TamSaha 171. Sayı / Şubat 2019

Zaten sonrasında burada istikrarı yakalıyorsun. Üç sezon boyunca forma giydiğin Slovan Liberec’te neler yaşadın? Bu süre zarfında U21 Avrupa Şampiyonası ve Amillî takım tecrübesi de yaşadın. Bu periyodu anlatır mısın? Slovacko’dan Sparta’ya geri döndüğüm zaman Süper Lig’de oynayabilecek yeteneklerim olduğunu keşfetmiştim. Ancak bildiğiniz gibi Sparta Prag çok büyük bir kulüp. Orada kalsam bile bütünmaçlarda görev alamayacağımı düşündüm. Oradan ayrılmak kulübün değil, benimverdiğimbir karardı. Slovan Liberec’e gitmek istedim. Çünkü Slovan, geleneği olan bir takım. Aynı zamanda sportif direktörü ve hocasıyla daha önceden tanışmışlığımvardı. Karşıma böyle bir fırsat çıkınca bu adımı atmak istedim. Kariyerimin kalanı için iyi bir adım olacağını düşündüm. Her şey iyi gitti. Bana iyi bir rol verdiler. Seneler geçtikçe ve daha fazla adapte oldukça daha da iyi olmaya başladım. İşler benim için daha iyiye gitmeye başladı. Sparta Prag’da kalmış olsaydımbelki bugün burada olamazdım… 2015-2016 sezonuna geldiğimizde artık Amillî bir oyuncuydun ve Avrupa Ligi tecrübeleri edinmiştin. Bu dönemde yolun Kasımpaşa ile kesişti. Öncelikle seni kim istedi ve transferin nasıl gerçekleşti? Evet, 2016 Ocak ayının başında menajerim aradı ve Kasımpa- şa’nın ilgisinden bahsetti. Daha önce de Türkiye’den teklifler almıştım ama bu tekliflerin zamanlaması ve kulüplerden emin değildim. O yüzden düşünmedim. Ama Kasımpa- şa’dan gerçekten de yoğun bir istek vardı. Kendimi de emin his- sediyordum. Kimin önerisiyle bu- rada olduğumu bilmiyorum. Bu isteğin karşılığında Kasımpaşa ile görüştük ve transfer gerçekleşti. Kariyerinde ilk kez yurt dışına çıktın ve Türkiye’ye geldin. Türkiye’yi ve Süper Lig’i nasıl buldun? Uyum sürecini nasıl atlattın? En başta zor oldu. Çünkü kış transfer döneminde gelmiştim. Çek Cumhuriyeti ile Türkiye ara- sındaki temel fark şu. Lige verilen ara Çek Cumhuriyeti’nde daha fazla. Türkiye’de ise daha kısa. Buraya geldiğimde hazırlık kampı geçirmiştim ama buradakinden daha farklıydı. Türkiye’ye göre çok uzun süredir futbol oynama- mıştım. İlk bir-iki ay oynadıktan sonra bir sakatlık geçirdim. Sonra geri dönmeye çalıştım. Yaz döne- mine kadar olan zaman zordu. İlk 6 ay zor geçti. Sonrasında her şey daha iyiye gitmeye başladı ve rayına oturdu. İki ligi kıyaslarsam, Çek Ligi’nde daha fazla taktik ve daha fazla fiziksel güce ihtiyaç duyuluyor. Türkiye Ligi’nde çok fazla yetenekli oyuncu var. Maç içerisinde her dakika bir şey olabileceğini hissedebiliyorsu- nuz. Çek Ligi’nde bunu görmek çok mümkün değil. 95. dakikada skoru değiştirebilecek oyuncular var Türkiye’de. Bu da Türkiye’deki futbolu izlemeyi zevkli hale getiriyor. Çek Ligi’nden konuşursak bu örnekleri görmemiz mümkün değil. Çek Ligi’ni seyretmek biraz daha sıkıcı hale gelebiliyor. Bu pozitif yanıydı… Peki, Türk futbolu- nun sence olumsuz yanları neler? Sadece Çek Cumhuriyeti’nden konu- şayım… Ülkemde Türkiye’deki kadar yetenekli oyuncu yok. Çok daha iyi bir organizasyon var… Buradaki yetenekli oyuncuların gelişmesi için doğru orga- nizasyon yapılırsa bence Türkiye de çok çok başarılı olacaktır. Çünkü bizi Çek