TamSaha 188. Sayı / Temmuz 2020

Çalımbay’la, Göztepe’de ilk profes- yonel antrenörlük hayatıma adım attım. Göztepe ve Denizli’de de ken- disi ile çalıştım. Denizlispor’da UEFA’da üst düzey başarılar yaka- ladık. 2004 yılında Mehmet Özdilek ile Malatyaspor’da göreve başladım. 2008’de Mustafa Denizli zamanında Beşiktaş’tan teklif geldi. Mehmet Özdilek’ten izin alarak Beşiktaş’a gittim. 4 sene Beşiktaş’ta kaldım. 2013’te Mustafa Denizli ile Çaykur Rizespor’a gittim. 2016’da İstanbul Altınordu amatör takımında teknik sorumlu oldum. Sonra 2017’de tek- rar Mehmet Özdilek’in ekibinde yer alarak Konyaspor’a gittim. Sonra Erzurumspor, Denizlispor ve tekrar Erzurumspor’da görev yaptım. Çalıştığımkaleciler millî oldu Kaleci antrenörlüğünde farklı çalışma metotları var mıdır? Varsa siz kendinizi hangi ekolde değerlendiriyorsunuz? Benimkendime ait farklı çalışma metotlarımvardır. Bu çalışmalar kalecide her zaman başarıyı getirir. Çalıştığımkalecilerin dörtte üçü millî takımlara gitmiştir. Beşiktaş’ta çalışırken Rüştü ile şampiyonluğu, Hakan Arıkan ile Türkiye Kupası Şampiyonluğu’nu kazandık. Şu anda Erzurumspor’da İbrahimSe- hiç’le çalışıyorum. O da Bosna-Her- sek’te millî takımkaleciliği yapıyor. Bugünün kalecisinden beklenenler değişti. Artık sadece kalesini koruyan değil aynı zamanda oyunu okuyan ve kuran, dolayısıyla ayak- larını da çok iyi kullanan kaleciler öne çıkıyor. Fakat zaman zaman kalecilerin asıl vazifesi olan topu tutma konusunda eksik kaldığı eleştirileri de yapılıyor. Bu konu- daki düşünceniz nedir? Günümüz futbolunda kalecilerin libero gibi önde çıkması isteniyor. Zamanında kendi ayak tekniğim iyi olduğu için, bunu çalıştığımkaleci- lere hep öğretiyorum. Günümüz futbolunda geçerli bir sistemve artık kaleciler de oyuna katılmak zorunda. Geçmişte iki yabancı transferi hakkı varken takımlar genellikle bir yabancı hakkını kaleci için kul- lanırdı. Bugün ise takımlarımızın yarısının kalesini yerli isimler koruyor. Bu gelişmeyi neye borçlu olduğumuzu düşünüyorsunuz? Geçmişte yabancı kaleci furyası vardı. Ben de yabancı kaleci kur- banı oldum ama istikrarımla bu tezi çürüttüm. Türkiye’de yerli kalecilerin olması gerektiğini düşü- nüyorum. Fakat ülkesininmillî takımında oynayan, istikrarlı ve çalışkan yabancı kalecilere “Hayır” demem. Kaleci antrenörünün teknik kadro içindeki konumunu nasıl değerlen- diriyorsunuz? Biz bir ekibiz… Ekipte herkesin fikirleri ve desteği çok önemlidir. Bunun için özel bir konumolarak görmektense takımhalinde herkesin üstüne düşeni hakkıyla yapması başarıyı getirir. Hedef Millî Takımve Beşiktaş Bu sezon sonu sözleşmeniz sona eriyor. Gelecek sezonlar için planlarınız var mı? Süper Lig’e çıkarsak Erzurum- spor’da yolumuza devam edeceğiz. Ama hedefimiz Mehmet Hocamla birlikte AMillî Takımve Beşiktaş’ı çalıştırmaktır. Siz kaleci antrenörü görmeden kalecilik yapan bir nesilsiniz… Yeni nesil kalecilerin bu konuda şanslı olduğunu söyleyebilir misiniz? Sizin çalışma metotlarınızla bu- günkü kalecilerin çalışma metot- ları arasında ne gibi farklar var? Şimdiki kaleciler, özel antrenörleri olduğu için çok şanslı. Çünkü bizim dönemimizde kaleci antrenörü yoktu. Altay’da oynarken beni Ümit Kayıhan çalıştırırdı. Profesyonel olarak ilk kaleci antrenörüm Beşiktaş’a ikinci dönüşümde Necmi Mutlu oldu. Size şimdi üç soru soracağım. Lütfen sırasıyla cevaplayın. 