TamSaha 190. Sayı / Eylül 2020

şerken, Altay ve Altınordu play-off oynayarak ligde kalmayı başardı. 1961-62 sezonu Türkiye’ye yeni bir şampiyon daha getirdi. Galatasaray, Fenerbahçe’nin dört puan önünde ilk şampiyonluğunu elde ederken, Beşiktaş yine üçüncü sırada yer alıyor ve ligin üç büyük geleneği değişmiyordu. O sezon ligden düşen takımolmamış, son üç sıradaki Vefa, Ankara Demirspor ve Şeker Hilal play-off sonunda devamet- meyi başarmıştı. Bu sezonun bir başka özelliği ise ilk üç sezondaki şampiyonMacar teknik adamlar hegemonyasına son veren Gündüz Kılıç’ın, şampiyonluk yaşayan ilk Türk teknik adamolmasıydı. Ertesi sezon da yine Gündüz Kılıç yönetiminde ipi göğüsleyen Galata- saray, üst üste iki kez şampiyon olmayı başaran ilk takımolarak geçiyordu kayıtlara. Bu defa lig 22 takımla ve iki grup üzerinden oyna- nıyor, Kırmızı Grup’u Galatasaray, Beyaz Grup’u Beşiktaş ilk sırada ta- mamlıyordu. İkinci tur, iki grubun ilk 6 sırasını alan 12 takımla oynandı ve Galatasaray, Beşiktaş’ın 1 puan önünde ipi göğüsledi. Üçüncü sırada ise yeni bir takıma yine yer yoktu. Fenerbahçe şampiyonun 9 puan gerisinde o sırayı parsellemişti. Karagümrük, Şeker Hilal, Vefa ve Yeşildirek ise küme düşüyordu. Bir başka Türk teknik adamın şampiyonluk yaşayabilmesi içinse 12 sezon beklemek gerekecekti. 1963-64 sezonunda yeniden normal lige dönüldü. 18 takımlı sezonda iki takımarasında büyük bir çekişme yaşandı ve YugoslavMiroslav Koko- toviç yönetimindeki Fenerbahçe, Beşiktaş’ın 1 puan önünde üçüncü şampiyonluğuyla kucaklaştı. Galatasaray ise şampiyonun 11 puan gerisinde kalmasına rağmen üçüncü sırayı yine “üç büyük” dışında bir takıma bırakmadı. Beyoğlu ve Kasımpaşa ise lige veda eden takımlardı. 1964-65 sezonunda lig ilk defa 16 ta- kımla oynandı. Fenerbahçe sadece 1 kez yenildiği sezonu 47 puan topla- yarak Beşiktaş’ın 6 puan önünde dördüncü kez şampiyon olarak ta- mamladı. Takımın başında bu defa İngiliz Oscar Hold vardı. Galatasaray 39 puanla üçüncü sıraya yeni bir takımın girmesine izin vermezken, Altınordu küme düşen tek takımdı. 1965-66 sezonunda Yugoslav Lju- busa Spajic yönetimindeki Beşiktaş 48 puan toplayarak ikinci şampi- yonluğunu elde ederken, ikinci sırada 42 puanlı Galatasaray vardı. Ligin ancak 8. sezonunda üç büyü- ğün dışında bir takım ilk üçe gir- meyi başarmış, 38 puan toplayan Gençlerbirliği, Fenerbahçe’nin 6 puan önünde üçüncü sırayı almıştı. Şekerspor ve Beykoz ise lige veda eden takımlardı. Ertesi sezon Beşiktaş, Spajic’in tek- nik direktörlüğünde şampiyon ola- rak, ezeli rakipleri gibi üst üste iki zafer yaşamayı başardı. Siyah-be- yazlılar 45 puan toplayarak üçüncü şampiyonluğunu elde ederken, Fe- nerbahçe iki puan gerisinde ikinci, Galatasaray ise dört puan arkada üçüncü sıradaydı. İstanbulspor, İzmirspor ve Karşıyaka o sezon ligemendil salladı. 1967-68 sezonunda yarış yine Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında yaşandı. Ama bu defa ipi göğüsleyen taraf 49 puanlı Fenerbahçe oldu. Sarı-lacivertliler, kendilerine ligin ilk sezonunda şampiyonluk yaşatan Ignac Molnar’la bir kez dahamutlu sona ulaşmıştı. Beşiktaş, şampiyo- nun 7 puan gerisinde ikinci sırada kalmış, Galatasaray ise 13 puanlık farka rağmen üçüncü sırayı kimse- lere bırakmamıştı. Bu şampiyonluk Fenerbahçe’nin beşinci şampiyon- luğuydu ve sarı-lacivertliler iki rakiplerine kısa sürede önemli bir fark atmış durumdaydı. Ancak 1968-69 sezonunda 46 pu- anla şampiyon olan Galatasaray’ın bu farkın açılmasına izin vermeye- ceği de ortaya çıkmıştı. O sezonun en çarpıcı yanı Yugoslav Toma Kaleperovic yönetimindeki Galata- saray’ın şampiyonluk için çekiştiği takımın Eskişehirspor olmasıydı. Es-Es fırtına gibi estiği sezonda Galatasaray’ın üç puan gerisinde kalmış ama ilk kez bir Anadolu takımı ligi ikinci sırada bitirmeyi başarmıştı. Şekerspor ve İzmirspor ise sezonun küme düşenleriydi. 