TamSaha 233. Sayı / Nisan 2024

Gönülden Kaleme Dünyada futbol popülaritesini teknik direktörlerin kısır, heyecan dozu dü ş ük oyunlara sebep olan taktiklerle oynattık- ları oyun yüzünden kaybedecek. Sayıları bugünlerde az olan oyun takti ğ ini sadece kilitleme üstüne kurmayıp futbolu zevkli hâle getiren teknik direktörler hâriç. Bu durumun alâmetleri, futbol seyircisinin her geçen sene tribünleri bo ş bırakma- sıyla kendini gösteriyor. Bu bo ş bırakma öyle bir seviyeye geldi ki, futboldamaç kültürü olu ş mu ş ülkelerde bile seyirci sayılarında dü ş ü ş görülüyor. Günümüzde sahasından ekipmanına kadar futbolun her ş eyi de ğ i ş ti, kısacası futbolun endüstrile ş mesi oyunun amatör- lü ğ ünü yok ederek sadece kazananın ba ş arılı oldu ğ u bir oyuna dönü ş erek heyecan dozu dü ş ük, monoton bir hâle geldi. Futbolun bu hâle gelmesinin en büyükmüsebbibi, oyun taktiklerini oyunu ve rakibi kilitleme üstüne kuran, futbolcuların yeteneklerini kullanmalarını önleyecek taktiklere harfiyen uyulmasını isteyen teknik direktörlerdir. Öyle maçlar seyrediyorumki, heyecan katsayısı yüksek, pozisyon zenginli ğ i içeren geçmi ş te oynanan futbolu çok özlüyorum. Teknik adamların görev tanımları ve tek- nik direktörün anlamına bakalım. Türk Dil Kurumu Sözlü ğ ü, “Spor takımının oyuncularını kurdu ğ u düzene göre oyna- tan, oyuncularla spor kulübü arasında ili ş kileri düzenleyen ki ş i” diye tanımlıyor teknik direktörü. Görev ve sorumluluklarına gelince, teknik direktörün ilk görevi birlikte çalı ş tı ğ ı takı- mın veya sporcunun ba ş arılı olmasına çe ş itli yöntemlerle yardımcı olmaktır. İ lgili ki ş i veya ki ş ileri yakından takip etmekle mükellef olan teknik direktörle- rin di ğ er görevleri kabaca ş u ş ekildedir: E ğ itimprogramları hazırlamak ve bu programların takibini yapmak; gerekli aralıklarla sonuç analizi hazırlamak ve yorumlamak; sporcuyumotive etmek ve odaklanmasına yardımcı olmak; sporcu- ların ki ş isel geli ş imini takip etmek; sporculara psikolojik, teknik ve fiziksel destek vermek; sporcuları donanımve teknik açıdan yeterli düzeye çıkarmak. Görev tanımlarına bakıldı ğ ında eldeki malzemedenmaksimumverimi alacak oyun planını hazırlamalı ve bu oyun planının futbolcular tarafındanmükem- mel uygulanmasını sa ğ layacak antren- man çe ş itlili ğ iyle takımını müsabakaya hazır hâle getirmelidir teknik direktör. Teoride böyle… Peki, uygulamada böyle oluyor mu? Bunun cevabı ne yazık ki hayır. Bunun nedeni de her hocanın, daha önce ba ş arılı oldu ğ u belli bir oyun anlayı ş ı ve bunu gitti ğ i takımlara uygulama iste ğ idir. Bu yüzdendir ki, teknik direktör- lerin büyük bir bölümü gittikleri tüm takımlarda oyun anlayı ş ını iyi uygulaya- caklarını dü ş ündükleri oyuncuların transferini istiyor ve kulüp ba ş kanları, hocanın istedi ğ i oyuncuları alıyorlar. Sezon ba ş ında yeni hoca ve yeni transfer- lerle birlikte büyük umutların yarattı ğ ı heyecanla hedefler