TamSaha 149. Sayı

Real Madrid, 1984-85 sezonunda UEFA Kupası’nı

kazandıktan sonra 1985-86 sezonunda da bu kupada

mücadele ediyordu ve Beyaz Şimşeklerde hedef elbette

unvanlarını korumaktı. Ancak üçüncü turda Federal

Almanya’dan Mönchengladbach ile eşleşen Real Mad-

rid, 27 Kasım 1985’te deplasmanda oynadığı ilkmaçta

şok bir skorla karşı karşıya kalmıştı. İlk yarıyı Frank

Mill ve Salguero’nun kendi kalesine attığı gollerle 2-0

önde kapayan Alman ekibi, ikinci yarıda da fırtına gibi

eserken Uwe Rahn’dan gelen iki golle farkı dörde

çıkartmış, daha sonra Real Madrid, Gordillo ile bir gol

bulduysa da maçın sonlarında Ewald Lienen skoru

belirlemişti: 5-1. Real’in bu hezimetin altından kalkıp

kalkamayacağı iki hafta boyunca Avrupa futbolunda

gündemin belki de ilkmaddesiydi. 11 Aralık’taki

rövanşta Real Madrid, kendisine gereken gollerin

yarısını henüz 17 dakika içinde, Valdano vasıtasıyla

buluyordu. Bumüthiş başlangıca karşın gollerin devamı

uzun süre gelmezken her geçen dakika, Mönchenglad-

bach’ın lehine işlemekteydi. 77. dakikada sol kanattan

gelen ortaya arka direkte Santillana’nın bekletmeden

vurduğu volenin filelere gitmesiyle birlikte Real Madrid

rüzgârı iyice arkasına alırken bitime iki dakika kala

yine Santillana sahneye çıkıyor ve rakip kaleciden

dönen bir şutu tamamlayarak Real Madrid’in iki hafta

önceki hezimetin altından destansı bir biçimde kalk-

masını sağlıyordu.

R. Madrid-M’gladbach (1985-86 UEFAKupası): 1-5, 4-0

1985-86 sezonundaki bir diğer unutulmaz geri dönüş,

Karl-Heinz Feldkamp’ın çalıştırdığı Bayer Uerdingen’e

aitti. Kupa Galipleri Kupası çeyrek finalinde Demokratik

Almanya’dan Dinamo Dresden ile karşılaşan Federal

Almanya temsilcisi, deplasmandaki ilkmaçtan 2-0’lık

yenilgiyle ayrılmıştı. Ancak Uerdingen’in yapacağı geri

dönüşü dramatik hale getiren, bu ilkmaçtaki skordan

ziyade, ikinci maçın gelişimiydi. Uerdingen’deki rövan-

şın henüz ilk dakikasında konuk ekip Minge’nin golüyle

1-0 öne geçmişti. Maçtan önce Uerdingen’e 2-0’lık bir

skor en azından uzatmalar için yetebilecekken,

bu golden sonra ev sahibi ekibin sadece 89 dakika

içerisinde dört gol bulması gerekiyordu. Gollerden ilki

13’te Funkel’le gelmişti gelmesine ama 36’da Lippmann

konuk ekibi yeniden öne geçiriyor, 41’de Bommer’in

kendi kalesine attığı golse maçı bitirme noktasına

geliyordu. İlk yarı 3-1 Dresden lehine sona ermişti ve

ikinci yarıda Uerdingen’in artık yemeden beş gol atması

gerekecekti. 58. dakikada Funkel’in penaltıdan attığı

gol, skoru 2-3’e getirmişti ama kalan 32 dakikada dört

gol gelmesi yine de hayal gibi görünüyordu. 64. daki-

kada Dresden’in ilk golünü atan Minge bu kez kendi ağ-

larını havalandırdığında da Uerdingen’in umutlanması

için erken sayılırdı. 67. dakikada Schafer’den gelen

golse ‘acaba’ dedirtmeye başlamıştı. Nitekim 78’de bu

kez Klinger sahneye çıkıyor ve toplamdaki skoru eşitli-

yordu. Artık Uerdingen’in üstesinden gelmesi gereken

bir tek deplasman golü dezavantajı kalmıştı. Onu da

81’de Funkel’in bir kez daha penaltıdan ağları havalan-

dırmasıyla başaracaklardı. Rüzgârı iyice arkasına alan

Feldkamp’ın öğrencileri bu gole rağmen hız kesmezken

bitime üç dakika kala Schafer bir gol daha atıyor ve

takımının sahadan 7-3’lük zaferle ayrılarak yarı finale

yükselmesini sağlıyordu. Maç sonunda Feldkamp’ın,

devre arasına gelindiğinde çoktan elendiklerini düşün-

düklerini ve ikinci yarıya Avrupa’ya onurlu bir şekilde

veda etmek için çıktıklarını açıklamasıysa, Uerdin-

gen’in ne denli inanılmaz bir iş başardığının belki de en

güzel göstergesiydi. Öyle ki bu sonuca Uerdingenliler

bile inanmakta zorlanmıştı.

