E
uro 2012 elemelerinde
bir yandan play-off
heyecan› yaflanmak
üzereyken, di¤er yandan da
sona eren grup maçlar›n›n
ard›ndan, tak›mlar›n
gruplarda sergiledikleri
performanslar hakk›nda
tart›flmalar yürütülüyor.
Dillere en çok pelesenk olan
konulardan ikisiyse baflta
San Marino olmak üzere
Andorra, Liechtenstein,
Lüksemburg, Malta ve Faroe
Adalar› gibi tak›mlar›n kaçar
gol yedikleri ve bu
tak›mlar›n elemelere
do¤rudan kat›lmalar›n›n
gerekli olup olmad›¤›. Bir
kesim, ciddi bir biçimde bu
tak›mlar›n elemelere
kat›labilmek için bir ön
eleme turu oynamas›
gerekti¤i görüflünü
savunurken daha genifl bir
kesimse f›rsattan istifade bu
ekiplerle dalga geçmeye
çal›fl›yor.
Bu yaklafl›mlar›n ilki bir fikir
ve haliyle isteyen taraf›ndan
istenildi¤i kadar tart›fl›labilir.
Ancak ikincisinin aç›kças›
hiç de tasvip edilecek türden
bir davran›fl oldu¤unu
söylemek mümkün de¤il.
Söz konusu tak›mlar,
normalde bir kasaba olacak
boyuttaki mekânlarda kurulu
ülkelerin tak›mlar› ve iyi
futbolculara sahip olma
olanaklar› da neredeyse yok
denecek kadar az. Böyle bir
durumda kendilerinden kat
kat daha güçlü tak›mlar›n
karfl›lar›na ç›kma cesareti
gösterip gayet amatör bir
ruhla ellerinden geleni
yapmaya çal›flmalar› asl›nda
takdir edilmesi gerekirken
tersine alay konusu olmalar›
hayli üzücü. Bu noktadan
hareketle farkl›
ma¤lubiyetler alman›n
sadece bu tak›mlara özgü
olmad›¤› fikrini ortaya
atmaya çal›flacak ve
dünyan›n en ileri futbol
diyarlar› olarak görülen
ülkelerin millî tak›mlar›n›n
da vakti zaman›nda
yaflad›klar› belli bafll›
hezimetleri inceleyece¤iz.
Brezilya’n›n tarihi
bozgunlar›
Befl dünya flampiyonlu¤u
bulunan Brezilya’yla
bafllamak gerekirse çok
eskilere, 1920 y›l›na
gidece¤iz. Sambac›lar›n, o
y›l fiili’de düzenlenen Copa
America’da, Uruguay ile
yapt›klar› maça... Copa
America o y›l dördüncü kez
düzenleniyordu. ‹lk iki
turnuvay› Uruguay
kazan›rken, 1919’daki
üçüncü turnuvada dörtlü
grubu Brezilya ile Uruguay
ayn› puanda bitirmifl, bunun
sonucunda bir play-off maç›
oynanmas› kararlaflt›r›lm›flt›.
Karfl›laflman›n normal süresi
golsüz tamamlan›nca
uzatmalara gidilmifl,
uzatmalarda da sonuç
de¤iflmeyince ekstradan bir
uzatma süresine geçilmifl ve
150 dakika süren bu ilginç
maç› Brezilyal›lar,
tarihlerinin ilk süper golcüsü
Arthur Friedenreich’›n
golüyle 1-0 kazanarak
kupaya uzanm›fllard›.
Böylelikle Brezilya, Copa
America’y› ilk kez
kazanmakla kalmam›fl,
Uruguay’›n üst üste üçüncü
flampiyonlu¤una da engel
olmufltu (bugüne kadar da
bu kupay› pefl pefle üç kez
kazanan olmad›). Ne var ki
sonras›nda Uruguay’›n
intikam› a¤›r olacakt›.
‹ki tak›m›n 18 Eylül
1920’de, fiili’nin Vina del
Mar flehrinde ç›kt›klar› bir
sonraki Copa America
randevular›nda Uruguay,
sambac›lara toplamda yar›m
düzinelik bir tarife
uygulam›flt›: 6-0.
Bu sonuç, 90 küsur senedir
Brezilya’n›n yaflad›¤› en a¤›r
ma¤lubiyet olma özelli¤ini
sürdürüyor.
Brezilya’n›n en çok fark
yedi¤i maç›n yan› s›ra bir de
en çok gol yedi¤i maç var
ki, o da 1934 y›l›nda,
Yugoslavya ile oynad›klar›
bir dostluk maç›...
