Milli Takımımız, Dünya Kupası Avrupa Elemeleri 5. Grup'taki 5. maçında lider İspanya'ya deplasmanda 1-0 yenildi. Maçın özellikle ilk 30 dakikasında üstün bir futbol sergileyen, rakibine uzun süre pozisyon bile vermeyen millilerimiz, bir ölü top organizasyonundan yediği golle hiç de hak etmediği bir yenilgiye uğradı.
Evet, İspanya son Avrupa Şampiyonu unvanını taşıyordu.
Evet, İspanya FIFA'nın dünya klasmanında uzun süredir ilk sırayı işgal ediyordu.
Evet, İspanya oynadığı son 29 maçtan 26 galibiyet, 3 beraberlikle ayrılmış bir takımdı ve 2006 yılından bu yana yenilgi yüzü görmemişti.
Evet, İspanya dünyanın ayağa pası en iyi yapan ve rakibine top göstermeyen bir yıldızlar topluluğuydu.
Evet, İspanya, grupta oynadığı 4 maçı da kazanarak yoluna firesiz devam ediyordu.
Ancak Fatih Terim'in deyimiyle "Rakip kim olursa olsun, koşullar ne olursa olsun, maç nerede oynanırsa oynansın, sahaya futbol oynamak ve kazanmak amacıyla çıkan" bir Türk Milli Takımı vardı karşılarında.
Büyük maçlarda büyük oynadığını, imkânsızı başardığını, İspanya'nın şampiyonlukla tamamladığı son Avrupa Şampiyonası'nda defalarca ispatlamış bir Türk Milli Takımı.
İşte İspanya, 75 bin kişilik Bernabeu Stadı'na çıktında belki kendi gücünün farkındaydı ama karşısındaki takımın Türkiye olduğunu da aklının bir ucuna yazmıştı.
Zaten İsviçreli hakem Massimo Busacca'nın başlama düdüğü çaldığında, bizim çocuklar İspanyollara kiminle oynadıklarını hatırlatmakta gecikmedi. En önemli özelliği ayağa isabetli pas yapmak olan İspanyollar, karşısında müthiş dirençli bir orta saha buldular. Üstelik o orta saha hem İspanyollara istedikler gibi oyun kurabilme fırsatını vermiyor hem de kazandığı topları en az rakibi kadar isabetli ve çabuk paslarla kullanarak başlangıçta oyun üstünlüğünü eline geçiriyordu.
Henüz maçın 6. dakikasında gole yaklaşan taraf Milli Takımımız oldu. Tuncay'ın ara pasıyla buluşan Nihat, sağ çaprazdan İspanya ceza sahasına giriyor, attığı şut Casillas'ın parmaklarını ve kale direğini sıyırarak auta gidiyordu.
İspanyollar şoku atlatamadan millilerimiz ikinci bir atak dalgasıyla Casillas'ın kalesini zorluyordu. Semih'in şutunu İspanyol kaleci son anda kornere çelerken, İspanyolların yüreğindeki korku ateşi biraz daha harlanıyordu.
75 bin kişilik Berbaeu Stadı'nı dolduran İspanyol taraftarların sesleri de kesilmişti.
Artık kalemize doğru yönlendiklerinde biraz daha düşünmek zorundaydılar. Millilerimiz tüm İspanya ataklarını orta alanda karşılıyor, Semih ve Nihat'ın ön alanda topu başarıyla tutması sayesinde de kalabalık bir biçimde atağa çıkmayı başarıyordu. 41. dakikada Tuncay'ın derin topuyla hareketlenen Arda topu iyi kontrol edebilse, ay-yıldızı ekibimizin öne geçmesi işten bile olmayacaktı.
İlk yarının nasıl geçtiğini anlatmak için kurulacak en iyi cümle, "İspanyollar Volkan'ı ancak 42. dakikada rahatsız etti" olabilir. Bu dakikada Fernando Torres'in ceza alanı önünden sert şutunu Volkan harika kurtarıyor ve ilk yarı golsüz sona eriyordu.
