TamSaha 167. Sayı / Ekim 2018
Evet, oldu. Özellikle U14 takımın- dayken bir antrenörümvardı, ismi Bernd Schreiner. 14 yaşıma kadar forvet oynuyordum. Beni stoper olarak oynayabilen bir oyuncu haline getiren ve bumevkide daha başarılı olacağıma inanan isim o diyebilirim. Tabiî ki bana destek olan pek çok antrenörümoldu ama Schreiner’in bende çok emeği var. Okulumkonusunda hep yardımcı oldu, futbolumla çok ilgilendi ve hep arkamdaydı. Forvetten stopere geçiş biraz radikal bir değişim. Bu durum nasıl gelişti? Gol atmayı çok seven bir oyuncuy- dumve gol atma hedefiyle sahaya çıkıyordum. Bu yüzden çocukken hep forvet oynadım. Ancak U14 ta- kımındayken bir gün antrenörümüz deneme amaçlı antrenmanda ta- kımdaki herkesi farklı mevkilerde oynattı. Ben de stoper oynadımve başarılı bir performans sergiledim. Antrenörümüz bunumaçlarda da birkaç defa denedikten sonra benim stoperde gösterdiğim performansı çok beğendi. Ardından bana bumevkide daha başarılı bir oyuncu olabileceğimi ve eğer istediğim takdirde beni bundan sonra stoper olarak oynatacağını söyledi. Böylece oynadığım pozisyon değişti. Ailende senin dışında futbolla ilgilenen başka birileri var mı? Futbolcu olma kararın karşısında nasıl bir tavır sergilediler? DayımAvusturya’da AdmiraWac- ker takımında profesyonel futbol- cuydu. Ancak genç yaşta yaşadığı talihsiz sakatlıklar sebebiyle futbol hayatına son vermek zorunda kaldı. Annemve babam ise çok şükür her zaman arkamdaydı, hiçbir zaman beni yalnız bırakmadılar. Zaten profesyonel futbolcu olmamı çok istiyorlardı, bu yüzden beni hep desteklediler. Annembenim için her yere koşturdu. Uzakta bir maçımız olduğunda beni arabayla tereddütsüz götürüyordu. Onların bu desteği benim için çok değerli. Futbolla birlikte okul eğitimini nereye kadar sürdürebildin? Ben okula ve eğitimime hep değer vermeye çalıştım, devam edebil- mek için elimden geleni her zaman yaptım. Bu sene de okulu bitirece- ğim inşallah. Genç oyuncuların eği- timini sürdürebilmesi için kulübüm RapidWien ile ortak olarak çalışan bir meslek okulu var; orada eğiti- mimdevam ediyor. Ofis yönetimi okuyorumve bu sene vermem gereken son bir sınav kaldı. Tıpkı Millî Takım’a genç yaşta seçilmen gibi oynadığın kulüp olan RapidWien’in A da takımına çok genç yaşta girdin ve profesyonel sözleşme imzaladın. Zamanla da olsa RapidWien’de ilk 11 oyuncusu olacak potansiyeli gösterdiğini düşünüyor musun? Şimdilik çok şükür her şey iyi gidiyor. İnşallah böyle de devam eder. Son üç maçıma ilk 11 başladım. Daha öncesinde teknik direktörü- müz son 10 veya 15 dakika bana şans veriyordu ve dediğimgibi son üç maçta da ilk 11’de şans verdi. Elimden geleni yapıp iyi bir iş çıkarttığımı düşünüyorum. Hatta son iki maçta teknik direktörümüz bana güvendi ve sağ bekimiz sakatlandığından beni onun pozisyonunda oynattı. Bu sezon Ağustos ayında Steaua Bükreş karşısında oynadığınız UEFA Avrupa Ligi ön eleme turu rövanş maçında 90 dakika saha- daydın. Kendi ligin olan Avusturya Ligi’nden sonra uluslararası bir turnuvada 90 dakika oynamak senin için nasıl bir tecrübe oldu? Benim için inanılmaz bir tecrübeydi. Hayatımda ilk defa 40 bin kişilik ateşli bir taraftar kitlesinin önünde oynadım. Turu geçecek sonucu elde etmemiz de mutluluk vericiydi. Omaçta sağ bek pozisyonunda görev aldım. Takım arkadaşlarımda maçta bana çok destek oldu. Teknik direktörümüz de bana güvenerek şans verdiği için benim için çok farklı ve güzel bir tecrübe oldu diyebilirim. RapidWien, Avusturya’nın köklü futbol takımlarından biri. Kulü- bünde belirlediğin hedeflerin neler? Belki senin için çok erken bir soru ama uzun yıllar RapidWien forması mı giymek, yoksa fırsat yakaladığında şansını farklı liglerde mi denemek istiyorsun? Ben her zaman kendimi geliştir- meye, daha iyi olmaya ve eksikle- rimi kapatmaya odaklanıyorum. Takımımla da şampiyonluklar kazanmak istiyorum. Sonrasında neler olacağını şu an söylemek çok zor, bunu zaman gösterecek. Ancak şu an önceliğimve hedefim, kulübümRapidWien’de şampiyon- luklar ve kupalar kazanmak. Oynadığın kulüpte millî takımlara seçilebilme başarısını gösteren sayılı oyunculardansın. Küçük yaşta hemTürkiye hemAvusturya Millî Takımı’ndan davet aldınmı? U17’den beri ay-yıldızlı formayı terletiyorsun. Türkiye için oynama kararında neler etkili oldu? Beni ilk U17 Millî Takımı için Türkiye çağırmıştı. O süre zarfında Mehmet Hacıoğlu ile konuşmamız da olmuştu. Avrupa Şampiyonası elemelerinde U17 Millî Takımı’nda forma giydim. Ardından U18 için beni Avusturya Millî Takımı çağırdı ve Avusturya U18 Millî Takımıyla kampa girdim. Çok kısa bir süre sonra hemTürkiye hemAvusturya beni U19 Avrupa Şampiyonası için çağırdı. Türkiye için oynamak iste- dimve kalbimi dinleyerek tercihimi Türk Millî Takımından yana kullan- dım. Şimdi de AMillî Takım’a seçil- mek benim için ayrı bir mutluluk. Sonuçta ay-yıldızlı formayı kim giymek istemez. Burada olduğum için çokmutluyum. AMillî Takımkariyerinde bundan sonrası için hedeflerin neler? İlk hedefimburada kalıcı olarak zamanla ilk 11 için şans bulmak ve tabiî ki Türkiye Millî Takımı ile başarılar elde etmek. Seninle birlikte futbola başlayan arkadaşlarının pek çoğu oyunun dışında kalırken sen AMillî Takım oyuncusu oldun. Seni farklılaştıran ve bugünlere gelmeni sağlayan faktörleri sıralayabilir misin? “ “ 72 73 Futbola olan ilgimden dolayı annembeni yedi yaşındayken RapidWien’in seçmelerine yazdırdı. Takıma seçilebilme başarısını gösterdimve U7’den beri RapidWien kulübünde futbol oynuyorum. Annemve babamher zaman arkamdaydı. Hiçbir zaman beni yalnız bırakmadılar. Annem benim için her yere koşturdu diyebilirim. Uzakta bir maçımız olduğunda beni arabayla tereddütsüz götürüyordu. “ Her zaman kendimi geliştirmeye, daha iyi olmaya ve eksiklerimi kapatmaya odaklanıyorum. Takımımla da şampiyonluklar kazanmak istiyorum.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==