kalkmasını sağlayacak temel nokta-
lar olacaktır. Son iki sezon, kulüpleri-
mizin genç oyuncu gelişimine tekrar
yönlenmeleri ve genç milli takımla-
rın maç trafiği, oyuncularımızın tec-
rübelenmeleri açısından önemliydi.
Yapıdaki önemli değişiklikler ile U21
takımımız A takıma sağlam bir gele-
cek sağlama rolünü tekrar kazanmaya
başladı. El Shaarawy, Verratti, Destro,
İnsigne ve Florenzi gibi genç oyuncu-
lar, hem kulüplerinde hem de ulusla-
rarası maçlardaki
başarıları ile cid-
di bir değişimin
göstergeleri ol-
maya başladılar.
Genel
olarak
antrenman fel-
sefeniz nasıldır?
Ortalama
bir
antrenmanınız
ne kadar sürer?
Hangi tarz çalış-
malara ne kadar
süreler ayırırsı-
nız?
Duruma göre
değişir. Ulusal takım olarak, maç son-
rası oyuncuların toparlanmalarını
sağlamak konusunda kulüplerle ya-
kın işbirliği içerisindeyiz. Oyuncuların
kendi alışkanlıklarını değiştirmeden
kendilerini iyi hissetmelerini sağla-
mak çok önemli bir konu. Periyodik
kontrollerle oyuncularımızın fiziksel
durumunu inceleyerek aldığımız geri
bildirimleri sürekli veri tabanımıza iş-
liyoruz. Video analiz de müsabakaya
hazırlık döneminde işimizin önemli
bir parçası. Oyuncularımızın kendi
rollerine ait önemli şeyleri ve rakip-
lerin durumu hakkında gerekli nok-
taları öğrenmeleri, müsabakaya daha
analitik ve bilinçli şekilde bakmalarını
sağlıyor.
Bir antrenman, antrenmanın te-
mel hedeflerini gözetecek ve fiziksel,
teknik ve taktik boyutları arasında
dengeli bir dağılım sağlayacak şekilde
1 saat 10 dakika ile 1 saat 30 dakika
arasında değişebiliyor. Elimizdeki za-
man, oyuncuların kondisyonu, kadro-
nun yapısı çalışma süresini etkileye-
bilen faktörler. 4 günlük bir kamptan
bahsedecek olursak, genel olarak bi-
rinci gün yenileme antrenmanları ya-
pıyoruz, ikinci ve üçüncü günler tek-
nik ve taktik çalışmaları arasında bir
karma yaparken, son iki seansı esas
olarak taktik çalışmalara ayırıyoruz.
Son aşamalar, kulüplerde maç öncesi
antrenmanlarla önemli ölçüde ben-
zerlik taşıyor.
Oyuncularla iletişimde yönteminiz
nedir? Karşı karşıya kaldığınız farklı
karakter tipleriyle takım bütünlü-
ğünü sağlama noktasında iletişimin
rolüne ne kadar önem veriyorsunuz?
Oyuncularla hem bireysel hem de
kolektif olarak doğru bir iletişim kur-
mak işin temeli. Önemli ve prestijli bir
unvanınız olsa bile, oyuncularla ilişki-
niz bir kulüp antrenörüne göre farklı
bir temelde ilerlemek zorunda zira,
bir kulüpte günlük olarak oyuncularla
yaşayabileceğiniz yüzleşmeleri bura-
da yaşamıyorsunuz.
Dolayısıyla mümkün olan zaman-
larda oyuncularla ilişkinizi geliştirip
onların arkasında olduğunuzu onla-
ra hissettirmeniz gerekiyor. Bunun
yanında bir milli takım oyuncusuna
mutlaka, görevinin toplumun geneli
ve taraftar için ne anlama geldiğini
aktarmanız gerekiyor. Milli takım-
da oynamak ve ülkeyi temsil etmek
bir ayrıcalıktır. Profesyonel bir tavra
sahip olmayı, fair play gözeterek oy-
namayı ve davranmayı gerektirir. Ku-
rallar oyuncuları sorumlu tutar, bu
yüzden de biz tüm takımın uymak zo-
runda olduğu bir etik kurallar bütünü
oluşturduk.
