TamSaha 177. Sayı / Ağustos 2019

Avusturya, bu turda birbirlerine rakip olmuştu. Zorlumücadelenin sonucunuysa Enrique Guaita’nın attığı tek gol belirleyecek ve İtalya, adını finale yazdıran taraf olacaktı. İtalya ile kupa arasındaki tek engel olarak kalan takımsa Çekoslovak- ya’ydı. 10 Haziran 1934’te Roma’da oyna- nan finalde oyuna atak başlayan taraf, ev sahibi İtalyanlar olmuş, ancak bu bölümde geliştirilen atak- lardan sonuç çıkmamasından sonra oyunu dengeleyen Çekoslovaklar, zamanla kontrolü de ele almıştı. Golsüz sona eren ilk yarının ardın- dan 71. dakikada Antonin Puc’un sol çaprazdan çektiği şutta topu filelerle buluşturması üzerineyse tribünlerdeki 50 bin İtalyan soğuk terler dökmeye başlamıştı. İtalyan- ların bu gole cevabıysa 10 dakika sonra Raimundo Orsi ile geliyor ve maç uzatmalara gidiyordu. Uzatmaların beşinci dakikasına gelindiğindeyse, bir an için inisiyatifi eline alan Meazza, sağdan takımını atağa kaldıran isimoluyor ve kendi geliştirdiği akında güzel bir pasla Guaita’yı ceza sahasına sokuyor, bu oyuncu da Schiavio’ya final pasını veriyor ve Schiavio’nun golüyle de İtalya skoru lehine çevirmeyi başa- rıyordu. Gök Mavililer, sonraki 25 dakika içinde bu skoru korumayı da bilince 2-1’lik galibiyete ve tarihleri- nin ilk dünya şampiyonluğuna uzanacaklardı. Takımın en iyi oyun- cularından biri olan Meazza da böylece henüz 24 yaşındayken futbol tarihinin unutulmazları arasına girmişti. Highburymuharebesindeki tek güzel ayrıntı İtalya’nın dünya şampiyonu olması- nın üzerinden sadece beş ay geç- mişti ki bu kez özel bir maç, dünya futbolunun gündemine oturacaktı. O dönemde FIFA’dan ayrılmış olma- ları nedeniyle Dünya Kupalarına katılmayan İngilizler, İtalyanlara bir maç teklifinde bulunmuştu. Bir ba- kıma “gerçek dünya şampiyonu kim?” sorusuna cevap arayacak nitelikte bir maç olacaktı bu. Teklifin kabul görmesi üzerine de taraflar 14 Kasım 1934’te Londra’nın High- bury Stadı’nda karşı karşıya geldi. Ancakmücadele, oynanan oyundan çok aşırı sertliklerle gündeme gele- cek, futbol literatürüne de “High- bury Muharebesi” olarak geçecekti. Henüz ikinci dakikada Luis Mon- ti’nin, Ted Drake’inmüdahalesi sonucunda ayağı kırılmış, daha sonraysa İngiltere’den Eddie Hapgo- od’un burnunda, Eric Brook’un da kolunda kırıklar oluşmuştu. Futbola dönecek olursak, maça İn- gilizler çok hızlı başlarken henüz ilk dakikada bir penaltı kazanmış fakat bunu Eric Brook ile değerlendire- memişlerdi. Fakat Brook bunu iki dakika içinde telafi edecek bir gol atmış, hatta 10. dakikada bir tane daha atarak farkı ikiye çıkarmıştı. 12. dakikadaysa Drake skoru 3-0’a getirmişti. Bundan sonraysa İngiltere fırtınası dinecekti. İkinci yarıyla birlikteyse topu oynayan İtalyanlardı ve Meazza önderliğinde geri dönebilmek içinmüthiş bir çaba sarf ediyorlardı. Nitekimgolcü oyuncu, 58 ve 62. dakikalarda iki kez fileleri havalandıracak ve farkın bire inmesini sağlayacaktı. Meazza daha sonrasında beraberlik golüne de çok yaklaşmış ancak çektiği şutta top direkten dönmüştü. Neti- cede bu vurdulu kırdılı mücadele 3-2 İngiltere lehine sona eriyordu ama İtalya’nınmaçın başında Monti’nin sakatlanması sonrası neredeyse karşılaşmanın tamamını 1930’un finalisti Arjantin ise yakın