TamSaha 190. Sayı / Eylül 2020

Yorgos Anatolakis Balkanlara kadar gelmişken komşumuz Yunanistan’a da uğramadan geçmeyelim. Olympiakos, son 24 yılda elde ettiği 20 lig şampiyonluğuyla ülkesinde adeta tek büyük güce dönüştü. Kırmızı-beyazlılar adına bu süre zarfında en çok şampiyonluk gören futbolcuysa 12 kez bumutluluğu yaşa- yan Sırp oyuncu Predrag Djordjevic’ti ama kendisi zaten takımın en yete- nekli isimlerinden olduğu için onu değerlendirmemizin dışında tutuyoruz. Peş peşe şampiyonlukların kazanılmaya başladığı 1996-97 sezonunda Djordjevic ile birlikte takımda olan ve kulüpte geçirdiği 11 sezonda 10 şam- piyonluk gören stoper Yorgos Anatolakis ise Djordjevic’in aksine toptan çok rakiplerine tekme atmasıyla nam salmış bir isimdi. Kendisini futbolcu- dan çok karateciye benzetenler de az değildi. Sert, rakipleri yıldıran bir savunmacı ihtiyacından dolayı Olympiakos’ta düzenli olarak görev yapan Anatolakis, söz konusu 10 şampiyonluğa ilâveten Yunanistan Kupası’nı da üç kez havaya kaldırmıştı. Ian Ferguson Peşisıra şampiyonluklar kazanan bir takımın asker kontenjanından değişmez ismi olarak zaferlerle dolu bir kariyere sahip olan bir başka isimse, 1990’larda GlasgowRangers ile büyük bir kupa koleksiyonu yapan orta saha oyuncusu Ian Ferguson’dı. Rangers’a 1988-89 sezonu- nun başında, 21 yaşındayken transfer olan Ferguson, kulüpteki ilk dokuz sezonunda şampiyonluktan başka bir şey görmeyecekti. Brian Laudrup, Gascoigne, Albertz, McCoist gibi yıldızların olduğu takımda Ferguson’ın varlığı pek anlaşılmıyordu belki ama kendisi işine odaklanarak kupaları toplamayı sürdürüyordu. Dokuz yıllık şampiyonluk serisinin ardından 1999’da onuncu lig zaferini de elde eden Ferguson, bunların haricinde İskoçya Kupası’nı üç, İskoçya Lig Kupası’nı da beş kez kazanmış ve Ran- gers kariyerini 18 kupayla noktalamıştı. Ferguson ayrıca Rangers’tan evvel St. Mirren ile sürpriz bir İskoçya Kupası şampiyonluğu yaşamıştı. Leonardo Astrada Arjantin’de 1960’ların sonunda başlayan ve yaklaşık yarım asır boyunca süren bir seneye tek dev- reli iki futbol sezonu yerleştirme uygulaması yüzünden Arjantinli futbolcuların dünyanın geri kala- nına göre çok daha fazla şampi- yonluk yaşadığı düşünülebilir. Ancak ülkesinde biraz parlayan Arjantinlilerin soluğu hemen Avrupa’da almaları nedeniyle, ulusal şampiyonlukları bolca yaşayanlar, genelde yıldız statüsünden uzak isimler olmuştur. Bu listenin başında da River Plate formasını, 2000 yılındaki kısa süreli Gremiomacerası haricinde 1988’den 2003’e kadar terleten Leonardo Astrada geliyor. Orta sahada savaşçı, kav- gacı bir futbolcu olan Astrada, oyu- nun hücumyönündeyse neredeyse hiç yoktu. 500’e yakınmaça çıktığı River Plate adına sadece altı gol atabilmiş olması da bunun bir göstergesi (Millî forma altında da 32 maçta bir golümevcut). Ancak buna rağmen oynadığı dönemde River’in banko isimlerinden biri olan Astrada, bu sa- yede Arjantin Ligi’nde 10 şampiyonluk yaşamıştı. Hatta bu kadarıyla da yetinmemiş, listeye bir Liber- tadores ve bir de Güney Amerika Süper Kupası da eklemişti. Millî takımla da 1991’de Copa America şampiyonluğu görmüştü. 100