1969-70 sezonunda yine bir ilk yaşandı. Rumen Traian Ionescu yönetimindeki Fenerbahçe’nin şampiyonluğu olağan bir sonuçtu ve sarı-lacivertliler bumutluluğu al- tıncı kez yaşıyordu. Ama ikinci ve üçüncü sırada Eskişehirspor ile Altay’ın yer alması, Galatasaray’ın sekizinci, Beşiktaş’ın ise dokuzuncu sırada kalması o güne dek görülmüş bir şey değildi. O sezonun küme düşenleri ise Gençlerbirliği ve Altın- Sezonun sonunda yeni şampiyonu ve ligden düşecek takımları hep bir- likte göreceğiz ama şimdi birlikte geçmişe bir yolculuk yapalımve 1. Lig olarak yola çıkıp Süper Lig adını alan en üst düzeydeki futbol mecramızın 62 sezonlukmacera- sına şöyle bir göz atalım… Futbol Federasyonu Başkanı Orhan Şeref Apak’ın girişimleriyle kurulan ve o dönemdeki adı “Millî Lig” olan Türkiye Profesyonel Birinci Ligi’nin ilkmaçı 21 Şubat 1959’da İzmir’de İzmirspor ile Beykoz arasında oy- nandı. İzmirspor’un 2-1 kazandığı maçın 11. dakikasındameşin yuvar- lağı rakip filelere gönderen Özcan Altuğ, lig tarihine “ilk golü atan fut- bolcu” olarak geçti. O sezon 16 ta- kımla oynandı. Takımlar 8’erli iki gruba bölündü ve bu gruplara “Kır- mızı”, “Beyaz” isimleri verildi. İki grubun birincileri final oynayacak ve şampiyon belirlenecekti. Beyaz Grup’un lideri Fenerbahçe ile Kırmızı Grup’un lideri Galatasaray finale adlarını yazdırdı. İlkmaçı 1-0 kaybe- den Ignac Molnar yönetimindeki Fenerbahçe, rövanşı 4-0 kazanarak Türkiye 1. Ligi’nin ilk şampiyonu unvanını elde etti. 1959-1960 sezonundan itibaren grup sistemi kaldırıldı ve lig bu- günkü haliyle oynanmaya başlandı. “Millî Lig” adı kısa bir süre sonra “Türkiye 1. Ligi” olarak değiştirildi. 1987-1988 sezonuna kadar galibi- yete 2 puan verilirken, o sezondan itibaren galibiyete 3 puan verilmeye başlanmasıyla gol ortalamalarında büyük artış görüldü. 90’lı yıllarda iletişim teknolojileri ve TV yayıncılı- ğındaki gelişmeler de ligimize sıçrama yaptırdı. Özel televizyon kanallarının kurulmasının ardından şifreli yayınlara geçilmesi, Türk fut- bolu için büyük bir gelir kapısı açtı. Galatasaray’ın UEFAKupası’ndaki başarısı, Millî Takım’ın 2002 yılında Dünya Kupası’nda, 2003 yılında ise Konfederasyon Kupası’nda üçüncü olması, 2008 Avrupa Şampiyonası yarı finali, Türk futbol tarihinin önemli gelişmeleri olarak kayıtlara geçti. Şimdi gelin ligin başladığı günden bu yana neler yaşanmış, geçmişteki sezonlara bir göz gezdi- relim. İki grup üzerinden oynanan ilk sezonda Fenerbahçe’nin şampiyon olduğunu yazının başında belirt- miştik. İkinci sezonda yeni bir şam- piyonla tanıştık. 20 takımlı ligde 38maçta 65 puana ulaşan Andras Kutik’in Beşiktaş’ı ipi göğüslerken, 88 gol atarak siyah-beyazlılardan 20 gol daha fazla kaydeden Fenerbahçe 60 puanla ikinci sırada kaldı. Adalet ve Hacettepe ise 2. Lig’e düşen takımlar oldu. Üçüncü sezonda Fenerbahçe ikinci kez şampiyonlukla kucaklaştı. Yine 20 takımla oynanan ligde Galatasaray’la kıyasıya bir yarışa girişen sarı-lacivertli takım, Laszlo Szekely’nin teknik direktörlüğünde ipi rakibinin 1 puan önünde göğüsle- yerekmutlu sona ulaşırken, bir ön- ceki sezonun şampiyonu Beşiktaş 6 puan geride, üçüncü sırada kal- mıştı. Adana Demirspor küme dü- 1959 yılında kurulan ligin ilk şampiyonu Fenerbahçe 8 9 İlk kez üst üste üç defa şampiyon olmayı başaran Galatasaray kadrosu

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==