Page 18-19 - TamSaha-gri-sablaon1

Basic HTML Version

18
TamSaha
korusun. Çok flükür ben bu-
güne kadar iflimi iyi yapt›m.
Bu yaflad›klar›m biraz da al-
g›y› kontrol etmekle ilgili bir
fley. Bir ben var›m, bir de be-
nim alg›lanmam var. Ben bu
alg›y› kontrol etmek ad›na
medyayla iliflkilerimi s›cak
tutmaya çal›flmad›m. Bu be-
nim bir hatam olabilir. Türki-
ye’de flöyle bir fley var; oyun-
cular kendi alg›lar›n› yönete-
miyor, yöneticiler de süreç-
leri yönetemiyor. Böyle bir
durum varken, medya da za-
ten oluflan kaosun üzerine
haberlerini infla ediyor. Böy-
le bir döngü içinde benim
hatam, yönetici hatas› ve
medyan›n da bundan beslen-
mesiyle bir üçgen devam
edip gidiyor. Medyan›n beni
böyle göstermesinde hatam
yok dersem de yalan olur.
ß
Evet, buras› önemli...
Ben zaten sinirli bir adam›m.
Bu güzel bir malzeme. Tek-
me yedi¤imde sinirlenirim,
küfür yedi¤imde sinirleni-
rim... Ama kamera benim a¤-
z›mda olur, karfl›l›k verince
ben küfür etmifl olurum.
Cangele bana bo¤az kesme
hareketi yapar, akl›m›n
ucundan geçmeyen bir hare-
kettir, karfl›l›k verince yine
sadece ben yapm›fl olurum.
Halbuki bunlar›n hepsi fut-
bolun içinde var.
ß
Bir çok insan hayat›n için-
de zaman zaman bu tip dav-
ran›fllar gösterebiliyor. Kimi
“Oh, iyi yapt›m” diyor, kimi
piflmanl›k ve üzüntü duyu-
yor. Senin bu yaflananlardan
sonraki duygu ve düflüncele-
rini ö¤renebilir miyiz?
Vicdani muhasebe k›sm›na
gelirsek, herkesin içinde ba-
r›nd›rd›¤› bir inanç vard›r.
Ben de her akflam yatmadan
önce bir vicdan muhasebesi
yapar›m. Bunu yapmayan in-
sanlar hayat›m›zda var.
Özellikle bizim de içinde
bulundu¤umuz popüler mes-
lek sahiplerinin aras›nda vic-
dans›z diyebilece¤imiz in-
sanlar var ama ben hiçbir za-
man onlardan biri olmad›m.
Ben içinde yo¤un duygular
besleyen bir insan›m. Bu da
Türkiye’nin içinde bulundu-
¤u flartlardan kaynaklan›yor.
Mesela yurtd›fl›nda bu kadar
yo¤un duygular yaflam›yo-
rum. Ne saha içinde ne de
d›fl›nda baz› fleyleri bu kadar
çok sahiplenmek istiyorum.
Kendi ülkenizde oldu¤unuz
için daha fazla sahipleniyor-
sunuz. Bunun eksileri de var,
iflinizi do¤ru yapt›¤›n›z için
art›lar› da var. Ben eksilerini
de art›lar›n› da yaflayan birisi
oldum. Mesela son Millî Ta-
k›m kamp› için ‹stanbul’a
geldim; bir abimizin floförlü
arabas›yla seyahat ediyo-
ruz... Arabam›z yolda ilerler-
ken çukurdan geçti ve bir ka-
d›n› ›slatt›. Arabadan hemen
indim ve alt›-yedi kere özür
diledim. Buna karfl›l›k ben-
den 15-20 yafl büyük olan
muhatab›m ifli hakarete ka-
dar vard›rd›. Düflünüyorum
da bizim toplumumuzun
içinde bir agresiflik var. ‹s-
tanbul’da yaflayan Emre Be-
lözo¤lu olarak o han›mefen-
diden en fazla üç kere özür
dilerdim. Ama de¤iflik bir
toplumun içinden geliyorsu-
nuz ve oradaki atmosferin et-
kisi size 7 kere özür dilettire-
biliyor. Gerçekten de bizim
toplumumuz ve Avrupa’daki
insanlar çok farkl›. Ben de
buradaki toplumun içinde
stres küpü haline gelerek
farkl› tepkiler verebiliyorum.
