Previous Page  56-57 / 152 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 56-57 / 152 Next Page
Page Background

alâkalı hiç kimse yok. Genelde

okumaya yönelen insanlar.

Annem, babambana hep eğitim

vermek istedi. Ablamda çok iyi

bir örnekti benim için. Futbola

ilgimböyle başladı. Sonra hiç

unutmam, Pazartesi günleri

TRT’de 2. Lig Dosyası, Salı günü de

İngiltere Ligi’nden programlar

vardı. Saat 22.00’de başlardı.

O saate kadar onları beklerdim.

SheffieldWednesday’i, Sout-

hampton’ı oradan öğrendim. Okul

takımlarında da futbol oynadım.

1992’den hakemliğe başladığım

tarihe kadar Manisa’da oynanan

iç saha maçlarının hepsini izledim.

Tabiî hasta olduğumbirkaç sefer

dışında… Hatta dershaneye gidi-

yordum. O zaman bile Pazar günü

2-3 derse girer, maç başlamadan

1.5 saat evvel stada giderdim.

Dershaneden eve telefon eder,

“Çağlar bugün gelmedi” derlerdi.

Babamda, “Biliyorumben

müsaade ediyorum” derdi. Futbol

hastalık boyutundaydı. Herhangi

bir takım fanatikliğimyoktu. Fut-

bolun kendisi bende hastalıktı.

Bunu arkadaşlarımbilir, ailem

bilir. Müsaade ederlerdi. Babam

bana her zaman, “Polonya’nın bir

şehrini bile futbol sayesinde

öğrendin. İngiltere’nin şehirlerini

öğrendin” derdi. Babam sosyal

bilgiler öğretmeni olduğu için

coğrafyası çok iyiydi. Futbola

ilgimbu şekilde başladı. O dönem

ilkokul eğitimi 5 yıldı. İlkokulu

bitirdikten sonra Manisa’da 12.

olarak Fatih Anadolu Lisesi’ni

kazandım. Manisa’nın en iyi oku-

luydu. Anadolu Liseleri de şimdiki

gibi değildi. O zaman bir tane var.

En büyük avantajım orada aldığım

haftada 24 saatlik İngilizce eğiti-

miydi. Belki de o eğitim, bugünlere

gelmeme vesile oldu. Annemin,

babamın bana 3 sene İngilizce

özel dersi aldırması da çok önemli

bir etkendi. Kendi arkadaşları

bana eğitimverdi. O zamanlar üst

hem çiftçilik hem öğretmenlik yap-

mış. Öğretmenlikten sonra çiftçiliğe

devam etmiş. Şimdi onu da bıraktı.

Ablamdiş hekimi. Ortodonti uzmanı.

Manisa’da kendi muayenehanesi var.

Futbola ilginiz ne zaman başladı?

İlkokuldan önce başladı. Dışarda

oynamayı çok seven bir çocuktum.

Ama annemde babamda korumacı

insanlar. Ben nereye, babam ora-

yaydı. Piknik yerlerine, beraber top

oynamaya giderdik. 1990-1991 sezo-

nunda Manisaspor-Gönenspor

maçına gittim. Omaçı hiç unutmam.

Yıllar sonra bumaçı TFF’nin bilgi

bankasından da buldum. Statta canlı

izlediğim ilkmaçtı. Ağzım açık

seyrettimve 1 hafta boyunca

unutamadım. TV’de o kadar ilgiyle

izleyemiyordum. Stattaki atmosfer,

insanların tavırları beni çok etkiledi.

Ertesi hafta tekrar maça gitmek

istedim. Manisaspor deplasmanda

oynadığı için ertesi hafta Sümer-

bankspor’unmaçına gittik. Sümer-

bank da Manisaspor’un bir alt

takımıydı. Manisaspor 2, Sümer-

bankspor 3. Lig’deydi. Ailemde sporla

1990-1991 sezonunda

Manisaspor-Gönenspor maçına

gittim. Ağzım açık seyrettimve

1 hafta boyunca unutamadım.

TRT’deki spor programlarını

beklerdim. SheffieldWednesday’i,

Southampton’ı oradan öğrendim.

Sosyal Bilgiler öğretmeni olan babam

bana, “Polonya’nın bir şehrini bile

futbol sayesinde öğrendin” derdi.

Manisa’da 12. olarak Fatih Anadolu Lisesi’ni

kazandım. En büyük avantajım orada aldığım

hafta 24 saatlik İngilizce eğitimiydi. Belki de o

eğitim, bugünlere gelmeme vesile oldu. Annemin,

babamın bana 3 sene İngilizce özel dersi

aldırması da çok önemli bir etkendi.

56

57