TamSaha 179. Sayı / Ekim 2019
Chelsea, 1971-72 sezonunda Kupa Galipleri Kupası’nı, finalde Real Madrid’i devirerek kazanmış ve ta- rihinin ilk büyük Avrupa başarısını elde etmişti. Maviler, ertesi sezon da aynı kupada favoriler arasın- daydı. Hatta ilk turda zayıf Lüksem- burg ekibi Jeunesse Hautcharage’ı 8-0 ve 13-0’lık skorlarla elerken de gövde gösterisi yapmışlardı. İkinci turda İsveç’ten yarı amatör Atvida- berg ile eşleştiklerinde de yine bir araba dolusu gol atmaları beklen- mekteydi. 7 bin nüfuslu bir kasaba- nın takımı olan Atvidaberg, önceki yıl İsveç Kupası’nda final oynamıştı ve henüz ülkesinde de bir kupa veya lig kazanmış değildi. Ne var ki 20 Ekim 1971’de İsveç’te oynanan ilk maç golsüz sona erecekti. Tabiî ki o esnada da bumaçın kaza olduğu ve Stamford Bridge’deki rövanşta Chelsea’nin gol olup yağacağı görüşü ağırlıktaydı. Gelgelelim 3 Kasım’daki söz konusumaçta Chelsea, 46. dakikada Alan Hud- son’ın golüyle öne geçse de 67’de Roland Sandberg’den gelen gol Londra’yı şoka sokuyor ve 1-1 biten mücadelenin ardından çeyrek final vizesini alan taraf da İsveç temsil- cisi oluyordu. Ajax, 1971’den 1973’e kadar üç sene üst üste Şampiyon Kulüpler Ku- pası’nı kazanarak, Real Madrid’den sonra bu başarıyı gösteren ikinci takım olarak adını Avrupa futbol tarihine altın harflerle yazdırmıştı. Amsterdam ekibi her ne kadar 1973 yazında en önemli yıldızı Johan Cruyff’u Barcelona’ya kaptırmış olsa da kadrosunda halen Johan Neeskens, Johnny Rep, Ruud Krol, Arie Haan ve Gerrie Mühren gibi yıl- dızları barındırmaktaydı. Üst üste dördüncü Avrupa şampiyonluğu için çıkılan yoldaysa ilk turda bay geçmişler, ikinci turdaysa CSKA Sofya ile eşleşmişlerdi. Bulgar futboluysa o yıllarda Avrupa’nın sıradan ekolleri arasındaydı. Millî takımları 1962, 1966 ve 1970 Dünya Kupalarına katılmışsa da bunların hepsinde ilk turda elenirken tek bir maç dahi kazanamamıştı. Kulüpler düzeyinde de kayda değer bir başarıları yoktu. Ajax, Amsterdam’daki ilkmaçta rakibini Piet Keizer’in golüyle 1-0 yendiğinde de Hollanda ekibi açısından her şey yolunda gibi görünüyordu. Lâkin Sofya’daki ikinci maç, hiç de beklendiği gibi geçmeyecekti. İkinci yarının ortala- rında Dimitar Maraşliev’den gelen gol, ev sahibini 1-0 öne geçirirken karşılaşma uzatmalara gidecek, bu bölümde de dakikalar 116’yı göste- rirken Stefan Mihailov topu ağlara göndererek Avrupa futbolunda bir devrin kapandığını ilân edecekti. 2-0 kazanan CSKA Sofya, Ajax’ın hükümranlığına son vermişti. Atvidaberg - Chelsea: 0-0, 1-1 (Kupa Galipleri Kupası, 1971-72) CSKASofya - Ajax: 0-1, 2-0 (Şampiyon Kulüpler Kupası, 1973-74) Bulgarlar adına 1973-74 sezonunda tekmucizeyi CSKA Sofya gerçekleş- tirmemişti. Aynı esnada Kupa Galip- leri Kupası’nda da kendi ülkesinin bile en güçlü takımları arasında anıl- mayan Beroe ekibi, herkesi şaşkına çeviren bir başarıya imzasını ata- caktı. İkinci turda İspanya’nın kupa şampiyonu Athletic Bilbao ile eşleşen Beroe, evinde oynadığı ilkmaçta Di- mitar Dimitrov, Yeko Yelev ve Metodi Bonçev’in golleriyle güçlü rakibini 3-0mağlup etmeyi başarmıştı. İki hafta sonra oynanan rövanş maçında Athletic Bilbao, rakibi karşı- sında baskılı bir oyun ortaya koysa da sadece ilk yarıda Jose Lasa ile bir gol bulabiliyor, sonuçta da Beroe, maçı tek golle kaybetmesine karşın toplamda 3-1’lik skorla turu geçen taraf oluyordu. O dönemde de altı defayla Şampi- yon Kulüpler Kupası’nı en çok ka- zanan takımolan Real Madrid, bu şampiyonluklardan sonuncusu- nuysa 1966’da elde etmişti. Haliyle bu kupayı yeniden kazanabilmek için gitgide artan bir açlık içindeydi- ler. İlk turda Lüksemburg’un Prog- res ekibini de iki maçta bir düzine gol atarak rahatça elemeyi bilmiş- lerdi. İkinci turda eşleştikleri İs- viçre’den Grasshopper’a karşıysa ilkmaçta bir ara zor anlar yaşamış- lardı aslında. 5. dakikada Juanito ile öne geçseler de dakikalar 59’u gös- terirken konuk ekip, Claudio Sulser ile skora denge getirmişti. Yine de Real Madrid sonrasında oyuna ağır- lığını koymuş ve Francisco ile San- tillana’nın golleri neticesinde maçı 3-1 kazanmıştı. Bu noktadan sonra turu vermeleri de neredeyse kim- seye göre ihtimal dâhilinde değildi. Fakat rövanş maçına Grasshopper çok hızlı başlıyor ve henüz sekizinci dakikada, ilkmaçta da fileleri hava- landırmış olan Sulser, ev sahibini 1-0 öne geçiriyordu. Artık Grass- hopper tura sadece bir gol uzaklık- taydı. Real Madrid, maç boyunca üzerinden bu durumun yarattığı stresi atacak bir gol bulamadığı gibi, bitime dört dakika kala bir kez daha Sulser sahneye çıkıyor ve Real Madrid’i kupanın dışına itecek gole de imzasını atarak Grasshopper’ın maçı 2-0 kazanmasını, turu da geçmesini sağlıyordu. Beroe - Athletic Bilbao: 3-0, 0-1 (Kupa Galipleri Kupası, 1973-74) Grasshopper - R. Madrid: 1-3, 2-0 (Şampiyon Kulüpler Kupası, 1978-79) 66 67
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==