TamSaha 216. Sayı / Kasım 2022
Macarların Altın Takımının kilit isimlerinden biri, kaleci Gyula Grosics’ti. 1950’lerde Macaristan, daha sonraları ‘Total Futbol’ olarak da anılacak olan ve asıl popülarite- sine Hollanda tarafından ula ş tırılan futbol anlayı ş ının öncü örneklerini ortaya koymaktaydı. Toplu halde savunma, toplu halde hücum, aya ğ a kısa ve seri paslarla oyna- mak ve oyuncularınmaç içerisinde birçok farklı mevkide yer de ğ i ş ti- rerek oynayabilmesi bu anlayı ş ın temel nitelikleriydi. Macaristan’ın teknik direktörü Gusztav Sebes, bu sistem içerisinde kalecinin de mümkünmertebe oyuna katılma- sını istemekteydi. Ona göre kaleci, geride bir libero gibi görev yapabil- meli ve topu sadece eliyle de ğ il, aya ğ ıyla da iyi bir ş ekilde oyuna sokabilmeli, ço ğ u zaman kurulacak pas trafi ğ inin ba ş langıç noktası olmalıydı. Grosics, güçlü reflekslerinin yanı sıra bu nitelikleri de ta ş ıdı ğ ı için, Sebes’in takımının vazgeçilmez isimlerinden biri olmu ş ve 1950’lerin ba ş larında Avrupa’nın da en itibarlı birkaç kalecisinden biri haline gelmi ş ti. Grosics ve Macaristan için, mutlak favori olarak geldikleri 1954 Dünya Kupası da olabilecek en iyi biçimde ba ş lamı ş tı. İ lk turda Federal Alman- ya’ya kar ş ı oynadıkları maçtan 8-3’lük galibiyetle ayrılan, ardından çeyrek finalde dört yıl öncesinin fi- nalisti Brezilya’yı, yarı finalde de son ş ampiyon Uruguay’ı 4-2’lik skorlarla geçerek finale gelen Macaristan, bu sonmaçta da yeniden Federal Almanya kar ş ısına çıkacaktı. Ancak futbol tarihinin en büyükmucizele- rinden biri gerçekle ş ecek ve Federal Almanya sahadan 3-2’lik galibiyetle ayrılıp Macaristan’ın dört yıl ve 32 maç süren yenilmezli ğ ine son vere- rek kupaya uzanan taraf olacaktı. Kar ş ıla ş mada özellikle Almanların Helmut Rahn’la buldukları son golde hatalı olan Grosics ise bir anda ülkesinde günah keçisi ilân edilmi ş ti. O güne dek takımıyla birlikte birçok muazzam rekoru da içeren onlarca ba ş arıya imza atmı ş büyük bir kalecinin böylesi bir tepkiyi hak etmedi ğ i çok açıktı belki ama futbolda kalecilerin kaderi de genelde böyle de ğ il mi zaten? KUPAYI KAÇIRANLARIN EN İ Y İ ON B İ R İ Onur Erdem KALEC İ Gyula Grosics Almanya 2002 Dünya Ku- pası’nda biraz da kura ş an- sıyla (yendikleri takımlar Kamerun, Suudi Arabistan, Paraguay, ABD ve Güney Ko- re’ydi) finale geldiyse de bu kar ş ıla ş maların hepsinde en az bir mutlak golü önleyen Kahn, turnuvada en çok alkı ş alan isimlerden biri olmu ş ve final öncesinde FIFA tarafın- dan turnuvanın en iyi oyun- cusu da seçilmi ş ti. Kaderin cilvesine bakın ki, Brezilya ile oynanan finalde Kahn turnuvadaki belki de ilk ciddi hatasını yapıp Rivaldo’nun bir ş utunu sektirdi ğ inde kendisinden dönen topu Ronaldo a ğ lara gönderecek ve bu golle öne geçen Brezilya maçı da 2-0 kazana- rak Almanya’ya ş ampiyonluk ş ansı tanımayacaktı. Di ğ er Adaylar Oliver Kahn Dünya futbolundaki belki