Page 44-45 - fgd-bulten2

Basic HTML Version

ri eğitmeli ama yine de bizim ulusal
bir Gönüllü Programımız var. Her yıl
sonunda Alman Futbol Federasyonu
olarak etkinliklerde görev alan gö-
nüllülerin bir kısmına çeşitli ödüller
veriyoruz.
Gönüllülere yönelik eğitim program-
larınız var mı?
Özellikle yerel kulüplerdeki antrenör-
lere yönelik yeterlilik programlarımız
oluyor. Ulusal bir kampanyamız var.
Özel eğitim yazılımlarıyla donatılmış
30 aracımız var. Bu araçlar şehir şehir
gezerek demo eğitim modülünü ço-
cuk takımlarıyla çalışan antrenörlere
uyguluyorlar. Uygulanan eğitimleri
inceleyip, modern eğitim teknikleri-
ni gösteriyorlar. Daha sonra kulübün
antrenörleri eğitime dahil ediliyor.
Federasyonunun gö-
revlendirdiği iki eği-
timci sahada gönüllü
antrenörlere eğitim
veriyor. Biri çocuklara
eğitim verirken diğeri
antrenman teknikleri-
ni antrenörlere açık-
lıyor. Bu eğitimlerde
mobil demo eğitim ilk
adım, ardından 6 sa-
atlik bir kurs geliyor.
Bu en temel yeterlilik
kursu. Daha sonra li-
sans kursları geliyor.
30 ve 40 saatlik eğitim
aşamaları geçildikten sonra bir sınava
giriliyor bundan sonra ister sertifika
alıyor isterlerse bir 50 saatlik kursa
daha katılıp lisans almaya hak kazanı-
yorlar. Almanya’da lisans kursları her
zaman 120 saatlik bir eğitimi kapsı-
yor.
Çocukların normal eğitimi ile futbol
eğitimini bir arada götürmesi anla-
mında ilgili kurumlarla ne tür ortak
çalışmalar yapılıyor?
Okullarda futbol takımlarının olması
ve ulusal turnuvaların düzenlenmesi
eskiden çok faydalıydı ancak bugün-
lerde bizim çalışmalarımız çok yaygın
ve yeterli. Mesela kadın futbolunun
gelişimde okulların çok faydası ol-
muştu. Bugün okul turnuvalarına ka-
tılan erkek ve kızlar zaten kulüplerde
oynadıkları için okul turnuvalarının
çocuklara katkısı fazla değil. Okulla-
ra baktığımızda özellikle ilkokullar-
da öğretmenlerin çocukları futbola
yönlendirme konusunda, olmaları
gerekenden daha az çalıştıklarını gör-
dük. Nedenleri üzerinde yaptığımız
çalışmalar sonunda öğretmenlere
futbol konusunda genel bilgileri içe-
ren 1 günlük, 8 saatlik eğitim verme-
ye karar verdik.Bu eğitimler tekniğin
geliştirilmesine değil, sadece futbol
oynanmasını sağlamaya yönelikti.
Bu eğitimler öğretmenleri, çocukla-
rı futbola yönlendirme konusunda,
cesaretlendirme amacıyla verildi. Bu
çalışmalar sonunda %90 - %95 başarı
elde ettik. Ulaştığımız 21.000 öğret-
men daha fazla neler yapabilecekleri
konusunda sorular sormaya başladı
ve ikinci eğitimi almak istediklerini
söyledi. Bu çalışma ile 20.000 okul ve
20.000 öğretmene ulaşmıştık. Bu da
her okulda 1 öğretmene ulaşmamız
demekti. Güzel olan şey ise her öğret-
menin okullardaki diğer öğretmenleri
yönlendireceğini de düşünürsek bu
sayının katlanarak artacağı.
Çocukları futbola çekmek için neler
yapılmalı?
Öncelikle çocukları futbola çekmek
için onları etkilemeliyiz. Futbol maç-
larının canlı yayınlanması nedeniyle
bu konuda şanslıyız. Stadyumların
neredeyse yüzde yüz dolu olması ve
maçları stadyumlarda izleyen kişi-
lerin evde maçlardan aldıkları keyfi
anlatmaları ve çocukların olumlu et-
kilenmeleri de işimizi kolaylaştırıyor.
