TamSaha 199. Sayı / Haziran 2021

İ talya, 2006’da dünya ş ampiyonlu ğ una ula ş ırken o takımın en çok parlayan ismi, alı ş ılageldi ğ i üzere bir hücum oyuncusu de ğ il, savunmanın lideri Fabio Cannavaro olmu ş tu. Hatta Cannavaro sonrasında hemo turnuvanın en iyi oyuncusu seçilecek hemde 2006 yılının Ballon d’Or ödülüne lâyık görülecekti. Aslında Cannavaro, bu perfor- mansına çok yakın bir performansı, EURO 2000 sırasında da göstermi ş ti. İ talya, finale gelene kadar oynadı ğ ı be ş maçta kalesinde sadece iki gol gör- mü ş tü. Savunmanın ortasındaki orta ğ ı Alessandro Nesta ile birlikte bu ba ş arıdaki payları çok büyüktü. İ talya, turnuvada bilhassa yarı finaldeki Hollanda maçında destansı bir savunma performansı sergi- lemi ş ti. Daha 30’uncu dakika dolmadan Gianluca Zambrotta’nın atılmasıyla 10 ki ş i kalmı ş lardı. Son- rasında Portakallar normal süre içinde iki penaltı atı ş ından yararlanamazken, golsüz sona eren 120 dakikanın ardından seri penaltı atı ş larında da sa- dece bir isabet sa ğ layabilmi ş ler, böylece GökMavi- liler finale kalan taraf olmu ş tu. Aslında İ talya, benzer savunma kalitesini Fransa kar ş ısındaki finalde de ortaya koymu ş tu. Ancak duraklamaların son dakikasında SylvainWiltord’dan gelen gol ön- cesi top Cannavaro’nun kafasından sekipWiltord’un önüne dü ş mü ş tü. 1.75’lik boyu normalde bir savun- macı için kısa olsa da neredeyse bunun dezavanta- jını hiç hissettirmeyen Cannavaro ise kariyerinde belki de ilk ve son kez boyunun birkaç santimdaha uzun olmamasına hayıflanacaktı. Neticede sergile- dikleri o müthi ş savunmanın kar ş ılı ğ ını kupayla almalarına sadece o birkaç santimlik farkmâni olmu ş tu. MERKEZ DEFANS Sovyetler Birli ğ i döneminde ye- ti ş mi ş defans oyuncuları içinde belki de en kalitelisi olan Ş es- ternyov, hem sert hemde teknik bir savunmacıydı. En önemlisi, 1960’larda Batı Avrupa futbo- lunda da Armando Picchi, Bobby Moore ve tabiî ki Franz Becken- bauer gibi isimlerle popüler hâle gelen oyunu aklıyla oynayan ve geriden oyun kurabilen defans oyuncuları akımının, Do ğ u Avrupa’daki ba ş lıca temsilcisi olmasıydı. EURO 64’te final oynayan Sovyet takımının da o noktaya gelebilmesinde, Ş esternyov’un savunmaya kattı ğ ı kalitenin büyük etkisi vardı. Di ğ er Adaylar Albert Ş esternyov Ş esternyov’dan sonra SSCB’den çıkan bir di ğ er önemli teknik savunmacı da Vagiz Hidyatulin’di. EURO 88’de final oynayan Sovyet takımında libero olarak görev yapan Tatar asıllı oyuncu, kendi ceza alanından sahanın her noktasına atabildi ğ i uzun paslarla ve bunlar sayesinde takımını ani ataklara çıkarabilmesiyle de me ş hurdu. Finaldeki ş anssızlı ğ ıysa, SSCB savunmasının di ğ er önemli isimleri Oleg Kuznetsov ve Vladimir Bezso- nov’un sarı kart cezalısı olmalarıydı. Tabiî bir de Marco van Basten’in o akıllara zarar golü… Vagiz Hidyatulin Biraz evvel Fabio Cannavaro için yazdık- larımızın bir benzeri Nesta için de söyle- nebilir. İ talya’nın EURO 2000’deki final yolculu ğ unda bu ikilinin savunmanın gö- be ğ indeki rolü belirleyici olmu ş tu. Daha kısa ve seri olan Cannavaro, özellikle hızlı oyuncularla bire bir oynamada ve yerden müdahalelerde daha etkiliyken, daha uzun ve kalıplı olan Nesta ise hava topla- rında ve iri yapılı forvetlerle mücadele- lerde ön plana çıkmaktaydı. Bu bakımdan Fransa’ya kar ş ı kaybedilen finalde son saniyede Cannavaro’danWiltord’a seken topta akıllara ilk gelen de o esnada iki oyuncunun yerleri o an için de ğ i ş mi ş olsa Nesta’nın o topu kesece ğ i ve İ talya’nın da maçtan 1-0 galip ayrılabilece ğ iydi. Nesta, yarı finaldeki o unutulmaz Hol- landa mücadelesinde de so ğ ukkanlılı ğ ını koruması sayesinde İ talya’ya ekstra bir katkı sunmu ş tu. Ş öyle ki, Zambrotta’nın oyundan atılmasından sadece be ş dakika sonra İ talya aleyhine verilen penaltıda hakemMarkus Merk, Nesta’nın Patrick Kluivert’ı çekti ğ ine hükmetmi ş ti. Lâkin söz konusu pozisyonda Nesta’nın gayri- nizami bir ş arjı görünmemekteydi ve bu, VAR olsa geçersiz sayılacak haksız bir penaltıydı. E ğ er Nesta so ğ ukkanlılı ğ ını kaybedip bu karara isyan etseydi belki de İ talya mücadeleyi 10 ki ş i bile tamamlaya- mayacak kadar zor bir duruma dü ş ebi- lirdi. MERKEZ DEFANS Alessandro Nesta Porto’nun 2004’te kazandı ğ ı sürpriz Ş ampiyonlar Ligi ş am- piyonlu ğ u sayesinde bir anda Avrupa’nın en çok dikkat çeken savunmacıları arasına giren ve ardından da Chel- sea’ye transfer olan Ricardo Carvalho, o ş ampiyonluktan birkaç hafta sonra da Portekiz Millî Takımı’yla EURO 2004’te final oynama ba ş arısını göstermi ş ti. Söz konusu final, Yunanistan’a kaybettikleri için onlar adına tatsız bit- tiyse de Carvalho, turnuva genelinde oynadı ğ ı sa ğ lam ve güven veren oyunla Porto’daki ba ş arısının tesadüfi olmadı ğ ını ispatlamı ş tı. Di ğ er Adaylar Ricardo Carvalho Çek Cumhuriyeti’nin EURO 96’daki beklenmedik final yolcu- lu ğ unda savunmada en çok dik- kat çeken isimlerin ba ş ında Jan Suchoparek geliyordu. Çeklerin grup a ş amasında İ talya’yı 2-1 yendikleri zorlumücadelede raki- bin etkili hücum ayaklarına göz açtırmayan, ardından Rusya ile 3-3 berabere kalıp çeyrek final vizesi aldıkları sonmaçta bir de gol atan Suchoparek, çeyrek finalde Portekiz önünde de takımının en iyilerindendi. Sarı kart cezası nedeniyle yarı finali kaçıran Suchoparek’in çabaları, Almanya’ya kaybet- tikleri finaldeyse yeterli olmamı ş tı. JanSuchoparek 102 103 Fabio Cannavaro

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==