Ajax, 1970’le-
rin
bafl›nda
Cruyff önderli-
¤indeki efsane
jenerasyonun-
dan sonra 1995
y›l›nda bir kez
daha kendisini
Avrupa flampi-
yonlu¤una tafl›-
yan bir jeneras-
yon yakalayabilmifl fakat De Boer
kardefller, Overmars, Seedorf, Da-
vids, Kluivert gibi oyuncular›n› yeni
yürürlü¤e giren Bosman kural› sonu-
cunda daha zengin kulüplere kapt›-
r›nca bu tak›mdan tek bir sene hay›r
görebilmiflti. Kulübü yönetenler
benzer kalitede bir jenerasyon yaka-
layabilmek için s›k› çal›flt› ve
2000’lerin bafl›nda yafllar› 16 ile 21
aras›nda de¤iflen birçok y›ld›z aday›-
n› bir araya getirdi. Kimler yoktu ki?
Zlatan Ibrahimovic, Wesley Sneij-
der, Rafael van der Vaart, Christian
Chivu, Nigel de Jong, John Heitinga,
Andy van der Meyde… Tak›m›n gol
yollar›nda Ibrahimoviç’e ortakl›k et-
mesi düflünülen ismiyse 1983 do-
¤umlu genç M›s›rl› Mido’ydu. ‹ki se-
zon Ajax’›n A tak›m›nda baflar›yla
oynayan Mido, 2003’te Marsilya’ya
transfer oldu ve burada da vasat›
afl›nca bir y›l sonra Roma’ya geldi.
Fakat Roma bir bak›ma Mido’nun
bitiflinin bafllang›ç noktas›yd›. Tak›-
ma giremedi, bir sonraki sezonu
Tottenham’da kiral›k olarak geçirdi.
Bu periyotta iyi ifller ç›kar›nca Lon-
dra ekibi kendisini bonservisiyle ald›
ama sonras›nda da hiçbir flekilde
hayr›n› göremedi. Bir sonraki durak
Middlesbrough idi fakat orada da di-
kifl tutturamay›nca kiral›k olarak Wi-
gan, West Ham hatta eski kulübü
Ajax ve yetiflti¤i Zamalek dâhil ol-
mak üzere dolaflt› durdu, bir tane-
sinde bile beklentilere cevap vere-
medi. Son olarak geçen Haziran
ay›nda Championship tak›mlar›ndan
Barnsley ile anlaflt›.
Mido
Mateja Kezman
Mohammed Kallon
2000 y›l›nda Partizan formas›yla Yugoslavya Ligi gol kra-
l› olan Mateja Kezman, bu referans›n›n da katk›s›yla 21
yafl›nda PSV Eindhoven’a geçmiflti. Hollanda Ligi’nde de
f›rt›na gibi esen ve dört sezonda 105 gol atarak Avru-
pa’n›n en iyi son vurufl ustalar›ndan biri olarak an›lmaya
bafllayan S›rp oyuncu için bir sonraki basamak, Roman
Abramovich’in y›ld›zlar karmas›na çevirmeye çal›flt›¤›
Chelsea’ydi. Kezman, 2004’te transfer oldu¤u Londra ekibinde istedi¤i ka-
dar forma flans› bulamad›¤› için tek sezon oynad›ysa da bunda da bir flam-
piyonluk görmeyi baflard›. Ard›ndan Atletico Madrid’de flans›n› denedi ama
sezonu sekiz golle tamamlay›nca beklentileri karfl›layamad›. 2006-2007 se-
zonunda büyük umutlarla Fenerbahçe’ye geldi fakat sar›-lacivertli kulüpte
geçirdi¤i iki y›lda bir türlü izleyenleri tatmin edecek bir futbol ortaya koya-
mad›. Yine de aya¤›na bir büyük ligde oynama flans› daha geldi ve Paris St.
Germain’in yolunu tuttu. Lâkin burada da yedek kulübesine hapsoldu. Ki-
ral›k gitti¤i Zenit’te de kaderi de¤iflmeyince Hong Kong Ligi tak›mlar›ndan
South China’da inzivaya çekildi. Bir süre sonra tekrar Avrupa’ya dönmeyi
denediyse de Beyaz Rusya’n›n BATE Borisov tak›m›ndan daha iyi bir seçe-
nek bulamad›. Bu tak›mda da çok k›sa süre oynad›ktan sonra çok da ileri
say›lmayacak bir yaflta (33) futbol hayat›n› noktalad›.
