TamSaha 173. Sayı / Nisan 2019
altyapı fabrikası. Ben de o fabrikada yetiştiğim için kendimi çok şanslı addediyorum. Birlikte forma giydiğin Yusuf Yazıcı, Abdülkadir Ömür, Abdülkadir Par- mak, Hüseyin Türkmen senin gibi A takımın banko parçaları haline geldi. Onları kısa kısa nasıl tanımlarsın? Yusuf Yazıcı gerçekten çok profesyo- nel, çok sosyal ve kendini geliştirmek için çok önemli mücadeleler veren bir kardeşim. A takıma ondan önce çıktım ama kendisini altyapıdan gayet iyi tanıyorum. Ben U17’de, o U16’da oynar- ken iki takımberaber deplasmanlara giderdik. Ya da A takım idmanlarına birlikte çağırılırdık. Kendisini o dö- nemlerden bu yana yakından tanıyo- rum. Çok efendi, kendisini çok geliştirmek isteyen bir kardeşimiz. Zaten saha içindeki başarısı da ortada. Abdülkadir Ömür’ün çok saf bir yete- neği var. Mükemmel karakterli bir oyuncu. Onun idmanlarda yaptıklarını bile hayretler içinde izliyorum. Yusuf’la birlikte Millî Takım’a geldiğim için çokmutluyum; inşallah Abdülkadir ve Trabzonspor’dan başka arkadaşların da kısa sürede burada olacağına kalpten inanıyorum. Abdülkadir Parmak’ı 1461 Trabzon’a kiralandığımdönemde iyi tanıdım. O dönemde kaptanlığımı yapıyordu. Müthiş mücadele eden, çok hırslı bir oyuncudur. Tambir Trabzonludur. For- ması için sonuna kadar savaşır. Altı- nordu ve Adana Demirspor’da oyna- dığı dönemlerde de kendisini geliştirdi. Hüseyin Türkmen geçtiğimiz sezon A takıma çıkmıştı. İlk geldiğinde fiziksel olarak biraz zayıftı. Ama müthiş çalıştı, müthiş efor sarf etti. Kendini çok geliştirdiğini düşünüyorum. En önemli özellikleri sürati, çabukluğu ve topu oyuna çok iyi sokması. Ayakları çok temiz. O konuda beni çok rahatlatıyor. Önümdeki oyuncunun topu kaybet- meyeceğini bilmenin rahatlığını hisse- diyorum. 1998 doğumlu, çok genç bir oyuncu. Çok daha iyi yerlere gelece- ğine inanıyorum. Bir de Arda Akbulut var. Henüz 18 ya- şında. Sen sakatken kaleyi o korudu ve hiç de sırıtmadı… Arda çok genç, çok yetenekli ve sosyal yönü çok güçlü bir arkadaşımız. Çok çalışırsa o da Trabzonsporumuza uzun yıllar hizmet verecektir. 16 yaşından beri A takımda ve uzun zamandır bir- likteyiz. Kalecilikte usta-çırak ilişkisi vardır. Ben de abilerimden görüp öğrendiklerimi Arda’ya, Muzaffer’e ve Kaan’a aktarmaya çalışıyorum. Trabzonspor’da kaleciden yana bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum. Bir de herkesin hayranlıkla izlediği Nwakaeme’yi sorayım… Nwakaeme her şeyden önce çok iyi bir insan. Oyuncu olarak da ne kadar yetenekli olduğunu herkes görüyor. Bu yeteneğini ilk çıktığı idmanda da fark etmiştim. Onunla beşe ikiye girmiştim ve tek bir top bile kaybetmemişti. Çok garip bir oyuncu. Müthiş kuvvetli ve sorumluluk almaktan hiç kaçınmıyor. Futbola başladığın dönemde idollerin kimlerdi? Kendimi bildimbileli çok sıkı bir Trabzonsporluyum. Kendime de Tolga Zengin ve Onur Kıvrak abileri örnek aldım. Onların başarılarını ve neler yaptıklarını takip ettim. Trabzonspor kamp için Antalya’ya geldiğinde ben de gidip Tolga ve Onur abileri izlerdim. Tolga abinin beni en çok etkileyen yanı kaleci tekniğiydi. Beraber çalıştı- ğımOnur abiden ise birebir pozisyon- larda neler yapmamgerektiğini