Cumhuriyeti’nde 8 sene boyunca sürekli ittiler, sürekli zorladılar. Ama Türkiye’deki oyunculara baktığınızda 20-21 yaşında profesyonel olmayı zaten gerçekleştirmiş ve profesyonel olmanın bütün şartlarını yerine getirmiş gibi düşünülüyor. Kasımpaşa’ya geldikten sonra Çek Cumhuriyeti ile 2016 Avrupa Şampi- yonası’nda mücadele ettin. Avrupa Şampiyonası nasıl bir tecrübeydi? Benim için tabiî ki çok büyük bir tecrübeydi… Hayatımda yer aldığım en büyük turnuvaydı. Tomas Rosicky ile birlikte olmak, büyük bir rüyanın ger- çekleşmesiydi benim için. Muhteşem bir yetenek, büyük bir karakter… Biraz şanssızdı. EURO 2016’da edindiğim en önemli bilgi; eğer futbola devam etmek istiyorsanız öncelikle sağlıklı olmalısı- nız. Sağlıklı olabilmeniz için de profes- yonel bir şekilde yaşamalısınız. Ve bunu yaşamınıza yayıp en iyi şe- kilde yapmaya çalışmalısınız. Aslında öğrendiğim en değerli bilgi buydu. Kasımpaşa Kulübü’nü tesislerinden stadına, teknik heyetinden taraftarına, çalışanlarına kadar bize nasıl anlatırsın? Kasımpaşa’da kendimi Liberec’te his- settiğimgibi hissediyorum. Belki çok büyük bir kulüp değiliz ama büyük ba- şarılar peşinde koşan bir kulübüz. Ve belki bu sene bunu gerçekleştireceğiz. Bir aile gibiyiz. Herkes birbirini tanıyor. Herkes birbirine güveniyor ve inanıyor. Harika bir atmosferimiz var. Belki eksik olan ve geliştirmemiz gereken tek şey, taraftar desteği… Ama umarım bu sadece zamanla alâkalı bir sorun- dur. Çünkü taraftarın desteği bizim için önemli. Umarım ikinci yarı alacağımız sonuçlarla taraftar desteğini de tamamlayarak daha da iyi hale geliriz. Mustafa Denizli, Türk insanı için çok önemli bir figür. Denizli ile bugüne kadar çalıştığın diğer teknik adamları kıyasladığın zaman arada sence nasıl farklar var? Bize Mustafa Hocayı nasıl anlatırsın? Evet, söylediğiniz gibi herkes için çok önemli birisi olduğunu hissedebiliyo- ruz. Birçok başarı kazandı ve kazandığı başarıların hiçbirisinin tesadüf olmadı- ğını ispatladı. Çünkü bu başarıları hep farklı takımlarla kazandı. Ona ve tec- rübesine çok saygı duyuyoruz. Bazen 76 “ 2016 Ocak ayının başında menajerimKasımpaşa’nın ilgisinden bahsetti. Daha önce de Türkiye’den teklifler almıştım ama bu tekliflerin zamanlaması ve kulüplerden emin değildim. Ama Kasımpaşa’dan gerçekten de yoğun bir istek vardı. Kendimi de emin hissediyordum. Bu isteğin karşılığında Kasımpaşa ile görüştük ve transfer gerçekleşti. 77 Çek Ligi’nde daha fazla taktik ve daha fazla fiziksel güce ihtiyaç duyuluyor. Türkiye Ligi’nde çok fazla yetenekli oyuncu var. Maç içerisinde her dakika bir şey olabileceğini hissedebiliyorsunuz. 95. dakikada skoru değiştirebilecek oyuncular var Türkiye’de. Bu da Türkiye’deki futbolu izlemeyi zevkli hale getiriyor. “ “ Ülkemde Türkiye’deki kadar yetenekli oyuncu yok. Çok daha iyi bir organizasyon var. Yetenekli oyuncuların gelişmesi için doğru organizasyon yapılırsa Türkiye de çok çok başarılı olacaktır. Çek Cumhuriyeti’nde bizi sürekli ittiler, sürekli zorladılar. Ama Türkiye’deki oyunculara baktığınızda 20-21 yaşında profesyonel olmanın bütün şartlarını yerine getirmiş gibi düşünülüyor.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==