‹talya’daki Dünya Kupas›’na
kat›lmak için bu ülkede
bulunan Brezilya, ilk turdaki
maçta ‹spanya’ya yenilip
elenince, Brezilya kafilesi
gelinen onca yolun
sonras›nda sadece 90
dakikal›k bir müsabakan›n
ard›ndan gerisin geriye
dönmeye raz› olmam›fl ve
Avrupa’da bir özel maç
ayarlama girifliminde
bulunmufltu. Böylece,
‹spanya maç›ndan alt› gün
sonra Belgrad’da
Yugoslavya’ya konuk
oldular. Ancak Yugoslavlar›n
o gün pek konuk
a¤›rlamaktan haberleri yok
gibiydi. ‹lk yar›s› 2-2 biten
karfl›laflman›n ikinci
yar›s›n›n hemen bafl›nda
Brezilya 3-2 öne geçmifl,
sonras›ndaysa olanlar
olmufltu. Yugoslavlar befl
dakika içinde iki gol bulup
4-3’lük üstünlü¤ü ele
geçirmifl, ard›ndan 80.
dakikaya kadar üç gol daha
bularak fark› befle
ç›karm›fllard›: 8-3. Son
dakikalarda Brezilya
penalt›dan bir gol daha
bulmufltu ama bu gol,
sekizlik olman›n utanc›n›
temizlemeye yetecek bir gol
de¤ildi: 8-4.
Brezilya’dan sonra en çok
dünya flampiyonlu¤u
kazanan ülkeye, ‹talya’ya
bakt›¤›m›zda da karfl›m›za
alt› farkl› bir ma¤lubiyet
ç›k›yor. ‹talyanlar, 6 Nisan
1924’te, Budapeflte’deki
özel maçta Macaristan’a 7-1
ma¤lup olmufllard›. ‹flin
ilginci, Gök Mavililer
bundan önceki en farkl›
yenilgilerini de 14 sene
önce yine ayn› yerde, ayn›
tak›ma karfl›, bu kez 6-1’lik
skorla alm›fllard›. ‹talyanlar›n
bafl›na buna benzer baflka
bir faciaysa, 1957 y›l›nda,
Zagreb’de oynad›klar›
Dr. Gero Kupas› (Orta
Avrupa Kupas›) maç›nda
Yugoslavya’ya 6-1
yenildikleri maçta gelmiflti.
Almanya sekiz gol
yemiflti ama…
Futbolda “disiplin” ve
“istikrar” dendi¤inde akla
Onur
Erdem
Büyük hezimetler!
Büyük hezimetler!
Avrupa Şampiyonası elemeleri bitmek üzereyken en çok
konuşulan konulardan biri de San Marino’nun başını çektiği
ülkelerin aldıkları kötü sonuçlar, yedikleri farklar. Peki fark
yemek sadece onlara mı mahsus? Bu konuda büyük takımların
sicillerini çok mu temiz sanıyorsunuz?
TamSaha
78
TamSaha
79
gelen ilk ülke olan
Almanya’n›nsa bu
mefhumlar› edinmesi o
kadar kolay ve çabuk
olmam›flt›. ‹lk millî
maçlar›na 1908 y›l›nda
ç›kan Almanlar, bir y›l sonra
‹ngiltere’de, profesyonel
oyuncular›n ça¤r›lmad›¤›,
sadece amatörlerden oluflan
‹ngiliz Millî Tak›m›
karfl›s›nda 9-0’l›k korkunç
bir yenilgi alm›flt›. 1938
y›l›na gelindi¤inde, bu kez
Berlin’de, profesyonel
‹ngilizlere 6-3 ma¤lup olan
Almanlar, kendi sahalar›nda
en çok gol yedikleri maça
da tan›kl›k ediyorlard›.
Almanya’n›n tarihindeki en
a¤›r hezimetlerden bir
di¤eriyse, ‹sviçre’deki 1954
Dünya Kupas›’nda
yaflanm›flt›. O zamanki
ad›yla Bat› Almanya, grup
maçlar›nda, dönemin en iyi
tak›m› olarak gösterilen
Macaristan karfl›s›nda daha
karfl›laflman›n ilk çeyre¤inde
3-0 yenik duruma düflmüfl,
bir ara skoru 3-1’e getirse de
daha sonra tabelan›n 7-1 ve
8-2’yi gösterdi¤i maç›, son
dakikalarda att›¤› bir golle
8-3 bitirebilmiflti. Ancak
kaderin nas›l bir cilvesiyse
art›k, ayn› Bat› Almanya,
Macaristan ile finalde bir
kez daha karfl›laflm›fl ve bu
maç›, 2-0 yenik duruma
düflmesine ra¤men 3-2
kazanmay› baflarm›flt›.