Dürüstlük bir takımı çalıştırırken
anahtar özelliklerden biridir.Fark-
lı kişiliklerle uğraşmak görevimizin
önemli bir kısmı ve bu noktada oyun-
cularınızın anlattıklarını dinleyebiliyor
olmanız lazım. Bir mesaj, bazen bir
bakışla gelebilir, do-
layısıyla takımınızın
ruh halini anlaya-
bilmek için o bakışı
kavrayıp anlam yük-
lemeniz gerekebilir.
Yüzleşme ve kendi
kendini analiz etme
becerileri
oyun-
cular
tarafından
kabul
edildiğinde
çözümlerin bulun-
ması kolaylaşır. Bu
da bireysel olarak
motivasyonun yük-
selmesine ve gru-
bun kendi içinde güçlenmesine sebep
olur.
Türk futbolu ile ilgili ne düşünüyor-
sunuz? İtalya’dan bakıldığında ülke-
mizdeki futbol nasıl görülüyor?
Liginiz İtalya’da yayınlanmadığın-
dan sadece uluslararası organizas-
yonlardan takip edebildiğim kadarıyla
bir değerlendirme yapabilme şansına
sahibim.
Galatasaray ve Fenerbahçe katıl-
dıkları kupalarda bir üst tura çıktılar
ve puan tablosundaki mevcut yerine
rağmen milli takımınız FIFA 2014 Dün-
ya Kupası’na katılma şansını sürdürü-
yor. Yenilenen kadronun dönüşümü
tamamlanınca tıpkı bizim için olduğu
gibi sizin için de farklı bir perspektif
oluşacağını düşünüyorum.
Buradan bakınca Türkiye, sporda
ve ekonomide son derece dinamik bir
ülke olarak gözüküyor ve gelecekte
bir çok başarıyı sağlayacak izlenimi
veriyor.
Fotoğraflar: AS Photo/Figc archive
larının başarıları karşılaştırıldığında
bir çelişki var gibi duruyor. Üst kade-
mede başarının sebeplerine baktığı-
mızda birkaç farklı etken görebiliriz:
70’lerin ikinci yarısı ve 2000’lerin başı
arasında İtalyan Ligi’nin seviyesi en
üst düzey yabancı oyuncuları çekecek
kadar yüksekti.Bu oyuncuların katkı-
ları yüksek kalitede ve daha denge-
liydi. Dolayısıyla kulüpler, uluslararası
şampiyonalarda daha rekabetçiydi.
Baggio, Buffon, Cannavaro, Maldini,
Totti, Nesta, Del Piero ve daha adını
sayamadığım birçok oyuncuya genç
yaşlardan itibaren güvenildi ve onlara
kazanma hırsıyla kazanma karakteri
olan klas oyuncularla birlikte müca-
dele etme şansı verildi. Bu sayede üst
düzey futbolcular
düzenli olarak sis-
teme dahil oldu.
Oyuncular ne za-
man baskı altında
mücadele etmeyi,
hem teknik açıdan
hem de fiziksel
açıdan yoğun bir
performans gös-
termek
zorunda
kalmayı bir alışkan-
lık haline getirirse,
çıta yükselir ve
ilerleme konusun-
da motivasyonları
da artar. Üst seviyedeki rekabet ile
gençler arasındaki fark hala belirgin.
2010 yazında eski A Milli Takım ve Mi-
lan Teknik Direktörü Arrigo Sacchi li-
derliğinde oluşturulan yeni bir teknik
yönetim, genç milli takımlarda ciddi
bir değişime yöneldi.Oyuncu seçim
kriterlerine getirilen değişiklikler, U15
Milli Takımı’nın oluşturulması ve ulus-
lararası aktivite sayısının artırılması
bu alanda gerçekleştirilen en belirgin
çalışmalar olarak nitelendirilebilir.
İtalya yıllardır yetiştirdiği üst düzey
savunma oyuncularıyla öne çıkan bir
ülke. Yine benzer bir soru sormak ge-
rekirse, ülkenizin gençlik gelişim sis-
teminden bu kadar iyi savunmacılar
çıkartan unsurlar nelerdir? Futbolda
yaşanan değişim İtalya’nın bu karak-
teristik özelliğini nasıl etkiledi?
