TamSaha 132. Sayı / Kasım 2015

14 15 golsüz sona erecekti. Doğrusunu söylemek gerekirse Millî Takı- mımızın ilk yarıdaki bu tutuklu- ğunun üzerinde Ankara’da canice patlatılan o bombanın et- kilerini de bulmakmümkündü. İkinci yarıda da bu tutukluk sü- rerken ilk tehlikeli atak Çekler- den geldi. Dakikalar 54’ü gösterirken sol kanattan No- vak’ın yaptığı ortada bu defa Çeklerin en golcü oyuncusu Dockal topu üstten auta yolladı. Kısa bir süre sonra yine Doc- kal’ın bu kez ceza sahası dışında yaptığı vuruşta kalecimiz Vol- kan Babacan, savunmaya da çarpıp kendisini yanıltabilecek bir topu eldivenlerinin arasında adeta eritti. Bir puanı garantiye alıp üç puan için pusuya yatan millîlerimiz ise bekledikleri fır- satı 61. dakikada buldu. Bu daki- kada kazanılan korner atışını Çek defansı uzaklaştırmaya ça- lıştı ancak top sol kanattaki Ca- ner’in önünde kaldı. Caner’in adeta bir havan topu gibi arka direğe indirdiği topa, korner için öne çıkan ve o pozisyonda da bölgede kalan stoperlerimizden Serdar Aziz hamle yaptı. Çekle- rin bu turnuvada ilk kez forma şansı bulan sol beki Filip Novak, Serdar Aziz’i kolundan tutup çe- kince İngiliz hakemMartin At- kinson hiç tereddütsüz penaltı noktasını gösterdi. O anda bariz gol şansını önlediği gerekçesiyle Novak’a kırmızı kart beklenti- miz ise boşlukta kaldı. Yine de İngiliz hakemin bu değerlendir- mesi çok önemli değildi. 62’de topun başına geçen Selçuk İnan, topu ve o gün Marek Cech’in ye- rine kaleyi koruyan Tomáš Vac- lík’i farklı köşelere gönderip Millî Takımımızı 1-0 öne geçirdi. Golün ardından oyuna ilkmüda- halesini yapan Fatih Terim, santrforumuz Cenk Tosun’u ke- nara alırken Volkan Şen’i oyuna sürüyor ve üç gün sonra Kon- ya’da oynanacak İzlanda ma- çında uygulayacağı santrforsuz sistemin ilk ipucunu Prag’da ve- riyordu. Şimdi en uçta Arda oy- nuyor, forvetin sağında Hakan Çalhanoğlu, solunda ise Volkan Şen yer alıyordu. Özellikle Vol- kan’ın sol kanattan yaptığı harmanlamalar Çek defansını allak bullak etmeye başlamış, başarılı oyuncunun bir şutunda top uzak direğe çarparak auta giderken, rakibi de hücuma çı- kamaz bir duruma sokmuştu. 80. dakikada Arda Turan artık hepimizin bildiği yerde, sol taç çizgisinin yakınında buluştuğu topla içeriye kat etmeye başladı. Daha önce de defalarca gördü- ğümüz tipik Arda hareketleriyle rakiplerinden sıyrıldıktan sonra bu becerisine müthiş bir gösteri daha ekledi ve sağ ayak içiyle arka direğe harika bir pas indirdi. Öyle bir pastı ki bu, ters kademe yapmaya çalışan sol bek No- vak’ın başının tamüzerinden geçecek, hemen arkasındaki Hakan Çalhanoğlu’nun da tam önüne düşecekti. Hakan da büyük bir soğukkanlılıkla net bir vuruş yapıp Millî Takımımızın Prag’daki 2-0’lık galibiyetini mühürleyecekti. Çekleri kendi evlerinde ilk kez mağlup etme- nin yanında asıl kazancımız, üç gün sonra oynayacağımız İz- landa maçında beraberliğin bile bize yetmesini sağlamak ol- muştu. Evet, Kazakistan’ı dep- lasmanda 2-1 yenen Hollanda hâlâ iki puan arkamızdaydı ve sonmüsabakada Çekleri yense- ler bile İzlanda karşısında alaca- ğımız 1 puan bizi EURO 2016 play-off’una taşıyacaktı. Bu arada gruptan çıkmayı garanti- leyen İzlanda’nın evinde Letonya ile 2-2 berabere kalması da bizim açımızdan önemli bir skordu. Çünkü Letonya’nın bu maçı kazanması, grup sonun- cusu olma ihtimalini