TamSaha 176. Sayı / Temmuz 2019

sonraysa, aradan geçen 30 küsur senede Arjantin futbolu birçok yeni yıldız çıkardı, üstelik aralarında günümüz futbolunun en önemli iki süper starından biri olan Lionel Messi de vardı. Ancak buna rağmen Arjantin Millî Takımı, bir daha dünya futbolunun zirvesine çıka- madı. Bu durumkuşkusuz Mario Kempes ve Diego Maradona’yı, en azından Arjantinlilerin gözünde, çok daha özel bir noktada konum- landırıyor. Bu iki büyük yıldızdan Mario Kempes, bu ay 65 yaşını geride bırakmak üzere… Mario Alberto Kempes, 15 Temmuz 1954’te, Arjantin’in iç kesimlerinde yer alan Cordoba Vilayeti’nin Bell Ville adlı ufak bir kentinde dünyaya gelmişti. Kempes’in kendisine adını veren babası Mario da gençliğinde amatör olarak futbol oynadığı için, küçükMario’nun da futbolcu olma- sını, hatta kendisinden çok daha fazlasını başararak iyi bir profesyo- nel futbolcu olmasını istiyordu. Ancak ufak bir sorun vardı, o da ya- şadıkları kentin vilayet merkezine 200 kilometre uzakta olmasıydı. Haliyle küçük Mario’nun, altyapısı güçlü bir kulübe girmesi, orada sivrildikçe de ülkedeki daha büyük kulüplerin dikkatini çekmesi pek muhtemel sayılmazdı. Yine de oğlu- nun daha küçük yaşlarda futbol to- puna karşı fazla hamarat olduğunu fark eden baba Mario, şanslarını denemeleri gerektiğine inanıyordu. Ne kaybedebilirlerdi ki? Kendisi ücra bir kasabada nakliyecilikle uğ- raşmaktaydı. Oğlu futbolcu olursa hayatı kurtulacaktı, olamazsa da mevcut hallerinden daha düşük bir seviyeye inmesi zatenmümkün değildi. En kötü ihtimalle babasının işini devam ettirirdi. Neticede küçük Mario yedi yaşına geldiğinde baba Mario onu elinden tuttu ve Bell Ville’deki ufak kulüplerden birinin altyapısına kaydettirdi. Marangoz çıraklığından doğan fırsat Kempes, Bell Ville’de yaşıtları için- deki en iyi futbolcu olduğunu çok geçmeden gösterecekti belki ama Bell Ville dışındaki neredeyse kim- senin bu durumdan haberinin ol- maması da büyük bir sorun, hatta gelecekteki kariyeri adına büyük bir tehditti. O kariyerin hiç yaşana- mamasına neden olabilecek kadar büyüktü hemde… Kempes’in bu noktadaki şansıysa hiç akıllara gelmeyecek bir yerden karşısına çıkacaktı. Şöyle ki, bir yandan futbolculuk hayallerinin peşinde koşan, bir yandan da lisede eğiti- mine devam eden Kempes, bunlara ek olarak, ailesine ekonomik katkıda bulunmak için bir maran- gozhanede çıraklık yapıyordu. Ma- rangozhanenin sahibiyse, Cordoba şehir merkezinde yer alan Instituto kulübünden birkaç yöneticiyi tanı- maktaydı ve Kempes’in son derece yetenekli bir futbolcu olduğunu, böylesine bir yeteneğin Bell Ville’de kalması halinde harcanacağını da biliyordu. Sonuçta hikâyenin bu isimsiz kahramanı, şehir merkezine gittiği bir günde söz konusu tanıdıklarıyla ayaküstü görüştü ve atölyesinde çıraklık yapmakta olan gencin futbol yeteneklerini öve öve bitiremedi. Bunun üzerine merakla- nan yöneticiler de Kempes’in bir sonraki altyapı seçmelerine katılmasını isteyeceklerdi. Kempes, haberi almasının ardın- dan, altyapı seçmeleri vakti geldiğinde üç saatlik bir otobüs yolculuğuyla Cordoba’ya varacak ve Instituto tesislerine gidecekti. Seçmeler başlamadan evvel, altyapı antrenörlerinden Armando Rodri- guez ile arasında geçen diyalogsa bir hayli ilginçti: - Adın ne? Nereden geliyorsun? - Carlos Aguilera… Bell Ville’denim… - Bell Ville mi? Orada Kempes adında birisini duydunmu? Çok iyi olduğunu söylüyorlar. Hatta bize de onu denemeye almamız için deli gibi ısrar etmişlerdi, onunmuazzam bir yetenek olduğuna inanıyorlardı. - Hayır efendim, öyle birisini tanımıyorum. Kempes, kimliğini gizlemeyi tercih etmişti. Zira marangozhanedeki patronunun Intstituto yöneticile- riyle yaptığı görüşmenin, antrenör- ler üzerinde bir önyargı yaratmış olabileceğinden çekiniyordu. Antre- nörler, kendisinin direkt yönetici- lere tavsiye edilmiş olmasından ötürü onu yeterli bulmamaları du- rumunda bile kendisine geçer not verebilirlerdi. Ya da tam tersi, onun torpilli olduğunu düşünüp, başarılı