Basic HTML Version
nayan o Brezilya tak›m›n›n en önemli defosu kaleci Val-
dir Perez’di. Grup mücadelesine 1-0 yenik duruma düş-
tüğü maçta Sovyetler Birliği’ni Socrates ve Eder’in golle-
riyle 2-1 yenerek başlayan Brezilya, ‹skoçya karş›s›nda
da yediği erken gole Zico, Oscar, Eder ve Falcao ile ce-
vap verip 4-1 kazanmay› bildi. Yeni Zelanda maç›n› da
Zico’nun iki, Falcao ve Serginho’nun da birer golüyle
4-0 kazanan Sambac›lar, 6 grup birincisi aras›nda ‹ngil-
tere ile birlikte firesiz ikinci tura ç›kan iki tak›mdan biri-
si oldu.
‹kinci turdaki eşleşme ise oldukça talihsizdi ve üç dünya
şampiyonunu bir grupta toplam›şt›. Grubun ilk maç›nda
‹talya, Arjantin’i 2-1 yenmiş, ikinci maçta ise Brezilya
Tangocular› Zico, Serginho ve Junior’un golleriyle 3-1
mağlup etmişti. Yar› finale ç›kacak tak›m› ‹talya-Brezilya
maç› belirleyecekti ve Sambac›lara averaj üstünlükleri
nedeniyle bir beraberlik dahi yetecekti. Ancak gruptan
üç beraberlikle ç›kabildikten sonra Arjantin’i mağlup
ederek kendisine gelen ‹talya, o gün sahada beraberlikle
yetinmek yerine futbol gösterisi yaparak kazanmak iste-
yen Brezilya’ya unutamayacağ› bir ders verecekti. Paolo
Rossi’nin y›ld›zlaşt›ğ› o maçta ‹talyan golcü rakibin Val-
dir Peres dezavantaj›n› da iyi kullanarak üç gol atm›ş,
Brezilya ise bu gollere Socrates ve Falcao ile iki kez kar-
ş›l›k verebilerek 3-2 mağlup olmuştu. Oynad›ğ› beş maç-
ta 2 galibiyet, 3 beraberlik alan ‹talya sonunda kupayla
kucaklaşacağ› yar› finale yürürken, 4 maç kazan›p 1 maç
kaybeden Brezilya evine dönüyordu.
Meksika’da düzenlenen 1986 Dünya Kupas› Brezilya
aç›s›ndan çok iyi başlasa da dramatik bir biçimde erken
sona erdi. Grupta ‹spanya’y› Socrates’in, Cezayir’i de
Careca’n›n golleriyle 1-0 yenen Sambac›lar, Careca (2)
ve Josimar’›n golleriyle 3-0 kazand›klar› Kuzey ‹rlanda
maç›yla üçte üç yaparak son 16 tak›m aras›na kald›. Al-
t› grup birincisi aras›nda sadece onlar ve Danimarka
gruptaki üç maçlar›n› kazanm›ş, Brezilya art› olarak ka-
lesinde gol de görmemişti. Samba rüzgâr› ikinci turda
da Polonya karş›s›nda devam etti. Polonya engeli, Soc-
rates, Josimar, Edinho ve Careca imzal› gollerle 4-0’l›k
skorla aş›lm›ş ve dramatik çeyrek finale gelinmişti. O
günlerde “Avrupa’n›n Brezilyas›” diye adland›r›labile-
cek Platini’li Fransa ile eşleşen Sambac›lar, Careca ile
öne geçseler de bu üstünlüklerini koruyamad›. Fransa,
Platini’nin golüyle maç› uzatmaya taş›m›şt›. Uzatmalar-
da da eşitlik bozulmay›nca geçilen penalt›larda ak›beti
y›ld›zlar belirledi. Brezilya’da Socrates, Fransa’da Plati-
ni kaç›rm›şt› ve beşinci penalt›lara gelindiğinde 3-3’lük
eşitlik vard›. Ancak Brezilya’dan Julio Cesar kaç›r›rken
Fransa’dan Fernandez ağlar› bulunca Sambac›lara bir
kez daha hüsran düşüyordu.
