geldi benimle birlikte. Şu an Montpel-
lier’de kiralık oynuyor.
Peki, seni yönlendiren bir mentörün
ya da akıl hocan var mı?
Öyle bir akıl hocamhiç olmadı. Arkamda
her zaman ailemvardı. Benim için en
önemlisi her zaman ailemdi. Orada Türk
kültürüne göre yaşıyoruz. Paris’te altya-
pıda kalırken sadece hafta sonları eve
gidebiliyordum. Evimiz Paris’in 93.
Bölgesinde… Yaklaşık 1 saat mesafede.
Banliyöde yaşıyoruz.
Paris Saint Germain’de dünyaca ünlü
yıldızları izleme, onlarla tanışma ve bir
şeyler öğrenebilme fırsatınız oluyormu?
Oluyor evet. Bazen onlarla idmana çıktı-
ğımız da oluyor. Millî takıma giden
oyuncuların yerine idmana gidiyoruz.
Mesela geçen kampta Pastore kalmıştı.
Onunla beraber idmana çıkmıştık.
Oldukça değişik aslında idmanlar.
Sadece onların hocalarıyla idmana
çıkmak bile bizi daha da çokmotive edi-
yor. Bizimle konuşuyorlar. Çok ilgililer.
Sen forvetsin ve A takımda senin
bölgende Cavani, Neymar gibi yıldızlar
var. Bu isimlerle konuşabiliyor musun?
Cavani ve Neymar’la pek şansımız ol-
muyor ama mesela antrenörlerden eski
defans oyuncusu Zoumana Camara var.
Kendisi benimle çok ilgileniyor. Üstüme
geliyor, tutuyor beni. Bana çok şey öğre-
tiyor, yardımcı oluyor; her şeyi anlatıyor.
2015-2016 Avrupa Şampiyonası Grup
Eleme maçlarında Türkiye formasını
terlettin. Millî Takım sürecin nasıl
gelişti? Seni ilk kim çağırdı?
temiş ama o sıcak bakmamış.
Dedembile futbolcu olsun iste-
miş ama babamhep kaytarmış.
Öğretimhayatın hakkında bize
bilgi verir misin?
Liseyi bitirdimve okulu bıraktım.
Sadece İngilizce ve İspanyolca
derslerine devam ediyorum.
Yabancı dile önemveriyorum.
Fransa’da lise ile futbolu birlikte
götürebiliyorsun, çünkü ayar-
lama yapıyorlar. Ama üniversi-
teye gelince işler biraz değişiyor.
Üniversiteye devam etme zorun-
luluğun var. O zaman idmanlara
ya da maçlara gidemiyorsun.
Adapte olamıyorsun. Ben de bu
sebeple bıraktım okulu…
Futbola olan ilgin ne zaman
ve nasıl başladı?
Çocukluğumda başladı. Tabiî ki
abilerim sayesinde… Çünkü onlar
sürekli oynuyordu. Ama ben
hiçbir zaman böyle olacağını
düşünmedim. PSG’de forma
giyeceğimi tahmin etmedim.
Öylesine oynuyordum.
Seni ilk olarak kim fark etti ve
bir kulüpten içeri adım atmanı
sağladı?
Paris’in ve diğer Fransız kulüple-
rin ilgisiyle yukarı çıkmaya baş-
ladım. İlk olarak Bondy diye bir
takımda oynuyordum. Hemen
forvet olarak başladım zaten.
Abilerimde orada oynuyordu. Ben
de orada başladım. Hocalarımda
beni çok beğendi. 3 sene sonra
Paris Saint Germain beni izledi ve
istedi. Testlere girdimve ikisin-
den de geçtim. 12.5 yaşındayken
PSG’nin altyapısına girdim.
Dünyanın en ünlü takımlarından
Paris Saint Germain’in formasını
giyiyorsun. Paris Saint Germa-
in’in nasıl bir altyapısı var? Nasıl
bir eğitimvar? Bize anlatırmısın?
PSG’nin altyapısı, Fransa’nın en
iyi altyapılarından biri. Zaten en
iyi oyuncuları alıyorlar. İlk baş-
larda baya bir zorlanmıştım. Ge-
nellikle sadece Paris bölgesinden
alıyorlar oyuncuları… 17-18
yaşındayken de diğer yerlerden
alıyorlar. Zaten biz birbirimizi
tanıyorduk aslında diğer oyuncu-
larla… Turnuvalarda hep karşıla-
şıyorduk. Bir arkadaşımvar,
5 yıldır birlikte oynuyoruz. Mesela
onunla eskiden rakiptik ve birbi-
rimizi hiç sevmezdik. Ama sonra
çok iyi arkadaş olduk. Altyapı sis-
temi genel olarak paslara odaklı.
Hep kısa pas yapıyoruz. Uzun
toplarla oynamıyoruz. İlk baş-
larda daha çok koşu vardı. Ama
Katarlılar geldikten sonra sistem
oldukça değişti. Ben takıma
girdiğim zaman Katarlılar geldi.
Tesislerimiz Saint Germain’de…
Ben de Paris’te yaşıyorum.
Seninle birlikte futbola başlayan
birçok arkadaşın yarı yolda kaldı.
Sen onlara göre neleri farklı
yaptın da bugünlere gelmeyi
başardın?
Farklı yaptığım şey her zaman
çalışmaktı aslında. Bazı oyuncu-
lar zamanlarını boş geçirdi. Ama
bazıları da çok iyiler. Benmesela
Kylian Mbappe ile birlikte oyna-
dım. Joe Kobo diye bir arkadaşım
var. O da şu an Caen’de oynuyor.
Futbola devam eden birkaç
arkadaşımdaha var. Rennes’de
oynayan var mesela. Biz hepimiz
Bondy’de beraber oynuyorduk.
Mbappe, Bondy’den Monaco’ya
gitti. OMonaco’ya gittiğinde ben
Paris Saint Germain’e geldim.
OMonaco’da büyük bir ilerleme
yaşadı ve Paris Saint Germain’e
transfer oldu. Jonathan Ikone diye
bir arkadaşımvar. O da Paris’e
Liseyi bitirdimve okulu bıraktım. Sadece İngilizce
ve İspanyolca derslerine devam ediyorum.
Yabancı dile önemveriyorum. Fransa’da lise ile
futbolu birlikte götürebiliyorsun, çünkü ayarlama
yapıyorlar. Ama üniversiteye gelince işler biraz
değişiyor.
“
İlk olarak dedemgidiyor Fransa’ya. Aslen
Adıyamanlıyız. AnnemKahramanmaraşlı.
BabamFransa’da inşaatlarda çalıştı, sonrasında
kardeşleriyle birlikte inşaat şirketi kurdu. Orada
çalışıyor. Dört erkek kardeşiz.
“
PSG’nin altyapısı, Fransa’nın en iyi altyapılarından
biri. Zaten en iyi oyuncuları alıyorlar. Altyapı sistemi
genel olarak paslara odaklı. Hep kısa pas yapıyoruz.
Uzun toplarla oynamıyoruz. İlk başlarda daha çok
koşu vardı. Ama Katarlılar geldikten sonra sistem
oldukça değişti.
“
80
81