TamSaha 177. Sayı / Ağustos 2019

10 kişi oynaması nedeniyle (o de- virde oyuncu değişikliği yoktu) bu sonuç, futbol kamuoyunu en iyinin İngiltere olduğu hususunda pek ikna edememişti. Maçla ilgili üzerinde anlaşılan belki de yegâne noktaysa, Meazza’nın o gün sahanın en iyisi olduğuydu. Meazza’nın kariyerinde bundan sonraki dört yıllık periyoda bakıldı- ğındaysa, yıldız oyuncunun bu kez dört sezonda Serie A’da 75 gol kay- dettiği ve 1936 ile 1938’de gol krallı- ğını da elde ettiği görülüyordu. Ayrıca Inter, 1937-38 sezonunu da şampiyonlukla tamamlamıştı. Millî forma altındaysa, 1933-1935 aralı- ğında üçüncüsü düzenlenen Orta Avrupa Kupası’nda İtalyanlar bir zafer daha elde etmişti. İkinci Dünya Kupası zaferi Bir sonraki duraksa, Fransa’da düzenlenecek olan 1938 Dünya Kupası’ydı. Son şampiyon İtalya, komşusuna unvanını korumak için giderken teknik direktör Pozzo, dört yıl öncesine göre 22 kişilik kadrosunda 19 yeni isme yer ver- mişti. Geri kalan üç eski isimden biri Meazza’ydı, üstelik bu üçlüden sadece Meazza takımın ideal on birinde yer alıyordu. Turnuvanın ilk turunda İtalya, Norveç ile eşleşmişti. İskandinav ekibi, 1-0 geriye düşmesine rağmen büyük bir direnç ortaya koyup skoru 1-1’e getirmiş ve maçı uzat- malara da taşımıştı belki ama uzat- maların ilk dakikalarında Silvio Piola’dan gelen golle İtalya mücade- leden 2-1 galip ayrılarak çeyrek finaldeki yerini almayı bilmişti. Çeyrek finaldeyse Gök Mavililer, ev sahibi Fransa’nın rakibi olmuştu. Norveç maçına göre daha etkili bir gününde olan son şampiyon, raki- bini Colaussi, Piola ve Bravati’nin golleriyle 3-1 mağlup edecek ve turnuvada son dörde kalarak yoluna devam edecekti. Yarı finalde İtalya’nın karşısına çıkan tarafsa Brezilya’ydı. Golsüz biten ilk yarının ardından GökMa- vililer ikinci yarıya etkili girmiş ve 51’de Colaussi ile öne geçmişlerdi. 60. dakikada kazanılan penaltı- daysa Meazza, kariyerinin en ilginç anlarından birini yaşayacaktı. Golcü oyuncu, atışı kullanmak için topun başına gelmişti. Ancak o ana kadar kendisini marke etmeye çalışan Brezilyalı oyuncuların sürekli çekiştirip durmasındanmütevellit şortunun lastiği herhalde biraz gevşemişti ki Meazza topa hareket- lendiğinde o lastik daha fazla dayanamadı ve şort bir anda aşağı iniverdi. Anlatılanlara bakılırsa ki- mine göre Brezilya kalecisi şaşkın- lıktan donakalmış, kimine göreyse katıla katıla gülmeye başlamıştı. Meazza ise istifini bozmadan şor- tunu toplamış, ardından da şutunu çekerek topu ağlara göndermiş ve farkı ikiye çıkartmıştı. Sonraki bö- lümde Brezilyalılar bir gol bulduysa da fazlası gelmiyor ve neticede İtalya 2-1 kazanarak bu turnuvada üst üste ikinci kez final oynama hakkını elde ediyordu. 19 Haziran’da Paris’te oynanan fi- nalde İtalya, bu kez bir başka Orta Avrupalının, Macaristan’ın karşı- sındaydı. Maç çok hızlı başlıyor ve altıncı dakikada Colaussi, GökMa- vilileri 1-0 öne geçirirken, iki dakika sonrasında Macarlar buna Titkos ile yanıt veriyordu. 1-1’in ardındansa Meazza oyuna ağırlığını koymaya başlayacak ve gollerinden ziyade bu kez asistleriyle neticeyi belirleyen isimolacaktı. Yıldız oyuncu önce dakikalar 16’yı gösterirken Piola’nın önüne “al da at” dercesine bir pas bırakıyor ve Piola’nın da bu servisi geri çevirmemesi üzerine İtalya ye- niden öne geçiyordu. 35. dakikaya gelindiğindeyse Meazza bu kez güzel bir ara pasıyla soldan Colaus- si’yi kaçırıyor ve Colaussi de ceza alanına girdikten sonra düzgün bir vuruşla skoru 3-1’e getiriyordu. Macarlar, ikinci yarının ortalarında Sarosi ile farkı bire indirip yeniden maça ortak olma noktasına geldi- lerse de bitime sekiz dakika kala Biavati son sözü söylüyor ve böy- lece mücadeleden 4-2’lik galibiyetle ayrılan İtalya, peş peşe ikinci dünya şampiyonluğunu kazanıyordu. Karşılaşmanın ardından Jules Rimet Kupası, Fransa Cumhurbaş- kanı François Lebrun tarafından İtalya kaptanı Meazza’ya takdim edilecekti. Meazza, Dünya Kupala- rında saha içinde iki şampiyonluk yaşayan ilk oyuncu olarak da futbol tarihinde kendisine apayrı bir yer edinmişti. Milan ve Juventus’ta da oynadı Giuseppe Meazza o tarihte 28 ya- şında olsa da kariyeri bundan sonra çalkantılarla geçecekti. 