1- Futbolculuk kariyerinizde en beğendiğiniz kaleciler kimlerdi? 2- Antrenör kariyerinizde en beğendiğiniz kaleciler kimler? 3- Futbolun içinde olduğunuz süre içinde hangi kaleci ya da kaleciler sizde iz bıraktı? Birinci sorunun cevabı Yaşar Duran, Hayrettin Demirbaş ve Arif Peçe- nek. İkinci soruya Rüştü Reçber, Hakan Arıkan, Cenk Gönen, Volkan Demirel, Tolgahan Acar, İbrahim Sehiç ve Korcan Çelikay cevabını verebilirim. Bende iz bırakan kale- ciler ise daha önce de belirttiği gibi Sabri Dino ve Sepp Meier’dir. Birlikte oynadığınız oyunculardan bir en iyi 11 yapar mısınız? Kaleye kendimi koyuyorum (gülü- yor). Defansta Rıza Çalımbay, Samet Aybaba, Ulvi Güveneroğlu, Kadir Akbulut. Orta sahada Mehmet Özdilek, Gökhan Keskin ve Sergen Yalçın. Forvette de Metin Tekin, Ali Gültiken ve Feyyaz Uçar. Antrenör Zafer Öğer, kaleci Zafer Öğer’e neler söylerdi? Ne gibi öğüt- ler verirdi? Türkiye’de kazanmadığı kupa kalmamış, ne diyeyim (gülüyor)… Dört değerli insan Futbol yaşantınızda sizi derinden etkileyen isimler kimler? Spor yaşantımda benim için dört değerli insan var. Mehmet Özdilek hem futbolculuk hemde antrenör- lük hayatımda benim için çok özel bir insandır. Bunun yanında Mustafa Denizli, Tayfur Havutçu ve Sedat Karabük’ün de bende çok özel yerleri vardır. Bugün genç bir eldivenin iyi bir kaleci olması içinmutlak suretle yapması gereken şeyler nelerdir? Çok çalışacak, sabırlı olacak, kaleye geçtiği zamanda yerini kimseye kaptırmayacak. Maç kurtarma özelliklerine sahip olacak. Kalecilik döneminizde unutamadı- ğınız maçlar, unutamadığınız anılar var mı? Antrenörlük hayatımda Süper Lig şampiyonluğu, Türkiye Kupası Şampiyonluğu, 1. Lig şampiyonluğu ve amatör takım şampiyonlukları gördüm. En büyük özelliğim futbol- culuk yıllarımda hangi kupayı ka- zandıysam, antrenörlük hayatımda da aynı kupaları kazanmam. Haya- tımdaki en güzel şeylerden bir ta- nesi de Beşiktaşlı Zafer olarak BJK müzesinde formamın asılı olması ve bugüne kadar Beşiktaş’ta oynayan kaleciler arasında ilk 10 kaleci ara- sında olmambenim için büyük onur. Ayrıca Altay’da 1182 dakika gol yememe rekorumvar. Bunun için de çokmutluyum. Bizimunuttuğumuz sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı? Mehmet Özdilek ve ekibi kaliteli insanlardan kurulu. Veysel Cihan, Yusuf Köklü ve özellikle Dünyacan Çiçekverdi’nin günümüz şartla- rında kullanılan bilimsel futbol teknikleri araştırmaları doğrultu- sunda kendimi çok geliştiriyorum. Böyle bilgili ve tecrübeli bir ekiple çalıştığım için kendimi şanslı hissediyorum. U12’de kalecilik yapan torunumEfe Öğer’in izimden gelip, Beşiktaş A takımında görev almasını diliyorum. Futbol şansı açık olsun. Torun Efe Öğer, dedesinin izinden yürüyor.... 94 95

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==