Previous Page  92-93 / 138 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 92-93 / 138 Next Page
Page Background

gidip dinlendiğimizde, ertesi gün

bunun yanlış olduğunun daha net

farkına varıyoruz. Elbette üzülü-

yoruz. “Keşke yapmasaydık”

diyoruz. Fakat üzüntümüz de bir

veya iki gün sürmeli. Maksimum

iki gün olmalı. Bu hatanın sebebini

bulmaya çalışıyorum. “Ben bunu

neden yaptım?” diye soruyorum

kendime. Bulduğum zaman da

yaptığımhatayı ve sebebini

yazıyorum. Bir sonraki maça

çıkmadan da bu notlarımı

okuyorumve tekrar muhakeme

yapıpmaça hazırlanıyorum.

Süper Ligimizin yeni hakemle-

rindensiniz. Bu seviyeye gelirken

dönümnoktanız neresi oldu?

2015 yılında Halil Umut Meler,

Ümit Öztürk, Caner Ak, Mehmet

Emre Atasoy Süper Lig’e çıktığı

zaman ben de seminere çağrıl-

mıştım. Süper Lig aday hakemiy-

dim. O sırada Malta’daydım.

Hakemlik için dil eğitimine

gitmiştim. O güne kadar da 2. Lig

ve 3. Lig’de zorlumüsabakalar

yönetmiştim. Fakat “Seni ön

plana çıkan şey ne?” dediğiniz

zaman hakemliğe başladığımdan

beri herkes atletik değerlerimin

iyi olduğunu söyler. Birinci sebep

bence bu. Dönümnoktası neresi-

dir? B klasman hakemiyken

yönettiğimMenemenspor - An-

karagücümaçı diyebilirim. Birinci

ve ikinci sıradaki takımlarınma-

çıydı. Çok önemli ve kritik bir mü-

sabakaydı. Penaltı, kırmızı kart ve

7 golün olduğu bir müsabakaydı.

Omaçtan sonra, Yusuf Namoğlu

başkanımızın MHK’sı bana güve-

nip A klasmanmaçı verdi. Mani-

saspor-Samsunspor maçını da

başarıyla yönettimve ardından

bir daha 1. Lig’de Denizlispor-Üm-

raniyespor maçında görevlendiril-

dim. Bumaçtan da alnımın akıyla

çıktım. Dönümnoktambu şekilde

oldu. Sonrasında Süper Lig semi-

nerine çağrıldım. Daha sonra ilâve

hakemoldum. İsmimyavaş yavaş

duyulmaya başladı. Tek bir maç

yok aslında beni yukarı çıkartan…

Birden değil, yavaş yavaş çıktım.

O yüzden “şumaç” diyebileceğim

bir maç yok. Mesela Ümit Öz-

türk’ün Kasımpaşa-Tuzlaspor

maçında bir deparı vardı; herkes

onu hatırlar. Bana sorarsanız,

benim öyle bir dönümnoktam

yoktu. Yavaş yavaş oldu her şey.

Hakemlikteki hedefiniz nedir?

Kendinizi hangi maçı yönetirken

görmek isterdiniz?

Tabiî ki hedefimFIFA kokartı

takıp, Avrupa’da müsabakalar

yönetmek. Ama her zaman yaptı-

ğımgibi basamakları yavaş yavaş

çıkmakta fayda görüyorum. Ben

şu an Süper Lig hakemiyim. İlk

hedefimSüper Lig’de belirli

sayıda maç yönetmek. Daha

sonra kalıcı olmak. Daha sonra

da kendimi geliştirip FIFA kokartı

kararımızla sonlanıyor veya

başlıyor. Bu anlamda saha içinde

dirayetli ve güçlü olmak gereki-

yor. Biz sahada gördüğümüzü

değerlendiriyoruz.