büyütülüyor. Lâkin i ş lerin iyi gitmemesi durumunda önce teknik direktörün i ş ine son veren yönetim, yeni hoca arayı ş ına giriyor ve anla ş tı ğ ı yeni teknik direktörün oyuncu transfer iste ğ ini kar ş ılamanın bedeli, kulübün borçlarının katlanarak büyümesiyle sonuçlanıyor. Kulüplerimizin ekonomik bata ğ a nasıl sü- rüklendi ğ inin belgesi gibiydi Samsunspor Ba ş kanı Sayın Yüksel Yıldırım’ın FIFA’nın kulübe getirdi ğ i transfer yasa ğ ı sonrası basına yaptı ğ ı açıklama. Mealen ş öyle diyordu Sayın Ba ş kan: “ Ş ampiyonluk hedefiyle yola çıktı ğ ımız için yerli-yabancı hocaların tümünün transfer iste ğ ini kar ş ıladık. Gelen teknik direktörlerin tamamına yakını kendinden önce görev yapan hocanın yaptırdı ğ ı transferlerin yerine kendi transferleriyle çalı ş mak istedi ğ inden dolayı hocaların tüm isteklerine evet dedi ğ imiz için bu duruma dü ş tük.” Kulüplerimizin ekonomik durum- larının sürdürülebilir olmamasının çe ş itli sebepleri ş üphesiz ki var ama borçların devasa boyutlara gelmesinde teknik direktörlerin transfer isteklerinin ve bunları yerine getiren yöneticilerin payı hatırı sayılır ölçüde… Teknik direktörler elbette transfer isteyecek ama bu sayı, takım kadrosunun yarısı veya dörtte üçü oranında olmayacak; maksimum dört-be ş oyuncu transferiyle gitti ğ i takımda fark yaratacak beceriyi gösterecek davranı ş ları sergilemeli teknik direktörler. Ustalık da bunu gerektirir. Örne ğ in iyi bir ş ef a ş çı, elindeki kısıtlı malzemeyle lezzetli yemek çıkarmayı bilendir. Fark yaratan ş ef elindeki malzemelerin tüm özelliklerini bilir, hangi malzeme- nin ne kadar pi ş ece ğ ini, hangi mal- zemenin ne oranda yeme ğ e lezzet verece ğ ini bilerek yeme ğ ini yapar. İ yi bir teknik direktör de kendi benimsedi ğ i oyununu uygularken sıkıntı ya ş ayacak futbolcu toplulu- ğ una “illa bu oyunu oynayacaksı- nız” ısrarında bulunmayıp tıpkı iyi ş efin yaptı ğ ı gibi elindeki futbolcu- lardanmaksimumverimalabile- ce ğ i yeni oyun sistemini ortaya koymalı. Elinde zaten iyi malzeme olan ş efin harikalar yaratması muhtemeldir. E ğ er iyi malzeme ile vasat yemek çıkarıyorsa onun ustalı ğ ı sorgulanır, tıpkı teknik direktörler gibi. Buna örnek olarak Millî TakımTeknik Direktörü Sayın Vincenzo Montella’yı gösterebiliriz. Millî Takım’danmaksimumverimi alacak oyun takti ğ ini bulması, bu taktikle takımı oynatması sonucu tarihimizde ilk defa Avrupa Ş ampiyonası’na grup lideri olarak katılma hakkı elde ettik. Millî Takım’ın önceki hocalarından bazıları çok katı anlayı ş larıyla fut- bolculardan takım savunmasını önceleyen taktik anlayı ş larının uygulanmasını istediler. Bu istekleri kar ş ılamak isteyen futbolcular, sırtlarını topa dönerek hocalarının taktiklerinin gere ğ i alanlarını kapatmak için geri ko ş - tular. Oysa temel bilgidir bu; hiçbir zaman oyuna arkasını dönüp görev alanına ko ş maz bir futbolcu, oyunu takip ederek görev alanına ko ş ması gerekir. Öyle sıkı sıkıya