Previous Page  38-39 / 150 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 38-39 / 150 Next Page
Page Background

Kulübün standartları bellidir ve

kulüp hep aynı kalır.

2012-2013 sezonunda Hollanda

2. Ligi’nde ilk sezonun olmasına

rağmen 22 maçta forma giydin.

13 maça ilk 11’de başladın ve 1326

dakika süre aldın. Bu sayılar gayet

verimli. O sezonu bize anlatır

mısın?

Twente altyapısından çıktıktan

sonra, şu anda Utrecht takımını

çalıştıran Erik ten Hag benim

hocamdı. Geçen sene de Bayern

Münih’te Pep Guardiola’nın

yardımcısıydı. Çok iyi bir insan. Beni

Twente altyapısından tanıyordu.

O dönemGo Ahead Eagles’ı çalıştırı-

yordu. “Seninle çalışmak istiyorum.

Seni daha iyi oyuncu yapmak isti-

yorum. Her hafta, her gün A takımla

idmana çıkacaksın. Bu seni daha iyi

bir oyuncu yapacak. Sana oynama

garantisi veremem. Bu sözü kim-

seye veremem. Ama çalışırsan her

şey olabilir” dedi… Sezonun ilk yarı-

sında sürekli son 10 dakika, 15 da-

kika, yarım saat, 45 dakika şans

veriyordu. O zamanlar benim için

çok güzeldi. Sürekli statlarda oynu-

yorum. Ondan sonra devre arasında

bizim orta saha oyuncularımızdan

birisi gitti. O gittikten sonra beni

oynatmaya başladı hocamız. Çok iyi

bir sezon geçirdik. Şu an Spartak

Moskova’nın 10 numarası Quincy

Promes’le beraber takımı taşıdık.

20 sene sonra Go Ahead Eagles’ı

Hollanda 1. Ligi’ne çıkardık.

Sonraki iki sezonunda takımın

en önemli oyuncularından biri

haline geldiğini görüyoruz. İkinci

sezonunda 33 maçta 2762, üçüncü

sezonunda da 32 maçta 2707

dakika şans buldun. O sezonlarda

neler yaşadın?

Hollanda 1. Ligi’ne çıktıktan sonra

ilk sene takımı ligde tuttuk. Bu

bizim için şampiyonluk kadar

önemliydi. Çünkü 20 sene sonra bu

kadar küçük bir takımı 1. Lig’e

çıkarmışız ve orada tutmuşuz.

Bir yere gelmek var, bir yerde

kalmak var. O sezon da çok iyi geçti

ve sezon sonunda Galatasaray ile

Beşiktaş geldi. Sürekli orta sahada

oynamış, çok iyi bir sezon geçirmiş,

6 gol atıp 6 da asist yapmıştım.

Ayakta kaldım. Sırtımyere değ-

medi. Sürekli ilk 11’de oynadım.

Takımın en önemli oyuncularından

birisiydim. Zaten ben bu oyunu niye

oynuyorum? Hobimolduğu için

oynuyorum. Benim için para ikinci

planda. Zaten zamanında bu işin

para ettiğini bilmiyordumki. Her

şeyi sevdiğim için yaptım. Niye se-

viyorsun? Oynamak için. Oynamak

istediğin için elinden gelen her şeyi

yapıyorsun. Çok şükür şu an oynu-

yorumgördüğünüz gibi.

2015-2016 sezonunda Go Ahead

Eagles’la UEFA Avrupa Ligi tecrü-

besi yaşadın. Hollanda Liglerine

göre Avrupa arenasındaki farklar

sence nelerdi?

Hollanda 1. Ligi’nde kaldığımız ilk

sezon sonrasında Fair-Play sebe-

biyle Avrupa Ligi’ne gitme hakkı

kazandık. Hollanda’da seyirci sayısı,

kulübünmisafir takımlara yardım-

ları, sarı kartlar, kırmızı kartlar

gibi bir çok kriter var. Bu kriterleri

tutturan takım, Fair-Play ödülü

olarak Avrupa Ligi’ne gidebiliyor.

Bu hakkı da biz kazandık. Avrupa

Ligi tecrübesi yaşadım. İki maçta

bir golümvar.

Aynı sezonun başında yolun Kay-

nekli bulmadı ve yolladı.

Ondan sonra geri almak

istediler, bu sefer de

paraları yetmedi! Futbol

böyle bir şey!