bir seçme geçirse de kendisini altyapıya kabul etmeyebilirlerdi. Aslında bu kadar akıl oyununa pek de gerek olmayacaktı. Nitekim çıktığı deneme maçının daha ilk 15 dakikası içinde iki kez fileleri havalandıracak ve gol yollarında ne denli sıra dışı bir etkisi olduğunu yıldırımhızıyla gösterecekti. Bu performansın ardından da altyapı antrenörleri onu tereddüt- süz bir biçimde kabul edeceklerdi. Asıl zorluklarsa henüz yeni başlı- yordu. Kempes, Instituto altyapısına kaydolduğunda 16 yaşını doldur- muş, 17’sinden gün almakta olan bir gençti ve bu, iyi bir altyapı ted- risatından geçilmesi için hayli fazla bir yaştı. Öte yandan Kempes’in, her gün Bell Ville ile Cordoba arasında gidiş-geliş toplam altı saat yolculuk yapa- mayacağı için ailesinden uzak- laşıp Cordoba’ya yerleşmesi gerekiyordu ki 16 yaş, böyle- sine bir değişim içinse son derece küçük bir yaştı. İki buçuk senede Amillî takıma Çok küçük yaşta, zorluklarla dolu yepyeni bir yaşantıya atılmasına karşın Kempes’in ceza sahası içerisindeki hüner- leri, onun bu zorlukları çok geçmeden kolaylıklara dönüş- türmesini sağlayacaktı. Niha- yet 18 yaşını doldurduğunda Instituto’nun A takımına da yükse- lecek ve Arjantin Ligi’nde oynama fırsatını yakalayacaktı. Genç golcü, topla birlikte dar alanda dahi aniden süratlenebilip rahatlıkla adam eksiltebilmesi ve gerek yerden gerekse havadan son vuruşlarda müthiş bir becerisi olması netice- sinde de takımıyla geçirdiği ilk se- zonda çıktığı 13 maçta 11 kez rakip fileleri havalandırma başarısını göstermişti. Böylece Kempes kendisini bir anda ülke çapında en çok dikkat çeken genç yetenekler arasında buluyordu. Kempes bu sayede genç millî takıma da alınacak ve Mart-Nisan aylarında Cannes’da düzenlenen, dönemin prestijli turnuvalarından biri olan Cannes Gençler Turnu- vası’nda Arjantin Genç Millî Ta- kımı’yla boy gösterecekti. Dört millî takım ile dört kulüp takımının birlikte mücadele ettiği turnuvada çeyrek finalde Benfica’ya, yarı fi- nalde Brezilya’ya birer, üçüncülük maçında da Standard Liege’e iki gol atan Kempes, sanki Amillî takım seviyesine bile göz kırpmaktaydı. Zaten yaklaşık altı ay sonra, 23 Eylül 1973’te, Bolivya ile oynayacakları Dünya Kupası elemeleri maçında ilk kez Amillî takım formasını da sırtına geçirecekti. İki buçuk sene evvel Bell Ville’deki evlerinden Cordoba’daki seçmelere katılmak için otobüse binen genç, iki buçuk sene sonra Amillî takım oyuncu- suna dönüşmüştü! Yükseliş hikâyesi devam ederken, 1974 yılının başlarında Kempes ilk transferini de gerçekleştiriyor ve Rosario Central takımına imzayı atıyordu. Kempes, sarı-lacivertli forma altında çok daha etkili bir hücum oyuncusu haline gelmişti ve millî takımın oyuncu havuzunda da düzenli olarak yer alacağa benzi- yordu. Millî forma altında çıktığı ikinci maç, 22 Nisan 1974’te Ro- manya ile oynanan bir hazırlıkma- çıydı ve Arjantinmücadeleden 2-1 galip ayrılırken, Kempes de millî takımkariyerinin ilk golünü kaydetmişti. Bundan sonraki iki hazırlıkmaçında, biri Fransa’ya, ikisi İngiltere’ye olmak üzere üç gol daha atan Kempes, böylece millî takımın 1974 Dünya Kupası kadrosuna seçilen isimlerden biri olmayı da başaracaktı. İlk Dünya Kupası’nda hayal kırıklığı Ne var ki Federal Almanya’da düzenlenen söz konusu Dünya Kupası, hemArjantin hemde Kempes adına büyük hayal kırıklığıyla noktalana- caktı. Turnuvanın ilk turunda İtalya, Polonya ve Haiti ile mücadele eden Arjantin ilk maçında Polonya ile karşıla- şırken rakibine 3-2’lik skorla boyun eğmiş, mücadeleye ilk on birde başlayan Kempes ise fazla etkili olamamıştı. Arjan- tin, bir sonraki maçındaysa İtalya ile 1-1 berabere kalıyor, Kempes ise yine ilk on birde olmasına karşın skora etki edemiyordu. Mavi-beyazlılar sonmaçlarındaysa Haiti’yi 4-1 yenerlerken Kempes ikinci yarının başlarında Genç Kempes, Instituto formasıyla başlangıç demlerinde.... Kempes Rosario’da Kempes, 1974 Dünya Kupası’ndaki Haiti maçında... 84 85

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==