ortadan kaldıracak ve bizim en iyi üçün- cülük hesaplarımızı da bitire- cekti. Bu beraberlik sayesinde Kazakistan’ın Letonya’yı deplas- manda yenmesi halinde grubu beşinci sırada bitirme şansı doğ- muştu ki, böyle bir sonuç bize en iyi üçüncülük kapısını açabile- cekti. Ancak bu kapının açılması için başka şartlar da gerekiyordu elbette. Öncelikle Ukrayna, evinde oynayacağı İspanya ma- çını kazanmamalıydı. Sonra biz İzlanda’yı mağlup etmeli, bu arada Kazakistan da 6 sene sonra ilk defa deplasmanda maç kazanmayı başararak Letonya’yı yenmeliydi. Şimdi bu ihtimalleri rafta bekletip Çek Cumhuriyeti maçının sonuna dönelimve Tür- kiye Futbol Direktörü Fatih Te- rim’in sözlerine kulak verelim. “Allah ülkeme bir daha böyle şeyler göstermesin” Millî Takımımız Çek Cumhuriyeti deplasmanında kazanarak he- defini 12’den vursa da soyunma odasında buruk bir sevinç vardı. Maç bitmiş, görev tamamlanmış, akıllar yeniden Ankara’daki o al- çakça saldırıda yitirilen insanla- rımıza giderken, vicdanlar da kan ağlamaya kaldığı yerden devam etmeye başlamıştı. Nite- kimFatih Terimde maçla ilgili bir şey söyleyecek durumda değildi. Müsabakanın ardından düzenle- nen basın toplantısında oldukça üzgün olduğu görünen Terim, Ankara’da meydana gelen terör saldırısına değinip, Çek Cumhu- riyeti maçı ve alınan sonuçla ilgili bir değerlendirme yapamayaca- ğını dile getirdi. “Benimyerimde siz olsanız konuşur musunuz, sevinebilir misiniz?” ifadelerini kullanan Terim, şunları söyledi: “Bana anlayış göstereceğinizi düşünüyorum. Allah ülkeme bir daha böyle şeyler göstermesin. Futbolla ilgili çok konuşuruz, dertleşiriz. Bunları telafi ederiz ama kaybedilen canları telafi edemiyoruz maalesef. Biz de bu ülkenin bir parçasıyız. Keşke herkese bu galibiyeti hediye edeceğimiz bir ortam olsaydı. Kusura bakmayın. Ne keyfimvar ne eğlenecek halimiz var ne de sorulara cevap verebilirim. Bura- dan İzlanda maçına gidiyoruz işte. Allah hepimizin, ülkemizin yardımcısı olsun.” Hedefimiz direkt Fransa Millî Takımımız Prag’dan Kon- ya’ya döndükten sonra, İzlanda maçı öncesi yenidenmedyanın önüne çıkan Türkiye Futbol Di- rektörü Fatih Terim, yeni hedefi “2016 Avrupa Futbol Şampiyona- sı’na direkt katılmayı arzu ediyo- ruz” cümlesiyle ortaya koydu. Konya’ya lider gelen İzlanda’yı tebrik eden Terim, Türkiye’nin Avrupa Şampiyonası için üç ihti- malinin bulunduğunu belirterek, ipin üstünde ve bir tarafı uçurum olan yerlerden buraya kadar gel- diklerini ifade etti. “Avrupa Şam- piyonası’na direkt gitmeyi arzuluyoruz” diyen tecrübeli teknik adam, şöyle devam etti: “Oyuncularımızın yaptığı büyük bir başarı. Yiğidin hakkını yiğide vermek lâzım. Onlarla herkesin iftihar etmesi gerekir. Kolay bir şey değil. Oyuncularımız büyük bir iş başardı. Bu işi tamamlamak bizim adımıza o kadar önemli ki... Oyuncularıma söyleyeceğim şey, akşamki duruma göre en yük- seği kovalamaları. Tabiî bu hep beraber bilinçsizce davranacağı- mız anlamına gelmiyor. Benim isteğimbu periyodu iyi bitirmek. Bu play-off ya da direkt katılmak olur. Mümkünse direkt gidelim.” Ankara’daki terör saldırısının ta- kımın üstünde bıraktığı etkiyle ilgili bir soru üzerine ise Fatih Terim, şunları söyledi: “Çok zor bir durum. Millî Takım, bu ülke- nin başka bir parçası. Çocuklar da bu ülkenin en önemli mesajını vermek için çarpışıyor, didiniyor.