ß
Atletico Madrid’e transfe-
rine gelelim istersen. Seni ne
kadar süredir izliyorlard›,
transfer nas›l gerçekleflti?
2011’in Ekim-Kas›m aylar›y-
d›, menajerim vas›tas›yla
Avrupa’n›n üç tak›m›ndan
teklif geldi. Bunlardan birisi
de Atletico Madrid’di. FIFA
kurallar›na göre mukavele-
min bitmesinde 6 ay kala bir
baflka kulüple görüflme ve
imza atma hakk›m var. O
dönem için ailemle ve be-
nim için hayatta çok önemli
olan bir isimle bu konuda
bir planlama yapt›k. Haya-
lim ve hedefim futbolu Fe-
nerbahçe’de b›rakmakt›.
Çünkü kulüp 3 Temmuz gibi
s›k›nt›l› bir süreci yafl›yordu.
Arkadafllar›m flunu çok iyi
bilir; insanlar›n mutlu günle-
rinden çok s›k›nt›l› günlerin-
de yanlar›nda olmaya çal›fl›-
r›m. Fenerbahçe o durum-
dayken tak›mdan ayr›lmak
gibi bir düflünce kafamda
hiç yoktu. Ama bir yandan
da Atletico Madrid’le birlik-
te üç tak›mdan teklifler sü-
rekli geliyordu. Ama ligin
son 3-4 ay›na girilirken ifl
netleflmeye bafllad›, önüm-
deki bulutlar da¤›ld›, daha
do¤rusu önüme bulutlar gel-
di (gülüyor), önümü göre-
mez oldum. Böyle bir du-
rumda bir karar almak zo-
rundas›n›z. Ben yine de At-
letico Madrid’e, “Fenerbah-
çe ile sözleflmem devam
ediyor. 31 May›s’a kadar Fe-
nerbahçe’den bir teklif gel-
mezse 1 Haziran’da sözlefl-
meyi imzalar›m” cevab›n›
verdim. Fenerbahçe’den
teklif gelmeyince de 1 Hazi-
ran’da Atletico’ya imzay› at-
t›m.
ß
Atletico Madrid’e gitti¤in-
de bafllang›çta yedek kald›n.
Yedek kalmaya al›fl›k olma-
yan bir oyuncu olarak böyle
bir durumu bekliyor muy-
dun? O süreçte neler yafla-
d›n?
Aç›kças› ben çok kolay bir
karar almad›m. Yafl olarak
da fizik olarak da kendimi
iyi durumda hissetsem bile
Atletico Madrid’e 32 yafl›n-
da transfer olan oyuncu yok.
Atletico Madrid gerçekten
de kendi içinde bir hedefi
olan, genç oyunculara yat›-
r›m yapmaya çal›flan ve üze-
rindeki 4-5 dünya devi tak›-
ma oyuncu satarak kendisini
döndüren, bunun yan›nda
da yar›flan bir tak›m. Bana
iki senelik mukavele teklif
ettiklerinde kendimi gerçek-
ten de de¤erli hissettim.
Oturmufl bir kadroya sahip,
geçen sezon Avrupa fiampi-
yonu olmufl, bunun yan›nda
Arda gibi çok sevdi¤im bir
kardeflimi kadrosunda bu-
lunduran bir tak›m olmas›
gibi faktörleri göz önüne al-
d›¤›mda Atletico’nun tercih
edilebilecek en iyi tak›m ol-
du¤unu düflündüm. Benim
ad›ma iyi de bir bafllang›ç
oldu. Çünkü ilk dönemlerde
hoca beni tan›m›yordu. An-
cak idmanlar ve haz›rl›k
maçlar›nda gösterdi¤im per-
formanstan çok memnun ol-
du¤unu söylüyordu.
ß
Senin transferini isteyen
Simeone de¤il miydi?
Elbette yöneticilerle de ho-
cayla da görüflmeler oldu.
Ama aç›kças› hocan›n kafa-
s›ndaki kadro, geçti¤imiz se-
zon kendisini tafl›yan kad-
roydu. Rotasyonu seven bir
hoca olarak benimle yapt›¤›
konuflmalarda, “Sana da for-
ma flans› gelecek. Ben bu ta-
k›mda hiç bir oyuncuya
‘Formay› sana verece¤im’
demem, oyuncu benden for-
may› al›r” demiflti. Ben de
TamSaha
19