TamSaha 220. Sayı / Mart 2023
bol danı ş manlı ğ ı, 1993-1997 ve 2010-2013 yıllarında Trabzons- por’da futbol danı ş manlı ğ ı, 1988- 1989 sezonunda Bursaspor’da teknik direktörlük, 1989-1990 se- zonunda ise Sarıyer’de 2.5 yıl tek- nik direktörlük görevlerini üstlenir. Sarıyer, Özyazıcı önderli ğ inde ligi dördüncü sırada tamamlaren 1992’de Balkan ş ampiyonu olur. Ne dediler? Ahmet Suat Özyazıcı, saha içindeki futbolculuk ve teknik direktörlük ba ş arılarının yanı sıra asaleti, bil- geli ğ i, beyefendili ğ i ve alçakgönül- lülü ğ üyle de gönüllerde farklı bir yer edinmi ş ti. Efsane teknik direk- tör için Hüseyin Avni Aker Millet Bahçesi’nde düzenlenen tören de adına yakı ş ır nitelikteydi. Törende ilk konu ş mayı yapan Trab- zonspor Divan Kurulu Ba ş kanı Ali Sürmen, Özyazıcı için “Trabzon fut- bolunun efsanesi de ğ erli a ğ abeyi- miz Sayın Özyazıcı’yı kaybetmenin derin üzüntüsü ile sizlere hitap ederken; ailesine, sevenlerine ve spor camiasına ba ş sa ğ lı ğ ı diliyo- rum. Efsane hocamız bu sahalarda futbol oynadı ğ ı zaman onu izleme ş ansını yakalamı ş nesillerdenim. O nedenle kendimi Trabzon efsane- sini izlemi ş biri olarak ş anslı hissediyorum” diyordu. Eski futbolculardan İ lyas Akçay, “Trabzonspor’un nereden nereye geldi ğ ini bilen çok önemli bir ki- ş iydi. Benimmahalleden de büyü- dü ğ ümdü. Elindeki kadroyu çok iyi de ğ erlendiren ve futbolu basite in- dirip ba ş arıyı yakalama özelli ğ ine sahip bir a ğ abeyimizdi” sözleriyle Özyazıcı’ya veda ediyordu. Hüseyin Tok ise Özyazıcı’nın çok akıllı bir insan oldu ğ unu vurgula- yarak, “1973’te Trabzonspor’a gel- di ğ imde hocamızla çalı ş tık. Büyük ba ş arılar elde ettik. Önderimiz Suat Hocamızdı” diyordu. Özyazıcı’nın üzerinde çok eme ğ i ol- du ğ unu söyleyen Ali Kemal Denizci, “Allah ondan razı olsun. Trabzon’un en önemli insanıydı. Çok zekiydi. Sadece Trabzon futboluna de ğ il Türk futboluna da çok önemli hiz- metleri vardı. Mesela o yıllarda li- berolu oynanan dönemde tandemi icat etmi ş ti. Beklerin hücuma çıkı ş ı diye bir ş ey yoktu, onu icat etti. Zeki oldu ğ u kadar çok da seve- cendi. Bizleri kendi çocu ğ u gibi görürdü. A ğ zından hiçbir kötü lâf duymadım” cümlelerini kurarken Lemi Çelik de “Bende eme ğ i ve anısı çoktur. Beni alıp 17 ya ş ında Trabzonspor A takımında oynat- ması benim için çok büyük onurdu” ifadelerini kullanıyordu. Törende duygularını aktaran Ab- dullah Avcı da, “Benimgençli ğ imin efsane hocası. Trabzon’u, Trab- zonspor’u dört büyük yapan, uzak- tan seyretti ğ imiz ama hayranlıkla takip etti ğ imiz bir isim. Müzede do- la ş ırken Trabzonspor tarihini de iyi bildi ğ im için resimlere bakıyordum. Ahmet Hocamızın kupa aldı ğ ında oyuncuların sırtında gezerken e ş ofmanın üstünde kasketi vardı. Benim çok dikkat etti ğ imbir ş