Previous Page  64-65 / 124 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 64-65 / 124 Next Page
Page Background

Bu sonuç 22 maç sonunda Tilkileri

21 puanla 15. sıraya yerleştirmişti.

Yani sezon finaline 16 hafta kal-

mışken Ranieri’nin hedefinin hâlâ

yarısındaydı Leicester. İtalyan ho-

canın Ağustos ayında söyledikleri

bugün itibariyle kimseyi güldür-

müyor. Zira küme düşme hattının

sadece 5 puan üzerinde olmak,

son şampiyona kâbus gördürmeye

fazlasıyla yetiyor.

Motivasyon kaybı

İngiltere’de birinci lige yükseldiği

ilk sezon şampiyon olan son ekip-

ler 1962’de Alf Ramsey’nin Ipswich

Town’ı ve 1978’de Brian Clough’ın

NottinghamForest’ı idi. Elbette bu

iki başarı da oldukça sıradışıydı

fakat o dönemin şartları ile bu-

günkü birbirinden neredeyse si-

yahla beyaz kadar farklı. Nitekim

futbol ekonomisinde çarkların

hızlıca dönmeye başladığı 1990’lı

yıllardan bu yana sistembüyük

kulüpleri fazlasıyla koruyor, ki

böyle bir dönemdaha önce hiç bu

denli yoğun yaşanmamıştı. Leices-

ter’ın başarısını kısaca bu yüzden

ayrı kefeye koymak gerekir. Oyun-

cular da bu durumun fazlasıyla

farkında ve aynı başarıyı tekrarla-

mak veya geliştirmek bir kenarda

dursun, ona yaklaşmanın bile im-

kansıza yakın olduğunu biliyorlar.

Belki de bu kadar özel bir başarıyı

başka bir kulüpte bile yakalaya-

mayacağını düşündüğü için N’Golo

Kante hariç hiçbir futbolcu takım-

dan ayrılmadı, ki Kante’nin bile

daha büyük bir sevinç yaşaması

için Chelsea ile Şampiyonlar Ligi’ni

kazanması gerek belki de.

İşte Leicester’ı bugünkü duruma

sürükleyen temel problem tam

olarak burada başlıyor; daha iyisini

yapabilecek olduğuna inanama-

mak! Aslında bu durum, ünlü

yüzücü Michael Phelps’in 2012

Olimpiyatları’ndan sonra yaşadığı

travmaya benziyor. 27 yaşında

olmasına rağmen yarışabileceği

her kulvarda zirveye çıkmış,

neredeyse tüm rekorları kırmış bir

yaşayan efsaneydi Phelps.

Bu durumonun yeni hedefler koy-

masını önce güçleştirmiş, sonra da

kendi kafasında imkansız hale ge-

tirmişti. Motivasyon kaybı kokain

kullanımıyla derinleşip emeklilik

kararı almaya kadar uzanmıştı. Ne

var ki rehabilitasyona giren Phelps

2014’te kararından döndü ve

kaldığı yerdenmadalyalarına

devam etti.

Elbette Leicester’ın geçmişi,

Phelps’in 2012 yılına kadar olan

kariyeri gibi parıltılı değil. Zaten

Tilkilerin durumunu Phelps’inkin-

den daha zor ve karmaşık hale

getiren de bu. Takım, kapasitesinin

fazlasıyla üzerine çıktığını biliyor.

Geçen sezon zirveyi zorlamaya

başladıktan sonra Leicester’ı o

yolda tutan ne kadar psikolojik

faktör varsa bu sezon tam tersi

etki gösterip takımı frenlemeye

başladı. 2016 başlarında lig şampi-

yonluğunun onları nasıl birer

kahraman haline getireceğinin

ğustos ayı geldiğinde Leicester

City’nin Premier Lig şampiyon-

luğunun üzerine bir de EURO

2016’daki İzlanda performansı

eklenmiş ve finalde evsahibi

Fransa’yı yenen Portekiz şam-

piyon olmuştu. Kısacası Avrupa

futbolu sürprizlere artık şaşır-

mamaya başlayacak kadar

alışmıştı. Yine de damaklarda

en değişik ve en beklenmedik

tadı bırakan sürpriz Leicester’a

aitti. Tilkiler, Manchester United

ile oynayacakları Community

Shieldmaçı öncesinde hâlâ

önceki sezonun tatlı rüyasın-

dan uyanamamış gibiydi.

Nitekimo gün fazla önemsen-

mese de maçı kaybettiler.

Teknik direktör Ranieri’ninmaç

sonrası basın toplantısındaki

açıklamaları da salondaki

muhabirlerin yüzünde her

zamanki gibi birer tebessüme

yol açmıştı: “Bu sezonki hedefi-

miz 40 puan toplamak. Gülme-

yin, gerçekten böyle!..”

Bu yazıya dair klavyeye ilk do-

kunduğum anlarda Leicester,

Southampton’a 3-0 yeniliyordu.

Leicester City

Mustafa Akkaya

Tilkilerin yeni sınavı

A

TamSaha’nın tam 1 yıl önce bugün yayımlanan Şubat sayısında Leicester’ın sürpriz

çıkışını sezon sonuna taşıyıp taşıyamayacağı yazılmıştı. NitekimMayıs ayında

sadece futbol değil spor tarihinin en büyük sürprizlerinden biri gerçekleşti.

Bugün ise Leicester’ın peri masalından uyanıp kâbuslar görmesine şahit oluyoruz.

Artık sezon sonuna dair tartışılacak şey çoğunlukla kümede kalma üzerine.

Peki, Ranieri’nin ekibi nerede yanlış yaptı?

64

65