TamSaha 171. Sayı / Şubat 2019

yıldız oyuncu, dokuz sezonda 333 resmi maçta formasını giyip adına 207 gol attığı Floransa ekibinden o yaz ayrılacaktı. Yeni adresiyse, Fabio Capello yönetiminde hayli iddialı bir kadro kurmakta olan Roma’ydı. Roma’nın bu transfer için Fiorentina’ya ödediği 70milyar liret (yaklaşık 36milyon euro) ise o dönemde, 30 yaş üzerindeki bir oyuncu için ödenen en yüksek bedel niteliğindeydi. (Bu rekor yıllar sonra önce Leonardo Bonucci, ardından da Cristiano Ronaldo tarafından geliştirildi). Batistuta nihayet doğru ata oynamıştı. 2000-2001 sezonunda Roma, Serie A’da en yakın rakibi Juventus’un iki puan önünde mutlu sona ulaşarak 19 yıllık şampiyonluk hasretine son veriyordu. Rakip fileleri 20 kez sarsan Batistuta, burada da takımının en golcü ismi olmuştu. Ne var ki Arjantinlinin kariyerindeki bumüstesna başarı- nın, aynı zamanda bir dönemin kapanışını işaret ettiği, o dönemde henüz farkına varılmış olmasa da bir gerçekti. Zira Batistuta, 2001-2002 sezonundan itibaren dizleri ve ayak bileklerinde ciddi fiziksel sorunlar yaşamaya başla- mıştı ve artık çok az maçta 90 da- kika sahada kalabiliyordu. Tabiî bu fiziksel sorunlar, kale önündeki becerisini de bir hayli örselemişti ve yıldız oyuncu, önceki yıllara göre ciddi bir düşüş göstererek sezonu sadece altı golle bitirebilmişti. Roma da ligi ikinci sırada tamamlamış, Şampiyonlar Ligi’neyse ikinci tur grup aşamasında veda etmişti. Buna rağmen, Batistuta, 2002 Dünya Kupası’nda da Arjantin Millî Takımı kadrosunda kendisine yer bulmayı başaracaktı. Hatta mavi- beyazlılar, turnuvadaki ilkmaçla- rında Nijerya’yı 1-0 yenerken gol de Batistuta’dan gelecekti. Fakat Ar- jantin, gruptaki sonraki iki maçında İngiltere’ye 1-0 yenilip İsveç ile 1-1 berabere kalınca bu iki takımın da gerisinde kalacak ve ilk tur so- nunda şok bir biçimde evine döne- cekti. Böylece Batistuta, kariyerinin son Dünya Kupası’nda da hayal kırıklığı yaşamış oluyordu. Yine de Dünya Kupalarında toplamda 10 gole ulaşmış ve turnuva tarihinin en golcü yedinci ismi olmuş, bu ku- payı kazanamasa da bir şekilde turnuva tarihine adını yazdırmıştı. Bunun yanı sıra 2002 Dünya Kupası, Batigol’ünmillî forma altındaki son maçlarına da sahne olmuştu. Millî takımkariyerinde de 77 maçta 54 golü bulunan Batistuta, yaklaşık 14 sene sonra Lionel Messi tarafından geçilene kadar da Arjantin’in en golcü ismi olarak kalacaktı. Batistuta’nın yaşadığı fiziksel so- runlar, 2002-2003 sezonunda onun Roma’da daha fazla ilk on bir için düşünülmemesine neden olmuştu. Bunun sonucunda sezon ortasında Inter’e kiralanacak, fakat burada da fazla forma şansı bulamayacaktı. Sezon bitiminde de artık üst düzey futbol oynayacak durumda olmadı- ğına kanaat getirecek ve emeklilik ikramiyesini çıkarmak için Katar’ın El Arabi ekibinin yolunu tutacaktı. 2005’te futbolu bırakan Batistuta, sonrasındaysa teknik adamlık yapmaya yanaşmayacaktı. Zaten futbolu bıraktıktan sonraki ilk yıl- larda daha çok ayak bileklerindeki ağrılarla mücadele edecekti. Hatta bir dönembu ağrılar öylesine dayanılmaz hale gelmişti ki, kendisi doktorlarına ampütasyonda bulun- malarınınmümkün olup olmadığını dahi sormuştu. Neyse ki o kadarına gerek kalmadı ve zahmetli birkaç ameliyat sonrasında Batistuta en azından normal bir biçimde yaşamını sürdürecek seviyede sağlığına kavuştu. Sonrasındaysa futbolla ilgili zaman zaman televizyon yorumculuğu yapmaktan fazlasına soyunmaya yanaşmayan Batistuta, ülkesinde müteahhitlik yaparak yaşamını sürdürmeyi tercih edecekti. 110

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==