Daha sonra da çocukların kulüplere
ulaşımı da kolay olmalı. Yaşadıkları
yerlere çok yakın kulüplerin olması
çocukları futbola çekmemiz konusun-
da bizi rahatlatıyor. 26.000 kulübü-
müzün olması her çocuğun evine çok
yakın kulüp bulmasını sağlıyor.
Peki kızların futbolla buluşması için
özel bir program uygulandı mı?
Kızların futbol oynaması için yaptığı-
mız çalışmalarda bu kulüpleri sadece
erkekleri değil kızları da futbola çek-
me konusunda ikna etmeye çalıştık.
Bugün Bundesliga’da her kulüpte
mutlaka kızlar yer almak zorunda.
Futbol oynamak isteyen kızlara “ne-
den olmasın, gel erkeklerle beraber
oyna” diyerek onların futbol oyna-
malarını sağladık. Sonra biz ve kız-
lar ne kadar iyi olduklarını gördük.
Kızlar eğer oynamak
istiyorlarsa her kulüp-
te erkeklerle beraber
oynayarak
futbola
başladılar. Erkeklerle
oynamaları
kızların
kuvvetlenmelerini de
sağladı. Şimdi daha
çok kulüp kızların er-
keklerle oynamasını
istiyor. Bazı kızların
çok iyi futbolcu ola-
mayacaklarını bilsek
de onların spor yap-
malarını ve sporun
içinde olmalarını sağ-
lamalıyız. Çünkü yıllar sonra anne
olduklarında onlar da kızlarını spor
yapmaya teşvik ederler. Birçok kulüp
kızlara daha erken yaşlarda futbol
oynama şansı verdi. Kızların uzun
yıllar erkeklerle beraber oynamaları,
milli takımlarda oynayacak seviyeye
gelmelerini sağladı. Bizim kuralları-
mız kızların, eğer yeterince güçlüler
ise, 19 yaşına kadar erkeklerle fut-
bol oynamalarına izin veriyor. Ayrıca
hükümetin yaklaşımının da önemine
dikkat çekmek isterim. Kadınlar Dün-
ya Kupası’nın açılışında tüm devlet
erkanı orada bulunuyordu ve bu in-
sanlar için çok dikkat çekici ve motive
edici bir unsur oldu Kadınlar Dünya
Kupası’nda yakalanan başarı da alt
kademelere doğru gelişme sağladı.
Medya daha çok,önem verdi, daha
Willi Hink
çok gelir sağlandı. Bu ba-
şarı da bizim en büyük rek-
lam stratejilerimizden biri
oldu. Bugün futbol oyna-
yan gençlerin %5-10 unu
kızlar oluşturuyor. Bu da
400.000 civarında kadın
futbolcu anlamına geliyor.
Şu an hedeflerimizi ger-
çekleştirmiş durumdayız.
Türkiye’de bazı aileler çe-
şitli nedenlerden dolayı
kızlarının futbol oynama-
sına karşı olabiliyorlar.
Almanya’da durum nasıl?
Almanya bir futbol ülkesi olsa da biz
de bu konuda başka nedenlerden
dolayı sorunlar yaşayabiliyoruz. Bu
konuda konferanslar düzenleyip, kız-
ların nasıl daha çok futbola katılabile-
ceğini tartışıyoruz.
Ülkenizde futbolla tanışan bir çocuk
hangi aşamalardan geçerek milli ta-
kıma kadar ulaşabilir?
Bugün milli takımlarımızda, yetenek
gelişim sistemimizde eğitim almamış
oyuncu yok. Tüm yaş gruplarındaki
oyuncular önce bölge takımlarına se-
çiliyor. Daha sonra da bu bölge takım-
ları arasında turnuva düzenleniyor.
Milli takım antrenörleri bu turnuva-
ları izliyor. Örneğin, 15 yaş altı gru-
bunda öncelikle 60 oyuncu seçiliyor.
Zamanla bu sayı 35’e ve 20’ye iniyor.
Her yıl bu oyunculardan en az bir ta-
nesi milli takıma kadar yükseliyor.
Almanya’da devlet ve yerel yönetim-
lerle nasıl bir işbirliği yürütülüyor?
