110-111 / 162
değerlenen kadrosu şu an Paris
Saint-Germain’in önünde en de-
ğerli kadro olarak dikkatleri çeki-
liyor. Geçtiğimiz sezon ligin en
umut vadeden teknik adamı ko-
numundaki Guardiola, taraftarına
ve futbolseverlere aslında pek bir
ışık gösteremedi. Sezona harika
bir başlangıç yapsalar da deva-
mında yaşanan puan kayıpları
ligin zirvesinden uzaklaşmalarına
neden oldu. Bunun yanı sıra Şam-
piyonlar Ligi’nde de başarı gelme-
yince taraftar nezdinde büyük
hayal kırıklıkları yaşandı. Ancak
bu tolere edilebilir bir sezon ola-
rak görüldü. Özellikle Premier Lig
gibi zorlu ve takvimi çok yoğun
bir ligde ilk sezonda başarıya
ulaşamamış olması normal
karşılanabilir. Fakat bu sezon
ondan beklentiler çok daha fazla.
Barcelona’da temelini aldığı ve
çok büyük oranda geliştirdiği po-
zisyona dayalı oyun anlayışından
bu sezon da asla vazgeçmeyecek.
Geçtiğimiz sezon elinde bulunan
oyuncu havuzunda bu oyunu oy-
namak için yeterli kalitede fut-
bolcu bulunmaması en büyük
bahanelerinden biriydi. Özellikle
pas oyununun kaleden başlama-
sını isteyen ve bu uğurda geçtiği-
miz sezon başında Joe Hart’la
yollarını ayıran Guardiola, kaleye
Barcelona’dan Cladio Bravo’yu
transfer etmişti. Ancak Şilili ka-
leci tüm sezon hayal kırıklığı ya-
ratan bir performans sergiledi.
Bu yaz transfer döneminde
yaptığı en önemli hamle de bu
bölgeye oldu. Benfica’nın genç
kalecisi Ederson transfer edilerek
kale Brezilyalı eldivene teslim
edildi. Ayrıca defans bölgesine
maliyetleri yüksek üç önemli
takviye daha yapıldı. İlk olarak
Tottenham’ın önemli oyuncula-
rından KyleWalker alınarak sağ
bek pozisyonu İngiliz futbolcuya
emanet edildi. Porto’dan geldiğin-
den bu yana Real Madrid’de bir
türlü düzenli forma şansı bulama-
yan Brezilyalı sağ bek Danilo da
o pozisyonda alternatifleri arttır-
mak için takıma katıldı. Sol beke
de geçtiğimiz sezon Monaco ile
harika bir sezon geçiren Benjamin
Mendy transfer edildi. Yine Mona-
co’dan Bernardo Silva hücumhat-
tında alternatifleri artırmak adına
alınan bir diğer oyuncu oldu. Pep
Guardiola hâlihazırda üzerinde en
büyük beklenti olan hocaların ba-
şında geliyor. Geçmişte Barcelona
ve Bayern Münih’te oynattığı
oyunlar düşünüldüğünde taraf-
tara ve futbolseverlere vadettik-
leri çok fazla. O yüzden de bu
sezon takıma yaptığı takviyeler,
kafasındaki oyunu oynatma
adına onun elini kolaylaştıracak
isimler. Özellikle ligin dördüncü
haftasında karşılaştıkları Liver-
pool maçında oynanan oyun ve
elde edilen skor da bu sezonun
daha farklı geçeceği yönünde
bizlere iyi sinyaller verdi.
