TamSaha 125. Sayı - page 110-111

Mancini, Gianluca Pagliuca, Attilio Lombardo ve Gian-
luca Vialli gibi genç yıldız adayları etrafında dinamik
bir takımkuran Boskov, o güne kadar genellikle orta
ve alt sıralarda gezinen Sampdoria’yı kısa sürede
Serie A’da zirveye oynayan bir ekip hâline getirdi.
Çalışmalarının ilk önemli meyvesini de 1987-88
sezonunda İtalya Kupası’nı kazanarak aldı. Bu sayede
ertesi sezon Kupa Galipleri Kupası’na da katılan
Sampdoria; Norrköping, Carl Zeiss Jena, Dinamo
Bükreş ve bir önceki yılın şampiyonuMechelen’ı
geçerek kupada finale kadar da geldi. Ancak finalde
Barcelona’ya 2-0mağlup oldu.
Öte yandan Sampdoria aynı sezon İtalya Kupası’nı üst
üste ikinci kez kazanmıştı ve böylece bir sonraki
sezon da yeniden Kupa Galipleri Kupası’na katılma
hakkını elde etti. Bu kez Brann, Borussia Dortmund,
Grasshoppers veMonaco’yu eleyerek finale kalan
Sampdoria işi daha sıkı tutuyor ve finalde de Ander-
lecht’i Vialli’nin golleriyle 2-0 yenerek tarihinin ilk ve
şu ana kadarki tek Avrupa kupası zaferini elde edi-
yordu.
Artık sadece İtalya’nın değil Avrupa’nın en iyi takım-
larından birine dönüşen Sampdoria, 1990-91 sezo-
nunda da o yıllarda Avrupa’da fırtına gibi esmekte
olanMilan’a iki puanlı sistemde beş puan fark atarak
Serie A’yı zirvede tamamlıyordu. Bu da Sampdoria
tarihindeki bir başka ilkti. Böylesine bir takımın
yaratıcısı olan Boskov da hâliyle Avrupa’nın en iyi
birkaç teknik adamından biri olarak kabul edilmeye
başlanmıştı.
1991-92 sezonunda Sampdoria bu kez Şampiyon Ku-
lüpler Kupası’nda boy gösteriyordu. Rosenborg ve
Honved’i eleyerek grup aşamasına yükselen (Şampi-
yonlar Ligi adı sonraki sezondan itibaren kullanıl-
maya başlanacaktı) ve burada da Panathinaikos ile
Anderlecht’in yanı sıra son şampiyon Kızılyıldız’ı da
geride bırakarak grubunu lider tamamlayan Sampdo-
ria, böylece diğer grubun birincisi Barcelona ile final
oynama hakkını elde etmişti. Wembley Stadı’ndaki
finalde rakibiyle baştan sona kafa kafaya oynayan
Sampdoriamaçı uzatmalara taşıdıysa da 112. daki-
kada Ronald Koeman’ın frikik golüne engel olamıyor
ve üç yıl önce Kupa Galipleri Kupası finalindeki gibi bir
kez daha rakibine teslimoluyordu.
O sezonun sonundaysa peri masalı da sona erecek ve
Boskov, Roma ile anlaşarak kariyerinde yeni bir sayfa
açacaktı. Ancak Yugoslav teknik adam, başkentte,
Sampdoria’da yakaladığı havayı yakalayamayacaktı.
Bir sezonluk Romamacerası sonrasında iki sezon da
Napoli’yi çalıştıran ve bu deneyimlerinde takımlarını
orta sıralardan yukarı taşıyamayan Boskov için artık
bir nevi gerileme dönemi başlamıştı. Sonrasında birer
sezonluk Servette, Sampdoria ve Perugia tecrübeleri
de bekleneni vermekten uzak kalınca Boskov emek-
lilik öncesi son durak olarak YugoslavMillî Takımı’nın
başına geçti. Burada her ne kadar Yugoslavya’yı
EURO 2000’e götürse ve orada da İspanya, Norveç ve
Slovenya’nın bulunduğu grupta ikinci olarak takımını
çeyrek finale taşısa da bu turda Hollanda karşısında
alınan 6-1’lik tarihi mağlubiyet, Boskov açısından
hayli nahoş bir jübile olacaktı. Turnuva sonrasında bir
müddet daha Yugoslavya’ya teknik danışmanlık
yapan Boskov, sonrasındamemleketi Novi Sad’a
dönerek emekliliğin tadını çıkarmayı tercih etti.