Mohammed Kallon 1996 y›l›ndaki
Afrika Uluslar Kupas›’nda, bu turnu-
va tarihinde forma giyip gol atan en
genç futbolcu oldu¤unda 16 yafl›n-
dayd› ve henüz futbol dünyas›n›n
Samuel Eto’o ve Didier Drogba gibi
yeteneklerden de haberi yoktu. Do-
lay›s›yla ço¤u kifli Kallon’un George
Weah ve Anthony Yeboah’tan sonra
Afrika’dan ç›kan en etkili santrfor
olabilece¤ini düflünüyordu. Bu dü-
flünceye kap›lanlar aras›nda Inter
kulübünün yöneticileri de vard› ve
mavi-siyahl› tak›m, Sierra Leoneli
y›ld›z aday›n› ivedilikle renklerine
ba¤lad›. Daha sonra ilk olarak ‹sviç-
re’nin Lugano kulü-
büne, ard›ndan da
çeflitli Serie A ve B
kulüplerine kirala-
nan Kallon, 1999
y›l›nda AB üyesi ol-
mayan ülkelerden
gelen
yabanc›
oyunculara kota
konulmas› üzerine
Inter’den ayr›l›p
Reggina’ya geçti. Ertesi sezon da Vi-
cenza’da oynad›. Hem bu iki kulüp-
teki iyi performans› hem de söz ko-
nusu kotan›n kald›r›lmas› üzerine
2001’de Inter’e geri dönen Kallon,
buradaki ilk sezonunda iyi ifller ç›-
kard›ysa da sonras›nda forma reka-
betinde geriye düfltü ve do¤ru dürüst
kadroya giremez oldu. Bir sonraki
durak Monaco’ydu fakat burada da
dikifl tutturamay›nca Suudi Arabis-
tan’›n El ‹ttihad ve Birleflik Arap
Emirlikleri’nin El fiebab tak›mlar›nda
genç yaflta emeklilik ikramiyesi bi-
riktirmeye bafllad›. Arada AEK ile bir
kez daha Avrupa flans›n› denediyse
de baflar›s›z oldu. En
sonunda Sierra Leo-
ne’de kendi ad›yla
kurdu¤u Kallon FC
tak›m›nda oynayacak
kadar çaptan düfltü.
2010 y›l›nda Çin Li-
gi’nde beklentileri
karfl›layamamas› neti-
cesinde 30 yafl›nda
futbolu b›rakt›.
80
TamSaha
TamSaha
81
Robbie Fowler
Emile Mpenza
zonun bitiminde de Milano’nun
k›rm›z› yakas›n›n yolunu tutuyor-
du. Ne var ki Ba’n›n bundan son-
raki kariyeri kocaman bir s›f›rd›.
Milan’daki alt› sezonunda genel-
likle antrenman oyuncusu olmak-
la yetindi, kendisini yeniden ispat-
layabilmek ad›na kiral›k gitti¤i Pe-
rugia ve Marsilya’da da durum de-
¤iflmedi. 2003’te Milan’la yollar›-
n› ay›rmas›n›n ard›ndan Bolton’da
flans›n› denemeye çal›flt› fakat so-
nuç yine fiyaskoydu. 2004’te iki
maçl›¤›na da olsa Çaykur Rizes-
por formas› bile giydi. Sonras›nda
da bir sezonu ‹sveç’te, Djurgar-
den’da geçirdi. Bu kulüplerde bile
hayalk›r›kl›¤› yaratt›. 2007’de hay-
ret verici bir biçimde yeniden Mi-
lan’a döndüyse de korkulan olma-
d› ve yaln›zca birkaç antrenmana
ç›kmakla yetindi ve nihayet kari-
yerini noktalad›. Bordeaux’dan
ayr›ld›ktan sonraki 10 y›ll›k futbol
yaflant›s›nda sadece 60 civar›nda
maça ç›kabilmifl ve bir elin par-
maklar›n› geçmeyecek kadar gol
atabilmiflti.