Bu sezonun Manchester City ve
Chelsea ile birlikte en güçlü şam-
piyonluk adaylarından bir diğeri
de Jose Mourinho ile ikinci sezo-
nuna başlayan Manchester Uni-
ted. Geçtiğimiz sezonu, ligde işler
çok fazla yolunda gitmese de iki
kupayla kapatan Kırmızı Şeytan-
lar, bu sezona çok iyi bir giriş yap-
mayı başardı. Geçtiğimiz sezon
Lig Kupası ve UEFA Avrupa Ligi’ni
kazanan Kırmızılılar, bu sezon
Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan
katılma hakkı da elde ederek
sonunda ait oldukları seviyeye
tekrar ulaştı. Alex Ferguson’dan
sonra takımın yaşadığı çöküş ve
özellikle kazanma mantalitesinde
yaşadığı yıkımı tekrar onarmaya
çalışan Mourinho, bu konuda
büyük bir mesafe kat etmiş görü-
nüyor. Her ne kadar geçtiğimiz
sezonki lig performansı bunu
doğrulamasa da özellikle takımın
Avrupa Ligi performansı ve ku-
payı kaldırması, kazanma manta-
litesinin tekrar ortaya çıkmaya
başladığının bir göstergesi olarak
görülebilir. 1975-1992 arasında
ligde geçen başarısız yılların ar-
dından, geçtiğimiz son dört sezon
Manchester United’ın başarısız
geçirdiği en uzun süre oldu. Mou-
rinho’nun tedavi etmeye çalıştığı
en önemli sorun da bu. Bunun için
de takımına lider karakterde ve
kazanma mantalitesine sahip
oyuncular katmak ilk hedefi oldu.
Geçtiğimiz sezon Ibrahimovic ve
Paul Pogba ile bunu yapan Porte-
kizli bu sezon da eski öğrencisi
Nemanja Matic’i takıma katarak,
takımın oyuncu profilini değiş-
tirdi. Aklındaki garantici oyun
anlayışını hangi takıma gitse
uygulayan, bu uğurda Real
Madrid’de bile taviz vermeyen
Mourinho, Manchester United’da
da aynı felsefeyi sahada uygula-
yacak. Hâlihazırda buna uygun bir
kadrosu var ve kazandığı sürece
bu felsefesi taraftar nezdinde de
sorun olmayacaktır. Sezon baş-
langıcını da fırtına gibi yapan
Kırmızı Şeytanlar için bu sezon,
Jose Mourinho önderliğinde geri
dönüş yılı olabilir.
ArseneWenger’in
imtihanı
Son üç sezon, Arsenal’de Arsene
Wenger’in ne zaman takımdan
ayrılacağı (ya da gönderileceği)
tartışmalarıyla geçti. 2000’li yılla-
rın başında kurduğumuhteşem
takımla elde ettiği başarılar ve
yetiştirdiği harika oyuncularla
elde ettiği sınırsız krediyi sonuna
kadar kullananWenger, artık ku-
lüpte uzatmaları oynuyor. Son yıl-
larda puan tablosunda dördüncü
sıranın gediklisi olmanın ötesine
geçemeyen Arsenal’de en büyük
sorumlu olarak gösterilenWen-
ger’in özellikle transfer politikası
en çok eleştirilen konuların ba-
şında geliyor. Kulübün ekonomik
olarak çok iyi bir seviyede olma-
sına rağmen yüksek bedelli ve
yüksek profilli oyuncu transferi
yapmayanWenger’in genellikle
genç ve potansiyelli oyunculara
yönelmesi, takımın yarışmacı
kimliğinden uzaklaşmasına yol
açtı. Bunun yanı sıra elindeki yıl-
dız oyuncuları da tek tek kaybe-
den Arsenal, güçlü bir kadroyu bir
türlü kalıcı olarak sağlayamadı.
Bu durumda Fransız teknik
adama olan tepkileri her geçen
gün artırdı. Son lig şampiyonlu-
ğunu 13 sezon önce elde eden
Topçular, geçtiğimiz sezon 21 yıl
sonra ilk kez ilk dörtten de uzak
kaldı. Tümbunlar bir araya geldi-
ğinde Fransız teknik adamın bu
sezon kanıtlaması gereken çok
şey var. Tümyaz boyunca Alexis
Sanchez’in takımdan ayrılıp ayrıl-
mayacağı tartışmaları sürerken
takıma Lyon’dan Alexandre Laca-
zette’i katanWenger, taraftarın
gönlünü bir nebze olsun ferahlattı.
Sanchez’in de takımda kalmasıyla
kadrosunu korumayı büyük
oranda başaran Arsenal, sezona
ise büyük bir darbeyle başladı.
Liverpool karşısında üçüncü
haftada alınan 4-0’lıkmağlubiyet
takımı ve taraftarları şoke etti.
Bunun yanı sıra bu sezonun da
Fransız teknik adamve taraftar
için ne kadar zor geçeceği gerçeği
bir kez daha ortaya çıkmış oldu.
Önceki sezonun devre arasında
110
111
Jose Mourinho
Jürgen Klopp
ArseneWenger