TamSaha 171. Sayı / Şubat 2019
remier Lig’de bu sezon Liverpo- ol’un çok ciddi bir şampiyonluk mücadelesi veriyor olması, Avrupa futbolunda en çok takip edilen konulardan biri konu- munda. Kırmızılar, yurt içindeki son lig şampiyonluklarını 1990 yılında kazanmıştı ve o tarih- lerde henüz Premier Lig kurulmamıştı. 29 yıl önceki o zaferle birlikte Liverpool, toplamda 18. şampiyonluğunu elde ederken, Manchester United’ın henüz yedi şampiyon- luğu vardı. Liverpool’dan sonra en çok şampiyon olan takımlarsa Everton ile Arsenal’di ve her iki ekibin de dokuzar şampiyonluğu bulun- maktaydı. Bir bakıma Liverpool, İngiliz futbolunda ‘tek tabanca’ konumundaydı. Lâkin aradan geçen 29 yılda adeta bir şampiyonluk orucuna girmeleri ve bu süre zarfında, Alex Ferguson yönetimindeki Manchester United’ın 13 kez ligi zirvede tamamlamasıyla birlikte Liverpool bırakın açık ara farkla rakiplerinin önünde yer almayı, kendisini Manchester United’ın iki şampiyonluk gerisinde bulu- yordu. Doğal olarak, İngiliz fut- bolundaki tümdengeleri altüst eden ve 30 yıla yaklaşmakta olan bu şampiyonluk orucunun ne zaman ve nasıl biteceği de fazlasıyla merak ediliyor. Liverpool’un, üzerindeki bu lâneti bu sezon kırıp kıramaya- cağı, birkaç ay içerisinde belli olacak. Peki, Liverpool böyle- sine uzun bir şampiyonluk has- retiyle adeta yanıp kavrulan ilk büyük takımmı? Elbette değil! Dünya futbolunda birçok önemli takım, Liverpool’unkine benzer biçimde şampiyonluklara yıllarca uzak kalmıştı. Hatta bazıları, Liverpool’a kıyasla çok daha uzun bir sabır imtihanına tâbiydi. Bazılarıysa hâlâ Liver- pool gibi o imtihandan geçebil- mek için çabalıyor. Karşınızda, futbol dünyasındaki enmeşhur şampiyonluk hasretleri... En uzun hasretler 64 65 P Onur Erdem Barcelona, II. Dünya Savaşı sonlarından itibaren İspanya’da en iddialı futbol kulüplerinden birine dönüşmüştü. Barça, 1945-60 peri- yodunda yedi kez şampiyonluğa ulaşmış ve bu alanda zirveye çık- mıştı. Öyle ki 1950’lerde peş peşe beş Avrupa şampiyonluğu yaşayan Real Madrid bile söz konusu süre zarfında La Liga’da dört defa şampiyon ola- bilmişti. La Liga’nın 1929’daki kuru- luşundan itibaren de Barcelona’nın şampiyonluk sayılarında Real Mad- rid’e karşı 8-6’lık bir üstünlüğü bulunmaktaydı. Ne var ki 1960’lar, Barcelona için kâbus gibi başlaya- caktı. Real Madrid birbiri ardına şampiyonluklar kazanmaya başlar- ken Barça bir türlü ikinci sıradan yu- karı çıkamıyordu. 1970’lere gelindiğinde de gidişatta pek bir de- ğişiklik yoktu. Kulüp bunun üzerine 1973 yazına gelindiğinde çareyi, o günlerde Avrupa’nın en iyi futbol- cusu olarak kabul edilen ve Ajax ile üst üste üç Şampiyon Kulüpler Kupası şampiyonluğu yaşayan Johan Cruyff’u transfer etmekte buluyordu. Bu transfer için kulüp ka- sasından çıkan iki milyon dolara yakın paraysa o tarihte bir dünya rekoruydu. Nihayet, Cruyff önderli- ğinde Barça yıllardır beklenen patlamayı 1973-74 sezonunda yapacak ve 14 yıl aradan sonra ligi zirvede tamamlayacaktı. Ancak aradaki 13 sezonda Real Madrid’in 10 şampiyonluk kazanması da, ezeli rekabette Barcelona’nın aradan geçen yarımasra yakın sürede dahi tammanasıyla telafi edemediği bir hasar oluşturmuştu. İngiliz futbolunun en önemli kulüplerinden olan Arsenal, popülaritesini 1930’larda elde ettiği beş şampiyonlukla kazanmış, daha sonra 1940’lar ve 1950’lerde de birer şampiyonluk elde etmişti. Sonrasında, 1953’ten 1971’e kadar 18 yıl beklemek zorunda kalan Londra ekibi, 1971’deki sekizinci şampiyonlu- ğunun ardından da yeni bir 18 yıllık şampiyonluk hasretiyle karşı karşıya kalacaktı. Bu özle- min son bulmasıysa, film senar- yolarına taş çıkartacak cinsten bir maçla gerçekleşecekti. 1988-89 sezonunun son haftasında, Liverpool, sahasında Arsenal’i ağırlıyordu ve maç öncesinde ev sahibi ekibin 76 puanı ve +39 averajı, konuk takımın da 73 puanı ve +35 averajı bulunmaktaydı. Arsenal’in şampiyon olabilmesi için rakibini, en az iki farklı yenmesi gerekmekteydi. Londra ekibi, aradığı gollerden ilkini, 53. dakikada Alan Smith’in kafa vuruşuyla bulmuş ve 1-0 öne geçmişti. Yine de skordaki bu değişikliğin büyük resme herhangi bir etkisi yoktu. Anfield’da tribünler şampiyonluk şarkıları söylemeye devam etmek- teydi. Böylece yaklaşık 40 dakika daha skor 0-1’e kilitlenmişti. Haliyle 90 dakikalık süre de tamamlan- mıştı ve artıkmaçı izleyen herkes hakemin çalacak son düdüğüyle birlikte Liverpool’un şampiyonlu- ğunun resmiyet kazanmasını bekliyordu. Gelgelelim o son dü- düğe saniyeler kala yine bir uzun topta Liverpool savunması gafil avlandı. İlk golün sahibi Alan Smith bu kez şişirilen topu ka- fayla on sekizin önüne indiriyor ve o noktada topla buluşan Mic- hael Thomas kaşla göz arasında Kırmızıların savunmasındaki son adamSteve Nicol’ü çalımlayıp kaleci Bruce Grobbelaar’ın soluna ölümcül vuruşu yapıyordu. 38x90, yani 3420 dakikalık dev maratonun sonunda kupayı kaldır- mak üzere olan Liverpoollular, son birkaç saniye içinde bu fırsatı tepmişti. Thomas’ınmucizevi golü, Arsenal’in Liverpool ile puanını ve averajını eşitlemesini sağlamış ve attığı gol sayısı daha fazla olan Lon- dra ekibi bu sayede rakibini altına alarak şampiyonluğa uzanmıştı. yıl Arsenal (1971-1989) yıl Barcelona (1960-1974) 14 18 Liverpool’un verdiği şampiyonlukmücadelesi, 29 yıllık özlemin bitip bitmeyeceği hususundaki tartışmaları da günden güne arttırıyor. Geçmişteyse benzer zorlukları yaşayan ama yine de bunları aşan, Manchester United’dan Barcelona’ya kadar birçok büyük kulüp olmuştu.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==