İkinci yarının ilk 10 dakikasında İspanyollar biraz daha kendileri gibi oynamaya başlıyor, Fatih Terim, rakibin pas bağlantılarını kesebilmek için Semih'i oyundan alıp Ayhan'ı sahaya sürüyor ve orta sahayı biraz daha güçlendirmeyi düşünüyordu.
Sahadaki futbolun karşılığı olmayan İspanya golü, 60. dakikada ağlarımızı buldu. İspanyollar, ceza sahamızın sol köşesinde kazandıkları topu Xavi ile kullanıyor, arka direkte savunma oyuncusu Ramos'un çevirdiği topu, bir başka savunma oyuncusu Pique ağlarımıza gönderiyordu: 1-0.
Bu öne geçiş, İspanya'nın oyun stratejisini değiştiriyor, forvet oyuncusu David Villa oyundan alınırken, orta saha Mata ile takviye ediliyordu. Bu değişikliklerin ardından oyun uzun süre İspanyolların istediği tempoda yürüyordu. Fatih Terim'in ikinci hamlesi, 78. dakikada geldi. Arda yerini Gökhan Ünal'ı bırakıyor ve takımımız yeniden iki santrfora dönüyordu. Del Bosque ise orta alandan Cazorla'yı çıkarıp aynı bölgenin oyuncusu David Silva'yı sahaya sürmüştü. 84. dakikada ise Terim bu kez Emre Belözoğlu ile Sabri'yi değiştirerek takımımıza dinamizm kazandırmak istedi.
Ancak İspanya, ayağına gelen avantajı kaçırmak niyetinde değildi. Nitekim son bölümde tehlikeli ataklar da onlardan geldi. Kalecimiz Volkan, Xabi Alonso ve Ramos'un vuruşlarında ikinci İspanyol golüne izin vermeyince 90 dakika 1-0 sona erdi.
Şimdi gözler 1 Nisan'da Ali Sami Yen'de oynanacak ikinci İspanya maçında. Hele de Bosna-Hersek'in deplasmanda Belçika'yı 4-2 yenmesinin ardından grup ikinciliğinin de tehlikeye düştüğü göz önüne alınırsa, 1 Nisan'daki İspanya maçını kazanmak zorundayız. Bernabeu'da ilk 30 dakikada sergilediğimiz futbolu Ali Sami Yen'de 90 dakikaya yayabilirsek neden olmasın?
2010 Dünya Kupası Avrupa Elemeleleri 5. Grup'ta 5. maçlar sonunda puan tablosu şu şekilde oluştu:
|
Takımlar |
O |
G |
B |
M |
A |
Y |
P |
|
1.İSPANYA |
5 |
5 |
0 |
0 |
11 |
1 |
15 |
|
2.BOSNA-HERSEK |
5 |
3 |
0 |
2 |
16 |
6 |
9 |
|
3.TÜRKİYE |
5 |
2 |
2 |
1 |
5 |
3 |
8 |
|
4.BELÇİKA |
5 |
2 |
1 |
2 |
9 |
9 |
7 |
|
5.ESTONYA |
5 |
0 |
2 |
3 |
4 |
15 |
2 |
|
6.ERMENİSTAN |
5 |
0 |
1 |
4 |
3 |
14 |
1 |
Maçtan Dakikalar
5. dakikada sağ kanattan gelişen atakta Tuncay'ın pasıyla Nihat ceza alanına girdi. Daha uygun pozisyondaki Semih'e pas vermeyen Nihat'ın vuruşunda, top sol kale direğinin hemen yanından auta gitti.
17. dakikada Türkiye'nin ceza alanının biraz dışından, soldan Xavi'nin kullandığı serbest vuruşta Sergio Ramos kafayı vurdu. Savunmada İbrahim Üzülmez'in topa müdahalesiyle İspanya'nın önemli bir pozisyonu önlendi.
