Previous Page  18-19 / 120 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 18-19 / 120 Next Page
Page Background

vatlara uzun süre net pozisyon

vermeyen Millî Takımımız, maçın

ilk önemli tehlikesini de üreten ta-

raftı. Badelj’in ceza yayı gerisinden

vurduğu topun kaleci Volkan Baba-

can’ın göğsünde eridiği Hırvat ata-

ğının bir dakika sonrasında,

skorboardun 29’uncu dakikayı

gösterdiği esnada Gökhan Gönül’ün

sağdan ortasına harika yükselen

Ozan Tufan, Vida’nın da bir baş

üzerine çıkıp vuruyor, ama top ka-

leci Subasic’in üzerine gidince net

bir fırsat da heba oluyordu.

Arkasından yeniden Hırvat atak-

ları başlıyor, millîlerimizin tehlikeyi

kalemizden uzaklaştırdığı pozis-

yonlarda ikinci topları da kazanan

Hırvatlar her an başımıza bir çorap

örecekmiş gibi duruyordu.

Nitekim 41’inci dakikada böyle bir

pozisyonda Hırvatların golü geldi.

Rakitic'in soldan ortasında Selçuk

İnan’ın uzaklaştırmaya çalıştığı top

ceza yayı gerisinde Modric’in

önüne düşüyor, Modric de top yere

düşmeden yaklaşık 25 metreden

yaptığı vuruşla Hırvatları 1-0 öne

geçiren golü kaydediyordu. Bu gol

aynı zamanda ilk yarının da sko-

ruydu.

Fatih Terim’in ilk müdahalesi

maçın devre arasında geldi. İkinci

yarıya başlarken Oğuzhan Özya-

kup’un yerine Volkan Şen saha-

daydı. Volkan sağ kanada geçmiş,

Hakan ise ortadaki üçlüden birisi

olmuştu. Bu değişiklik millîleri

sanki biraz canlandırmış görünü-

yordu. İkinci yarıya oyunu rakip

kalenin önüne yıkarak başladık ve

48’de gole de çok yaklaştık. Hakan

Çalhanoğlu’nun sağ kanattan ver-

diği pası güzel bir voleyle kaleye

yollayan Volkan Şen’in vuruşunda

top Cenk Tosun’a çarparak geri

döndü ve bizim başlangıçtaki bu

hızımız da çok çabuk kesildi. Sa-

hada daha çok koşan, galibiyeti

daha fazla arzulayan, özellikle sağ

kanattan Dario Srna-Marcelo Bro-

zovic ikilisiyle çok etkili gelen bir

Hırvatistan vardı. Hırvatların

52’inci dakikada kazandığı frikiği

Srna kullanıyor, 35 yaşındaki kap-

tanın sağ ayak içiyle gönderdiği top

üst direğe çarpıp auta çıkıyordu

Aynı Srna, 55’te gelişen tehlikeli

Hırvat atağında topu boş kale ye-

rine auta atıyor ve bir kez daha

derin bir nefes almamızı sağlı-

yordu. Ama kalemizde tehlikeye

dönüşen Hırvat atakları bitecek

gibi görünmüyordu. Bu kez de 61’de

Mandzukic’in indirdiği topa Brozo-

vic sert vuruyor ama top üstten

auta çıkıyordu.

Fatih Terim’in ikinci müdahalesi ise

65’te geliyor, kötü bir gün geçiren

ve maçtan sonra özür dileyecek

olan kaptan Arda Turan’ın yerine

Burak Yılmaz oyuna giriyordu.

Artık Millî Takımımız çift santrforla

oynuyordu. Lâkin iki dakika sonra

pozisyonu bulan yine Hırvatlardı.