gelecekte İtalyanların kendilerin- den dört millî takımoyuncusunu kapıp devşirmesi sonrasında, başka önemli oyuncuları İtalyanların gö- züne sokup onları da kaptırmamak için turnuvaya B takımı denebilecek çapta bir kadro göndermişti. Britan- yalılar ve Güney Amerikalılarla ilgili vaziyet böyle olunca geriye, üçüncü güç konumundaki Orta Avrupalılar kalıyordu. Onlar arasında da güncel olarak en istimüzerindeki takım Avusturya’ydı ama İtalyanlar da ev sahibi olma avantajına sahipti ve bu iki ekipten birinin kupaya uzanması beklenmekteydi. Turnuvanın ilk turunda İtalya, ABD engelini 7-1’lik skorla rahatça aşar- ken, karşılaşmanın son golü de Meazza’dan gelmişti. Bu skor, ay- rıca Dünya Kupası’nın o ana kadarki kısacık tarihi içerisinde görülen en farklı skor olma özelliğine de sahipti. İtalyanların çeyrek finaldeki rakibiyse İspanya’ydı ve bu eş- leşme, kelimenin tam anlamıyla kıran kırana bir mücadeleye sahne olacaktı. İki ekip ilk olarak 120 daki- kaya giden bir maçta 1-1 berabere kalıyordu. İspanya maçta 1-0 öne geçmiş, sonra da dönemin en ünlü file bekçisi olan kalecisi Ricardo Zamora’nınmüthiş performansıyla İtalya’ya direnmiş ve rakibinin bir golden fazlasını bulmasına da engel olmuştu. O dönemde henüz seri penaltı atışları formülü geliştirilme- diği için de 120 dakikada eşitliğin bozulmaması neticesinde, iki gün sonra bir tekrar maçı oynanacaktı. Söz konusu tekrar maçındaysa İs- panyollar adına büyük bir handikap vardı zira ilkmaçın yıldızı olan Zamora, o maçta yaşamış olduğu bir sakatlık sonrasında ikinci maçta sahadaki yerini alamayacaktı. Maç başladıktan sonraysa İtalya golü bulmakta gecikmiyor ve 11. daki- kada Meazza topu ağlara gönderi- yordu. İspanyol oyuncular, gol öncesinde Meazza’nın topu eliyle kontrol ettiği iddiasıyla maçın hakemine yoğun itirazlarda bulun- salar da gol geçerli sayılmıştı. Önceki günkü yorgunluğun da et- kisiyle karşılaşma düşük tempoda geçiyor ve erken gelen bu golün haricinde meşin yuvarlak filelerle bir daha buluşamıyordu. Aslında işin doğrusu, İspanyollar topu iki kez ağlara göndermişti ama bu şut- lar, ofsayt gerekçesiyle gol değeri kazanmamıştı. Sonuçta İtalya, 1-0’lık galibiyetle rakibini saf dışı bırakarak yoluna devam ediyordu. İtalya-İspanya eşleşmesi, turnuva- nın Mussolini yönetimi tarafından manipüle edildiği ve İtalya’nın şampiyonluğu için her yola başvu- rulduğu yönündeki dedikoduların ayyuka çıkmasına da yol açmıştı. İspanyollara göre ilkmaçta takımın en iyisi olan kalecileri Zamora’yı İtalyan futbolcular kasten sakatla- mış fakat hakemler bu durumu gör- mezden gelmişti. Keza ikinci maçta da İspanyolların attığı iki golün geçerli sayılmaması ve İtalya’nın Meazza ile bulduğu goldeyse golcü oyuncunun topu eliyle kontrol etmesi de İspanyollara göre birer hakemhatası olmasının ötesin- deydi. Ancak İspanyolların, Musso- lini’nin ülkesinde kimi kime şikâyet edecekleri de elbette meçhuldü. Sonuçta bu tepkiler havada kalıyor ve İspanya Millî Takımı da evine dönüyordu. Yarı finale gelindiğindeyse futbolse- verler aslında bir “erken final” ile karşı karşıyaydı. Zira turnuva önce- sindeki başlıca favoriler İtalya ile 100 101 Highbury’deki İtalya Millî Takımı. Meazza soldan üçüncü sırada... İtalya 1934