Previous Page  68-69 / 132 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 68-69 / 132 Next Page
Page Background

etmedi.

“Neyi doğru yaptıklarını

öğrenmek istedim. Günün sonunda

Milan’da ne yapmamız gerektiğine

dair net bir fikrimiz oluştu”

diyerek

bu çalışmalardan aldığı verimi

vurguladı Galli.

Sonuç olarakMilan’ın altyapı siste-

minde nasıl bir devrime imza atabi-

leceğine dair rapor hazırlayarak

Galliani’ye sundu. Belgelerin ara-

sında Pep Guardiola, Marcelo Bielsa

ve Cesar Luis Menotti gibi isimlerin

de konuya nasıl yaklaştığını anlatan

kısımlar mevcuttu. Aslında genç

oyuncu yetiştirme konusunda kap-

samlı ve evrensel doğruların oldu-

ğunu ortaya koyan Galli, bunun her

kulübün tarihi ve kimliği doğrultu-

sunda çeşitlendirilmesi gerektiğini

de Milan adına savundu. Ona göre

teknik, taktik, atletik ve psikolojik

etmenlerin bu zemin üzerinde

birleştirilmesi temel bir gereklilikti:

“İşimiz oyuncuya sadece teknik

kazandırmak değil, bundan çok

daha değerli. Genç isimlerin geliş-

mesi adına uygun ortamı hazırla-

mak durumundayız. Sadece bir

profesyonel olmak yeterli değil,

aynı zamanda Milan oyuncusu ol-

mayı onlara öğretmek zorundayız.”

Galli’nin La Masia’da görüp Milan’da

hayata geçirdiği yöntemlerden en

önde geleni, her yaş grubunun A

takımla aynı sistemi uygulaması ve

aynı oyun tarzını benimsemesi

oldu. Bu doğrultuda tüm antrenör-

leri, psikologları ve medikal ekibi

her Pazartesi toplayarak o haftanın

aktivite planını masaya yatırdı.

Genç takımlarda öncelikli felsefenin

maç kazanmak değil, çok yönlü

oyuncu yetiştir-

mek olduğunun

altını sıklıkla çizdi

ve bu noktada

adeta bir öğretmen

tavrına büründü.

Juventus’u 1-0

mağlup eden kadroda yer alan Don-

narumma, Romagnoli, Suso ve

Niang gibi isimlerin tamamı 22 yaş

altında ve Galli’nin projesi doğrultu-

sunda yetişmiş isimler. Tıpkı galibi-

yet golünü atan 18’likManuel

Locatelli gibi… Galli’nin Milan’a ka-

zandırdığı bu yeni sistemin elbette

A takım teknik direktörünün aklın-

daki anlayışla bire bir uyuşması

temel bir gereklilik. Locatelli de

buna güzel bir örnek teşkil ediyor.

“Montella dinamik ve oyunun her

anını okuyabilen bir orta saha

oyuncusu istiyordu. Locatelli’de bu

ihtiyacı giderebilecek teknik, taktik

ve mental özellikler mevcut.”

Gal-

li’nin bu sözlerinden Milan’ın eksik-

lerini kapatabilmek adına öncelikle

kendi gençlerine yöneldiğini, bunu

teknik direktörle işbirliği içinde hal-

ledebildiğini ve hiç de fena bir iş çı-

karmadığını anlamakmümkün.

Elbette Milan’ın genç takımlarında

parlayan her yeteneğin A takıma

girme garantisi yok. Şu ana dek

azımsanmayacak derecede bir

değişime imza atan Galli’nin hedefi

her sezon bir veya iki oyuncuyu

San Siro’nun çimlerine çıkarabil-

mek ki, söylemesi kolay olduğu

kadar aşması zor bir hedef aslında.

Bu amacın önünde sonunda Mon-

tella’nın uygulamak istediklerine

bağımlı olduğunun da farkında Galli.

Yeni ufuklar

İtalyanların her daim fut-

boldaki taktiksel devini-

min önemli bir parçası

olduğunu söyleyebiliriz. Farklı dü-

şünebilen ve yenilik denemekten

kaçmayan teknik adamların varlığı

bunun en büyük kaynağı. Massimi-

liano Allegri ve Antonio Conte gibi

son yılların gözde isimlerinin henüz

50 yaşını bile doldurmamış oluşu,

bu pozitif akımı geleceğe taşıyan bir

işaret. Milan Teknik Direktörü

Vincenzo Montella’nın da bu ikilinin

yanına adını yazdırmak için çok

çalıştığı gerçek.