Biz Federasyon olarak kendi kaynak-
larımızı kendimiz yaratıyor. Devlet
tarafından bize tahsis edilmiş bir fon
yok. Zaten buna da ihtiyacımız yok
yeterince gelirimiz var.
Ayrıca bize bağlı bulu-
nan 21 bölgesel fede-
rasyonun aynı zamanda
bir Grassroots oluşumu.
Onların yerel yönetim-
lerden aldıkları bir fon
var, merkez federas-
yondan da aldıkları bir
miktar var ve kendi loto
gelirleri var. Yerel yö-
netimden aldıkları des-
tek gelirlerinin yarısını
oluşturuyor. Yerel yönetimler yatırım
yapıyor ama federasyona ne yapaca-
ğını söylemiyor. Ülke yasalarına göre
yönetimlerin spor organizasyonlarını
kamusal bir görev olarak destekleme
zorunlulukları var. Ama yine de ba-
ğımsızlar.
Grassroots yapılanmanız nasıl?
Merkezi olarak kriterleri belirliyo-
ruz ancak faaliyetler bölgesel olarak
yürütülüyor. Ancak tüm programın
standartları merkezi olarak belirlen-
mektedir. Örneğin sadece bir adet
ortak Grassroots Antrenörlük Lisansı
vardır. Tüm bölgesel federasyonlar bu
lisansın standartlarına uymak duru-
mundadır. Ancak tüm faaliyetler için
ulusal tanıtım kampanyaları yaparız.
Grassroots gününe tüm bölgeler ka-
tılmak durumundadır.
Profesyonel olmayan futbol dalları-
nın bütçeniz ve faaliyet planınızdaki
yeri nedir?
Toplam bütçenin %10’u bu faaliyetler
için kullanılmaktadır.
Birçok sosyal sorumluluk projesi
ürettiğinizi biliyoruz. Bu projelerde
önem verdiğiniz konular nelerdir?
Grassroots en büyük sos-
yal sorumluluk alanımız
ancak bunun dışında en
çok değer verdiğimiz konu
Fair play. Çünkü çocuklara
küçük yaşta verilmesi ge-
reken bazı değerler oldu-
ğunu düşünüyorum. Eğer
bu değerler kazandırılmaz-
sa sahalarda istemediği-
miz görüntülerle karşılaşı-
yoruz. Ayrıca farklı ırk din
ve dildeki insanların özel
hayatlarına saygı göstere-
cek şekilde kulüplerin programlarını
düzenlemesi üzerinde çalışıyoruz.
(Örneğin müslüman oyuncu olan bir
kulüpte parti yapılacaksa bunun gün-
lerinin ertelenmesi gibi) Bunlar üze-
rinde çalışılması zor konular ancak
elimizden geleni yapmaktayız. Ayrıca
futbol sosyal konularda söylenecek
şeylerin iletilmesi için güzel bir yol ve
bunu en iyi şekilde değerlendirmeye
çalışıyoruz. Bunu iletirken antrenör-
ler bizim iletişim kaynağımız olduğu
için onlara verdiğimiz eğitimlerde,
çocukların sosyal hayata katılımları ile
ilgili değerler konusunda eğitim ver-
me çabasındayız. Eğer biz bu şekilde
topluma ulaşabilirsek, bunun başarı-
sı ile insanlar, futbolun gücüne daha
çok inanacak ve daha çok yatırım
yapmak isteyecektir. Bu da kulüplerin
ve programların daha çok gelişmele-
rini sağlayacaktır.
Türkiye’deki Grassroots faaliyetlerini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sadece stratejinizi değil uygulama-
larınızı da çok başarılı buluyorum.
Çünkü herkesin stratejisi olmalı an-
cak önemli olan bunları hayata geçi-
rebilmektir. Türkiye’de
Grassroots faaliyetleri-
nin çok ilerlediğini gö-
rüyorum. Elbette daha
yapılacak çok iş var an-
cak hızlı ilerlediğinizi gö-
rüyorum. Bu bağlamda
TFF’nin verdiği destek
de çok önemli. TFF’nin
Grassroots’un değerini
fark ettiğini ve faaliyet-
lere çok önem verdiğini
gözlemliyorum.
Futbol Gelişim
40
41
Futbol Gelişim