Previous Page  110-111 / 162 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 110-111 / 162 Next Page
Page Background

çıkan diğer oyuncular da henüz toy

sayılabilecek isimler. İsveçli sol

kanat Emil Forsberg 25, Avusturyalı

sağ kanat Marcel Sabitzer 22,

Danimarkalı santrfor Yussuf

Poulsen 22, Macar kaleci Peter

Gulacsi 26 ve Avusturyalı savun-

macı Stefan Ilsanker de 27 yaşında.

Zaten takımın kadrosunda üçüncü

kaleci Fabio Coltorti (36) ile yedek

stoper Marvin Compper (31) dışında

yaşlı oyuncu yok. Bu iki oyuncuyu

bir kenara koyarsak kadrodaki en

ihtiyar isim 28 yaşındaki takım

kaptanı Dominik Kaiser.

Bundesliga’ya

fırtına gibi girdiler

Bu düşük yaş ortalaması, sezon

başında çoğu kişide RB Leipzig’in

Bundesliga’da tecrübesizliğin

yarattığı sorunları fazlasıyla

yaşayabileceği yönünde bir intiba

da uyandırmıştı. Ancak takım,

beklentilerin çok ötesinde bir per-

formansla sahne aldı. İlk haftada

Hoffenheimdeplasmanında iki kez

yenik duruma düşmesine rağmen

son dakikada Sabitzer’in golüyle

2-2’lik beraberliği ve bir puanı kur-

taran RB Leipzig, bir sonraki hafta-

daysa Bayern Münih’i zirve

yarışında zorlayabilecek tek takım

gözüyle bakılan Dortmund’u konuk

etti ve yine son dakikada, Naby Kei-

ta’nın attığı golle güçlü rakibini 1-0

mağlup etmeyi başardı. RB Leipzig

bir sonraki haftaysa Hamburg’u

deplasmanda 4-0 yenerek gövde

gösterisini sürdürdü.

Bundan sonraki iki haftaysa RB Le-

ipzig adına biraz şanssız geçecekti.

Zira önce kendi sahalarında Mönc-

hengladbach, ardından da deplas-

manda Köln’le 1-1 berabere kaldılar,

üstelik bu iki maçta da erken bir gol

bulup öne geçmelerine rağmen…

Ancak bu iki beraberliğin ardından

RB Leipzigmüthiş bir seriye imza

atacaktı. 30 Eylül’de kendi sahala-

rında Augsburg’u 2-1 mağlup ettik-

leri bu seride sırasıyla deplasmanda

Wolfsburg’u 1-0, içerdeWerder

Bremen’i 3-1, deplasmanda

Darmstadt’ı 2-0, içerde Mainz’ı 3-1,

deplasmanda Leverkusen’i 3-2,

yine deplasmanda Freiburg’u 4-1 ve

son olarak içerde Schalke’yi 2-1

mağlup ettiler. Sekiz maçlık bu gali-

biyet serisi sonunda da Bayern Mü-

nih’in üç puan önünde liderlik kol-

tuğuna yerleşmiş durumdalardı.

Tecrübesizlik

başgösteriyor mu?

RB Leipzig’in bumuazzam serisine

son veren tarafsa, ilginç bir biçimde

Ralph Hasenhüttl’ın eski takımı

Ingolstadt oldu. İlginçti zira Hasen-

hüttl’ın Bundesliga’da belki de

hakkında en çok detay bildiği takım

Ingolstadt’tı. Dahası Ingolstadt,

Avusturyalı teknik adamın ayrıl-

ması sonrasında bu sezona çok

kötü girmişti ve ligin başlıca küme

düşme adaylarındandı. Ancak 10

Aralık’taki maç, ev sahibi Ingols-

tadt’ın 1-0’lık üstünlüğüyle sonuç-

landı ve RB Leipzig de böylece

ligdeki ilkmağlubiyetini almış oldu.

Bumağlubiyetten bir sonraki

haftaysa RB Leipzig, kendi saha-

sında, ligin üst sıralarındaki bir

başka takımolan Hertha Berlin’i

2-0mağlup ederek bir bakıma

Ingolstadt maçının bir kaza

olduğunu kanıtlıyordu.

15 haftada sadece bir kez yenilip

üç kez berabere kalan RB Leipzig,

bunun sonucunda 36 puan topla-

mıştı ve kendisiyle aynı puana

sahip Bayern Münih ile 16. haftada

Allianz Arena’da yapacakları maç

da Bundesliga’da sadece haftanın

değil, sezonun ilk yarısınınmaçı

halini almıştı. Kazanan taraf, devre

arasına üç puan farkla lider olarak

girecekti. Bayern Münih’in saha ve

seyirci avantajı vardı belki ama RB

Leipzig Teknik Direktörü Ralph

Hasenhüttl da maç öncesinde hayli

iddialı demeçler vererek takımının

galibiyeti hedeflediğini göstermişti.

Ne var ki maç beklendiği ölçüde

bir çekişmeye sahne olmadı. Zira

Bayern Münih 17. dakikada Thiago

Alcantara ve 25. dakikada Xabi

Alonso ile bulduğu gollerle 2-0 öne

geçerken 30. dakikaya gelindiğinde

de RB Leipzig’in en önemli silahla-

rından biri olan Emil Forsberg kır-

mızı kartla oyun dışında kalmıştı ve

maç da bir bakıma o anda bitmişti.

