zaman küçük hedeflerle belirle-
diği noktaya ulaşmalı. Aşama
aşama gidilmeli. Böyle de yapıyo-
rum. Her maç benim için final.
Böyle bakmak zorundayım.
Çünkü emek veriyorum.
Başarmak zorundayım. Emeği-
min karşılığını almak zorunda-
yım. Haftanın altı günü çalışıp,
yedinci günmaça çıkıyorum.
Altı günü ter akıtıyorum. O benim
için bir ödül. Her maça bu kon-
santrasyonla çıkıyorum. Her maç
benim için değerli. Hedefleri kü-
çültüyorumve basamak basa-
mak ilerliyorum. İnşallah önce A
millî forma, sonra üç büyükler,
sonra Avrupa… Kişisel hedeflerim
bunlar…
Millî Takım’ın kaleci antrenörü
Alper Boğuşlu; Tolga Zengin ve
Onur Kıvrak gibi iki değerli kale-
cinin gelişimine büyük katkı sağ-
layan bir isim. Sen de burada
onunla çalışma imkanı buldun.
Alper Hocanın en belirgin özel-
likleri neler?
Alper Hocayı Trabzonspor’da
Onur ve Tolga’yı çalıştırdığı dö-
nemde de yakından takip ediyor-
dum. Çünkü ikisi de çok iyi
oynuyordu. Sonra Alper Hocanın
nasıl bir antrenör olduğunu araş-
tırdım. Millî Takım kampında da
bizzat gördüm. Gerçekten işini
çok seviyor. Her antrenman onun
için çok önemli ve idmanlarda
çok heyecanlı. İşinde yüzde 100
disiplin ve konsantrasyon istiyor.
Kendisini diğer hocalardan ayı-
ran en önemli özellik de bence
bu… Her işi yüzde 100 istiyor.
Gerçekten Alper Hocayla çalıştı-
ğım için kendimi çok şanslı his-
sediyorum. İdman içinde geliyor,
uyarılarda bulunuyor. Antren-
man dışında sohbet ediyor.
Aşama kaydetmen için seni her
şekilde uyarıyor. Bir ağabey, bir
baba, bir tecrübeli eski kaleci ol-
duğu için tecrübelerini sana ak-
tarmaya çalışıyor. Gerçekten çok
değer veriyor. Karşısındaki önce
insan, sonra kaleci olduğu için
onun için çok değerli. Her an-
trenman onun için çok önemli.
Boşlama veya kendini salma
gibi bir durum asla söz konusu
olamıyor.
Yeni katılan bir oyuncu olarak
Millî Takım’ın kamp ortamı ve
buradaki arkadaşlık ilişkileri için
neler söyleyebilirsin?
Dediğiniz gibi Türkiye’nin yıldızla-
rıyla beraberim. Bugün Arda
Turan, Hakan Çalhanoğlu, Burak
Yılmaz gerçekten dünya yıldızı…
Başta biraz çekimserlik vardı ama
buraya girdiğimde onu aştım.
Egoları olmayan insanlar bunlar…
Konuşuyorlar, sorunlarını, dertle-
rini paylaşıyorlar. Bu yüzden hiç-
bir sıkıntı yaşamadım. İlk günden
sonra ortama alıştım. Hakan’la
masa tenisi oynadık, ben kazan-
dım.
Bir kaleciyle de masa tenisi oy-
nanmaz ki… Adamın işi gereği
refleksleri inanılmaz iyi…
Refleks var, ama Hakan da frikik
atar gibi sert vuruyor toplara. 30
metreden raketle atıyor sanki…
Mehmet Ekici ile oynadık. O biraz
iyi yalnız (gülüyor). Ağabeylerin
hepsi çok iyi. Çokmütevazılar.
Hepsine çok teşekkür ederim.
Riva’daki bu yeni tesisi nasıl
buldun?
Diğer tesislerle kıyasladığım
zaman burası apayrı bir yer.
Müthiş bir tesis. Her şeyiyle dört
dörtlük. İdman yaptığımız saha-
nın yüzde 3’ü suni, yüzde 97’si
gerçek çim. Bir tekWembley’de
varmış bu zemin. Bir de burada
var. Burada bulunmaktan büyük
keyif aldım. İnsan bu tesislerde
motive oluyor, antrenmana
şevkle gidiyor.
Futbol dışında ilgi alanların
neler?
Kitap okuyorum. Hemen hemen
20 günde bir kitap bitiriyorum.
Onun dışında Play-Station
oynuyorum. Masa tenisi, golf ve
tenisi çok seviyorum. Çok yüzü-
yorum. Sporu çok seviyorum.
Akşamuyumadan ip atlıyorum
1.5 saat. Uyumayı pek sevmiyo-
rum. Uykuyla aram çok yok.
Standart uyku düzenimin var.
Gece 12’de yatar, sabah 8’de kal-
karım. Sinemaya gitmeyi çok se-
verim. Vizyondaki filmleri takip
ederim. Hayattan keyif alıp, mutlu
oluyorum.
76