TamSaha 188. Sayı / Temmuz 2020
lar sonrasında İspanya’ya iltica et- mişti. Bir başka şampiyonluk adayı İngiltere ise, Şubat 1958’de Manc- hester United kafilesinin geçirdiği uçak kazası neticesinde birçok önemli oyuncusunu Azrail’e kur- ban vermişti. İtalya, İspanya ve Uruguay gibi dönemin önemli fut- bol güçleri de elemelerde takılmıştı. Hâl böyle olunca SSCB, turnuvanın zirve adayları arasında son şampi- yon Federal Almanya ve Brezil- ya’nın ardından adı en çok anılan üçüncü ekip haline gelmişti. SSCB’nin turnuvadan şampiyon- lukla ayrılması halinde takımın hücumdaki en önemli yıldızı konu- munda olan 21 yaşındaki Strelt- sov’un da dünya çapında ne denli büyük bir şöhrete kavuşacağını tahmin etmek herhalde zor olmasa gerek. Ancak kader ağlarını örmek- teydi ve futbolseverler çok uzun bir süre Streltsov’un yeteneklerini izlemektenmahrumkalacaklardı. Her şeyi altüst eden suçlama Dünya Kupası’na bir ay kala Strelt- sov, turnuva öncesinde katıldığı millî takımkampında izinli olduğu bir gece, takım arkadaşları Mihail Ogonkov ve Boris Tatuşin’le birlikte, hava kuvvetlerinden bir subayın evindeki partiye katılmıştı. Üç ar- kadaş partide Marina Lebedeva adlı bir genç kızla tanışmışlardı. Görgü tanıklarının ‘gayri resmi’ ifadelerine göre Lebedeva, Streltsov’u baştan çıkarmış ve ikili geceyi birlikte geçirmişlerdi. Fakat ertesi gün Lebedeva Moskova savcılığına, Streltsov’un kendine tecavüz etti- ğini iddia eden bir mektup yazarak şikâyette bulunuyordu. Lebedeva ayrıca Streltsov’a yardım ettiklerini öne sürdüğü Ogonkov ve Tatu- şin’den de şikâyetçi olmuştu. Üç futbolcu gözaltına alınırlarken Ogonkov ve Tatuşin ertesi gün kampa geri dönmüşlerdi fakat Streltsov’un sorgusu sürüyordu. Sonunda Streltsov, gözaltında su- çunu itiraf edecek ve iki gün sonra da futboldan ömür boyumen ceza- sına çarptırılacaktı. Yine iki günlük bir sürenin ardındansa Lebedeva bu kez savcılığa Streltsov’dan artık şikâyetçi olmadığını, onu affettiğini söyleyen bir başka mektup gönde- riyordu. Fakat daha sonra bumek- tuptaki ifadesini de geri çekecekti. Tabiî bu karmaşa içinde Streltsov, SSCBMillî Takımı’nın Dünya Kupası kadrosuna alınamıyordu. Ogonkov ve Tatuşin de kadrodan çıkartılmış- lardı. Olayın üzerinden iki ay geçtikten sonraysa Streltsovmah- kemece kesin olarak suçlu bulundu, 12 yıllık bir cezaya çarptırıldı ve Gulag adı verilenmahkûm çalışma kamplarından birine gönderildi. Tatuşin ve Ogonkov ise sadece üç yıl süresince futboldanmen edilmişlerdi. Lâkin bunlar elbette buzdağının su üstündeki yüzüydü. Suyun al- tına bakıldığındaysa çeşitli komplo teorileriyle karşılaşılmaktaydı. Bunlardan en çok dillendirileni, Streltsov’un, dönemin SSCB Komü- nist Partisi Merkez Komite Genel Sekreteri Yekaterina Furtseva’nın 16 yaşındaki kızı Svetlana ile ara- sındaki ilişkiye odaklanmaktaydı. Buna göre Yekaterina Furtseva ile Streltsov, Melbourne Olimpiyat- ları’nda kazanılan şampiyonluğun şerefine 9 Ocak 1957’de Kremlin Sarayı’nda düzenlenen bir resepsi- yonda karşılaştıklarında Furtseva, nedendir bilinmez, kızı Svetlana’yı Streltsov’a çok yakıştırdığını söyle- miş ve iki gencin gelecekte yapabi- lecekleri muhtemel bir evlilikten bahsetmeye çalışmıştı. Gelgelelim Streltsov, olimpiyatlar için Melbo- urne’a gitmeden evvel, yani 1956 sonbaharında, Alla Demenko adın- daki kız arkadaşıyla çoktan ni- şanlanmıştı. Furtseva’nın sözleri karşısında da da- vetteki herkesin önünde (ki aralarında birçok üst düzey devlet görevlisi vardı) kendisinin zaten nişanlı olduğunu ve Svet- lana ile evlenmek gibi bir niyeti bulunmadığını söyleyince Furtseva buna çok ama çok bo- zulmuştu. Bu kadarıyla kalsa iyi! Rivayete göre