Kimilerine göre bunun
bafll›ca sebebi, final
maç›nda 8-3’lük
müsabakadakinden befl farkl›
oyuncuyu sahaya süren
tecrübeli teknik adam Sepp
Herberger’in, daha önceden
finalde Macaristan’la
karfl›laflabileceklerini
düflünerek Macarlarla
yapt›klar› o ilk maçta
tak›m›n› “saklamas›yd›.”
Kimilerine göreyse
Macarlar›n süper star›
Puflkafl’›n final maç›nda
sakat sakat oynamas› bütün
planlar› altüst etmiflti. Belki
de her iki faktör de iki maç
aras›nda geceyle gündüz
aras›ndaki gibi bir fark
olmas›nda etkiliydi. Sonuçta
Almanlar, o sekiz gollük
hezimetin rövanfl›n›
olabilecek en a¤›r flekilde
alm›fllard›.
Macarlar, ‹ngilizlere
futbolu yeniden
keflfettirirse
Fark yemek söz konusu
oldu¤unda futbolun mucidi
‹ngilizlerin bafl›n› en çok
a¤r›tan tak›m da t›pk›
‹talyanlar ve Almanlarda
oldu¤u gibi Macaristan’d›.
Elbette ilk olarak lâf› baz›
kaynaklarda “asr›n maç›”
olarak da geçen, 25 Kas›m
1953’te Wembley Stad›’nda
oynanan 3-6’l›k
karfl›laflmaya getirece¤iz.
Asl›nda ‹ngilizler 1878
y›l›nda ‹skoçya’ya 7-2
yenilmifllerdi ancak
19. yüzy›l sonlar›yla
20. yüzy›l bafllar›nda sürekli
‹skoçya, Galler ve ‹rlanda ile
oynamalar› bir yana, 1953’e
kadar kendi sahas›nda K›ta
Avrupas›’ndan bir tak›ma
yenilmemifl olmalar›,
Macaristan karfl›s›nda al›nan
ma¤lubiyeti çok daha
sansasyonel bir hale
getirecekti. Maçla ilgili en
önemli ayr›nt›, yaklafl›k 30
y›ldan beri WM olarak
adland›r›lan 3-2-5, 3-2-2-3
tarz› bir diziliflle oynayan,
üstelik bunun dünyadaki en
genel geçer sistem olmas›n›
da sa¤layan ‹ngilizlerin,
Macarlar›n farkl› bir taktik
yaklafl›m gelifltirmesi sonucu
tamamen bocalamas› ve
kendilerini ilk defa ciddi
biçimde sorgulamak
zorunda kalmalar›yd›.
Macaristan’›n fark yaratan
uygulamas›, teknik direktör
Gusztav Sebes’in, santrforlar›
Nandor Hidegkuti’yi geri
çekip, sa¤ iç ve sol iç olarak
oynayan Ferenc Puflkafl ile
Sandor Kocsis’i de biraz
daha kaleye
yaklaflt›rmas›yd›. Böylece
3-2-2-3 biçimindeki WM
dizilifli 3-2-3-2 fleklini alm›fl,
hatta sonralar› baz› futbol
adamlar› taraf›ndan bu
dizilifl WW olarak da
adland›r›lm›flt›.
O güne kadar karfl›s›ndaki
tak›mlar›n da hep WM
benzeri bir flablonda
oynamas›na al›flan ve oyun
içindeki taktiklerini de hep
ona göre belirleyen ‹ngilizler
bu durum karfl›s›nda çok
haz›rl›ks›z yakalanm›fllard›.
Maç›n büyük bölümünde
“geriye dönük santrfor” gibi
oynayan Hidegkuti demarke
kalm›fl ve bunun sonucunda
att›¤› üç golle fark› yaratan
isim olmufltu. ‹ngiltere
sadece maç› kaybetmekle
kalmam›fl, kendi sahas›nda
K›ta Avrupas› tak›mlar›na
karfl› yenilmezlik unvan›n›
ve 30 y›ld›r kusursuz olarak
kabul etti¤i sistemini de
yitirmiflti.
Bu maçtan alt› ay sonra, iki
ekip Budapeflte’de
karfl›laflt›¤›ndaysa ‹ngilizler
bu sefer tüm tarihlerinin en
farkl› ma¤lubiyetini alacakt›.
Macarlar konuk ettikleri
rakiplerinin filelerine
Wembley’dekinden bir
fazlas›n› gönderirken