Page 70-71 - gri-sablaon1

Basic HTML Version

Yunanistan mucizesi
Son flampiyon, mutlak favori olarak gösterildi¤i
maçta Yunanistan’a boyun e¤miflti. Otto Rehha-
gel’in mucizeleri bitmek bilmiyordu. Angeolos
Charisteas havada as›l› kalarak foto muhabirleri-
ne poz vermifl, köfleye vurdu¤u muhteflem kafay-
la, Fransa’n›n tabutuna çiviyi çakm›flt›.
Hollanda ile ‹sveç’in randevusundan gol sesi
ç›kmam›fl, penalt› vurufllar› yar› finalisti belirle-
miflti. ‹nanmas› zor olsa da Portakallar ilk defa
11 metrede gülmüfltü. Euro 1996’da Fransa’ya,
bir önceki turnuvada da ‹talya’ya beyaz noktada
teslim olan turuncular, böylece fleytan›n baca¤›-
n› k›rarak yar› finalde Portekiz’le eflleflmiflti. Da-
nimarka’y› sahadan silen Çekler de Yunanistan
ile buluflmufltu.
Lizbon’daki ilk karfl›laflmada ev sahibi döktürü-
yordu. Harika çocuk Cristiano Ronaldo’nun ka-
fas›yla öne geçen Luiz Felipe Scolari’nin ö¤ren-
cileri, ikinci devrede fark› aç›yordu. Ronaldo,
korneri k›sa kullan›p ad› her transfer döneminde
Galatasaray ile an›lan Maniche’yi buluyor, orta
saha oyuncusu da muhteflem bir vuruflla köflede
dinlenen örümce¤i uyand›r›yordu. Andrade ken-
di filelerini havaland›rsa da Figo ve arkadafllar›
ad›n› finale yazd›r›yordu.
Letonya’dan sonra birçoklar›n›n çantada keklik
gördü¤ü Yunanistan, adeta atmaca kesilmiflti.
Porto’daki ikinci randevunun uzatmalar›nda ses-
sizli¤i bozan Traianos Dellas rüyan›n devam›n›
sa¤lam›flt›. Her fley bir tarafa, alan paylaflmalar›,
tak›m savunmalar› üzerine kitap yaz›lsa yeriydi.
Final iki aç ülkeyi bir araya getirmiflti. ‹ki tak›m-
dan biri ilk defa büyük bir organizasyonda kupa
kald›racakt›. Figo ve flürekâs› m› yoksa maestro
Zagorakis ve arkadafllar› m› zafere ulaflacakt›?
Henüz televizyon y›ld›z› olmayan Markus
Merk’in yönetti¤i final, çimde oynanan satranç
müsabakas› gibiydi. ‹kinci yar›da kullan›lan bir
korner ifli bitiriyordu. Rehhagel’in fendi, Scola-
ri’yi yeniyor, Charisteas’›n kafas› komfluyu hava-
ya uçuruyordu.
S›rat köprüsündeki elemeler
Euro 2008 elemelerinde tam diflimize göre bir
gruba düflmüfltük. Son flampiyon Yunanistan d›-
fl›nda Norveç dikkat çekiyordu. Bosna-Hersek
“acaba” dedirtirken kimilerine göre Moldova,
Macaristan ve Malta maçlar›n› oynamam›za bile
gerek yoktu. Tabii k⤛t üstünde! Bu arada
‹sviçre maç›ndan kesilen 3 maçl›k tarafs›z
sahada ve seyircisiz oynama cezam›z da
dezavantaj hanemizde yaz›l› duruyordu.
Almanya’daki Malta galibiyetini, d›flar›da Maca-
ristan galibiyeti kovalam›flt›. Moldova’y› beflle-
yen millîler, 24 Mart 2007’de Atina’n›n yolunu
tutuyordu. Komflu’nun adeta apoletini söken ay-
y›ld›zl›lar, Euro 2004’te kalesini gole kapatm›fl,
rakibini dörtlüyordu.
Bu bir rüya olmal›yd›. Fakat her güzel fleyin so-
nu vard›. Yunanistan zaferinin dört gün sonras›n-
da Almanya’da Norveç’i a¤›rlayan Türkiye, pua-
n› ancak son dakikada kurtarabilmiflti. Böylece
harika bafllad›¤›m›z elemelerde duraklama dö-
nemine girmifltik. Bosna’da ma¤lup olduk, çan-
tada keklik Malta’da berabere kalabildik.
