TamSaha 166. Sayı / Eylül 2018
Navas’a teslim etti. Klasik defans dörtlüsü sahadaki yerini alırken son dönemde Avrupa futboluna damga vuran orta saha üçlüsü bo- zulmuştu. Takımın üst üste kazan- dığı üç Şampiyonlar Ligi kupasında büyük katkısı olan üçlüden Case- miro ve Kroos sahada, Modric ise yedek kulübesindeydi. Hırvatistan Millî Takımı ile Dünya Kupası’nda final oynayan ve bu nedenle hazırlık kampına geç katılan Modric’in yerine Isco görev yapıyordu. İleride ise Gareth Bale, KarimBenzema ve Marco Asensio takımın hücum hattını oluşturdu. Maç, adına yakışır şekilde hızlı baş- ladı. Hemde hiç umulmadığı kadar. Maçın başlangıcından yalnızca 49 saniye sonra Diego Costa attığı harika golle hem takımını 1-0 öne geçirmiş oldu hemde Süper Kupa tarihinin en erken golünü kaydetme başarısını gösterdi. Godin’in defans- tan gönderdiği uzun topu başarılı bir şekilde önüne alan ve sağ çap- razdan ceza sahasına giren Costa, yaptığı sert ve düzgün vuruşla dar açıdan topu ağlarla buluşturdu. Golün hemen ardından Real Madrid toparlanmaya ve Atletico Madrid yarı sahasına yerleşmeye çalıştı. Özellikle topun olduğu bölgeye şok presler yapıp oyunun kurulmasını en başından engellemeye çalışan Atleticolu futbolcular, bunu ellerin- den geldiğince ertelemeyi başardı. Ancak 10’uncu dakikadan itibaren Real Madrid, topu Atletico ceza sahası çevresine taşımaya ve pozisyon üretmeye başladı. Hücumlarının neredeyse tamamını sol kanattan şekillendiren Real Madrid, özellikle Marcelo’nun ileriye verdiği destekle Marco Asensio’yu da ceza sahasının içine sokarak etkili olmaya çalıştı. Yine bu seti denedikleri bir atakta maçın 16’ncı dakikasında ilk tehlikeli pozisyon- larını ürettiler. Soldan çizgiye inen Marcelo’nun yerden ceza sahasının içine gönderdiği topa Asensio altı pas önünde topuğuyla harika bir vuruş yaptı ve top direkt kaleye yö- neldi. Kaleci Oblak son anda yaptığı müdahaleyle golü önledi. Bu baskı sonucunda da 27’nci dakikada gol geldi. Sağ taraftan Gareth Bale’in yaptığı ortaya Benzema arka direkte iyi yükseldi ve kafayla topu ağlara göndermeyi başardı. Simeone, geçtiğimiz sezon UEFA Avrupa Ligi yarı finalinde Arsenal’e karşı oynananmaçta saha dışına gönderildiği için aldığı ceza nede- niyle maçı tribünden takip edi- yordu. Ancak heyecandan yerinde duramadığı anlar sık sık ekranlara yansıdı. Çünkü sahada muhteşem bir mücadele vardı. Özellikle de Ser- gio Ramos ile Diego Costa’nın karşı karşıya geldiği pozisyonlarda… İlk yarı boyunca Asensio’nun soldan Atletico ceza sahasına girip sağ ayağıyla yaptığı ve uzak direğin dibinden dışarı çıkan şut dışında başka tehlike yaşanmadı. Maçın ilk devresi böylece 1-1 sona erdi. Ancak ikinci yarı ilk yarıdan daha da fazla heyecana gebeydi. 63’üncü dakikada Real Madrid’in kullandığı köşe vuruşu sırasında Juanfran topa eliyle müdahale ettiği için hakempenaltı noktasını gösterdi. Topun başına geçen Real Madrid kaptanı Sergio Ramos, Oblak ve topu farklı köşelere göndererek skoru 2-1’e taşımayı başardı. Maçın 57’nci dakikasında ise Atletico Madrid’i saha kenarında yöneten yardımcı antrenör German Burgos, oyuna müdahale ederek Antoine Griezmann’ın yerine Angel Correa’yı sahaya sürmüştü. Bu değişiklik dakikalar ilerledikçe Atletico’yu daha da hareketlendirdi. 79’uncu dakikada da Correa’nın asistiyle Diego Costa maçtaki ikinci golünü atarak skoru 2-2’ye taşıdı ve 90 dakika bu skorla tamamlanınca karşılaşma uzatmalara gitti. Uzatma bölümünün ilk devresinde Atletico Madrid yaptığı şok baskın- larla gol aramaya devam etti. Bun- ların birinde oyuna sonradan giren Thomas ile Diego Costa’nın iş birliği Saul’un harika vuruşuyla muhte- şembir golle bitti ve Atletico, maçta tekrar öne geçmeyi başardı. İlk uzatma devresinin bitimine bir dakika kala da takımın tecrübeli futbolcularından Koke, ceza sahası içinde yerden yaptığı plase vuruşla topu ağlara göndererek takımını 4-2 öne geçirdi. Atletico Madrid, daha önce hiçbir finalde yenemediği ezeli rakibi Real Madrid’e Süper Kupa finalinde dört gol atmayı