B. Uerdingen-D. Dresden (1985-86 Kupa Galipleri Kupası): 0-2, 7-3

Avrupa kupalarının ilk geri dönüş destanını, Portekiz’in

mütevazı takımı Leixoes yazmıştı. Kupa Galipleri

Kupası ilk turunda İsviçre’nin La Chaux-de-Fonds

takımıyla eşleşen Portekiz temsilcisi, deplasmanda

oynadığı ilkmaçta 6-2’lik ağır bir mağlubiyet almıştı.

Hatta maç 67. dakikaya geldiğinde 6-1 olmuş, ev sahibi

ekibin sonrasında biraz hız kesmesiyle bitime beş da-

kika kala Leixoes farkı dörde indirmişti. Eğer İsviçreliler

maçın son çeyreğine de son sürat devam etselerdi skor

ne olurdu kimbilir!

İkinci maçtaysa İsviçreliler muhtemelen Portekiz’e tu-

ristik gezi için gittiklerini düşünüyordu. Ancak Leixoes,

ilk yarıyı Osvaldo Silva’nın golleriyle 2-0 önde tamam-

ladığında biraz umutlanmaya başlamıştı. İkinci yarının

hemen başında Manuel Oliveira farkı üçe çıkartırken

İsviçre ekibinde panik başlıyor, 52’deyse Mario Ventura,

tur için gerekli neticeyi skor tabelasına yazdırıyordu.

Maçın skorunuysa 71’de Manuel Oliveira belirledi ve

böylece Leixoes, 2-6’lık dezavantajın altından 5-0’lık

müthiş bir geri dönüşle kalkarak tur atlayan taraf oldu.

Leixoes-La Chaux-de-Fonds (1961-62 Kupa Galipleri Kupası): 2-6, 5-0

Barcelona şu sıralar PSG’ye karşı elde

ettiği müthiş zaferin sevincini

yaşamaya devam ediyor belki ama

Katalan ekibinin Fransızlarla olan

geçmişi biraz kurcalandığında,

sicilinde hayli negatif bir bulguya da

rastlanmıyor değil. 1984-85 sezo-

nunda Kupa Galipleri Kupası ilk

turunda Metz ile eşleşen Barcelona,

deplasmanda oynadığı ilkmaçta

rahat bir oyun ortaya koymuştu. İlk

yarısı 1-1 bitenmaçta 64. dakikaya

gelindiğinde 4-1’lik üstünlüğü

yakalamış olan Barça, son

dakikalarda bir penaltı golüne

engel olamasa da sahadan 4-2’lik

galibiyetle ayrılmış ve tur vizesini cebine koymuştu.

Camp Nou’daki rövanşta da dakikalar 33’ü gösterirken

Carrasco, Barcelona’yı 1-0 öne geçiriyordu ve o andan

sonra herhalde dünya üzerinde tek

bir kişi bile ev sahibi ekibin elenebi-

leceğini aklının ucundan dahi

geçirmezdi. Gerçi 38’de Kurbos, Metz

adına skoru 1-1’e getirirken, hemen

bir dakika sonrasında Sanchez’in

kendi ağlarını havalandırmasıyla

Fransızlar soyunma odasına 2-1

önde gitmişti belki ama yine de

ikinci yarıda daha fazlasını yapma-

ları beklenmiyordu. Dakikalar 65’i

gösterirken Kurbos, Metz adına farkı

ikiye çıkardığındaysa Camp Nou

tribünlerinde telaş başlamıştı. Bitime

beş dakika kala günün kahramanı

Kurbos son kez sahneye çıktığın-

daysa skor 1-4’e gelmiş ve Barcelona belki de kulüp

tarihinin en utanç verici gecelerinden birini yaşayarak

Avrupa kupalarına erkenden veda etmişti.

Metz-Barcelona (1984-85 Kupa Galipleri Kupası): 2-4, 4-1

İlkmaçta aldığı 6-2’likmağlubiyetin üstesinden gelmeyi başaran bir

diğer takımda Partizan’dı. Yugoslav temsilcisi, UEFA Kupası ikinci

turunda, QPR ile Londra’da oynadığı ilkmaçı, bir ara 2-1 öne geçme-

sine karşın 6-2 kaybetmişti. Ancak iki hafta sonra Belgrad’daki

maçta, sahada bambaşka bir Partizan vardı. Henüz dördüncü daki-

kada Mantse ile 1-0 öne geçen siyah-beyazlılar, ilk yarının bitimine

beş dakika kala Kalitsanin’in penaltısıyla farkı ikiye çıkarmıştı. İkinci

yarının hemen başında, daha sonraları Altay ve Trabzonspor forma-

ları da giyecek olan Yesiç skoru 3-0’a getirirken, 64’te Jivkovic, turu

Partizan’a getirecek golün altına imzasını atıyordu. Kalan sürede

İngilizler gol bulmak için çabaladıysa da Partizan skorumuhafaza

etmeyi bilecek ve rakibini turnuvanın dışına itecekti.

Partizan-Queens Park Rangers (1984-85 UEFAKupası) 2-6, 4-0