TamSaha 170. Sayı / Ocak 2019
sahamız vardı. Sonradan halı saha oldu. Orada abimle sürekli top oynuyorduk. Sabahtan akşama kadar topun peşinde koşuyordum. Okul döneminde arkadaşlarımla birlikte Fenerbahçe Koleji’ne gittim. Ama bu seçim tamamen eğitimle ilgiliydi, kulüple bir alâkası yoktu. Sonra okul takımında oynamaya başladım. Mahalle takımında da oynuyordum ama kimse izlemiyordu. Okul takımında oynarken Fenerbahçe’den hocalar izlemeye geldi. Sonra telefon numaramı istediler. Okul takımında maçlar bittikten bir-iki hafta sonra Fenerbahçe’nin seçmelerine gittimve seçildim. 9 yaşında Fenerbahçe’de başladım futbola. 10 yıl boyunca Fenerbahçe’nin altyapısında oynadığını görüyoruz. Fenerbahçe’ye küçük yaşta girip de 10 yıl geçirmek nasıl bir durum? Kulübün altyapı eğitimi hakkında bize bilgi verir misin? Açıkçası yaşadıklarım çok güzeldi. Bu kadar ilerleyeceğimi tahmin edebiliyor muydun diye sorsanız, hayır edemezdim. İlk gittiğim sene sahada insan kalabalığı vardı. Yüzlerce çocuk seçilmek istiyordu. Annembana seçilmezsem üzülmememi söylüyordu sürekli. Ondan sonra ilerledi her şey. Başlangıçta futbola kariyer olarak bakmıyordum. Hobi gibiydi. Okulun yanında spor yapıyordum. Sonra iş ciddiye binmeye başladı. Çok zevk aldım. Fenerbahçe altyapısında çok güzel bir eğitimden geçtim. Çok iyi hocalarımız vardı. Ama Fenerbahçe altyapısından daha üst seviyelere çıkabilir miydim? Evet çıkabilirdim. Oradayken hedefimA takımdı. Fakat orada altyapıdan çıkan oyuncular ne yazık ki ön plana çıkamıyor. Benimde içinde yer aldığım 1997 jenerasyonunda çok fazla başarılı oyuncu vardı. U21 takımıyla şampiyon olmuştuk. O kadronun şu an profesyonel olan oyuncularına bakılırsa bizim jenerasyonun çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. Arkadaşlarımın hemen hepsi bir yerlerde oynuyor. 10 yıl boyunca büyük bir kulübün altyapısını yaşamış birisi olarak, oralardan beklendiği kadar çok sayıda oyuncu çıkmamasını nasıl değerlendiriyorsun? Açıkçası büyük kulüplerin hem taraftar yapısı hemde işleyiş olarak tahammül seviyesi düşük. Sahadaki günlük başarıya odakla- nıyorlar. Oysa genç oyuncu için pişmek çok önemli. Onlar oyuncu çıksın, hemen oynasın ve yıldız olsun diye düşünüyor. Amaç geleceği değil günü kurtarmak. İşin püf noktası da burada. Şimdi İstanbulspor’da oynuyorumve kulübümüzde çok güzel bir sistem var. Keza Altınordu’da da çok iyi bir sistemvar. İki kulüp de genç oyuncu yetiştirmeye, bu coğrafyanın çocuklarını kazanmaya çalışıyor. Bunun için de gençlerin yaptıkları hataları tolere edebiliyorlar. Aslında büyük takımlar da isterse bunu yapabilir. Fatih Terimbu sezon Galatasaray’da bunu yapmaya çalışıyor. Ozan Kabak takımın banko oyuncusu oldu. Yunus Akgün zaman zaman şans buluyor. Demek ki istenirse yapılabiliyor. Seninle birlikte futbola başlayan birçok arkadaşın bugün futbolcu olamadı ama sen tutundun. O arkadaşlarına göre neleri farklı yaptığını düşünüyorsun? Elbette bir yeteneğimvar ve onun için buradayım. Peki, aman aman, muhteşembir oyuncumuyum? Hayır, değilim. Beni buraya getiren şey, futbolcu olmayı çok istememdir. Başarısız olduğumda, kötü oynadığımda asla baştan savmadım. Böyle durumlarda odama çekilir ve nasıl daha iyi olabileceğimi, eksiklerimi nasıl telafi edebilece- ğimi düşünürüm. Azimli bir insanım ve çalışmaktan yılmam. Zaten başladığımgünden beri de hep çok çalıştım. Bu benimyapımla alâkalı bir durum. Futbolculuğu kendime meslek olarak seçtim ve futbolun içinde olmayı çok istedim. Bunu başarabilmek için yaz tatilleri döneminden bile çok çalıştım. Onun için de şu an buradayım. Eğitimine de devam ediyor musun? Ailemokuluma devam etmemi çok istedi. Ben de eğitime önem veren bir insanım. Ancak futbolla eğitimi aynı anda götürmek oldukça zor. Yine de Marmara Üniversitesi Spor Akademisi’ne girdimve devam ediyorum. Fenerbahçe senin olduğun yıllar içerisinde çok sayıda A takımhocası değiştirdi. A takımda teknik adam değişince altyapıya yansımaları nasıl oldu? Dediğiniz gibi, U13’ten U21’e kadar oynadığımyıllarda A takımda çok sayıda teknik adamgelip gitti. Ancak benimgözlemlediğim kadarıyla altyapıyla A takımın birbiriyle pek alâkası yok. Mesela A takım4-3-3 oynuyorsa altyapıda antrenör kendi işleyişine göre 3-5-2 oynatabiliyor. Bu en küçük örnek. Sistem aynı gitmiyor. Avrupa’nın büyük kulüpleriyle Türkiye’deki altyapıları hiçbir zaman bir tutamazsınız. Avrupa’da altyapıdan oyuncu çıktığı zaman yukarı kadar geliyor ve kolayca adapte olabiliyor. Gelen teknik adamların altyapıya bakışları nasıldı? Ben 10 yıl boyunca altyapının antrenmanına gelen teknik direktör görmedim. Tesislere uğrayan görmedim. “Sizi takip ediyorlar, şöyle yapıyorlar, böyle yapıyorlar” diyorlardı ama ben hiçbir Fenerbahçe A Takım Teknik Direktörünün gelip “ 78 79 Okul döneminde Fenerbahçe Koleji’ne gittim. Okul takımında oynarken Fenerbahçe’den hocalar izlemeye geldi. Sonra telefon numaramı istediler. Okul takımında maçlar bittikten bir-iki hafta sonra Fenerbahçe’nin seçmelerine gittimve seçildim. 9 yaşında Fenerbahçe’de başladım futbola. Büyükkulüplerin hem taraftar yapısı hemde işleyiş olarak tahammül seviyesi düşük. Günlük başarıya odaklanıyorlar. Oysa genç oyuncu için pişmek çok önemli. Onlar oyuncu çıksın, hemen oynasın ve yıldız olsun diye düşünüyor. Amaç geleceği değil günü kurtarmak. İşin püf noktası da burada. “ Muhteşembir oyuncumuyum? Hayır, değilim. Beni buraya getiren şey, futbolcu olmayı çok istememdir. Başarısız olduğumda odama çekilir ve nasıl daha iyi olabileceğimi, eksiklerimi nasıl telafi edebileceğimi düşünürüm. Azimli bir insanımve çalışmaktan yılmam. Yaz tatillerinde bile çok çalıştım. Onun için buradayım. “
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==