RB Leipzig, 15 hafta boyunca sorun

etmediği tecrübesizliğin ceremesini

belki de ilk kez bu denli çekmek-

teydi. Maçta Bayern Münih bir de ilk

yarının sonunda Lewandowski ile

bir penaltı golü bulacak ve böylece

sahadan 3-0’lık galibiyetle ayrıla-

caktı.

Sevmeyeni de çok

Öte yandan her ne kadar ilk yarının

son üç maçında iki mağlubiyet

aldılar ve bunların sonuncusunda

Bayern Münih önünde hiçbir varlık

gösteremedilerse de RB Leipzig’in

halen ligde çok çok iyi bir konumda

bulunduğu da bir gerçek. Bundesli-

ga’da ilk üçte yer alan takımların

önümüzdeki sezon Şampiyonlar

Ligi’ne doğrudan katılacağı

düşünüldüğünde RB Leipzig şu an

dördüncü sıradaki Eintracht

Frankfurt’un yedi puan önünde.

Dördüncü takımın da ön eleme

oynayarak Şampiyonlar Ligi’ne

katılabileceği düşünüldüğünde de

RB Leipzig’in bu kez beşinci sıradaki

Hoffenheim ile arasında sekiz pu-

anlık bir fark var.

Dahası, RB Leipzig’i takip etmekte

olan Hertha Berlin, Eintracht Frank-

furt ve Hoffenheimgibi takımlar da

RB Leipzig’in eksikliğini hissedebi-

leceği o tecrübeye veya isimli yıl-

dızlara sahip denilebilecek takımlar

değiller. Sezonun ikincilik konu-

sundaki başlıca favorisi olan

Dortmund altıncı sırada yer alıyor

ve onlarla da RB Leipzig arasında

puan farkı dokuz… Dolayısıyla RB

Leipzig’in çok büyük bir düşüş

yaşamadığı sürece önümüzdeki

sezon Şampiyonlar Ligi’nde boy

göstermesi hiç de uzak bir ihtimal

değil. Tabiî böyle bir imkâna

ulaşmaları halinde kadrolarını bu

uğurda çok daha fazla süsleyebile-

cekleri ve bambaşka bir seviyeye

çıkabilecekleri de unutulmamalı.

Sekiz sene öncesinde portakalda

vitamin statüsünde olan bir

takımın şu an Bayern’in peşinden

koşturuyor olması bile zaten ortaya

koydukları iddiayı anlayabilmek

için yeterli bir örnek.

Son olarak, tümbu olumlu tabloya

rağmenmadalyonun bir de öteki

yüzü var. RB Leipzig, Almanya’da

en antipatik takımlar listesinde de

şu sıralar zirveye oynamakta. Bun-

daki belki de yegâne sebep ise takı-

mın sponsor desteği sayesinde bir

anda yoktan var olması. Leipzig’de

asırlık Lokomotive Leipzig takımı

2004 yılında iflâs edip yeniden

kurulurken ve şu sıralar dördüncü

kümede mücadele verirken Red

Bull’un bir anda RB Leipzig diye bir

takımkurması, hatta bir süre sonra

Dünya Kupası için yenilenmiş olan

şehrin 43 bin kişilik stadı Zentrals-

tadion’a taşınıp stadın ismini de Red

Bull Arena yapması, hemgelenek-

lerine düşkün hemde çalışarak bir

yerlere gelmeyi önemseyen Alman

toplumu için hiç de hoş gelişmeler

değildi.

Bu yeni takım, söz konusu değer-

lere taban tabana zıt bir anlayışı

temsil ediyordu. Ne geleneğe sahipti

ne de uzun süre disiplinli bir şekilde

çalışmıştı. Üstelik takımın kuruluş

amacı dahi diğer Alman futbol

kulüplerininkinden farklıydı.

Almanya’daki futbol kulüpleri,

bulundukları şehirdeki gençlerin

futbol oynaması amacıyla kurul-

muş kulüplerdi. RB Leipzig’in

kuruluşundaki amaçsa Red Bull

markasının pazarlanmasına

katkıda bulunmaktan ibaretti!

Duruma bu açıdan bakanların çok

da haksız oldukları söylenemez as-

lında. Yine de RB Leipzig’in hakkını

teslim etmeleri gereken bir nokta

da var, o da daha önce de söylediği-

miz gibi, başarıya ulaşmak için,

sahip oldukları maddi gücün etki-

siyle şuursuzca transfer yapan bir

kulüp olmamaları. RB Leipzig, uzun

vadeli plan-program açısından son

birkaç senedir dünyadaki hemen

hemen her kulübe örnek olabilecek

bir yapılanma içerisinde ve bu yolda

başarılı olmaları da belki de futbol

dünyasında çılgınca para harcan-

masından ziyade o paraların uzun

vadeli akılcı yatırımlara dönüştü-

rülmesini sağlayacak.

110

111

RB Leipzig, Bayern

yenilgisiyle ilk yarıyı

lider bitirme

fırsatını kaçırdı