Macaristan’› üçleyerek gelen üç puandan sonra
Moldova’dan ç›kan beraberlik yüzleri as›yordu.
Ali Sami Yen’de lider Yunanistan’› a¤›rlayacak
Türkiye’nin hedefi mutlak galibiyetti. Fakat
Amanatidis’in golü millîleri atefle at›yordu.
17 Kas›m’daki maç Oslo’da de¤il adeta Araf’ta
oynanacakt›. Bafllama vuruflu öncesinde Norveç,
kendisini flampiyonaya götürecek ikincilik koltu-
¤unda oturuyordu. Beraberlik ‹skandinavlara ya-
r›yordu. Adeta kazanan cennete, kaybeden ce-
henneme gidiyordu.
Erik Hagen’in golüyle geriye düflen ay-y›ld›zl›-
larda Emre Belözo¤lu tabelay› eflitlemifl, Nihat
Kahveci, ”Bekle bizi Euro 2008” diye hayk›rm›fl-
t›. Son maçta Bosna’y› yine Nihat’la
geçen Türkiye, Yunanistan’›n ard›n-
dan bileti cebine koymufltu.
‹sviçre ile Avusturya’n›n ortaklafla dü-
zenleyece¤i organizasyonda çikolata-
c›lar›n grubuna düflmüfltük. Çek Cum-
huriyeti ve Portekiz korkutuyordu.
Fatih Terim’in ö¤rencileri, ilk s›na-
v›nda ‹ber Yar›madas›’n›n temsilci-
siyle bulufluyordu. ‹lk yar›dan gol se-
si ç›kmazken, ikinci yar›da Pepe ka-
fayla perdeyi aç›yordu. Meireles,
uzatmalarda noktay› koyuyordu.
Mucizeler geçidi
Ev sahiplerinden ‹sviçre ile oynana-
cak karfl›laflma “tamam m›, devam
m›” maç›yd›. ‹lk müsabakalar›ndan
puan ç›karamayanlar›n randevusun-
da kaybedenin ifli imkâns›z denecek
kadar zordu. Nuh Tufan›’n› and›ran
koflullarda ilk düdük çal›yordu. Ra-
kipte görev yapan Türk as›ll› oyun-
culardan Hakan Yak›n’›n ya¤murun
azizli¤iyle önünde duran topu kale-
ye yuvarlad›ktan sonra kutlama yap-
mamas› dikkat çekiyordu. ‹kinci
devrede ataklar›n› s›klaflt›ran millî-
ler, Semih fientürk’ün kafas›yla sko-
ru eflitlemiflti. Nihat’›n ortas›na kafa-
y› yap›flt›ran nöbetçi golcü, tak›m›n›
ipten alm›flt›.
Top bir o kaledeydi, bir bu kalede.
‹ki ülke de beraberlik istemiyordu.
Volkan Demirel’in nefis kurtar›fl›
ümitleri yeflertmifl, Arda Turan’›n
uzatmalarda buldu¤u gol ifli bitir-
miflti. Portekiz ise ununu elemifl, ele-
¤ini asm›fl, liderli¤ini ikinci maçlar-
dan sonra garantilemiflti.
Çek Cumhuriyeti karfl›s›na büyük
umutlara ç›kan ay-y›ld›zl›lar, galibi-
yet halinde gruptan ikinci olarak ç›-
k›yordu. Fakat ilginç bir durum söz
konusuydu. Cenevre’deki final nite-
li¤indeki müsabakaya her iki tak›m
da ayn› puan ve ayn› averajla geli-
yordu. Att›klar› yedikleri de ayr› git-
medi¤inden beraberlik halinde seri
penalt› at›fllar›na geçilecekti.
Karfl›laflman›n ilk yar›s›nda Çekler,
Koller’le öne geçmiflti. Bundesliga
günlerinde yeterince kafa golü ata-
mad›¤› için elefltirilen 2.02’lik dev
forvet, z›plamadan vurmufltu. Daki-
kalar 62’yi gösterirken fark ikiye ç›-
k›yordu. Libor Sionko’nun ortas›na
dokunan Jaroslav Plasil fileleri bul-
mufltu. Fatih Terim atefl püskürüyor-
du. Sakatl›k nedeniyle bir kifli eksik
oynayan millîlerin de¤ifliklik yapma-
s›na ‹sveçli hakemden bir türlü izin
ç›kmam›flt›.