Peki, okul hayatını anlatır

mısın?

18 yaşına kadar spor

üzerine okudum. Spor ve

jimnastik üzerine okulumu

bitirdim. Ondan sonra

okulu bıraktımve kendimi

futbola adadım. Okulu çok

sevdiğimi söyleyemem.

Jimnastik derslerini çok

seviyordumve tercih

ediyordum. Bu tarz bir

insanım.

Futbola başladığın günlere

geri döndüğün zaman

nasıl bir eğitim aldın? Hol-

landa’nın altyapısı nasıldı?

Bize Hollanda altyapıları

hakkında bilgi verir misin?

Hollanda’nın her takımında

4-5, Ajax gibi bazı takım-

larda 6-7 tane altyapıdan

çıkan ve ilk 11’de oynayan

oyuncular var. Bunun

nedeni de oradaki hocalar

çoğunlukla eski futbolcu

ve altyapıya çok önem

veriyorlar. Çok bilinçliler.

Bir oyuncunun sağ ayağı

iyi, sol ayağı kötüyse, sol

ayağına da çok özen göste-

riyorlar ve iyileştirmek için

her şeyi yapıyorlar. “Ken-

dini bu yaşta geliştirebilir-

sin” diyorlar. Bir oyuncu ilk

maçında, ikinci maçında

kötüyse, mutlaka üçüncü

maçta da şans buluyor.

Çok sabırlı insanlar. Her

konuda altyapıya yardımcı

olmaya çalışıyorlar. Her

kulübün bir standardı var.

Her kulüp yüzde 40, yüzde

50 oranında A takıma

oyuncu çıkartmak istiyor.

Bu federasyonun koyduğu

bir kural mı?

Hayır değil. Yapıları böyle.

Oradaki para durumları

buradaki gibi de değil.

Burada başkan gitse, hoca

gitse bütün takımdağılı-

yor. Kayserispor’da da bu

oldu. Ne yapacağımızı, ne-

reye gideceğimizi bileme-

dik. Şaşırdık kaldık. Ama

Hollanda’da böyle değil.

Başkan gittiğinde ikinci

aday hazır. Onun yanında

direktörümüz var, onun al-

tında hocamız var. Her şey

sistemli. Hoca gittiğinde

her zaman kulübün kültü-

rünü tanıyan yardımcı ho-

calarımız göreve getiriliyor.

38

39

Erik ten Hag beni Go Ahead Eagles’a

aldı. “Seni daha iyi oyuncu yapmak

istiyorum. Çalışırsan her şey olabilir”

dedi. Sezonun ilk yarısında 10-15

dakika şans veriyordu. Devre

arasında orta saha oyuncularımızdan

birisi gitti ve beni oynatmaya başladı.

Quincy Promes’le beraber 20 sene

sonra Go Ahead’i Hollanda 1. Ligi’ne

çıkardık.

Ertesi sezon sürekli ilk 11’de

oynadım. Takımın en önemli

oyuncularından birisiydim. Zaten ben

bu oyunu niye oynuyorum? Hobim

olduğu için oynuyorum. Benim için

para ikinci planda. Zaten zamanında

bu işin para ettiğini bilmiyordumki.

Her şeyi sevdiğim için yaptım.

Transfer olduğumdönemde

Beşiktaş da Kayserispor da beni

istiyordu. Beşiktaş’a hayır demek

kolay bir şey değil biliyorsunuz. Çok

büyük bir kulüp, çok güzel bir kulüp.

Ama Kayserispor daha önce davet

etmişti. Sözümde durdumve

Kayseri’ye gittim.

Hiçbir şey tesadüf değil. Her şey

düşünceyle ve çalışmakla alâkalı…

Her şeyi düşünerek yaptık.

Menajerimle oturduk ve her şeyi

planladık. Her şey de planladığımız

gibi gidiyor. Allah’ın yardımıyla

inşallah daha güzel yerlere geleceğim.

Hedefimher maçta göze batmak, iyi

oynamak ve takıma katkıda

bulunmak. Türkiye beni tanımaya

başladım. Bu sezon patlama yaşadım.

Her zaman şunu söylerim. Bir şeyi

bildikten sonra neden şaşırıyorsun?

Elimden gelen her şeyi yapıyorum.

Bu benim için daha başlangıç.