öğrendim. Hakan Arıkan abi de çok yetenekli bir kaleci. Yeteneğini tecrü- besiyle birleştiriyordu. Çok da profes- yonel bir insandı. Ondan da hem sosyal anlamda hemde profesyonel- lik adına çok şey öğrendim. Hakan abi beni geliştirmek için çaba harcayan birisiydi. Bazen bana kızar, bağırırdı ama bunu benim iyiliğim için yapardı. Ama asla hakaret etmez, sadece uya- rırdı. Şimdi benimde arkamda genç kaleciler var ve Hakan abiyi daha iyi anlıyorum. Genç kaleci arkadaşla- rıma, “Bana kızmayın. Bu yoldan geç- timve abilerimden öğrendiklerimi ben de size öğretmeye çalışıyorum” diyorum. Kalecilik çizgide topu tutmaktan ceza sahası hâkimiyetine, oradan elle çabuk oyun kurmaya ve nihayet ayaklarını kullanarak bir libero gibi atak başlatmaya kadar geldi. Bir yandan da bu yeni görevleri göz ardı etmeyen ama “Kalecinin aslî görevi topu tutmaktır” diyen bir görüş var. Sen bu anlamda kendini nerede görüyorsun? Ayakları kullanabilme meselesinden başlarsak, sağ ayaklıyım ama sol aya- ğımı geliştirmemgerektiğini biliyo- rum. Bunun için de çok çalışıyorum. Ama kolay bir iş değil. Öncelikle güven kazanmamgerekiyor. Gelişen futbolda ayakları kullanmak gerçek- ten de çok önemli ve kaleci için ciddi bir fark oluşturuyor. Fakat “Kalecinin aslî görevi topu tutmaktır” görüşüne de sonuna kadar katılıyorum. Öncelik bu olmalı, diğer özelliklerle de kaleci kendisini geliştirmeli. Çalışma konu- sunda vicdanım çok rahat. Genç bir futbolcuyumve gelişime açığım. İdmanınmaçla aynı olduğunu düşü- nüyorumve bunun için de takımla id- manların öncesinde veya sonrasında mutlaka özel antrenmanlar yapıyo- rum. Trabzonspor’un birinci kalecisi olmak ve Millî Takım’a gelmek bana yetmiyor. Hep daha da iyisini yapabi- lirimdiyerek kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Şimdi Millî Takım’da teknik direktör- Trabzonspor altyapısına ilk gittiğimde “Ben nereye geldim böyle? İstanbul’da futbol oynanmıyormuş” demiştim. Herkes mi çok yetenekli olur? Hele Trabzon doğumlu oyuncuların tamamı çok özel yeteneklere sahipti. Şehir efsanesi gibi görünüyor ama Trabzon büyük bir altyapı fabrikası. Ben de o fabrikada yetiştiğim için kendimi çok şanslı addediyorum. “ Sezgilerimi geliştirmeye çalışıyorum. Araya atılan topların veya herhangi bir topun nereye gelebileceğini sezmek, atak sırasında rakip oyuncunun ne yapacağını önceden kestirebilmek bir kaleci için çok önemli. Ben de oynaya oynaya tecrübe ve özgüven kazanarak, farklı oyuncularla oynayarak bu yönümü geliştirmeye çalışıyorum. “ Jan Oblak çok komple bir kaleci. Gösterişsiz oynuyor. Ben de o gösterişsiz oyun sebebiyle kendimi Oblak’a benzetiyorum. Kaleci topu tutacak ama gösteriş yapmasına da gerek yok. Oblak gibi sade ve temiz oynamayı seviyorum. Çizgide duran değil, yan topa çıkan ve oyunu yöneten kaleci olmayı seviyorum. “ Nwakaeme her şeyden önce çok iyi bir insan. Oyuncu olarak da ne kadar yetenekli olduğunu herkes görüyor. Bu yeteneğini ilk çıktığı idmanda da fark etmiştim. Onunla beşe ikiye girmiştimve tek bir top bile kaybetmemişti. Çok garip bir oyuncu. Müthiş kuvvetli ve sorumluluk almaktan hiç kaçınmıyor. “ 74 75
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==