Previous Page  74-75 / 164 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 74-75 / 164 Next Page
Page Background

75

lex Ferguson’ın neden çok

büyük bir teknik adam oldu-

ğuna dair sabaha kadar konu-

şup onlarca sebep sayabiliriz.

Bunlardan biri de İskoçya lig

şampiyonlukları listesinde

saklı. Zira 117 yıllık lig tarihinde

sadece 18 kez Celtic veya Ran-

gers harici bir takım sezonu

zirvede bitirebildi. Bunu başa-

ran son ekip ise 1984 ve 1985

yıllarında Ferguson’ın yönet-

tiği Aberdeen’den başkası de-

ğildi. İskoç teknik adam iki yıl

üst üste kazandığı şampiyon-

luklardan 1.5 yıl sonra Manc-

hester’a giderek bu kez

İngiltere lig tarihini değiştir-

meye soyunacaktı. Komşu

İskoçya’da ise Ferguson’ın lüt-

fuyla sahne tekrar ezeli rakip-

ler Celtic ve Rangers’a kala-

caktı. OManchester’ın yolunu

tuttuktan sonra geçen 31 se-

zonun 17’sini Rangers zirvede

tamamlarken, Celtic geçtiği-

miz sezon bu süreçteki 14.

şampiyonluğuyla rakibine

cevap verdi. Aberdeen ise aynı

dönemde liderliğin yanına pek

Celtic’in yükselişi

İskoçya’da Celtic’in şampiyonluğuna biraz olsun şaşıran tek bir kişi dahi

bulamayabilirsiniz. Ancak yeşil-beyazlılar, yerel müsabakaların tamamında

namağlup kalarak o kolay görünen hedefi bir nebze daha zorlu yoldan tamamlamayı

bildi. İskoçya liginde bile sıra dışı sayılabilecek bu başarı, sırrını sezon başında

takımın iplerini eline alan Brendan Rodgers’ın dokunuşlarına borçlu.

A

yaklaşamadı.

İskoçya’daki tarihî rekabet yok-

sunluğunu çok kısaca bu şekilde

özetlemekmümkün. 2012

yazında Rangers’ın finansal

problemleri yüzünden beşinci

lige düşürülmesi de ülkedeki

futbol heyecanına dair tek somut

unsuru baltalamış oldu ve Cel-

tic’in önünde uzun bir süreliğine

şampiyonluk adına ciddi bir engel

kalmadı. Yine de ezeli rakibin alt

liglerde idare ettiği o yıllarda

beklendiği gibi net bir üstünlük

yakalayamadı Celtic. Bunun adına

ortamdaki güç boşluğunun

getirdiği rehavet de denebilir.

Neil Lennon ve onun halefi Ronny

Deila, Celtic’e ne ligdeki kesin

üstünlüğü getirebildi ne de takımı

Avrupa’da bir adım ileri götüre-

bildi. İşte 2016 yazında bu eksik-

likleri gidermesi için Brendan

Rodgers ile anlaşıldı.

Brendan Rodgers etkisi

Celtic’in kesin, net ve belli bir tarz

çerçevesindeki üstünlük arayışı

aslında Rodgers’ın kariyer gidişa-

tına daha fazla uyamazdı. 2015

Ekim’inde Liverpool’dan ayrıldı-

ğından beri bir takım çalıştırma-

mıştı. O Anfield’a veda ederken

Liverpool’a yaşattığı ve sonu çok

acı biten şampiyonluk yarışı

mazide kalmıştı. Taraftarlar ve

kamuoyu Rodgers’tan daha

fazlasını bekliyordu ancak Liver-

pool’un gücü o kadarına yetebil-

mişti. Nitekim takımını bir kez

daha o seviyeye çıkarmayı başa-

ramayınca ayrılık sürpriz olmadı

ve 2016 yılına girerken itibarını

tekrar kazanma gereği hissede-

cek bir pozisyona geldi Rodgers.

Celtic, bu amaç doğrultusunda

biçilmiş kaftandı.

Kuzey İrlandalı teknik adam

takımına çoğunlukla değil, tüm

sezon boyunca yüksek tempolu

bir oyun oynatmayı bildi. Aber-

deen ile oynanan İskoçya Kupası

finalinde orta saha oyuncusu

Tomas Rogic’in uzatmalarda attığı

galibiyet golü, Celtic’in Rodgers

yönetiminde bulduğu 11. son

dakika golüydü. Bu nokta, takımın

her daimdiri kalabilmesine dair

önemli bir örnek teşkil ediyor.

Ayrıca bireysel performans

bazında da Rodgers’ın takıma

direkt etki ettiği bir gerçek.

Özellikle Patrick Roberts ve

Stuart Armstrong’un öncülük

ettiği oyuncu grubu, geçtiğimiz

yıllardaki performansının üstüne

çıkmayı başardı.

Yeni transferlerden Musa

Dembele ve Scott Sinclair ise

Celtic adına sezonun yıldızı oldu.

Tümkulvarlarda oynadığı 49

maçta 32 gol ve 9 asist üreten

Dembele sadece Celtic taraftarla-

rını mutlu etmekle kalmadı. Bu

performansıyla aynı zamanda

Avrupa’nın dev kulüplerinin de

dikkatini çekmeyi başardı 20 ya-

şındaki futbolcu. Önceki sezon

Premier Lig’den düşen Aston

Villa’dan kaçıp Celtic’te huzur

arayışına çıkan Sinclair ise 25 gol

ve 11 asistlik karnesiyle yeniden

kendini buldu.

Bu iki isim olmasaydı belki de

Celtic tıpkı önceki birkaç sezonda

olduğu üzere ligi klişe biçimde

lider bitirecek, yerel kupalardan

en fazla birini alabilecekti. Ancak

Rodgers’ın tüm takımı toparlayan,

onu sezon boyunca diri tutabilen

yaklaşımı bu iki transferle de

birleşince İskoçya futbol tarihinde

bir ilk yaşandı. Celtic tek bir

mağlubiyet bile almadan üç

kupayı da müzesine götürmeyi

bildi. Böylece Brendan Rodgers,

efsanevî Jock Stein (1967 ve 1969)

ve Martin O’Neill’in (2001) ardın-

dan Celtic’e üçleme yaptırabilen

üçüncü teknik adamoldu. Elbette

Stein’in 1967’deki zaferlerine bir

de Avrupa Kupası şampiyonlu-

ğunu eklediğini hatırlatmakta

fayda var. Günün sonunda

Celtic’in geçirdiği harika sezon ve

bunu idare etme tarzı, Brendan

Rodgers’a itibarını geri kazandır-

maya fazlasıyla yetti. Anfield’da

kalabilseydi Kırmızılar adına daha

74

Mustafa Akkaya