eydi. Kasketi ben de takıyordum. Bir gün müzede in ş allah yer alırımdedim. Kupa alırsamben de kasket taka- ca ğ ımdemi ş tim. O gün kupayı alırken kasket de kulübede yanım- daydı. Trabzon ş ehrinde ba ş ka bir renk ve ba ş ka bir takım tutulma- masının adımını atan hocamızı rahmetle anı- yorum” cümlelerini kurarken takımın eski kaptanlarından ve eski Bakan Faruk Özak da Ahmet Suat Özyazıcı’nın ardından, “10 saat yazsan Suat a ğ abeyi anlatamazsın. Birkaç kitap daha yazmak lâzımonun için. Suat a ğ a- beyden bahsetmek için, önce onun nasıl bir insan oldu ğ unu anlatmak lâzım. Örnek bir ba- badır, mütevazı bir insandır, ihlâslı bir insandır, dürüst ve çalı ş kan bir tüccardır. Çok ba ş arılı bir futbol adamıdır. Trabzon’umuzun Anadolu ve Türkiye’de, uluslararası boyutta dünyaya tanı- tılmasında, marka olu ş umunda bir insan ne kadar faydalı olabilir? Örne ğ i Suat a ğ abey. Bugün tarihi ba ş arılarla dolu bir Trabzonspor ile övünebiliyorsak, misafirlerimize ve yeni neslimize her cinsten kupaların oldu ğ umüze- mizi gezdirebiliyorsak, bir sevdadır Trabzon, bir destandır Trabzonspor diyorsak, 61 plakası Türkiye’de önemli hâldeyse, Trabzon denince akla gelen Trabzonspor ise; bu ba ş arıda katkıyı sa ğ layan ki ş ilerden biri ve belki de birincisi rahmetli Ahmet Suat Özyazıcı Hocamızdır” ifadelerini kullanıyordu. Ş enol Güne ş ise Ahmet Suat Özyazıcı’nın çok ho ş görülü bir insan oldu ğ una vurgu yaparak, “Herkesin sevdi ğ i, saydı ğ ı, gurur duydu ğ u ve ba ş arılı spor hayatı, aile hayatı olan de ğ erli büyü ğ ümüzdü. Trabzonspor’un çıkı ş ıyla Türki- ye’de ve dünyada ses getirmenin ba ş langıcını yapan iki de ğ erli ismi yakın zamanda kaybet- tik. Ama onların yaptıklarını, çalı ş ırken ne eziyetler çektiklerini bilen bir ki ş i olarak söylüyorum, bunların belgesele dökülüp izah edilmesi gerekiyor. Mum ı ş ık vermek için ken- dini yakar ama bunu kimse bilmez. O acıyı çekerken bile çok büyük sabrı vardı. En iyi dönemde, ‘Bu da bir ş ey bilmiyor’ diyen arka- da ş lar vardı. O aldırmazdı. Ho ş görüsü çok fazla olan bir insandı. Sıradan bir insan gibi görünen çok de ğ erli bir insandı” diyordu. Ba ş kan Ahmet A ğ ao ğ lu ise Özyazıcı’nın ardın- dan, “Trabzonspor efsanesinin temel ta ş ını kaybetmenin derin üzüntüsünü ya ş ıyoruz. De ğ erli hocamız sadece ba ş arılı bir sporcu, çok ba ş arılı bir antrenör de ğ il benimgözümde bir filozoftu. Türk futbolunun yapısını, ihtiyaçlarını ve eksiklerini o kadar iyi analiz etti ki bunu ancak bir filozof yapabilirdi. O dönemde ne bil- gisayar vardı ne de analiz raporları tutuluyordu. İ htiyaçları tespit ederek ba ş arıya giden yolun rotasını çizen bir filozoftu. 16 kupalı bir hoca, bir o kadar da mütevazıydı” cümlelerini kuru- yordu. 92 93
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==