başarmıştı. Maçın bu skorla bitme- sinin ardından da bu ilk gerçekleş- miş ve aynı şehrin iki rakibinden Atletico, Real’i bir finalde ilk kez mağlup etme başarısını göstermiş oldu. Ronaldo sonrası ilk kayıp Bir mağlubiyet elbette ki sadece bir oyuncunun yokluğu ile açıklana- maz ancak Real Madrid, dokuz şaşalı sezondan sonra takımdan ayrılan Ronaldo’nun gidişinden sonra çıktığı ilk resmi maçta ezeli rakibinden dört gol yiyerek Süper Kupa’yı kaybetti. Hemde üç sezon art arda kazandığı Şampiyonlar Ligi kupasının yanında Süper Kupa üçleme fırsatını kaçırdı. Oynadığı her sezon ortalama 50 gol atma başarısı gösteren bir oyuncunun yerini doldurmak elbette çok zor. Hele ki bu oyuncu halen aktif futbol oynayan en iyi iki futbolcudan biriyse. Real Madrid’in aşması gereken en büyük problembu görünüyor. Hâlihazırda büyük bir skandalla takımın başına geçen Lopetegui, kendi felsefesini takıma aşılamanın yanı sıra bu büyük sorunla da uğraşmak zorunda olacak. Tümyaz transfer sezonu boyunca Neymar, Kylian Mbappe ve Eden Hazard’ın bu boşluğu doldur- mak üzere transfer edileceği dedikodusu kulislerde sürekli konuşulsa da bu üç futbolcudan hiç biri takıma kazandırılamadı. Tümbunlara rağmen bu bölge için Brezilyalı genç yıldız Vinicius Junior takıma katıldı. Ancak Brezilyalının muhteşembir potansiyel olmasının dışında henüz Real’e vadettiği hiçbir şey yok. Ronaldo’nun tek başına sağladığı üretkenliği elinden giden Lopetegui, bu durumu sahada takımolarak ortaya koyacağı güçlü oyunla telefi etmeye çalışacak. Ancak iş en sonunda ileri üçlüde görev alacak futbolcularda bitiyor olacak. Bu üçlü de şimdilik Bale, Benzema ve Asensio olacak gibi görünüyor. Ronaldo’nun gidişiyle birlikte sa- hada daha fazla özgüvene ve ağır- lığa sahip olacak olan Gareth Bale, eğer sakatlıklarla boğuşmazsa, 20 gol barajını rahatlıkla geçeceği bir sezon yaşayabilir. Benzema’nın ise geçtiğimiz sezon üzerine serilen ölü toprağını bir an önce atması gerekiyor. Süper Kupa finalinde ortaya koyduğu hareketli oyun ve attığı gol, taraftara biraz da olsa umut vermiş gibi. Zidane’ın prens- lerinden olan ve geçtiğimiz sezon- larda özellikle sürpriz maçlarda üstlendiği sorumluluklarla harika bir potansiyelden harika bir futbol- cuya dönüşen Asensio da artık Real Madrid’in önemli futbolcularından bir haline gelmiş durumda. Luka Modric’in takımda kalması kesinle- şirse sol ön için Isco ile birlikte forma mücadelesinin içinde olacak- tır. Adı Dünya Kupası sonra Inter’le anılan Modric’in takımda kalması ise Real Madrid’in bu sezonki kade- rini net bir şekilde belirleyecek en önemli faktörlerin başında geliyor. Atletico ise bu seviyeye tuğlaları tek tek koyarak gelmeyi başardı. Simeone’nin göreve geldiğinden bu yana yapılanan ve takımhalinde bir yıldız olmalarını sağlayan oyunları sayesinde bir La Liga şampiyonluğu ve iki Şampiyonlar Ligi finali elde ettiler. Simeone ile birlikte iki de UEFA Avrupa Ligi kupası kaldıran takım, Real Madrid’e karşı oynanan iki Şampiyonlar Ligi finalinden boynu bükük ayrılmıştı. Ancak so- nunda şeytanın bacağını da kırmayı başardılar. Tarihlerinde ilk kez Real Madrid’i bir finalde yenmeyi başa- rarak Süper Kupa’ya uzandılar. Bu yaz dönemi de Atletico’da sorunsuz bir şekilde geçilirken, Monaco’dan transfer edilen Lemar, Simeone’nin gelecek sezona ciddi bir yatırımı olarak dikkat çekti. La Liga’da Barcelona ve Real Madrid’e karşı şampiyonlukmücadelesi verecek olmaları, sahadaki sıkı oyuna ek kaliteli bir kadroyu da gerektiriyor. Antoine Griezmann’ın takımda kalması, Thomas Lemar ve Milan’dan Nikola Kalinic transferle- riyle de kaliteyi ve kadro derinliğini de artırmayı başardılar. La Liga şampiyonluğu için uzun yolda neler yaşanır bunu kestirmek şimdiden çok zor ancak Barcelona ve yeni bir maceraya başlayan Real Madrid’in başını ciddi biçimde ağrıtacakları kesin. Ayrıca favori sayısı her geçen gün artan Şampiyonlar Ligi finali için de en önemli adaylardan biri olacaklar. 90 91
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==