yaratmıştı Wenger. Ne var ki 2005’ten sonraki 10 se-
zonluk dönemde sadece bir Federasyon Kupası ka-
zanan Arsenal tambir duraklama devri yaşadı.
Wenger’in ilk döneminde takıma karşı duyulan
sempati, taraftarların nezdinde kızgınlığa, rakiplerin
gözünde ise dalga geçme malzemesine dönüşüverdi.
Artık takımın zaman zaman oynadığı hoş futbol da
yetmemeye başlamıştı. Takımdaki üçüncü döne-
mine başladığını ifade edenWenger’in çözmesi ge-
reken problemler hâlâ mevcut. Üstelik türbülans
içindeki ikinci dönem esnasında rakipler epeyce yol
almışken eskisinden daha vurucu çözümlere ihti-
yacı var.
Emirates’in bedeli
“Günün birinde geri dönüp baktığımda yaptıklarım-
dan gurur duyacağımı biliyorum. Kupa kazanama-
dığımız 9 sezon çok daha zor ve hassastı ve ilk dö-
nemime nazaran çok daha bağlı ve güçlü durmamız
gerekiyordu. Şampiyon olmamızın çok zor olduğunu
bilmeme rağmen uzun yıllar daha Arsenal’de kal-
dım. Her sezon 150milyon sterlin kay-
betme şansı olan kulüplerin karşısında
her yıl 30milyon sterlin kâr etmek zorundaydık.
Bu durum, yarın benimUsain Bolt’la yarışa çıkıp ka-
zanma ihtimalim gibi bir şey!”
ArseneWenger’in kulüpteki ikinci dönemine dair
söylediği bu sözler aslında Topçuların neden durak-
lama devrine girdiğini temel olarak özetliyor. Fut-
bolculuk hayatına Strasbourg Üniversitesi’nden
aldığı iktisat diplomasını da sıkıştırmayı bilenWen-
ger, Arsenal kariyeri boyunca parasal disiplinden
hiçbir zaman ödün vermedi ve her daimkendi kay-
naklarıyla idare edebilmeyi ilke edindi. Dolayısıyla
duraklama devrinin hemen başına denk gelen Emi-
rates Stadyumu’na geçiş sürecinde de ayağını yor-
ganına göre uzatmak zorunda hissetti. Toplamda
390milyon sterline mâl olan Emirates’in yalnızca
üçte birlik kısmını Arsenal peşin olarak ödeyebildi
ve geri kalan 260milyon sterlini bankadan borç
almak zorunda kaldı. İşte bu durum, Arsenal’i her
sezon 30milyon sterlinlik kredi borcunu ödemek
adına en az bu tutarda kâr yazmak zorunda bıraktı.
rseneWenger’in Londra’daki 19 yıllık kariyerini
ikiye ayırmak pek âlâ mümkün. 1996 yazında
göreve başladığı andan itibaren 2005’e kadarki
ilk 9 sezonluk kısmın özeti sadece 3 Premier
Lig şampiyonluğu ve 4 Federasyon Kupa-
sı’ndan ibaret değildi. Arsenal hâlihazırda Av-
rupa’nın en büyük kulüplerinden biriyken,
onun yönetiminde artık elitler arasına girme-
sine ramak kalmıştı. Takım sadece göze hoş
gelen futbol oynamıyor, aynı zamanda dünya
futboluna efsane niteliğinde yetenekler hediye
edebiliyordu.
2004 yazında yenilgisiz şampiyon olan Arse-
nal, Premier Lig’e adeta fazla geliyordu. Tüm
bunların sonucunda taraflı tarafsız her futbol-
severin gözüne sevimli görünen bir Arsenal
Arsenal’in yolu
A
Futbol Ekonomi
64
65
Mustafa Akkaya
Tek bir kupa
kazanamadan geçen
9 yılın ardından
geçtiğimiz sezon
Federasyon Kupası’nda
zafere yürümüştü
Arsenal. Yine de
2004’ün “Yenilmezler”
ruhu hâlâ çok eskilerde
kalmış gibi görünüyor.
Peki, Arsenal tam olarak
nerede yanlış yapıyor?
Finansal zorluklardan
imaj kaybına ve arka
kapıdan kaçanlara dek
Topçuların hikâyesi,
düğümü çözülmesi iyice
zorlaşmış bir senaryoya
sahip.
kalmış gibi görünüyor.