1930’lar günümüzden farklıydı. YouTube’a saçma sapan videolar yükleyen bir kişinin kısa sürede milyonlara hitap eden birisine dönüşmesine daha çok vardı. O günün şartlarında mil- yonların sevgilisi olan kişiler aktör- ler, şarkıcılar (ki bu ikisinin sayıları da bugünküne göre çok azdı) ve futbolculardı. Bu büyük popülarite de insanı içki, sigara ve çapkınlık gibi sporculuk yaşantısını aslında son derece olumsuz etkileyecek bir kötü alışkanlıklar girdabına soku- yordu ki Meazza’nın kendisini bu girdaptan kurtarması da pekmüm- kün olmamıştı. O kadar düzensiz bir yaşantısı vardı ki, bir keresinde maç saati yaklaşırken kulüp yetkilileri kendisinin stada gelmediğini gö- rünce evine baskın düzenlemişler, Meazza’yı yatağında iki kadınla bir- den uyurken bulmuşlar ve onu apar topar yataktan çekipmaçın başla- masına beş dakika kala stada soka- bilmişlerdi. Meazza’nın söz konusu maçta üç gol birden atmasıysa, kri- zin o an için unutulması sağlamıştı tabiî. Ne var ki bu düzensiz yaşamın üzerine 1939 yılında yaşadığı ağır bir sakatlık da eklenince Meazza, futboldan kopma noktasına gele- cekti. 1938-39 sezonunun yarısında ve 1939-40 sezonunun tamamında yeşil sahalardan uzak kalan yıldız oyuncuyla sonrasında Inter’in yola devam etme gibi bir niyeti de olma- yacaktı. Bu noktada Meazza kendisini yetiştiren kulübe karşı tepkisini koymaktan çekinmemiş ve 1940 yılının sonlarında ezeli rakip Milan’a imzayı atmıştı. Ancak Milano’nun kırmızı yakasında geçirdiği bir buçuk sene içinde fazla etkili olamayan Meazza, 1942’de bir transfer çalımı daha atarak bu kez Juventus’a gidecekti. 10 golle tamamladığı bir sezonun ardından Torino ekibine de veda eden Meazza, sonrasında Varese ve Atalanta’da da birer sezon geçiriyor ve 1946-47 sezonunda yuvasına dönerek futbola Inter forması altında noktayı koyuyordu. Futbolculuğunun son iki yılında Atalanta ve Inter’de oyuncu-teknik adamolarak görev yapan Meazza, aktif futbolculuğu bırakmasıyla birlikte tam zamanlı teknik direk- törlüğe de başlayacaktı. Kariyerinin bu bölümü, futbolculuğuna kıyasla sönük geçtiyse de iki önemli ayrıntı ön plana çıkmaktaydı. Birincisi, 1949 yılının Ocak ayında Meaz- za’nın Beşiktaş Teknik Direktörlü- ğüne gelmesiydi ki kendisi bu sayede yurt dışında takım çalıştıran ilk İtalyan teknik adamunvanını da ele geçirmişti. Meazza’nın Türkiye macerasıysa beş ayla sınırlı kala- caktı. İkinci önemli ayrıntıysa, 1955’te başına geçtiği Inter altyapı- sında görev alırken, 1949’da bir uçak kazasında yok olan Torino takımının en önemli oyuncusu ko- numundaki Valentino Mazzola’nın oğlu olan Sandro Mazzola’yı, Inter altyapısına getiren isim olmasıydı. Kendisi de babasını küçük yaşta kaybetmiş olduğundan, Sandro’ya karşı özel bir empati kuran ve ona kol kanat geren Meazza, Inter’e bir bakıma tarihinin en önemli yıldızla- rından birini kazandıracaktı. Zira mavi-siyahlılar, 1964 ve 1965 yılla- rında Avrupa şampiyonu olurken Sandro Mazzola, takımın lideri konumundaydı. 1950’lerin sonundan itibaren futbol dünyasından elini eteğini tamamen çeken Meazza, bundan sonrasın- daysa, öncekinin aksine sakin de- nebilecek bir yaşantı sürecekti. 21 Ağustos 1979’da, 70. yaşgününden iki gün evvel pankreas yetmezliği nedeniyle son nefesini veren Meazza, vefatının birinci yıldönü- münde Inter ve Milan’ınmaçlarını oynadıkları ünlü San Siro Stadı’na adının verilmesiyle onurlandırıla- caktı. Efsane oyuncu, millî forma al- tında 53 maçta attığı 33 golle İtalya Millî Takımı’nın en golcü ikinci ismi ve Serie A’da kaydettiği 216 golle de bu ligin en golcü dördüncü oyun- cusu konumunda… İtalya 1938 102 103

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==