‹talya ‘90 da Brezilya için iyi başlay›p kötü biten Dünya
Kupalar›ndan birisi oldu. ‹sveç’i Careca’n›n golleriyle
2-1, Kosta Rika ve ‹skoçya’y› da Müller’in golleriyle 1-0
yenip grup birincileri aras›nda ‹talya ile birlikte üçte üç
yapan iki tak›mdan biri oldular. Son 16 turunda karş›la-
r›nda Arjantin vard›. Grubunu üçüncü bitiren ve o gü-
nün statüsü gereği en iyi üçüncüler kontenjan›ndan son
16’ya kalan Arjantin. Bir önceki Dünya Kupas›’n›n sahi-
bi, bu kupada da Maradona’n›n adeta tek baş›na finale
kadar taş›yacağ› Arjantin. ‹şte o Arjantin karş›s›nda ne-
redeyse tek kale gibi oynad› Brezilya. Arjantin’in tek gol
umudu olan Maradona’y› ise sürekli faullerle durdurdu-
lar. Ta ki 80. dakikaya kadar. O dakikada rakiplerinin
faul yapmas›na da izin vermeyen Maradona’n›n topla
buluşturduğu Caniggia, güçlü kadrosuyla bu defa Dün-
ya Kupas›’n› kazanmak isteyen favori Brezilya’n›n ha-
yallerini bir kez daha y›kt›.
ABD ‘94’ün Brezilya futbol tarihinde çok özel bir anla-
m› olduğunu söylemek yanl›ş say›lmaz. Dile kolay tam
24 y›l sonra Dünya Kupas› hasretlerini orada dindirdiler.
Taffarel, Jorginho, Bebeto, Dunga, Rai, Romario, Aldair,
Mauro Silva, Cafu, Marcio Santos, Leonardo, Ronal-
do’lu kadronun en önemli özelliği, oyuncular›n büyük
bölümünün Avrupa’n›n iyi tak›mlar›nda oynamas›yd›.
Teknik Direktör Carlos Alberto Parreira da Pele’nin
“Brezilya futbolunu bozuyor” eleştirilerine karş›l›k “Av-
rupal›” gibi oynayan bir Brezilya tak›m› oluşturmuştu.
Savunma-hücum dengesini kuran ve stratejik oynamay›
öğrenen bu kadro, grup mücadelesine Romario ve Ra-
i’nin golleriyle 2-0 kazand›ğ› Rusya maç›yla başlad›. Ar-
d›ndan Kamerun’u Romario, Marcio Santos ve Bebe-
to’nun golleriyle 3-0 yendiler. Romario’nun golüyle 1-1
berabere bitirdikleri ‹sveç maç›yla da gruptan ç›kt›lar.
Son 16 turunda ev sahibi ABD engelini Bebeto’nun tek
golüyle aş›p çeyrek finaldeki gol düellosunda Hollan-
da’y› 3-2 ile saf d›ş› b›rakt›lar. O maçtaki gollerin alt›n-
da Romario, Bebeto ve Branco’nun imzalar› vard›. Yar›
finalde bir kez daha karş›laşt›klar› ‹sveç’i bu defa Roma-
rio’nun golüyle 1-0 yenip finalde ‹talya’n›n rakibi oldu-
lar. Normal süresi ve uzatmalar› golsüz biten maç›n ar-
d›ndan penalt›larda sağlad›klar› 3-2’lik üstünlükle 24 y›l
sonra Dünya Kupas›’n› bir kez daha havaya kald›rd›lar.