28. dakikada hızlı gelişen İspanya atağında Villa'nın ceza alanı ön çizgisinden verdiği arapasta topla buluşan Xavi, ofsayta yakalandı.
30. dakikada (A) millilerin gerçekleştirdiği atakta, İspanyol savunması 4'e 4 yakalansa da Gökhan'ın kötü pasından önemli bir pozisyon yitirilmiş oldu.
41. dakikada sağ kanattan Semih'in pasıyla ceza alanında Casillas ile karşı karşıya kalan Arda topu iyi kontrol edemeyince pozisyonu yitirdi.
42. dakikada (A) Milli Takım'ın ceza alanı içinde gerçekleşen İspanya atağında, Torres'in şutunda Volkan topu kurtardı.
50. dakikada gelişen atakta Arda'nın pasıyla ceza alanında topla buluşan Tuncay topa sert vurdu, ancak top auta çıktı.
60. dakikada Türkiye'nin ceza alanı sağ köşesinin hemen dışından Aurelio'nun Torres'e yaptığı faulde, serbest vuruşu Xavi kullandı. Kale önünde Sergio Ramos'tan seken topu ağlara gönderen Pique, İspanya'yı 1-0 öne geçirdi.
85. dakikada İspanya adına Silva'nın uygun bir pozisyondaki vuruşunda, top auta çıktı.
86. dakikada İspanya'nın geliştirdiği atakta ceza alanı dışından Xabi Alonso sert vurdu ve kaleci Volkan kurtardı.
Maç, 1-0 İspanya'nın üstünlüğüyle sona erdi.
Stat: Santiago Bernabeu
Hakemler: Massimo Busacca, Matthias Arnet, Francesco Buragina (İsviçre)
İspanya: Casillas, Sergio Ramos, Albiol, Pique, Capdevilla, Cazorla (Dk. 77 Silva), Senna, Xavi, Xabi Alonso, Torres (Dk. 87 Llorente), Villa (Dk. 62 Mata)
Türkiye: Volkan, Gökhan Gönül, Emre Aşık, İbrahim Üzülmez, Hakan Balta, Tuncay, Aurelio, Emre Belözoğlu (Dk. 83 Sabri), Arda (Dk. 77 Gökhan Ünal), Semih (Dk. 56 Ayhan), Nihat
Gol: Dk. 60 Pique (İspanya)
Türkiye -İspanya maçı programı
28 Mart Cumartesi günü İspanya'nın başkenti Madrid'deki Santiago Bernabeu Stadı'nda oynanacak maçın ardından A Milli Takım kafilesi, saat 02.15'de özel bir uçakla İstanbul'a dönecek.
A Milli Takımımızın İspanya ile 1 Nisan'da Ali Sami Yen Stadı'nda saat 21.00'de oynayacağı 2010 Dünya Kupası eleme grubu maçını ise İngiliz hakem Michael Riley yönetecek. Riley'in yardımcılıklarını Peter Kirkup ve Philip Sharp yapacak. Dördüncü hakem ise Martin Atkinson olacak. Milli Takımlar Teknik Sorumlusu Fatih Terim karşılaşma öncesi, 31 Mart Salı saat 12.00'de İstanbul Swissotel'de birer basın toplantısı düzenleyecek.
Bu karşılaşma için İspanya Milli Takımı 30 Mart Pazartesi günü özel bir uçakla saat 20.00'de İstanbul'a gelecek. Four Seasons Hotel'de konaklayacak İspanya, karşılaşma öncesindeki son antrenmanını 31 Mart Salı günü saat 19.30'da Ali Sami Yen Stadyumu'nda yapacak.
Milli Takım'ın antrenman programı şöyle:
29.03.2009 - 19.00 (İnönü Stadı - Basına 15 dak. açık)
30.03.2009 - 19.00 (Ali Sami Yen Stadı - Basına kapalı)
31.03.2009 - 19.00 (İnönü Stadı - Basına 15 dak. açık)