Altyap›s›ndan yetiflti¤i Liverpool’da 18 yafl›ndan itibaren dü-
zenli olarak oynamaya bafllayan ve birkaç sene içinde taraftar-
lar›n gözünde tanr› mertebesine yükselecek kadar etkili bir
performans sergileyen (ilk 165 maç›nda 100 gol at›p Liverpo-
ol formas›yla bu baraja en çabuk ulaflan oyuncu olmufltu ve
yafl› da henüz 23’tü) Fowler, kulüpteki sekizinci sezonundan
itibaren yaflad›¤› sakat-
l›klar ve bir baflka altya-
p›dan ç›kma y›ld›z Mic-
hael Owen’›n daha çok
parlamaya bafllamas›yla
birlikte o dönemki teknik
direktörü Gerard Houlli-
er’nin gözünden düfl-
müfltü. Bunun sonucun-
da 2001’de Leeds’e ge-
çen Fowler, burada da fi-
ziksel sorunlar nedeniyle
istenileni veremedi. Erte-
si y›l Manchester City’ye
gidip burada üç y›l geçir-
di, sonras›nda bir kez
daha Liverpool’a döndü
ama bu sezonlar›n hiçbi-
rinde vasat› aflamad›.
Sonras›nda bir kademe
afla¤› inip Championship’te Cardiff formas› giymeyi denedi
ama yine olmad›. 2009’da, 34 yafl›ndayken art›k Avrupa’da ›s-
rar etmenin anlams›z oldu¤una kanaat getirerek dünyan›n
öbür ucuna, Avustralya’ya gitti. North Queensland Fury ve
Perth Glory tak›mlar›nda tatmin edici birer sezon geçirdikten
sonra da teknik adaml›¤a hafiften ›s›nabilmek için geçen sezon
Tayland’›n Muangthong United tak›m›nda menajer/oyuncu
olarak görev ald›.
Belçika’da Mouscron tak›m› 1996
y›l›nda birinci lige yükseldi¤inde
kimse onlardan kal›c› olmalar›n›
beklemiyordu. Ancak tak›m ligde
kalmay› b›rak›n, uzun süre flampi-
yonluk yar›fl›n›n bile içinde olmufl ve
ligi üçüncü s›rada tamamlam›flt›. At-
t›klar› 12’fler golle bu baflar›daki en
büyük pay sahiplerinden olan Mpen-
za kardefllerden küçü¤ü, 18 yafl›nda-
ki Emile özellikle göze bat›yor ve
genç oyuncunun yak›n gelecekte
Avrupa’n›n say›l› golcülerinden biri-
ne dönüflece¤i öngörülüyordu. Ertesi
sezon a¤abeyi Mbo ile birlikte Stan-
dard Liege’e geçen Emile, 2000 y›l›-
n›n Ocak ay›ndaysa büyük liglerden
birine gitme
hayalini ger-
ç e k l e fl t i r i p
Schalke’ye im-
za
atacakt›.
Schalke’de ilk
bir buçuk sezo-
nunda yaklafl›k
iki maçta bir
gol atarak bafla-
r›l› say›labilecek bir performans ser-
gileyen Mpenza, sonras›ndaysa golü
adeta unuttu¤u iki sezon geçirince
kürkçü dükkan›na, Standard’a geri
döndü. Burada yeniden kendini bu-
lunca aya¤›na bir Bundesliga f›rsat›
daha geldi ve Hamburg’a geçti. Fa-
kat Hamburg’da iki sezonda sadece
befl gol atabilince kendisini Katar’›n
El Reyyan kulübünde buldu. Bir y›l
sonra bu kez Manchester City ile
Premier Lig’de flans›n› denemek iste-
di fakat bu tecrübe de baflar›s›zl›kla
sonuçland›. Hatta ertesi sene Plymo-
uth formas›yla Championship’te bile
varl›k gösteremedi. 2009-2010 sezo-
nunda Sion ile ‹sviçre Ligi’nde 21
gol atarak kendine gelir gibi olsa da
sonras›nda gitti¤i Azerbaycan’›n
Neftçi Bakü tak›m›nda bile kadroya
girmekte zorlanacak kadar düflük bir
performans ortaya koydu ve 2012
Ocak’›nda da bofla ç›kt›.