TamSaha 165. Sayı / Ağustos 2018

Teknik adamlığa ısınma turları Cocu, teknik adamlık serüvenine PSV’nin genç takımlarında görev yaparak başlıyor, hatta çok geçme- den Hollanda Millî Takımı Teknik Direktörü Bert van Maarwijk’ın da yardımcılarından birisi olarak seçiliyordu. 2009 yılının başındaysa, PSV Teknik Direktörü Huub Stevens’ın görevini bırakması ve onun yerine Dwight Lodeweges’in getirilmesiyle Cocu, Lodeweges’in de yardımcılığını üstlenecekti. 2010 Dünya Kupası’nda Hollanda final oynarken, kulübede yer alan isimlerden biri olma şerefini de elde eden Cocu, turnuva sonrasındaysa van Maarwijk’ın birinci yardımcısı konumunda olan Frank de Boer’un Ajax Teknik Direktörü olması üzerine, van Maarwijk’ın yeni sağ kolu oluyordu. Böylece Cocu, iki seneye yakın bir süre boyunca hem Hollanda Millî Takımı’nda hemde PSV’de teknik direktör yardımcılığı görevlerini sürdürecekti. Cocu, Hollanda Millî Takımı’ndaki görevini EURO 2012 sonrasında bırakırken, 2012 yılının Mart ayın- daysa, PSV Teknik Direktörü Fred Rutten’in görevine son verilmesi neticesinde kendisi sezon sonuna kadar Eindhoven ekibinin teknik direktörlüğünü üstlenecekti. PSV, sezonun bitimine pek de uzun bir süre kalmadığı için ligde istediğini elde edemeyecek ve Ajax ile Feye- noord’un gerisinde üçüncü sırada kalacaktı belki ama Cocu yöneti- minde Hollanda Kupası’nı, yarı finalde Heerenveen, finalde de Heracles’i yenerek kazanmayı başaracaklardı. Böylece genç teknik adamda yeni kariyerinin ilk kupa sevincini yaşamış oluyordu. PSV yönetimi, buna rağmen takı- mın idaresini kalıcı olarak Cocu’ya vermek için henüz erken olduğuna kanaat getirecek ve 2012-13 sezo- nunda teknik adamlık koltuğuna Dick Advocaat oturacaktı. Yine de Cocu’nun, Advocaat’tan sonra PSV’nin teknik direktörlüğünü devralması da sözlü olarak kararlaştırılmıştı. NitekimPSV, sezon sonunda Ajax’ın gerisinde ikinci sırada kalarak yine şampiyon olamıyor ve bunun neticesinde de Advocaat ile yola devam edilmez- ken, beklenildiği gibi Phillip Cocu, takımın yeni teknik direktörü olarak açıklanıyordu. Cocu’nun yardımcılıklarına da Chris van der Weerden ve Ernest Faber getiril- mişti. PSV’de zorlu başlangıç Ne var ki Cocu için teknik direktör- lükteki ilk tam sezonu hayli zorlu ve problemli geçecekti. Sezon başında takımın kâğıt üzerindeki en önemli iki isminden Kevin Strootman Roma’ya, Dries Mertens da Napo- li’ye gitmişti. Ayrıca sözleşmesi biten Atiba Hutchinson Beşiktaş’ın yolunu tutmuştu. Yine bir dönem Beşiktaş forması giyen Brezilyalı stoper Marcelo da Hannover’e transfer olurken, Jeremain Lens de Dinamo Kiev’in kadrosuna katıl- mıştı. Kayıpların telafisi uğruna KarimRekik, Jeffrey Bruma, Adam Maher, Santiago Arias ve Stijn Schaars gibi transferlerle kadro takviye edilmişti belki ama gelen oyuncuların hepsi defans veya orta sahaydı. Dolayısıyla Mertens ve Lens’in gidişi nedeniyle hücum gücünde yaşanan gerilemenin önüne geçilememişti. Oluşan boşlu- ğun doldurulması adınaysa, takım içerisinden çözümüretilmeye çalışılmış ve bu iki oyuncunun yerine Jürgen Locadia ve Memphis Depay gibi isimler şans bulmaya başlamıştı. Aslında bu planın işe yaramadığı da söylenemezdi. Zira Locadia ve Depay’ın her ikisi de sezon boyunca 40’ın üzerinde