TamSaha 124. Sayı - page 8-9

grubundaki ilkmaçında İzlanda deplasmanında
şoka uğradı. 2014 Dünya Kupası elemelerinde
yaptıkları çıkışla dikkat çeken, final biletini baraj
mücadelesinde Hırvatistan’a kaptıran İzlandalılar,
bu çıkışın bir sürpriz olmadığını Millî Takımımızın
karşısında kanıtladı. 9 Eylül günü Reykjavik’in
Laugardalsvöllur Stadı’nda oynananmaçta
İzlandalılar millîlerimizi Bödvarsson, Sigurdsson ve
Sigthorson’un golleriyle 3-0 yenerken, grubun bir
başka şoke edici sonucu da Prag’daki Letna
Stadı’nda alındı. Brezilya’daki Dünya Kupası
finallerinden “dünya üçüncüsü” unvanıyla dönen ve
grubunmutlak favorisini olan Hollanda, Çek
Cumhuriyeti’nin Dockal ve Pilar’la bulduğu gollere
sadece De Vrij’le karşılık verebilince 2-1
yenilmekten kurtulamadı. Kazakistan ile Letonya
arasında Astana Arena’da oynananmaç ise golsüz
sona erdi.
Millî Takımımızın kötü başladığı gruptaki durumunu
düzeltmek için önündeki fırsat Ekim’de art arda
oynayacağı Çek Cumhuriyeti ve Letonya maçlarıydı.
Ancak umutlar bir kez daha boşa çıktı.
Ay-yıldızlılar, 10 Ekimgünü Fenerbahçe Şükrü
Saracoğlu Stadı’nda ağırladığı Çek Cumhuriyeti
karşısında Umut Bulut’un golüyle öne geçse de
Beşiktaşlı Sivok ve eski Konyasporlu Dockal’ın
gollerine engel olamayınca sahadan 2-1’lik
yenilgiyle ayrıldı. Bu arada Abdulin’den yediği golle
Kazakistan karşısında evinde 1-0 geriye düşen
Hollanda, Huntelaar, Affelay ve penaltıdan Van
Persie’nin kaydettiği gollerle 3-1 kazanarak ikinci
bir şoktan kurtulurken, gruptaki ilk galibiyetini elde
etti. İlkmaçında millîlerimizi net bir skorla yenen
İzlanda ise 3-0’lık tarifeyi Sigurdsson, Gunnarsson
ve Gislason’un golleriyle deplasmanda Letonya’ya
da uyguladı.
İkinci maçlar sona erdiğinde, “Üçüncülük için
çekişeceklerini” umduğumuz İzlanda ile Çek
Cumhuriyeti 6’şar puanla grubun zirvesinde
otururken, Millî Takımımız puansız olarak son
sıradaydı. Bu tablonun değişmesi için gözlerimizi
çevirdiğimiz Letonya deplasmanında da ne yazık ki
umduğumuzu bulamadık. Millîlerimiz, 13 Ekim’de
Riga’daki Skonto Stadı’nda karşılaştıkları Letonya
karşısında üstün bir futbol oynasa ve Bilal Kısa’nın
attığı mükemmel golle öne geçse de Vaerijs
Sabala’nın penaltısına engel olamayınca 1-1’lik
beraberliğe razı oldu. Bumaçta kaybedilen
puanların daha da üzücü hâle gelmesinin
nedeni girilen onca gol pozisyonunun
değerlendirilemeyişiydi. Diğer yanda ise İzlanda,
yükselişini Hollanda karşısında da sürdürdü.
Vikingler, güçlü Hollanda’yı Gylfi Sigurdsson’un
golleriyle 2-0 yenip üç maçta 9 puanla grubun
zirvesine yerleşti. Üstelik grubun güçlü iki takımı
Türkiye ve Hollanda ile oynadığı maçların ardından
hiç gol yemeden ve toplam 8 golü rakip filelere
bırakarak… Çek Cumhuriyeti için ise Hollanda ve
Türkiye galibiyetlerinin ardından Kazakistan’ı
deplasmanda yenmek çok da zor olmadı. Çekler
Dockal, Lafata, Krejci ve Necit’in golleriyle
kazanırken, Kazakistan da Logvinenko ile iki gol
bulunca maç 4-2 sona erdi.
Grubun dördüncümaçları 16 Kasım 2014 günü oy-
nandı. Millî Takımımızın rakibi Kazakistan’dı ve
kazanmaktan başka bir ihtimalin akıllardan
geçirilmesi bile artıkmümkün değildi. Bumaçta
uğranılacak bir puan kaybı, EURO 2016 defterinin
daha açılış sayfaları sona ermeden kapatılması
demekti. O gün işi en baştan sıkı tutan ay-yıldızlılar,
daha ilk yarım saat dolmadan Burak Yılmaz’ın biri
penaltıdan iki golüyle skoru garanti altına aldıktan
sonra 83’te Serdar Aziz’in golüyle farkı üçe çıkardı.
87’de Smakov’un penaltıdan attığı gol ise maçın
skorunu 3-1 olarak belirledi. Hollanda ise Letonya’ya
Van Persie, Robben (2), Huntelaar (2) ve Bruma’nın
golleriyle patlayarak 6-0’lık flaş bir galibiyet elde
etti. Grubun liderlikmücadelesi ise Plzen şehrindeki
Doosan Arena’da yapıldı. 9’ar puanlı iki takımdan
Çek Cumhuriyeti, Sigurdson’un golüyle geriye
düştüğümaçta İzlanda’yı Kaderabek ve
Bödvarsson’un (kendi kalesine) golleriyle 2-1
yenerek 12 puanla zirveye yerleşti.
Gruptaki beşinci maçlar 28 Mart günü oynanacak ve
bir anlamda ilk yarı tamamlanacak. Bumaçların
sonunda da grubun durumu biraz daha
şekillenecek. İlk sıradaki Çek Cumhuriyeti’nin
evinde Letonya, ikinci sıradaki İzlanda’nın ise
deplasmanda Kazakistan’la oynayacakları maçlarda
kazanma ihtimallerinin yüksek olduğu göz önünde
tutulduğunda, AmsterdamArena’daki
Hollanda-Türkiye müsabakasının önemi bir kat
daha artıyor. İkisi de kazanmak zorunda olan iki
takımdan biri 90 dakikanın ardından ilk üç iddiasını
daha güçlü sürdürürken, diğerinin işi iyice
zorlaşacak. Hele kaybeden taraf Türkiye olursa,
“zorlaşmak” kelimesi de çok hafif kalacak. Ancak
Amsterdam’dan çıkartılacak bir galibiyetin de
“moral gücü”yle bambaşka bir kimliğe bürünen ve
son düzlüğü iyi koşabilen ay-yıldızlıları tutulamaz
hale getireceğini de unutmamak gerekiyor. Evet,
rakip Hollanda ve işimiz hiç de kolay görünmüyor.
Ancak Millî Takımımızın Fatih Terim’le “kaybetmek
kolay, kazanmak olay” maçlarından en umulmadık
zamanlarda neler çıkartabildiği de hafızalarımızdaki
tazeliğini koruyor. Umarız 28 Mart yine o tarihi gün-
lerden biri olur ve yine umarız ki Kazakistan’la
Letonya da kâğıt üzerindeki tahminleri yanıltır…
Zaten futbolun tarihi de kâğıt üzerindeki tahminleri
yanıltmak üzerine yazılmadı mı?
Bir kez daha neden olmasın?
8
9
1,2-3,4-5,6-7 10-11,12-13,14-15,16-17,18-19,20-21,22-23,24-25,26-27,28-29,...138
Powered by FlippingBook