U17 Milli Takımımız Nijerya'da düzenlenecek Dünya Kupası'na katılan 24 takımdan biri. Geçmişte iki kez Avrupa Şampiyonluğu elde eden, 2005 yılında ise katıldığı Dünya Kupası'nda dördüncü olan U17 Milli Takımımızın bu defa neleri hedeflediğini Teknik Direktör Abdullah Ercan'la konuştuk.
Öncelikle Avrupa Şampiyonası'nda uğranılan hayal kırıklığıyla başladık. Çünkü U17 Takımımız Almanya'daki şampiyonaya büyük umutlarla gitmiş ancak gruptan çıkmayı başaramamıştı. Ancak yine de elimizde önemli bir teselli ikramiyesi vardı. Çünkü ilk 6'ya giren takımımız, Dünya Kupası biletini cebine koymayı başarmıştı. Abdullah Ercan, Avrupa Şampiyonası'ndaki sonucun kendilerini tatmin etmediğini belirtirken, "Açıkçası bunu beklemiyorduk. Grupta ilk ikinin içinde olacağımızı düşünüyorduk ama işler çok ters gitti. Bazı oyuncularımızı kullanamadık, bazıları çok formsuzdu. Bir de turnuvanın zamanı itibarıyla oyuncuları fit durumda kullanmak çok zordu. Şampiyona Mayıs'ın 6'sı ile 18'i arasında oynandı ve sezon sonuydu. Yani çok kötü bir zamanda yakalandık" diyor, Dünya Kupası için ise beklentilerinin yüksek olduğunu söylüyor.
İlk Dünya Şampiyonu olmak!
Elindeki kadronun Avrupa Şampiyonası'nda kaldığı 6. sırasının çok ötesinde bulanabilecek kapasiteye sahip olduğunu vurgulayan Ercan, "Avrupa'da yapamadığımız şeyleri Dünya Kupası'nda gerçekleştirmek istiyoruz" diyor ve hedeflerini ortaya koyarken oldukça iddialı konuşuyor:
"Türkiye Futbol Federasyonu 1923'te kurulmuş. O günden bu yana hiçbir kategoride Dünya Şampiyonu olmuş bir takımımız yok. Bir daha Dünya Kupası'na katılabilmek için birçok aşamadan geçmeniz gerekiyor. Biz şu anda bütün bu aşamaları geçtik ve artık o kupayı kazanmaya aday 24 takımdan birisiyiz. İlk turu geçersek, artık eleme usulüyle oynayacağız ve bu tip maçlarda her sonuç alınabilir. Oyuncuları çok fazla sıkmadan önümüzde böyle bir hedef olduğunu söylüyorum ve onların da hoşuna gidiyor."
Abdullah Ercan'a, turnuvadaki iddialı diğer ülkeleri soruyor ve şu cevabı alıyoruz:
"Büyük futbol ülkeleri var elbette. Brezilya, Arjantin, Meksika, İspanya, son şampiyon Almanya futbolda büyük ülkeler. Ama bu noktaya kadar gelmişken sadece katılmakla yetinmek de doğru değil. Üstelik bu düzeyde favoriler şampiyon olacak diye bir garanti de yok. Çünkü bu yaştaki oyuncuların performansları çok değişiyor. Bu tip uzun soluklu turnuvalar bir hava meselesi. O havayı yakaladığınız zaman arkası geliyor. 2002 Dünya Kupası'nda gruptan çıkamıyorduk ama bir Çin maçını kazanıp ondan sonra üçüncülüğe kadar gittik. 2008 Avrupa Şampiyonası'nda da öyleydi. Portekiz'e kaybettikten sonra giderek hız kazan bir ivmeyle yarı finale kadar gittik."
Yaşı büyük oyunculara dikkat!
Gruptaki rakiplerimize dönüyor ve Burkina Faso, Kosta Rika, Yeni Zelanda hakkındaki çalışmalarını soruyoruz genç teknik adama. Şu andaki tek düşüncesinin grubun ilk maçı olan Burkina Faso karşılaşması olduğunu söylüyor ve "Biliyorsunuz, turnuvalara başlamak çok önemli" diyor. Bugüne dek Burkina Faso'nun bir maç CD'sini izlediğini, yakın zamanda da Almanya'ya giderek Almanya ile oynayıp 1-1 berabere kaldıkları özel maçı izlediklerini anlatıyor. Burkina Faso'nun kolay bir takım olmadığını belirtirken, "Çok mücadele ediyorlar. 2-3 tane gerçekten kaliteli oyuncuları var. CD'den izlediğim maçla canlı izlediğim maçtaki kadrolar arasında yüzde 80 fark vardı. Bu da oyuncu bulma konusunda bir sıkıntı yaşamadıklarını gösteriyor. Bazı oyuncular fiziksel açıdan çok güçlü ve bu da bazı soru işaretlerine yol açıyor. Ama herhalde FIFA'nın buna karşı bir önlemi olacaktır" diyor.
Dünya Kupası'nda özellikle Afrika takımlarının fiziksel yönden çok güçlü olduklarının altını çizen Ercan, "Bu da tek tek yıldızlara güvenmek yerine takım halinde iyi oynamanız gereğini ortaya çıkartıyor. Ben düny Kupası'nda mücadelenin ön plana çıkacağını düşünüyorum. Özellikle Afrikalılar çok güçlü ve onlarla oynadığınız maçları mücadele etmeden kazanmanız çok zor" şeklinde konuşuyor.
Bu yaştaki oyuncularda görülen en büyük problemin topla oynama isteğinden kaynaklanan savunma zaafları olduğunu da belirten genç teknik direktör, "Biz de topun arkasına geçme prensibini oturtmaya çalışıyoruz. Bu da en azından bir savunmadır" diyor.
Çalışmalar sentetik sahada
Şampiyonanın tarihi açısından bu defa bir şanssızlık yaşamayacaklarını vurgulayan Abdullah Ercan, "Liglerin konumu itibarıyla bakarsak, bu şampiyona tam bizim oyuncularımızın iyi durumda olduğu bir zamana geliyor. Bir oyuncu sezonun 5.-6. haftadan itibaren form tutmaya başlar. Turnuva ise tam 8. haftaya denk geliyor. Bu da bizim için büyük avantaj olabilir. Nijerya'da sıcaklığın 20-25 derece olduğunu düşünürsek futbol ortamı da çok iyi" şeklinde konuşuyor.
Ercan'ın dezavantaj olarak değerlendirdiği konu ise maçların büyük bölümünün sentetik çimde oynanacak olması. "FIFA desteklese de ben maçların sentetik çimde oynanmasına sıcak bakmıyorum. Maçların yapılacağı 8 stadın 5'inin zemini sentetik çim. İlk iki maçımızı sentetik sahada, Yeni Zelanda karşılaşmasını ise doğal çimde oynayacağız diyen Ercan, bu nedenle antrenmanlarını da sentetik sahalarda yapacaklarını söylüyor.
24 Ekim'de başlayacak turnuva öncesi 13-13 Ekim'de İrlanda ile hazırlık maçları yapacaklarını belirten Ercan, "Oyuncuları 10 Ekim'de kampa alacağız. 13-15 Ekim'deki İrlanda maçlarından birisini de sentetik zeminde oynayacağız" bilgisini veriyor.