Streltsov daha sonra arkadaşlarından birine, Svetlana’yı kast ederek “Asla omaymunla evlenmem” demiş ve bu sözler de Yekaterina Furt- seva’nın kulağına gitmişti. Üstüne üstlük Streltsov bu da- vetten kısa bir süre sonra, 25 Şubat 1957’de nişanlısı Alla Demenko ile evlenmiş, yani bir bakıma Svetlana Furtseva ile evlilik ihtimalinin üzerini tama- men çizmişti. Komploya kurban gitme ihtimali Yekaterina Furtseva, dönemin SSCB Devlet Başkanı Nikita Hruşçev’in en yakınındaki isim- lerden biriydi. Parti sekreterliği- nin yanı sıra Politbüro’nun da ilk kadın üyesi olmuştu. Devlet içinde sahip olduğu güçten ötürü bazı çevrelerde kendisinden III. Katerina olarak bahsedildiği bile du- yulmaktaydı. Dolayısıyla komplo teorisyenlerine göre Streltsov’un bir anda içine düştüğü ka- rabasanın ardındaki ismin Furtseva olması da kuvvetle muhte- meldi. Uzun lâfın kısası Furtseva, söylediği küçük düşürücü sözlerin acısını Streltsov’dan çıkarmak için yukarda bahsedilen olayı tezgâh- lamıştı. Tabiî Furtseva’nın Streltsov’a karşı duyduğumuhtemel husu- metin yanı sıra genç futbolcu- nun genel olarak Komünist Parti yönetimi tarafından sakıncalı bir figür olarak görüldüğü yönünde de görüşler bulunmakta… Buna göre SSCBMillî Takımı’nın deplasmanda İsveç ve Fransa ile oynadığı hazırlık maçları sonrasında onun yetenek- lerinden etkilenen bazı Batı Avrupa kulüpleri, kendisini transfer etmek istemişlerdi. Tabiî o yıllarda bunun tek yolu Streltsov’un ülkesinden kaçıp, gideceği yeni ülkeye iltica etmesiydi. Böyle bir girişimi olmasa da Streltsov’un söz konusumaçla- rın ardından ülkesine dönmekten yakındığı yönündeki birtakım ifadeleri istihbarat kayıtlarına işlen- mişti. Genç oyuncunun sadece saha içindeki yeteneğiyle değil, saha dışındaki star imajıyla da bireysel olarak çok fazla ön plana çıkmaya başlaması da Sovyet rejiminin örnek sporcumodeliyle uyuşma- maktaydı. Streltsov’un başı belki ilk sebepten, belki ikincisinden, belki de ikisinin de bir araya gelmesinden ötürümü yanmıştı, yoksa olan biten sadece resmi makamların anlattığı gibi miydi? Maalesef bu olayın gerçek yüzü halen bilinmiyor. Streltsov’un sorgulamasının sonunda kendisine isnat edilen suçu itiraf etmesineyse, kendisine bunu yapması halinde Dünya Kupası kadrosuna alınacağı şeklinde söz verilmesinin neden olduğu yönünde iddiaların bulundu- ğunu da belirtmeden geçmeyelim. Streltsov’un daha sonrasında bu konu hakkında herhangi bir açık- lama yapmamasının nedeniyse yine birtakım iddialara göre, yüksek yerlerden bütün ailesinin öldürülebileceği yönünde tehditler almasıydı. Ortadaki en net gerçekse bu duru- mun, Streltsov’un yıllarca futboldan ayrı kalmasına neden olmasıydı. Tabiî Sovyetler Birliği Millî Takımı da bu olayın neticesinde 1958 Dünya Kupası’na en yetenekli oyuncusundan yoksun gitmiş ve turnuvada ilk tur gruplarından çıkmayı başarsa da çeyrek finalde ev sahibi İsveç’e 2-0mağlup olmaktan kurtulamamıştı. Gulaglarda harcanan yıllar Cezaya çarptırılmasının ardından Streltsov için ilk istikamet, Mosko- va’nın yaklaşık 950 kilometre ku- zeydoğusunda yer alan Kirov şehri yakınlarındaki Vyatlag çalışma kampıydı. Burası, ülkedeki en kötü şöhrete sahip Gulaglardan biriydi ve mahkûmlar, tabiri caizse canları çıkana kadar çalıştırılıyordu. Strelt- sov’un buradaki asıl talihsizliğiyse çalışma şartlarından ziyade diğer mahkûmlar olmuştu. Tartıştığı bir grupmahkûm tarafından öldüre- siye dövülen Streltsov, bunun neticesinde dört ay cezaevi hasta- nesinde yatmak zorunda kalmıştı. Sonrasında önce Moskova bölge- sinde savunma sanayine bağlı bir Gulag’a getirilen Streltsov, burada 80 81
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==