Previous Page  112-113 / 140 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 112-113 / 140 Next Page
Page Background

önce İsrail’den 5-1’lik ağır bir yenil-

giyle dönen Millî Takımımız İnönü

Stadı’ndaki rövanşın 35 ve 37. daki-

kalarında yediği gollerle 2-0 geriye

düştüğünde tribünlerde yeni bir

hezimetin korku bulutları dolaş-

maya başlar. İsyan bayrağını çeken

ve galibiyetin işaret fişeğini yakan

adam ise 43’te farkı bire indiren

golü atan Halit Deringör olur.

Millîlerimiz ikinci yarıda İsfendiyar

Açıksöz ve Lefter Küçükandonya-

dis’le iki gol daha bularak İsrail’i

3-2 yenmeyi başarır.

1952 yılında sadece bir

maçta oynayarak futbol

hayatını noktalayan Halit

Deringör, bir kulüple

özdeşleşen futbolcu tiple-

rinin önemli temsilcilerin-

den biridir. Başta da

belirttiğimiz gibi fakir bir

ailenin çocuğu olmasına

rağmen forma aşkını pa-

rayla değiştirmez. Aslında

ayağına iki defa büyük

transfer fırsatları gelse de

Fenerbahçe’den ayrılmaz,

ayrılamaz. Çünkü hayata

başka bir gözle bakmakta,

paradan daha fazla kıymet

verdiği şeyleri bulunmak-

tadır Halit ağabeyin.

Hayata başka gözlerle

baktığı daha ilk gençlik

yıllarından bellidir.

Haydarpaşa Lisesi’nden

mezun olduktan sonra

1941’de Edebiyat Fakül-

tesi’ni kazanır. Aynı za-

manda “İstanbul Merkez

Kumandanlığı Tahniye ve

Fırınlar Müdürlüğü’nde”

çalışır. 1948’de Yapı ve Kredi Ban-

kası’nda bir süre vazife yapar.

Aklında hep “Futbolu bıraktıktan

sonra ne olacağım?” düşüncesi

vardır. Bu nedenle daha futbol oy-

narken 1948 yılında Tütün Eksper-

liği Yüksekokulu’nun imtihanlarına

girer ve kazanır. Kariyer planlama-

sını doğru yapmıştır. Futbolu

bıraktıktan sonra Bursa’da,

Samsun’da tütün eksperliği yapa-

cak ve o bölgelerde takımda çalış-

tıracaktır. Bir yandan Tekel’de de

yükselir ve Cibali Tütün Fabrika-

sı’nınmüdürü olur. Ama parayla

arası her zaman limonidir. Şairin,

“Para, altın sarı bir yılandır; vicdan-

ları ısırır” dizelerini şiar edinir

kendisine. O paraya değil, Fener-

bahçe’yi âşıktır.

Takım arkadaşı Boncuk Ömer’le

birlikte İstanbulspor’dan teklif alır-

lar. O dönemde bir yandan futbol

oynarken bir yandan da geçimini

sağlamak için askeriyeye ait bir

fabrikada çalışan Halit Deringör’e

ilk etapta bu teklif çok cazip görü-

nür. İstanbulsporlu idarecilerle

buluşurlar. Önlerine konulanmu-

kavelelere imza atacakken elleri

titremeye başlar ve vazgeçerler. İs-

tanbulsporlu idareciler de öfkelen-

miştir zaten, “Ne Fenerbahçe

sevgisiymiş… Bundan sonra siz gel-

seniz de biz almayız” derler.

1949-50 sezonunda ise Fenerbahçe

kimsenin anlayamadığı bir krize

girer. “Asrın takımı” denilen kadro

aynı kadrodur; takımın başında

yine Molnar vardır ama işler kötü

gitmektedir. İşte o dönemde rakip-

ler Fenerbahçeli oyuncuları takım-

larından koparmak için büyük

meblağlarla transfer tekliflerinde

bulunmaya başlar. Adalet kulübü

de Halit Deringör’ün peşindedir.

Teklif, 6 bin lira para ile iki adet do-

kuma makinesidir. O devrin 6 bin

lirası ile Bağdat Caddesi’nde

bir daire almak garantidir de

sıra ikincisine bile gelebilir. Bir

ay düşünür Halit ağabey. Ge-

celeri kâbuslar görür. Bu arada

babası da “Oğlum al o parayı

yoksa ilerde kafanı yerden

yere vurursun” diye bastır-

maktadır. Lâkin Halit ağabe-

yin babasına cevabı. “Sen

Fenerbahçeliliğin ne olduğunu

bilmezsin, Fenerbahçe’yi

bırakamam” olur.

Evet, futbol onu bırakana

kadar o Fenerbahçe’yi bırak-

maz ve 1952 yılında sarı-laci-

vertli formaya bir

Bakırköyspor maçıyla veda

eder Halit Deringör. Sonra-

sında spor yazarlığı yapar,

kitaplar yazar ama Fenerbah-

çe’nin parasıyla bir kere bile

seyahat etmez. Basınmen-

subu olmasına rağmen kulü-

bün davetlerine gitmez ve

Fenerbahçe’nin parasını har-

camaz. Fenerbahçe kulübü de

Halit ağabeye vefasını Ülker

Stadyumu’nun protokol

tribününe Halit Deringör adını

vererek gösterir.

İşte hayat hikâyesini özetlemeye

çalıştığımız Halit Deringör’ü 14

Mart günü 95 yaşında kaybettik.

TFF’nin kararıyla 16-19 Mart tarih-

leri arasında oynanan tümprofes-

yonel ligmaçlarında bir dakikalık

saygı duruşuyla andığımız Halit

Deringör, o saygı duruşunu her

daimhak eden bir futbol efsanesi

olarak kalplerde yaşayacak.

112