TamSaha 178. Sayı / Eylül 2019

Öte yandan Gladbach, 1970-71 sezo- nunda ilk kez Şampiyon Kulüpler Kupası’nda boy gösterse de bura- daki macerası kısa ve talihsiz olacaktı. İlk turda Kıbrıs Rum tem- silcisi EPA Larnaca’yı zorlanmadan 6-0 ve 10-0’lık skorlarla kupanın dışına iten Gladbach, ikinci turdaysa İngiliz şampiyonu Everton ile eşleş- mişti. Netzer ve arkadaşları kupaya ikinci turda, Everton’a penaltılarla elenerek veda edecekti. Ancak bunun telafisi yine ligde yaşanacak ve takımüst üste ikinci kez Bun- desliga’yı zirvede tamamlayacaktı. Mönchengladbach aynı zamanda yedinci sezonu geride kalan Bun- desliga’da iki şampiyonluğa ulaşan ilk takımolmayı da başarmıştı. İç sahadaki ilkmaç 1-1’lik eşitlikle sona ererken, İngiltere’deki rö- vanşta da aynı skor alınınca turu geçecek takımı belirlemek penaltı- lara kalmıştı. Normalde iyi penaltı atmasıyla bilinen Netzer, nedense ilk beş penaltıcı arasına yazılmaz- ken, yapılan atışlar neticesinde Everton 4-3’lük üstünlük sağlaya- rak turu geçen taraf oluyordu. Kola kutusuna takılan tarihi zafer Bundesliga’daysa işler yolundaydı. Gladbach, geçen sezonki çizgisini bozmamış ve üst üste ikinci kez şampiyonluğa ulaşarak, 1963’te başlayan kısa süreli Bundesliga tarihinde peş peşe şampiyonluk kazanan ilk takım olmuştu. Netzer ve arkadaşları, bu vesileyle 1971-72 sezonunda da Şampiyon Kulüpler Kupası’nda mücadele etmeye hak kazanacaklardı ve bu kez, Everton karşısında yaşadıkları o talihsizliğin izlerini üzerlerinden atmak istiyor- lardı. GelgelelimMönchenglad- bach’ın başına çok daha büyük bir talihsizlik gelecekti. Bu sefer ilk turda İrlanda’nın Cork Hibernians takımını 2-1 ve 5-0’lık skorlarla geçmelerinin ardından ikinci turda İtalyan devi Inter’le eşleşmişlerdi. 20 Ekim’de Mönchengladbach’ta oynanan ilk karşılaşmaya ev sahibi ekip fırtına gibi başlıyordu. Henüz yedinci dakikada orta yuvarlak civarında topu alan Netzer, Heync- kes’in koşu yoluna güzel bir pas atıyor ve golcü oyuncu da sağ içten ceza sahasına girmesinin ardından rakibinden sıyrılıp topu kalecinin yanından filelerle buluşturarak takımını 1-0 öne geçiriyordu. 20. dakikada Inter’in Roberto Boninsegna ile bulduğu golün, o esnada Gladbach rüzgârını dindi- rebileceğini düşünenlerse yanılı- yordu. Zira sadece bir dakika sonrasında Ulrik Le Fevre’in kafa- sıyla Alman ekibi yeniden üstün- lüğü ele alıyordu. İlk yarım saatlik süre dolmak üzereyken de beklen- medik bir gelişme yaşanıyor ve tribünlerden atılan bir kola kutusu, Boninsegna’ya isabet ediyordu. Boninsegna’nın olay sonrası yerde acı içinde kıvranması ve kendisini oyuna devam edemeyecek gibi göstermesi, Gladbach’lı oyuncuları çileden çıkarmıştı. Birçoğu yerde yatan İtalyan futbolcunun çevresini sarınca Inter’li oyuncular da olaya müdahil olmuş ve yaşanan gergin- lik neticesinde de oyun birkaç dakika durmuştu. O esnada kola kutusunun akıbe- tiyse meçhul ve olayın üzerine de bir sis perdesi oturtacak cinsten. Tabiî bunda, maçın televizyonlardan naklen yayınlanmıyor olmasının da etkisi büyük zira olaya dair bir ka- mera kaydı yok. Neyse, İtalyan tara- fının iddialarına göre Boninsegna’ya çarpan kola kutusunu Netzer, delili ortadan kaybetmek adına, bir tekmede saha kenarına fırlatmıştı. Kutu doluydu ve bu yüzden darbe- nin etkisi şiddetli olmuştu. Alman tarafının iddialarına göreyse kutu boştu, Netzer boş kutuya öylesine vurmuştu. Sonrasındaysa Inter kaptanı Mazzola, Inter tribününün yanına giderek oradaki bir taraftar- dan dolu bir kola kutusu almış ve ardından da bunu hakeme, sanki Boninsegna’ya atılmış kutuyu bulmuşçasına vermişti. Hollandalı hakem Jef Dorpmans ise iddialar böylesine çelişkili olduğu içinmaçı tatil etmekle ilgili o esnada bir karar vermeye cesaret edemeyecek ve oyuncular arasındaki gerilim bittikten sonra da oyunu yeniden başlatacaktı. Oyun başladıktan beş dakika son- raysa Le Fevre, ilk golüne benzer bir kafa golü daha atıyor ve farkı ikiye çıkartıyordu. 