Henüz 42 yaşındaki Montella, geçici

Roma görevinin ardından ilk teknik

adamlık deneyimini 2011’de Catania

ile yaşamıştı. Takımı orta sıralarda

tuttuktan sonra asıl sıçrama yapa-

cağı Fiorentina’ya geçti ve eki-

bin çoğu yeni

isimlerden oluşma-

sına rağmen

henüz ilk sezo-

nunda Mor

Menekşeleri dördüncü sıraya taşıdı.

Üstelik ligin son haftasında Milan’ı

geçerek üçüncülüğü dahi elde ede-

bilirdi. Sonraki iki sezon sonunda

ligdeki yeri değişmese de sırasıyla

bir Coppa Italia finali ve Avrupa Ligi

yarı finali tecrübe etti Montella.

Geçen sezonki Sampdoria dene-

yimi başarısız geçse bile onun

Fiorentina’daki yenilikçi ve dina-

mik anlayışı, Milan’a giden yolu açı-

verdi. Ünlümeslektaşı Ancelotti de

onu Chelsea günlerinde sıklıkla zi-

yaret eden Montella’nın öğrenme

konusundaki açlığını ve hırsını göz

ardı etmiyordu.

Değişime uğramış bir altyapı sis-

temi ve yenilikçi bir teknik adam

başlı başına olumlu gelişmeler olsa

bile henüz bu iki daldaki meyvelerin

olgunlaşmasını beklemek gerek.

Zira isminiz Guardiola değilse ve

Barcelona’da çalışmıyorsanız bu

durumher zaman çabuk gerçekleş-

meyebiliyor. İşleri biraz hızlandır-

mak adına kulübün finansal

anlamda da bir yenilenmeye ihti-

yacı vardı ki, en olası senaryo

bu gibi görünüyor. NitekimBer-

lusconi’nin şirketi tarafından

yapılan açıklamaya göre kulüp

740milyon euro karşılığında

Çinli bir konsorsiyuma satılıyor.

Üstelik bu tutar, 220milyon

euroları bulan borçların öden-

mesini de içeriyor ve bu yılın

sonunda anlaşmanın tamam-

lanması planlanıyor.

Finansal Fair Play kurallarını he-

saba katarsak Milan’ın bir anda

transfer piyasasının en güçlü aktör-

leri arasına girmesini bekleyeme-

yiz. Fakat yine de son yıllardaki

çekingenliğin azalmasını ummak

da yerinde olabilir. Bu noktada

Montella’ya ciddi bir iş düşüyor

çünkü Galli’nin gençlik proje-

sini ve yıldız transferleri çok

dengeli biçimde yönet-

mesi şart. Üstelik kimi

taraftarların bu el de-

ğiştirme sonrası çe-

kindiği üzere bunu

yaparken Milan’ın

kimliğinden de

ödün verme-

mesi gerekiyor.

Tümbunlar

1-2 yıl içeri-

sinde yol

alabilecek

gelişmeler

değil ve el-

bette Ju-

ventus

gibi eski-

sinden

bile daha

güçlü hale gelmiş bir rakip ligin sü-

rekli zirvesinde yer alıyor. Kısacası

ciddi bir değişimin içinde yer alan

Montella’nın buna sadece ayak

uydurması yeterli olmayacak. Genç

teknik adam aynı zamanda taktik-

sel anlamda da en azından rakibi

Allegri’den daha yaratıcı çözümler

üretmek zorunda.

Milan bugün kesinlikle 1980’lerde

olduğu kadar kötü bir durumda yer

almıyor. Yine de krizden çıkış yolu,

özellikle özkaynaklara yönelim

açısından o yıllardakiyle ciddi ben-

zerlik gösteriyor. Filippo Galli’nin

girişimleri kulübe parlak isimler

kazandırsa da işin büyük kısmı

artık Montella’ya düşüyor.

Zira aynı anda gençlere şans verip

yeni yıldızlardan faydalanmak,

dengeli bir yönetimgerektiriyor.

Üstelik tümbunları yaparken

yaratıcı bir anlayış benimsemek ve

artan başarı baskısını göğüslemek

zorunda. Kısacası Milan kritik bir

değişim sürecinden geçerken

gençlere olduğu kadar Montella’ya

da ciddi bir iş düşüyor.

68

69

18 yaşındaki Gianluigi Donnaruma, 16 yaşından

beri Milan gibi dev bir takımın kalesini koruyor

Vincenzo Montella