerbahçe’yleydi. Ligin son
haftasına kadar süren ve yıllar
geçse de hâlâ konuşulan
şampiyonlukmücadelesinde
düğüm 32. haftada Avni
Aker’de oynananmaçta
çözüldü. O haftaya ligin lideri
olarak giren Trabzonspor
evinde Fenerbahçe’yi ağırladı
ve 1-0 öndeyken Aykut
Kocaman ve Oğuz Çetin’in
golleriyle sahadan yenik
ayrıldı. Şampiyonluk elden
kaçmıştı. Ancak Şenol
Güneş’in elinde bulunan
potansiyelle neler
başarabileceği ve hembireysel
olarak hemde takım olarak
kaydettiği gelişim, bu alanda
ne kadar iyi olduğunun ilk
göstergeleriydi. Takımın
başına ilk geldiği dönemde
oyunculukları tartışılan ve
takımdan gönderilmeleri
gündemde olan Osman
Özköylü, Cengiz Atila, Nihat
Tümkaya gibi futbolcular,
onun döneminde yaptıkları
çıkışla Millî Takım’a
yükselmişlerdi.
Elde ettiği bu başarılar ona
Millî Takım’ın yolunu açtı ve
elinde de harika bir jenerasyon
vardı. Yine mevcut potansiyeli
en iyi şekilde kullanarak Millî
Takım’ı 2002 Dünya Kupası’na
taşımayı bildi. O dönemmaruz
kaldığı yoğun eleştirilere
rağmen kupada da büyük işler
başardı ve ülkeye dünya
enim için hayatın her döneminde
merdivenler vardır. Bunun sonunda bir
zirve vardır. Her basamak önemlidir.
Basamağın ilkine basmadan o zirveye
çıkamazsınız. Eğer zirveyi hedefleyen
bir insansanız her basamağa tek tek
basmalısınız. Atlayarak gittiğiniz de
olabilir ama basamağı sindirerek
gitmek daha yararlıdır.”
Bu sözleri hayat felsefesi olarak
benimsemiş bir eğitimci aslında Şenol
Güneş. Bir taraftan futbol oynarken
diğer taraftan EğitimEnstitüsü’nü
bitirerek, eğitimkonusunda kafa
yormuş, ihtisas yapmış birisi. Bu
özelliğini de bize her fırsatta gösteriyor.
Teknik direktörlüğünü yaptığı
takımlarda, birlikte çalıştığı oyuncuların
o merdivenleri sindirerek çıkmasına
yardımcı oluyor.
Trabzonspor efsanesi olarak aklımıza
kazınan Güneş, şu sıralar Bursaspor’un
Güneşte pişenler
“B
Şenol Güneş Okulu
76
77
Mustafa Koç
Teknik direktörlüğünün yanı
sıra gerçek bir eğitimci olan
Şenol Güneş’in tedrisatından
geçerek son dönemlerde
ülke futboluna damgasını
vurmayan oyuncu
neredeyse yok. Onunla
birlikte yıldızı tekrar
parlayan, var olan
potansiyelini tekrar ortaya
çıkaran oyuncular, ligimizde
farklarını ortaya koymaya
devam ediyor.
1...,56-57,58-59,60-61,62-63,64-65,66-67,68-69,70-71,72-73,74-75 78-79,80-81,82-83,84-85,86-87,88-89,90-91,92-93,94-95,96-97,...138
Powered by FlippingBook