75’te destan bafll›yordu. Hamit Al-
t›ntop’un gördü¤ü Arda, köfleyi bul-
mufltu. 87’de inan›lmaz bir fley olu-
yordu. Hamit’in sa¤dan ortas›n›
Cech ellerinden kaç›r›yor, Nihat ha-
yat›n›n en basit golüne imza at›yor-
du. Buffon ile birlikte dünyan›n en
iyi kalecisi olarak gösterilen Çek file
bekçisi, belki de kariyerinin en bü-
yük hatas›n› yapm›flt›. Tam maç
uzatmalara gidiyor derken, sahne
alan Nihat muhteflem dönüp sa¤
aya¤›yla bu sefer turnuvan›n en gü-
zel golünü at›yordu.
Karfl›laflman›n sonunda Volkan De-
mirel k›rm›z› kart görürken, ay-y›l-
d›zl›lar Viyana’ya gidiyordu.
Çeyrek finalin ilk randevusunda Al-
manya, Portekiz’i 3-2’lik skorla devi-
rerek ad›n› yar› finale yazd›rm›flt›.
Panzerlerin rakibi ya grupta yenildik-
leri H›rvatistan ya da Türkiye olacakt›.
Avusturya futbol tarihinin en önemli
figürlerinden Ernst Happel’in ad›n›
tafl›yan stadyumda oynanan maç›n
normal süresinden gol sesi ç›kma-
m›flt›. Penalt›lara gidiliyor derken,
Viyana’da yaflananlar› usta bir
Hollywood senaristi bile yazamazd›.
Dakikalar 119’u gösterirken, böbrek
naklinden sonra yeflil
sahalara dönen Ivan
Klasniç, tak›m›n› öne
geçiriyordu. Uzatma-
lar›n da uzatmas› oy-
nan›yordu. Rüfltü’nün
ceza sahas›na doldur-
du¤u topu,
Emre
Afl›k’›n havadaki do-
kunufluyla
önünde
bulan Semih, kariyeri-
nin en manidar golü-
nü at›yordu. 122. da-
kikada gelen gol, “Ya-
r› finalisti penalt›lar belirleyecek”
demiflti. H›rvatlar, kalesinde devle-
flen Rüfltü karfl›s›nda beyaz noktada
karar›rken, gözlerimize inanam›yor-
duk, düfl sürüyordu...
Galiptir bu yolda ma¤lup
Çeyrek finalin di¤er randevular›nda
Rusya, Hollanda’y› devirirken, tur-
nuvan›n favorilerinin buluflmas›nda
son sözü yine penalt›lar söylemiflti.
‹spanya yoluna devam etmifl, dünya
flampiyonu apoletli ‹talya ise evine
dönmüfltü.
Basel’de Almanya karfl›s›ndaki unu-
tulmaz yar› final için sakatlar ve ce-
zal›lar yüzünden kadro kurmakta
zorlansak da inan›yorduk. U¤ur Bo-
ral’a Bastian Schweinsteiger cevap
vermifl, ilk yar›dan baflka gol ç›kma-
m›flt›. Panzerler, 79. dakikada Mi-
roslav Klose ile öne geçse de Semih
bitime dört dakika kala skoru eflitle-
miflti. “Acaba” derken sahne alan
Philipp Lahm, “Futbol doksan daki-
ka süren ve sonunda Almanlar›n ka-
zand›¤› bir oyundur” sözünü hakl›
ç›kar›yordu. Almanlar yenince yenil-
mifl say›lm›flt›k...
Grupta Rusya’y› 4-1’le geçen ‹span-
ya, yine rakibine üç farkl› tarife uy-
guluyor ve Almanya’n›n rakibi olu-
yordu. Viyana’daki devlerin valsin-
de son sözü söyleyen Fernando Tor-
res, 44 y›ld›r kupaya hasret olan Bo-
¤alar› zafere tafl›yordu. Kim bilir,
belki de turnuvay› kazanan Mata-
dorlar kadar konuflulansa Türkiye
oluyordu.
70
TamSaha
TamSaha
71