Allah’tan ki, Perisic’in ortasına

arka direkte bomboş durumda

ayak uzatan Brozovic net bir vuruş

yapamıyor ve kalemiz ikinci gol-

den kurtuluyordu. 69’da bu defa

Cenk Tosun oyundan alınıyor ve

yerine EURO 2016’nın en genç

oyuncusu unvanına sahip Emre

Mor sahaya sürülüyordu. Emre for-

vet arkasında görev yapacak, mil-

lîlerimiz yeniden tek santrforlu

sisteme dönecekti. Lâkin pozis-

yonlar yine Hırvatlardan geliyordu.

72’te Mandzukic sağdan ortalıyor,

altı pasta uygun durumda yükse-

len Perisic’in kafa vuruşunda top

bir kez daha üst direğe takılıyor ve

biz bir kez daha derin nefes alıyor-

duk. Sonrasında Hırvatlar Brozovic

ve Perisic’le iki kez daha gole yak-

laşacak ancak kalecimiz Volkan

Babacan’ı aşamayacak, millîlerimiz

ise beraberliğe en çok yaklaştıkları

81’inci dakikada Caner Erkin’in fri-

kiğinde kaleci Subasic’e takılacak

ve 90 dakika Hırvatların 1-0 galibi-

yetiyle tamamlanacaktı.

Maçın ardından düzenlenen basın

toplantısında konuşan Türkiye

Futbol Direktörü Fatih Terim, Hır-

vatistan’ı aldığı galibiyetten dolayı

tebrik ederek, “İlk yarı iyi ve çata

çat bir maç oldu. İkinci yarı Hırva-

tistan bizden daha iyi oynadı. İlk

yarıda pozisyona sokmadık ama

en iyi pozisyonu da Ozan’la biz bul-

duk. Öne geçme imkânını bulduğu-

muzda kullanabilsek belki daha

fazla direnç gösterebilirdik” di-

yordu. Millî Takım”ın büyük turnu-

valara iyi başlayamadığını hatırla-

tan Terim, “Hırvatistan ikinci yarı

bizden daha iyi oynayarak pozis-

yon buldu. Cevap vermeye çalıştık.

Oyuncu değişikliklerimiz maalesef

istenileni vermedi. ‘Biz bitti deme-

den bitmez’ diyoruz ama bitmesi

için başlamak lâzım, henüz başla-

yamadık. Başlarsak, onu yerine

getireceğiz. Çok güçlü bir takımla

oynadık. Bu seviyelerde daha fazla

iş yapmalıyız. Buradan çıkaracağı-

mız önemli dersler olacaktır. Bazen

yaptığınız değişiklikler mantıklı

görünse de pratikte doğru olmu-

yor. İki maçımız daha var. Omaç-

larda şansımızı kovalayacağız ve

mücadelemizi edeceğiz. Maalesef

turnuvalara iyi başlayamıyoruz.

Üzgünüm ama buradan dersler çı-

karacağız” ifadelerini kullanıyordu.

Artık gözler ve bütün hesaplar 17

Haziran’daki İspanya maçındaydı.

Grubumuzun diğer maçında, favori

İspanya, Çek Cumhuriyeti’ni son

dakikalarda bulduğu tek golle

yenebildi. EURO 2008 ve EURO

2012’den zaferle ayrılarak son iki

Avrupa Şampiyonası’namührünü

basan İspanya, Fransa 2016’daki

ilkmaçında Çek Cumhuriyeti ile

Toulouse Stadı’nda karşı karşıya

geldi. Del Bosque’nin öğrencileri,

maçın tamamında oyun üstünlü-

ğünü ellerinde tutarken, topa sahip

olmada yüzde 67’ye 33’lük ezici bir

üstünlük sağladı. İsabetli pas sayı-

sında 632’ye 178 gibi büyük bir

farka ulaşan ve Çeklerin 7 gol giri-

şimine 17 gol pozisyonuyla karşılık

veren İspanya, uzun süre aradığı

gole ise anca 87’inci dakikada Bar-

celonalı stoperi Gerard Pique’nin

kafa vuruşuyla ulaşabildi.

Boğayı Pique kurtardı

18

19