1950’ler ile 1970’ler arasında “ka-
tenaçyo” ile etiketlendirilene ve bas-
makalıplaştırılana kadar da savunma
aslında İtalyan futbolunun en temel
özelliklerinden biri olmuştur. Tarihsel
olarak İtalya’da hem grassroots antre-
nörleri hem de gençlik geliştirme ant-
renörleri, birebirler gibi fundamen-
tallere ve oyunun statik ve dinamik
durumlarında savunma aşamasına
odaklanmışlardır. Alan savunmasının
gelişi ve başarısıyla birlikte taktik eği-
timine odaklanılmış ve maalesef son
yıllarda genç oyuncularımızın bireysel
becerilerinde kalite kaybı olmuştur.
Kaliteli futbol, oyunun farklı aşamala-
rında denge sağlayacak sağlam birey-
sel becerilere ihtiyaç duyar ve taktik
bunun üzerine inşa edilir. Bu açıdan
bakıldığında, tartışmalı olan bu konu
ile ilgili önlemler ve uygulamalar he-
nüz tam olarak oturtulmadı diyebili-
riz.
Milli takım yönetmek ile kulüp takı-
mı yönetmek arasındaki farkları nasıl
tanımlarsınız?
Milli takım ile kulüp takımı çalıştır-
ma arasındaki farklar belirgindir. Milli
takımda yurt içindeki ve yurt dışında-
ki oyuncuları izlemek ve gözlemlemek
için farklı bir takvim düzenine ihtiyaç
duyarsınız. Taktik seansları kısa süre-
lere odaklanır ve daha konsantredir.
Tüm teknik ekibin iş yükü kulübe göre
tamamen farklıdır. Kulüpte, maçlarla,
problemlerle, oyuncuların günlük du-
rumları ile ilgilenirsiniz. Teknik olarak
yapmak istediklerinizi hayata geçire-
bilmek için daha fazla zamana sahip
olursunuz. Antrenmanlar bir takvim
içerisinde daha düzgün bir biçimde
planlanabilir. Milli takımı çalıştırdığı-
nızda sezonda 10 maç oynarsınız ve
dolayısıyla kamplardaki çalışmaları-
nızda daha özet olarak önem verdiği-
niz taktik prensipleri benimsetmeye,
bunları takımın ihtiyaç duyduğu anda
kullanabileceği şekle getirecek opti-
mal hali vermeye çalışırsınız. Kulüpte
olduğundan daha az medya ve taraf-
tar baskısı ile karşılaşırsınız. Sadece
finaller aşamasında yoğun baskı altın-
da olursunuz; bu
da hayat kalitenizi
artırır.
İtalya Ligi geçmiş-
te dünyanın en
gözde oyuncula-
rının ve antrenör-
lerinin ilk tercihi
konumundaydı .
Ancak günümüzde
İngiltere, İspanya
ve Almanya lig-
lerinin gerisinde
kaldı.Bu durumu
nasıl değerlendiri-
yorsunuz ve genel
olarak lig başarısıyla bir milli takım
arasında nasıl bir bağ görüyorsunuz?
Diğer yanıtlarda da kısmen bah-
settiğim üzere bunun sebepleri tek-
nik, stratejik ve altyapısal. Kulüplerin
kısa sürede başarı sağlamak istemele-
ri, hemen üst seviyede oynamaya ha-
zır durumda olan yabancı oyuncularla
anlaşma yolunu seçmelerine sebep
oldu. Tabii bu da üst seviyede reka-
betten uzak kalan genç İtalyan oyun-
cuların gelişme süreçlerini engelledi.
Başarıya dair sabırsızlık, statların ye-
tersizliği ile birleşince taraftar sayıla-
rında bir düşüş yaşandı.
Her halükarda antrenör ve genç
oyuncu gelişimi, İtalyan futbolunun
mevcut durumundan tekrar ayağa
Futbol Gelişim
44
45
Futbol Gelişim