25 Ekim 2008 tarihinde Denizli-

spor’un Gençlerbirliği’ni 3-2

mağlup ettiği PAF Ligi maçıyla

yeşil sahalara yardımcı hakem

olarak adım attınız. O ilk günü

nasıl hatırlıyorsunuz?

Yardımcı hakem olduğum için çok

bir şey hatırlamıyorum. Ama

hakem olarak ilkmaçımYeşil

Bursa ile Arsinspor arasındaki

mücadeleydi. Çok heyecanlıydım.

Hatta heyecandan yol planı bile

yapamamıştım. Otobüsle gitmiş-

timBursa’ya. Araba kiralamamış-

tım. Yardımcı hakemlerim tecrü-

beliydi. Yanıma tecrübeli yardımcı

hakemler vermişlerdi. Müsabaka-

dan sonra iki takımoyuncuları da,

“Hocam ilkmaçınmış. Tebrik ede-

riz. Hayırlı olsun. Aramıza hoş gel-

din” tarzında şeyler söylemişlerdi.

Belki de çoğu benden yaşça

büyüktü. 2012 yılıydı… Güzel bir

anıydı. Omaçı hiç unutamam.

O tarihten sonra neredeyse bütün

liglerimizde maç yönettiniz.

Ancak ilk Süper Lig deneyiminizi

geçen sezon 2 Haziran 2017 tari-

hindeki Gençlerbirliği-Kasım-

paşa maçıyla yaşadınız. Diğer

liglerle Süper Lig arasındaki fark-

ları anlatır mısınız?

Süper Lig’deki en önemli farkın

hız olduğunu söyleyebilirim.

Kesinlikle hız. Oyuncular daha

profesyonel. İlkmaçıma çıktığım

zaman 15 dakika nereye koşaca-

ğımı bilemedim açıkçası. Oraya mı

gideyim, diğer tarafa mı koşayım

şaşırdım. Devre arasında ise daha

rahat olmamgerektiğini düşün-

düm. Çıkıp daha rahat bir maç

yönettim. Ligin sonmaçıydı.

Oyuncularda da “Hadi bitsin de

tatile gidelim” havası vardı. Süper

Lig’de oyuncular kendilerine daha

iyi bakıyor. Daha hızlı ve daha

güçlüler. Mücadele dozu daha

yüksek. Futbolu daha iyi biliyor-

lar. Neyin faul, neyin kırmızı kart,

neyin ofsayt olduğunun çok çok

daha iyi farkındalar. Kuralları

neredeyse bizler kadar biliyorlar.

Hakemler hakkında belki de en

çok akla gelen soru budur…

Çünkü iyileri kimse konuşmaz…

Kötü bir maç yönettikten ya da

TV’den hata yaptığınızı gördük-

ten sonra neler hissediyorsunuz?

“Keşke yapmasaydım” diyorum.

Sizin de bildiğiniz gibi gözlemciyle

birlikte maç sonu toplantısı yapı-

yoruz. O toplantıda yaptığımız iyi

şeyleri değerlendiriyoruz. Yaptığı-

mız hatanın farkına ise sıcağı

sıcağına varmıyoruz. Fakat eve

Süper Lig’deki en

önemli fark hız. İlk

maçıma çıktığım

zaman 15 dakika

nereye koşacağımı

bilemedim açıkçası.

Oraya mı gideyim,

diğer tarafa mı

koşayım şaşırdım.

Süper Lig’de

oyuncular kendilerine

daha iyi bakıyor.

Daha hızlı ve daha

güçlüler. Futbolu ve

kuralları daha iyi

biliyorlar.

Bir hata yaptığımda sebebini

bulmaya çalışıyorum. “Ben bunu

neden yaptım?” diye soruyorum

kendime. Bulduğum zaman da

yaptığımhatayı ve sebebini

yazıyorum. Bir sonraki maça

çıkmadan da bu notlarımı

okuyorumve tekrar muhakeme

yapıpmaça hazırlanıyorum.

92

93