Brezilya rüzgâr› art›k yeniden esmeye başlam›ş görünü-
yordu. Nitekim 1998 Fransa’da da final oynad›lar. ‹skoç-
ya’y› Cesar Sampaio ve Boyd’un kendi kalesine att›ğ›
gollerle 2-1 yendikten sonra Fas’› Ronaldo, Rivaldo, Be-
beto üçlüsünün golleriyle 3-0 mağlup ettiler. Gruptan
ç›kmay› garantilemişlerdi ve Bebeto’nun golüyle öne
geçtikleri maçta Norveç’e 2-1 yenilmek rotalar›nda bir
sapmaya sebep olmad›. Son 16 turunda şili’yi Cesar
Sampaio ve Ronaldo’nun ikişer golüyle 4-1 yenip çeyrek
finalde Danimarka ile giriştikleri gol düellosunu Rival-
do’nun iki, Bebeto’nun bir golüyle 3-2 kazand›lar. Ro-
naldo’nun golüyle öne geçtikleri yar› finalin son dakika-
lar›nda Kluivert’ten yedikleri golle Hollanda’yla 1-1 be-
rabere kald›lar. Penalt›larda şans yanlar›ndayd› ve 4-2
kazan›p finalde ev sahibi Fransa’n›n rakibi oldular. An-
cak o dönemde müthiş bir jenerasyon yakalayan Fransa
karş›s›nda tutunamad›lar. Horozlar›n müthiş y›ld›z› Zida-
ne’›n iki say›s›na Petit’nin de bir golle eşlik etmesi sonu-
cunda 3-0 kaybedip kupan›n k›y›s›ndan döndüler.
Yine de beşinci kupalar›n› kazanmalar› için çok fazla
beklemeleri gerekmedi. Avrupa ve Amerika kıtalar› d›-
ş›nda ilk defa başka bir kat›da düzenlenen 2002 kupa-
s›nda yüzü gülen onlar oldu. Luiz Felipe Scolari yöneti-
minde; Ronaldo, Rivaldo, Ronaldinho’lu müthiş bir hü-
cum timiyle kat›ld›klar› Japonya - Güney Kore ortak ya-
p›m› Dünya Kupas›’na Millî Tak›m›m›z› Ronaldo ve Ri-
valdo’nun golleriyle 2-1 yenerek başlad›lar. Çin’i Ro-
berto Carlos, Rivaldo, Ronaldinho ve Ronaldo’nun gol-
leriyle 4-0, Kosta Rika’y› da Ronaldo (2), Edmilson, Ri-
valdo ve Junior’un golleriyle 5-2 yenerek ç›kt›klar› ikin-
ci turda Belçika’y› Rivaldo ve Ronaldo’nun golleriyle
2-0 yenip saf d›ş› b›rakt›lar. 1-0 geriye düştükleri çeyrek
finalde ‹ngiltere’yi Rivaldo ve Ronaldinho’nun golleriy-
le 2-1 yenip yar› finalist oldular. Yar› finalde karş›lar›n-
da bir kez daha Millî Tak›m›m›z vard›. Bu defa da Ro-
naldo’nun tek golüyle 1-0 kazand›lar. Finalde Alman
panzerleri de karş›lar›nda tutunamad›. Ronaldo att›ğ› iki
golle kupay› Brezilya’ya getirirken toplam 8 golle de ku-
pan›n kral› olmay› başard›.
2006’da Almanya’da düzenlenen Dünya Kupas›’na da
f›rt›na gibi başlam›şlard›. H›rvatistan’› Kaka’n›n, Avus-
tralya’y› da Adriano ve Fred’in golleriyle yendikten son-
ra Japonya’ya Ronaldo (2), Juninho ve Gilberto ile fark
att›lar. Gruptaki tek gollerini de 4-1 biten o maçta yedi-
ler. Samba rüzgâr› ikinci turda da Ronaldo, Adriano ve
Ze Roberto golleriyle Gana’y› da önüne katt›. Ancak
çeyrek finalde bir kez daha Fransa engeline çarpt›lar.
1998’in finalistlerini karş› karş›ya getiren maç› Fransa
Henry’nin tek golüyle kazan›nca Brezilya için macera
erken sona erdi.
Güney Afrika’da düzenlenen 2010 Dünya Kupas› da
Brezilya için çeyrek finalde eleniş demekti. Efsane
oyunculardan Dunga’n›n teknik direktörlüğünü yapt›ğ›
Brezilya, grup aşamas›nda Kuzey Kore’yi Maicon ve
30
TamSaha
TamSaha
31
Brezilya, son Dünya Kupası zaferini 2002’de elde etti.