Unutulmaz teknik adam, geçtiğimiz yılın 27 Nisan’ın-
daysa 82 yaşında hayata gözlerini yumdu.
alkanlardan çıkan en önemli teknik adamlardan
birisi olan Vujadin Boskov, 16Mayıs 1931 tari-
hinde Yugoslavya’nın Novi Sad kentine bağlı
Begec kasabasında doğdu. II. Dünya Savaşı’nın
sonra ermesinin ardından Vojvodina Novi Sad ta-
kımında futbola başlayan Boskov, 15 yıla yakın
bir süre bu takımın formasını giyerken, 1950’li
yıllarda ülkesinin en önemli sağ kanat oyuncula-
rından da birisine dönüştü. Hatta bu dönemde
YugoslavyaMillî Takımı’yla da 57maçta sahaya
çıktı ve ülkesini en çok temsil
eden oyunculardan birisi oldu.
Yugoslavya ile 1952 Helsinki
Olimpiyatları’nda final oynayan
ancak Puşkaş’lı Macarlara
kaybederek gümüşmadalya
kazanan Boskov, daha sonra-
sında 1954 ve 1958 Dünya Ku-
palarında da boy gösterecekti.
Yugoslavya bu iki turnuvada
da çeyrek final oynadıysa da
ikisinde de Federal Almanya’ya
yenilmekten kurtulamadı.
Boskov, 30 yaşına geldiğinde
Vojvodina’dan ayrılarak
İtalya’nın Sampdoria takımına
transfer olduysa da burada sa-
dece tek bir sezon forma giye-
bildi. Sonrasındaysa İsviçre’nin Young Fellows
Juventus takımında oyuncu-teknik direktör po-
zisyonuna getirildi ve bu vesileyle teknik adam-
lık kariyerine de ilk adımı atmış oldu. İki yıl
İsviçre’de bu şekilde çalışmasının ardındansa
yeniden Vojvodina’ya döndü.
Boskov, teknik direktörlükteki ilk başarısını
1965-66 sezonunda Vojvodina’yı Yugoslav Li-
gi’nde şampiyonluğa taşıyarak yaşadı. Bu, aynı
zamanda Vojvodina’nın tarihindeki ilk lig şampi-
yonluğuydu. 1971’e kadar bu görevini sürdüren
Boskov, sonrasındaysa YugoslavyaMillî Takı-
mı’nın başına geçti. Ancak Dünya Kupası’na taşı-
dığı takımdan turnuva öncesinde ayrılma kararı
aldı ve Hollanda’nın Den Haag kulübü ile anlaştı.
Den Haag’daki ilk sezonunda takımına bir Hol-
landa Kupası kazandıran başarılı teknik adam,
1976’daysa Feyenoord’un başına geçti. Ancak
Rotterdamekibinde beklentileri pek karşılaya-
madı ve 1978’de rotasını İspanya’ya çevirerek
Real Zaragoza’nın teknik direktörü oldu. Zara-
goza o yıl La Liga’ya yeni yükselmişti ve takımın
öncelikli amacı kümede kalmaktı. Boskov da bu
hedefe ulaştı fakat fazlası da
olmadı. Yine de bir teknik di-
rektör olarak daha büyük ku-
lüplerin de takip ettiği bir
isimdi. NitekimZaragoza’daki
bu tek sezonun sonrasında
Real Madrid’den teklif aldı ve
elbette çok düşünmeden bu
teklifi kabul etti.
Boskov, Real Madrid’in başın-
daki ilk sezonunda takıma
hem lig hemde kupa şampi-
yonluğu kazandırdı. Ancak
sonraki iki sezon kupasız ge-
çince 1982 yılında Beyaz Şim-
şeklerle yolları ayrıldı.
Ardından iki yıl Sporting
Gijon’u çalıştıran Boskov, bu-
rada da orta sıralarda takılıp kaldıktan sonra İtal-
ya’ya gitme kararı alarak Ascoli’nin başına geçti.
Ne var ki Ascoli’de işler hiç de iyi gitmedi ve Bos-
kov buradaki ilk sezonunda, kariyerinde ilk kez
küme düşmenin üzüntüsünü yaşadı. Buna kar-
şın Ascoli yönetimi kendisiyle yola devametme
kararı alırken o da bu güvenin karşılığını bir son-
raki sezon takımı tekrar Serie A’ya taşıyarak
verdi. Sonrasındaysa futbolculuğunda kısa bir
süre formasını giyebildiği Sampdoria’nın yeni
teknik direktörü oldu.
Sampdoria yılları, Boskov’un teknik adamlık ka-
riyerindeki belki de en parlak yıllardı. Roberto
B
110
111
Vujadin Boskov
Sampdoria’nınmimarı
1...,90-91,92-93,94-95,96-97,98-99,100-101,102-103,104-105,106-107,108-109 112-113,114-115,116-117,118-119,120-121,122-123,124-125,126
Powered by FlippingBook