

yordu. Fenerbahçe de aradığı “yırtıcı
forvet”i nihayet Ada’da bulunmuştu.
DalianAtkinson, o dönemki başkan
Ali Şen’in büyük çabasıyla Fener-
bahçe formasını giyerek basına poz
veriyordu.
Herkesin gözüAtkinson’daydı…
Çünkü güçlü yapısıyla gerçekten göz
kamaştırıyordu. 3 Eylül 1995’te İsmail
Kartal’ın jübilemaçında Eskişehir-
spor filelerini havalandırarak başladı
kısacık serüvenine… 30 Eylül
1995’teki Beşiktaş derbisinin ikinci
yarısında oyuna girdi ve Türki-
ye’deki ilk resmi golünü siyah-be-
yazlıların ağlarına bıraktı.
22 Ekim1995 günü ise DalianAtkin-
son’u, Türkiye’nin hafızasına kazıdığı
tarihti…O tarihte tıpkı bugünkü der-
bilerde de olduğu gibi normal hayat
durmuştu; çünkü Fenerbahçe ile
Galatasaray’ınmaçı vardı.
Fenerbahçe sahaya RüştüReçber -
İlker Yağcıoğlu, Jes Högh, Saffet
Akbaş, Halil İbrahimKara - Tayfun
Korkut, Oğuz Çetin, Kemalettin Şen-
türk, TarıkDaşgün - Elvir Bolic, Da-
lianAtkinson on biriyle çıkmıştı.
Galatasaray’ın kadrosu ise Brad Frie-
del -Mert Korkmaz, Bülent Kork-
maz, Bekir Gür - OkanBuruk, Suat
Kaya, TugayKerimoğlu, HakanÜnsal
- Dean Saunders - Saffet Sancaklı,
Hakan Şükür’den oluşuyordu. Maç
başladı ve ilk 30 dakika içerisinde
neredeyse hepsi birbirinin aynısı
olan üçü golüGalatasaray ağlarına
bıraktı Atkinson. Fenerbahçeliler ilk
30 dakikada gelen gollerle bayram
yapıyor; Galatasaraylılar ise hüzün
ve şaşkınlığı bir arada yaşıyordu.
35’inci dakikadaAtkinson bir kez
daha ağları havalandırmış ama
hakemgolü ofsayt gerekçesiyle ge-
çersiz saymıştı. Bu pozisyon uzun
süren tartışmalara sebep olmuştu.
90 dakika biterken Fenerbahçe,
Atkinson’un hat-trick’iyle gülmüş,
Galatasaray ise sadece Saffet San-
caklı ile cevap verebilmişti…
Mücadele 3-1 sonuçlanmıştı.
Atkinson 25’inci haftada Denizli-
spor’a attığı golden sonra lig sonuna
kadar suskunluğa bürünse de Fener-
bahçe sezonu şampiyon tamamla-
mıştı ve takımının bu başarısında
yıldız oyuncu büyük pay sahibi
olmuştu.
Malûmki bazen garip bir ülke ola-
biliyoruz. 21 maçta 10 gol atan At-
kinson, bu başarısına rağmen bir
sezon sonra Fenerbahçe’de şans
bulamadı ve belki biraz da kendi
hatalarıyla kariyerindeki çöküş dö-
nemine girdi. 1996’da Metz’e kiralık
gitti ve o sezonu Manchester
City’de tamamladı. Tabiî ki o dö-
nemki Manchester City ile şimdiki
arasında dağlar, denizler, ovalar
büyüklüğünde fark vardı; unutma-
yalım.
Atkinson bir ara Katar’ın Al-İttihad
takımında oynadıktan sonra Güney
Kore’nin yolunu tuttu ve futbola
noktayı 2001’de Daejeon Citizen-Je-
onbuk Hyundai Motors takımla-
rında koydu.
Yakın zamanda Fenerbahçe’yi ziya-
ret de etmişti Atkinson… O dönemki
Teknik Direktör Aykut Kocaman ve
yönetici Ali Koç’la birlikte sıcak fo-
toğraflar vermiş, onu sevenlerinin
yüzüne tatlı bir tebessümkondur-
muştu…
Evet, işte böyleydi Atkinson’un
kariyeri… Şimdi gelelimhikâyenin
üzücü kısmına…
15 Ağustos 2016 gecesi bir ihbar
üzerine yaklaşık 15-20 kişilik İngi-
liz polis ekibi, Dalion Atkinson’un
babasının Telford kasabasındaki
evine gitti. Evin içerisinde neler ol-
duğunu tamolarak bilemiyoruz.
Ancak yaklaşık 15 polis, elinde sa-
dece küçücük bir sopa bulunan ve
oldukça sinirli olan, bir türlü sakin-
leşemeyen Atkinson’u yakınmesa-
feden şok tabancasıyla vurdu…
Ağır ilaç tedavisi gören Atkinson,
hastaneye kaldırıldıktan birkaç
dakika sonra şok tabancasının
verdiği etkiyle hayatını kaybetti.
İngiliz polisine göre Atinson, baba-
sını ölümle tehdit etmişti ve “Ben
Mesihim” diye bağırıyordu. Peki,
bunun sonucu silahsız bir adamın
15 polis tarafından etrafı sarıldıktan
sonra şok tabancasıyla ölüme gön-
derilmesi mi olmalıydı? Herhalde bu
sorunun cevabını da insan hakları
konusunda kimselere söz bırakma-
yan İngilizler verecektir.