42. dakikadaysa Net- zer bir kez daha sahneye çıkacak ve yaklaşık 25 metreden attığı harika frikik golüyle skoru 4-1’e getire- cekti. Gladbach, Inter’in üzerine adeta bir kâbus gibi çökmüştü. Devre bitmek üzereyken Heync- kes’ten de bir gol daha geliyor ve ilk 45 dakika, Gladbach lehine 5-1’lik akıl almaz bir skorla sona eriyordu. İkinci yarıda da bu denli tempolu olmasa da oyunun hâkimi yine Gladbach’tı. 52. dakika, Netzer- Heynckes iş birliğinin güzel örnek- lerinden birini göz önüne seriyordu. Netzer orta alanda topu kazandık- tan sonra çok şık bir uzun pasla Heynckes’i kaçırıyor, sol çaprazdan ceza sahasına giren Heynckes biraz bekledikten sonra topu geriden yetişen Netzer’e çıkarıyor ve Netzer de gelişine düzgün bir vuruşla topu ağlara göndererek farkı beşe çıkar- tıyordu. Gladbach, 83. dakikada bir de penaltı kazanırken, atışı Klaus Sieloff gole çevirecek ve böylece Alman ekibi 7-1’lik tarihi bir zafere imza atacaktı. Buraya kadar okuyan birisi, maçla ilgili en başta söylenene tepki ola- rak “talihsizlik bunun neresinde” diyebilir elbette. Biz de aslında “ta- lihsizlik” sözünün bile olanları tarif etmekte hafif kalacağını söyleye- lim. Zira Boninsegna’ya isabet eden ve boş mu yoksa dolumu olduğu da bir türlü kesinlik kazanmayan o kola kutusu yüzünden UEFA, bu karşılaşmayı geçersiz sayacaktı. Yetkililer Milano’daki rövanş maçı- nın ilkmaç olarak oynanmasına, daha sonraysa Mönchenglad- bach’ta ikinci bir maç yapılmasına hükmetmişlerdi. 7-1’lik tarihi zafer- leri bir anda kayıtlardan silinen Gladbachlılar, Inter’le Milano’da ilk maç niyetine oynadıkları karşılaş- mayı omoral bozukluğuyla 4-2 kaybediyor, rövanşta da rakibinin ördüğü savunma duvarını aşama- yıp 0-0’a razı olunca kupaya veda ediyordu. Avrupa Şampiyonası’nda gelen zafer Mönchengladbach için bu felâketin telafisi bu kez ligde de mümkün ol- mayacaktı. Bayern Münih, üç yıllık bir şampiyonluk serisine başlı- yordu. Ancak Netzer, sezon sonunda millî takım formasıyla ka- riyerinin en önemli başarılarından birine imza atacaktı. O dönemde Avrupa şampiyonu henüz günü- müzdeki gibi geniş katılımlı bir yapıda değildi. Turnuvanın eleme süreci uzun tutuluyor, bunun sonu- cunda sadece dört takım şampiyo- nada boy gösterme hakkı elde ediyor ve burada da tekmaç elimi- nasyon usulüne göre oynuyorlardı. Elemelerde ilk olarak Polonya, Tür- kiye ve Arnavutluk’un bulunduğu gruptan lider çıkan Federal Al- manya, ardından play-off turunda İngiltere ile eşleşmişti. Wemb- ley’deki ilkmaçta Almanlar 3-1’lik net bir galibiyet elde ederken, Netzer de penaltıdan bir gol atarak skora katkıda bulunmuştu. İki hafta sonra Batı Berlin’de oynanan rö- vanş mücadelesinin de golsüz sona ermesiyle Federal Almanya, Avrupa Şampiyonası’na katılacak dört takımdan biri olma hakkını elde ediyordu. Almanlar, bu şekilde katıldıkları turnuvadaysa yarı finalde Belçika’yı 2-1’le geçerken, finalde de SSCB’yi 3-0mağlup etmeyi biliyor ve iki maçta da 90 dakika görev alan Netzer böylelikle kariyerinin ilk ulusla- rarası başarısına imzasını atıyordu. 1972-73 sezonundaysa Netzer, bu kez Mönchengladbach formasıyla bir başka uluslararası başarıya çok yaklaştı. O sezon Federal Al- manya’yı UEFA Kupası’nda temsil eden Gladbach, sırasıyla Aberdeen, Hvidovre, Köln, Kaiserslautern ve Twente’yi eleyerek adını finale yaz- dırmıştı. Finaldeyse karşılarında Bill Shankly yönetimindeki Liverpool vardı ve Anfield’daki ilkmaç, 3-0 İngiliz ekibi lehine sona ermişti. İki hafta sonraki rövanştaysa Mönchengladbachmaça hızlı baş- lamış ve Heynckes’in iki golüyle ilk yarıyı da 2-0 önde tamamlamıştı. Alman ekibine karşılaşmayı en azından uzatmalara taşıyabilmek için bir gol daha gerekiyordu ama ikinci yarıda rakibinin hızını kes- Güme giden 7-1’lik tarihi Inter galibiyetinin seremonisinde Netzer ve İtalyan ekibinin kaptanı Mazzola... Almanya’nın iki büyükmaestrosu Netzer ve Beckenbauer 54 55