maç oynamışlar ve ikisinin toplamgol sayısı da 30’u geçmişti. Buna karşın takımın hücum hattındaki diğer oyuncularından neredeyse hiç verim alınamaması, PSV’nin büyük bir krize girmesine yol açacaktı. Önceki iki sezonda toplam40 gole imzasını atan Sloven golcü TimMatavz’ın gerek yaşadığı sakatlıklar, gerekse kulüp yönetimi tarafından Rubin Kazan’a gönderil- meye çalışılması ama bunun da sağlık raporu nedeniyle mümkün olmaması gibi sebeplerden ötürü 38 39 Futbolculuk yılları başarılarla dolu Vitesse’deki ilk sezonunda yaşadığı sakatlığın etkisini üzerinden atma- sından sonra ligin başaltı takımları içerisinde yer alan oyuncular arasında en çok sivrilenlerden biri haline gelen Cocu, büyük kulüplerin de takibindeydi ve ilk olarak 1994 yazında Louis Van Gaal’ın Ajax’ı, kendisini transfer etmek için girişimde bulunmuştu. Ancak Vitesse’nin istediği maddi talepler karşılanmayınca bu transfer ger- çekleşmedi. O Ajax’ın ertesi sezon Şampiyonlar Ligi şampiyonu olduğu düşünülürse, transferin yatması Cocu adına elbette ciddi bir talihsiz- likti. Bir yıl sonrasındaysa genç oyuncu adına beklenen büyük transfer adımı atılacak ve doğduğu şehrin takımı PSV, kendisini renklerine bağlayacaktı. Cocu ile daha sonrasında uzun yıllar kader ortaklığı yapacak olan Chris van der Weerden’in de aynı transfer döneminde PSV’ye imza atmasıysa ilginç bir rastlantıydı. Cocu, PSV’deki performansıyla ilk olarak kendisine millî takımkapıla- rının da açılmasını sağlıyordu. 1996 yılının başlarında Almanya ile oy- nanan bir hazırlıkmaçında turuncu formayı ilk kez sırtına geçiren başarılı oyuncu, Portakalların 1996 Avrupa Şampiyonası kadrosunda da kendisine yer bulmuştu. 1996-97 sezonunda PSV formasıyla kariye- rinin ilk lig şampiyonluğunu da yaşayan Cocu, 1997-98 sezonu sonundaysa kariyeri adına iki önemli basamağı daha tırmana- caktı. Bir yanda Hollanda Millî Takımı’yla 1998 Dünya Kupası’nda boy göstermiş ve yarı final oynama başarısını elde etmiş, diğer yandaysa Barcelona’ya transfer olarak dünyanın en çok göz önünde yer alan oyuncuları arasına da girmişti. Barcelona’da Cocu için işler olabile- cek en iyi şekilde başlıyordu. 1998-99 sezonunda Katalan ekibi, ligi şampiyonlukla tamamlamış, Cocu ise attığı 12 golle bu şampi- yonluğa ciddi katkı sağlamıştı. Ancak Hollandalı oyuncu, Barcelona’da geçireceği sonraki beş sezonunda bir daha kupa göremeyecekti. Kulüpteki son sezo- nunda kaptanlık da yapan Cocu, 2004-2005 sezonunun başındaysa PSV’ye geri dönecekti. Eindhoven ekibinde ilerlemiş yaşına rağmen çok iyi bir performans ortaya koyan Cocu, takımının yıllar sonra Şampi- yonlar Ligi’nde yarı final oynama- sında büyük pay sahibi oluyordu. Ancak PSV, yarı finalde Milan’a 0-2 ve 3-1’lik skorlar neticesinde elene- rek finali kıl payıyla kaçırmıştı. Cocu, ayrıca üç sezon süren ikinci PSVmacerasında üst üste üç lig şampiyonluğu da yaşayarak üst düzey liglerdeki kariyerini çok iyi bir biçimde noktalıyordu. 2007- 2008 sezonunda da Birleşik Arap Emirlikleri’nin El Cezire takımında emeklilik ikramiyesini çıkartan Cocu, böylelikle aktif futbolculuk yaşantısını da noktalayacak ve vakit kaybetmeden de teknik adamlık için kolları sıvayacaktı.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==