Bize düşen ise Türkiye’de sadece bir
sezonda yaptıklarıyla hoş bir seda
bırakan Dalian Atkinson’ı o günle-
riyle hatırlamak ve saygıyla yâd
etmek olmalı…
Türkiye’de özellikle Fenerbahçelilerin çok yakından tanıdığı ve sevdiği bir isim,
İngiliz polisinin şiddet tutkusuyla dünyadan koparıldı. 1995-96
sezonunda ülkemizde oynayan ve bir sezon giydiği giydiği sarı-lacivertli formanın hakkını
vererek ayrılan Dalian Atkinson’ı saygıyla anıyoruz.
er ölümerken ölümdür” der
Cemal Süreyya…Yakınını ya da
bir sevdiğini kaybedenler ölü-
mün soğuk yüzünü ve sızısını
çok iyi bilir. Geçtiğimiz ay dünya
futbol sahnesinden; Türkiye’de
özellikle Fenerbahçelilerin çok
yakından tanıdığı ve sevdiği bir
isim“koparıldı”. Evet, resmen,
alenen koparıldı. DalianAtkin-
son, hunharca sayılabilecek bir
polismüdahalesiyle öldürüldü.
Tabiî ki önce “yırtıcı forvet”
DalianAtkinson’ı anlatmamız
gerek çünkü okuyucularımız
arasında onu hatırlamayan ve
bilmeyen genç arkadaşlarımız
olacaktır.
DalianRobert Atkinson, 21Mart
1968’de İngiltere’nin Shrewsbury
kasabasında dünyaya geldi. 1984
yılında profesyonel futbolculuk
kariyerine Ipswich Town takı-
mında başladı. Odönemler
Ipswich, Premier Lig’de yer alı-
yordu. Atkinson daNewcastle
UnitedmaçındaKevinWilson’un
yerine oyuna girerek ilk kez sa-
haya çıkıyordu. Ama Ipswich
Town sene sonunda küme düştü.
Bir sezon sonra sahalarda fırtına
gibi esen bir “Kara Boğa” vardı.
Ligde 10, kupada da 3 gol atan
Atkinson, dikkatleri bir anda
üzerine çekmişti. 1989’da 450
bin pound karşılığında Sheffield
Wednesday’e transfer edildi.
Sezon boyunca 10 gol atan 21 ya-
şındaki futbolcu, DavidHirst’le
iyi bir ikili olmasına rağmen
takımının küme düşmesini
engelleyememişti.
Ancak Sheffield’daki “yırtıcı”
günleri İspanya’da da fark edil-
mişti. Sonraki sezonda Real
Sociedad 1.7milyon pound karşı-
lığındaAtkinson’ı renklerine
kattı. İlk golünü dünya devi Real
Madrid’e atan yıldız futbolcu, 29
lig, 1 UEFAKupası maçında top-
lam12 gol kaydederek İrlandalı
JohnAldridge’ten sonra en golcü
ikinci oyuncu olmuştu. Atkinson
aynı zamanda İspanya’da forma
giyen ilk siyahi oyuncu olma
özelliğini de taşıyordu.
Dalian’ı gencecik bir çocukken
Ipswich’ten SheffieldWednes-
day’e transfer eden TeknikDi-
rektör RonAtkinson, 1991’de
AstonVilla’nın başına geçti ve ilk
iş olarak soyadaşını 1.6milyon
pounda transfer etti. AstonVilla
günleri Dalian için sıkıntılı baş-
ladı ve koca sezonda sadece 1 gol
atabildi. Sonraki sezon isemuh-
teşemdi…
İngiltere 1. Ligi, Premier Lig adını
almıştı. O sezon, Liverpool’dan
gelenDean Saunders ileAtkin-
son iyi bir ikili oluşturdu. Saun-
ders 13, Atkinson ise 11 gol
atmıştı. Ligi uzun süre lider gö-
türüp ikinci olarak bitirdiler. 3
Ekim1992’deWimbledon’ı dep-
lasmanda 3-2 yendikleri maçta,
kendi sahasından alıp, çalımlarla
geldiği rakip sahada ceza sahası
dışından attığı aşırtma gol, BBC
tarafından sezonun en iyi golü
olarak adlandırıldı. Atkinson, ay-
rıca eski takımı Ipswich Town’la
1-1 berabere kaldıkları maçta at-
tığı golle, AstonVilla’nın “Pre-
mier Lig”deki ilk golünü de
kaydetmişti.
Bir sonraki sezonAstonVilla, İn-
giltere Ligi Kupası’nı kazanırlar-
ken, Atkinson 8maçta biri
finaldeManchester United’a
olmak üzere attığı 6 golle önemli
katkı yapmış, Dean Saunders’la
beraber de takımın en golcü
oyuncusu olmuştu.
Ve geldik 1995-96 sezonuna…
Oyılları bilenler hatırlar…Türki-
ye’de herkes, “yırtıcı forvet” arı-
yordu. “Yırtıcı forvet” sözü
gazetemanşetlerinden düşmü-
“H
Kara Boğa’yı vurdular!
Dalian Atkinson
120
121
RasimArtagan