de ilk yıldız kaleciler, 1930’larda İ spanyol Ricardo Zamora ile Çekoslovak Frantisek Planicka’ydı. Bu ikiliden dünya ş ampiyonlu- ğ una çok yakla ş an isimse, 1934 Dünya Kupası’nda Çekoslovakya ile final oynayan Planicka olmu ş tu. Ancak Çekoslovakya, ev sahibi İ talya ile kar ş ıla ş tı ğ ı finalde öne de geçmesine kar ş ın İ talya maçı uzatma- lara ta ş ımı ş ve burada da bir gol daha bularak sahadan 2-1’lik galibiyetle ayrılan taraf olmu ş tu. Maçta takımının en iyi isimlerinden biri olan Planicka’nın performansıysa yine de ma ğ lubiyete engel olmaya yetmemi ş ti. Frantisek Planicka Inter’in tarihinin en parlak günleri olan 1960’larda mavi-siyahlı- ların sa ğ bekteki de ğ i ş - mez ismi konumundaki Tarcisio Burgnich, İ talya Millî Takımı’nın da bu alandaki ilk tercihiydi. Sürati ve gücüyle özellikle ön plana çıkan Burgnich, kariyerinde nadiren gol atan ve daha çok asist yapmayı seven bir oyuncu olsa da 1970 Dünya Kupası yarı finalinde Federal Almanya ile oynadıkları ve 4-3 kazandıkları unutulmaz maçta skoru 2-2’ye getiren bir gole de imzasını atmı ş tı. Burgnich, adammarkajı konusunda da İ talyanla- rın elindeki en iyi oyun- culardan birisiydi. Brezilya ile oynayacak- ları final maçında da teknik direktör Ferruc- cio Valcareggi ona, Pele’yi marke etme görevini vermi ş ti. Ne var ki Burgnich, 4-1 kaybettikleri maçta Pele’nin Brezilya’nın ilk golünü kaydetmesine mani olamamı ş tı. Tabiî Pele’yi tutmayı kendi- sine gelene kadar ba ş ka ba ş aran oldu ğ unu da (tekme atmadan) söyle- mek güçtü. Final maçın- dan sonra kendisinin Pele hakkında “Maçtan evvel kendi kendime ‘o da herkes gibi etten kemikten yapılmı ş ’ diyordum, yanılmı ş ım” demesi de bu durumu en güzel biçimde anlatmaktaydı. SA Ğ BEK Tarcisio Burgnich 1950’lerde Avru- pa’nın en önemli sa ğ beklerinden biri olan Orvar Bergmark, buna ra ğ men o yıl- larda her oyuncu Avrupa’nın büyük kulüplerine kolayca transfer olamadı ğ ı için kariyerinin büyük bölümünü ül- kesinde, Örebro forması altında geçir- mi ş ti ve futbol dünyasının onun de ğ erinin farkına varması da İ sveç’in 1958 Dünya Kupası’nda kazandı ğ ı ikincilik sayesinde olmu ş tu. Bergmark, daha çok hücumdaki yıldızlarıyla ön plana çıkan o İ sveç takımında savun- madaki en kaliteli isimkonumundaydı. Di ğ er Adaylar Orvar Bergmark 1970’lerin ba- ş ında üst üste üç Avrupa ş am- piyonlu ğ u ya ş a- yan Ajax, Avrupa futbolu- nun gördü ğ ü en önemli takım- lardan biriydi ve o takımın banko oyuncularından olanWimSuur- bier, bu sayede Hollanda Millî Takımı’yla da 1974 ve 1978 Dünya Kupalarında boy göstermi ş ti. Ne var ki Suurbier, bu turnuvalarda pe ş pe ş e iki final görse de ikisinde de kaybeden tarafta olmanın talihsizli ğ ini ya ş amı ş tı. Facchetti Grosics Burgnich Baresi Pu ş ka ş K.H. Förster Hamrin Cruyff Bozsik Neeskens Czibor Kupayı Kaçıranların En İ yi 11’i 60 61 WimSuurbier
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==