söylenmi ş ki takti ğ e uyulması futbolculara, oyuncular da görevini yapmak için futbolun temel kuralını unutuyor. Sayın Montella takımı savunma öncelikli taktik yerine bazı defansif önlemleri alarak daha çok hücum edecek taktikle oynattı. Futbolcular oynadıkları oyunda ba ş arılı oldukça özgüvenleri tavan yaptı; ba ş arılı oldukça yaptı ğ ı i ş i ş evkle arzuyla yapması insanın fıtratında var. Avrupa Ş ampiyonası’nda in ş allah hoca elemelerde oldu ğ u gibi futbolcuların zevk aldı ğ ı oyun takti ğ ini uygular da takımımız iyi futbolla çok ba ş arılı sonuçlara imza atarak turnuvaya damgasını vurur. Çuvaldızı teknik direktörlere batırdıktan sonra i ğ neyi de bizim gibi futbolda iyi marka olma yolunda uzun ince bir yol alan ülkelerdeki kulüp yöneticilerimize yöneltelim. Ülkemizde sadece ş ampiyon olanın ba ş arılı sayıldı ğ ı anlayı ş ın egemen oldu ğ u ortamda hiçbir teknik direktörün sezon sonunu görece ğ i garantisinin olmaması, futbolumuzun kanayan yaraların- dan biridir. İş ini garantiye almak isteyen hocaların büyük ço ğ unlu ğ u “önce takımım gol yemesin, sonrasında bir gol atarım” dü ş üncesiyle ürettikleri taktik anlayı ş lara mecbur kalıyor. Ülkemizdeki kısır futbolun sebeplerinden biri de tek- nik direktörlerin bu anlayı ş ları be- nimsemek zorunda kalmalarıdır. Türkiye Futbol Federasyonu, tek- nik direktörlerin i ş lerini garantiye almak için kulüplere sezonda en fazla iki teknik adamla çalı ş ma ş artı getirmelidir. Ş ayet kulüpler sezon içinde hoca de ğ i ş ikli ğ ine gidecek olursa teknik direktör ve ekibinin kulüple yaptı ğ ı sözle ş me kaç yıllıksa tamamının Federasyon tarafından kulübün alaca ğ ından pe ş in kesilerek teknik ekibe ödenmesi sa ğ lanmalı. İ kinci anla ş aca ğ ı teknik direktör için de Federasyona ilk anla ş tı ğ ı teknik ekibin bir yıllık ücretinin yarısı oranında para yatırdıktan sonra sözle ş me izni verilmeli. Böyle bir karar alınırsa kulüplerin ba ş kan ve yöneticileri teknik direktör seçerken kılı kırk yararak seçim yapacaklarından dolayı hata yapma oranları azaldı ğ ı gibi cezaî yaptırımlardan dolayı anla ş tı ğ ı teknik ekibin i ş ine kolay kolay son vermeyecektir. Günümüzde teknik direktörler ve ekipleri geçmi ş e göre çok daha ayrıntılı analizler yapıyor, oyun taktiklerini elde ettikleri analiz sonuçlarına göre sahada uygula- yacak futbolculara aktarıyorlar. Lâkin bu titiz çalı ş mayı teknik adamların ço ğ unlu ğ u oyunu kilitleme üstüne kurduklarından dolayı bu güzel oyun cazibesini her geçen gün kaybediyor. Teknik direktörlerin büyük ço ğ unlu ğ u heyecan katsayısı dü ş ük oyun taktiklerini sahaya yansıtırken oyunun güzelli ğ i için kafa yoran teknik direktörlerin de varlı ğ ı fut- bol adına bir ş anstır. Temennimiz bu hocaların futbol dünyasında ço ğ unlukta olmalarıdır. Ya ş am sevinciniz hiç bitmesin. Sa ğ lıkla kalın… İ smail Gökçek Teknik direktör 143 142

RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==